ne zaman iş bulacaksın?
devamını gör...

mezun tayfa üyesi olarak katılacağım sınav.
devamını gör...

'bu bacınız sizi il yapsın mııı?"

(sivas'ta yaptığı miting konuşmasında)

(bkz: tansu çiller)
devamını gör...

çok anlamlı ve kaliteli bir afiş çalışmasıdır.

buradan
devamını gör...

şaşırtmayan bir durumdur. sek sek oynuyor artık fakülte ve üniversitelerde rektörler.
devamını gör...

ben şarkımı söylerken şarkısı hayatımda hiç aldatılmama rağmen (henüz hiç sevgilim olmadı zaten) bana o duyguyu yaşatabilen şarkıdır, çok çok güzeldir. buradan dinleyebilirsiniz, dinlemelisiniz.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bıktım artık bu gün de uyandık noldu gardaş noldu gene.
devamını gör...

cahit külebi'nin şiiri, (şiirin sonunda, şairin kendi ağzından hikayesi vardır).

senin dudakların pembe
ellerin beyaz,
al tut ellerimi bebek
tut biraz!

benim doğduğum köylerde
ceviz ağaçları yoktu,
ben bu yüzden serinliğe hasretim
okşa biraz!

benim doğduğum köylerde
buğday tarlaları yoktu,
dağıt saçlarını bebek
savur biraz!

benim doğduğum köyleri
akşamları eşkıyalar basardı.
ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem
konuş biraz!

benim doğduğum köylerde
kuzey rüzgârları eserdi,
ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır
öp biraz!

sen türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!
benim doğduğum köyler de güzeldi,
sen de anlat doğduğun yerleri,
anlat biraz!

şairin kendi ağzından hikaye şiirinin hikayesi:


şiir benim daima kafamda uzun süre içide yaşayarak oluşur. ama hikaye şiirim birdenbire yazılmıştır. anadolu’da bir yerdeyiz. okul eve yakın, bitişik. eşim süreyya bir çocuk doğurdu, ali denen çocuğu. süreyya okuldan gelir terli terli emzirirdi ali’yi. yoksulduk, parasızdık. süreyyayla bir konuda tartıştık. sonra o okula dersine gitti. tarih öğretmeniydi. ben okuldan bazı belgeleri temize çekmek için getirdiğim ödünç daktiloyla oturdum bu şiiri yazdım. öyle daktiloya takılı kalmış.
*
hep aslında sahip olduğum şeye “değilim”, olan şeye “yoktur” diye yazmışım aslında. benim doğduğum köyler türkiye’nin en güzel ceviz ağaçlarını olduğu yerdi, ceviz tarlaları içinde doğdum desem yeridir. gülmesini de bilen insanların arasında yaşadım.
ama gerçekten de dudaklarım hep çatlak çatlaktır. hep krem almışımdır ömrüm boyunca!”
devamını gör...

-cehennem nedir? sevginin artık imkansız olduğuna dair çekilen bir acıdır.
ne yapsın bu adam.

-her şeyi anlıyorum ve bu beni öldürecek.
ah dosto üzümlü kekim.

-ancak acı çekerek kendimizi bulabiliriz.
yapma etme eyleme dosto.

evet diplere sokuyor fakat kafayı açıyor ve seni o kasvetli karanlıkla aydınlatıyor.
teşekkürler dostoyevski.
devamını gör...

duygusal bağ kurduğum renk. kıymetlim.
hayatımda turuncu seven tek bir adam tanıdım. ya hayır öyle kalıplaşmış, erkeksi şeyleri seven, klişe adamlar da girmedi hayatıma ama denk gelmedi sanırım bir şekilde turuncu seven biri. yoksa biri futbol oynamakla ilgilenir, maç hiç izlemez, benim maç izlediğim akşamlarda biramı, çerezimi falan getirirdi. bir diğerine rupaul aşkımı borçluyum. böyle şeyler. ama turuncu seven biriyle romantik ilişki kurmadım hiç. yani.

- en sevdiğin renk ne?
- turuncu.
- hmm.
- n'oldu be? sen sen sevmez misin?
- yoo güzel, pozitif bir renk tabi, ama ne bileyim, turuncu bir şeyim yok hiç galiba. nötrüm.
- anladım.

benim sık kullandığım birçok şahsi eşyam turuncudur. evimi ve evimdeki eşyaların büyük kısmını domine eden, bu konuda ciddi hassasiyetleri olan biriyle uzun süre aynı evi paylaşmamış olsaydım kullandığım buzdolabı, televizyon sehpası falan da turuncu olurdu muhtemelen. evleri ayırıp eşyaların bazılarını getirdiğim yalnız yaşadığım eve bakıyorum da o evden buraya tek bir turuncu obje gelmiş. o objeyi de onsuz çıktığım bir tatilden almış, kırılmasın diye valize koymamış, yaklaşık 4 saatlik uçak yolculuğunda elimde taşımıştım. yanımda o olsa muhtemelen başka rengini alırdık. canım turuncu bisiklet objem. iyi ki benimsin.

sonra... sonra hayatıma bir turuncu sever girdi. turuncu bir evren yarattık kendimize. ikimizden başka kimsenin girmediği bir evren. içinde yaşadıklarımızı anlatacak değilim. sadece şunu söyleyeceğim, turuncu hiç bu kadar güzel gelmemişti. bana bile. ona mı? bilmiyorum. bizim turuncu evrenimizdeki gökcisimlerini keşfetmek onu tatmin etti mi? bilmiyorum.

turuncu çizgilerimiz var ama. dışarıdan siyah gibi görünüyorlar. onu biliyorum. mükemmel değiller. biz de değildik.
saygıyla, aşkla, akılla!
devamını gör...

kur’an-ı kerim’de adı geçen sayılı hayvanlardandır. ve allah’ın arıya ilham ettiği ve emirler verdiği ayetler vardır. arının da karnından çıkan şerbetimsi sıvıda(bkz: bal) şifalar olduğu bildirilmektedir. *
devamını gör...

bir boris vian kitabıdır.

kurtadamlarla ilgili hepimizin az çok bilgisi vardır. yoksa da kendimizi ifade edecek kadar olmalıdır. dolunayda kurt olmaları, deli deli koşmaları, bella’ya aşık olmaları gibi. temel özelliklerine hakimiz çoğumuz ama boris bambaşka bir adam.

boris vian, benim için “ mezarlarınıza tüküreceğim” kitabıdır. ama tabii ki boris vian’da bundan çok daha fazlası var. ama bu kitabın şöyle trajik bir öyküsü var: vian bu kitap filme çekildiğinde galaya katılır ve o galada geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeder. 1959 yılında bu dünyaya eyvallah dedi vian ama ardında bize muazzam yol haritaları bırakarak.

bu öykü kitabında vian’ın gelecekten gelen bir adam olduğu düşüncesini o zamanın insanlarına düşündürecek öyküler var.

klasikleşmiş kurtadam öyküsünü vian tarzında yorumlanmasını okuyacaksınız. afrodizyak etkisi olan bir sisin çökmesiyle bir karnavala dönüşen bir kasabanın öyküsüsünü de. içinde bulunduğumuz zamana selam sarkıtan bir diğer öyküde duygulara sahip olan bir yapay zeka sizlere el sallayacak.

fransa ile ilgili sevdiğim az şeyden biri vian’dır, diğeri de elbette eric cantona . okuyun...
devamını gör...

şu sözlükte arkadaşım olmasından inanılmaz keyif aldığım 3-5 isimden biri.

ben öyle nickaltı mickaltı yazmayı pek sevmiyorum. özellikle sürekli sohbetimin olduğu insanların nickaltına hiç yazmam. özelden yazar söylerim söyleyeceğimi.

birçok özelliği var bu yazarın. aşırı sivri dilli, zekası sözlük ortalamasının 3-5 tık üstü, komik vsvs. yaz yaz bitmez. ve evet hemen herkesten nefret ediyor. bu konuda da pek haksız sayılmaz.

tek negatif yönü var. beraber çokça oyun oynadık, oynuyoruz hatta birazdan yine oynayacağız. ben zaten böyle oyunlar için yaşlı bir birey olarak ellerim kollarım tutmuyor diye kendisini çağırıyorum. çağırıyorum ama kendisinin de elleri tutmuyor. ikimiz de ha bire ölüyoruz. ufacık çocukların eğlencesi oluyoruz.
devamını gör...

star wars serisinin inek şabanı. çok sakar olması dolasıyla kendi türü gunganlar tarafından dışlanmış ve otoh gunga`dan sürülmüştür. yıllarca naboo bataklıkları'nda tek başına yaşamış, sakarlıkları sadece bataklık hayvanlarını etkilemiştir. daha sonra padme'nin himayesine girmiştir. haza bey efendi bir yaratıktır. nezaket konusunda kimse onun eline su dökemez.

jar jar bahtsız bedevi gibi bataklığa düştüğü günlerden sonra gunganların arasına ordu generali olarak dönmüştür. pörtlek gözlerine kurban jar jar, sonunda hak ettiğin itibara kavuştun demekten başka söylenecek bir şey yok kendisine.

bu arada, jar jar ile ilgili birçok eleştiri yapılıyor. yok efendim çocuklar için yaratılmış karaktermiş, yok efendim doğru düzgün konuşamıyormuş. star wars'ın ruhaniliğini bozuyormuş. hadi oradan! sanırsınız bu eleştirileri yapanlar gücün sırrına mazhar olmuş, damarlarında midi- chlorian'lar dolaşıyor. arkadaş bilim kurgu filmlerini nasıl izliyorsunuz siz? takım elbise giyip, papyon takım falan mı otuyorsunuz filmin başına? bu tarz sevimli karakterler serilere ve filmlere renk katar. yahu filmin en önemli karakterlerinden biri olan yoda d'kana' nın konuşması pek matah sanki! ama yeri geldi mi kodu mu oturtuyor adam.

jar jar' a laf eden karşısında beni bulur. ayrıca onun kulaklarındaki karizmaya kurban olun siz.

şöyle de nanik yapsın size; yakarsa evreni jar jar'lar yakar haberiniz olsun! aklınızı bir an önce başınıza devşirin.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bu güzel radyo programı boş geçemezdi! kaliteli şarap pahalı şarap demek değildir bir moldova chardonnay örneği. merak edenler için 50 tl bir fiyata sahip, asiditesi yüksek, tam bu yaz günlerinde soğuk bir aperitif cenevar!
devamını gör...

kimse için o kadar özel olmadım sanırım.
devamını gör...

cahil insan söylemi. muhtemelen kız çocuğu içinde eşini suçluyordur. ayrıca bu gibi durumlarda her seferinde kız çocuğu olur. dördüncü çocuktan sonra pes ederler.
devamını gör...

daha da ilginci, sizin olmayan bir kitabın size geri gelmesidir. kuzenim, bir zamanlar kimden ödünç aldığını bilmediği kitabın benim kitabım olduğunu iddia ederek bana geri verdi. her ne kadar bu kitap benim değil dediysem de ikna olmadı, kitabı zorla verdi. kimbilir kimin kitabıydı ve halen geri gelmesini bekliyor, yazık..
devamını gör...

temel anlamda detone ve sürtone ses bozulması ve kaymasıdır. vokallerin şarkının tonundan çıkıp başka tonlara kayması durumudur.

detone şarkının tonundan çıkıp pes(kalın) sese doğru kayma veya bozumasına denir.
örneğin; fa sesi verilmesi gereken şarkının bir bölümümde ,mi sesine kayması bu durumu ifade eder.

sürtone şarkının tonundan çıkıp tiz(ince) sese doğru kayma veya bozulmasına denir.
örneğin; la sesi verimesi gereken şarkının bir bölümünde, si sesine kayması bu durumu ifade eder.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim