ilginç bir değerlendirme olmuş. belki de beklenen değerlendirme bi bakıma. malumunuz alman araba firması volkswagen manisa'daki yatırımını geri çekmiş ve bunu yaparken de ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi havayı öne sürmüştü perde arkasında. sayın bakan'da biz değil onlar kaybeder demiş.

kaybettin bizi fosfogın

edit: kaynak soran arkadaşlar olmuş haklı olarak aha da size kaynak
devamını gör...

annemin kardeşi mi sanmadilar? şöför öğrenci olduğuma mi inanmadi? beni üst sınıf sananlar mi olmadı? neler gördü bu gözler, neler duydu bu kulaklar a dostlar. he işime yarayan noktalar oldu mu? çok ama insan bi üzülmuyor da değil.
devamını gör...

tırnakları sökülüp, dişleri çekilip, üzerine benzin döküp yakılası erkektir. tamam sakinim, biraz fazla abarttım sanırım. sevgilisine tektaş almak istemeyen veya alacak maddi imkanı olmayan erkektir.
devamını gör...

hayvanlardan korkmaya verilen bilimsel ad. öyle kedi, köpek değil birçok ve bazen hepsinden korkmaktır. hayvandan neden korkulur? bir kaç hemen uyduracağım teoriler şunlar; 1. tehlikeli olduğu kaygısı vardır. 1.a. hayvan hareketli olduğundan tehlikeli olduğu sanrısı oluşur. 1.b. hayvanın daha zeki olduğu sanrısından kaygı oluşur. 1.c. hayvanın güçlü olmasından tehlike kaygısı oluşur. 1.d. hayvanın bilinçli olabilme ihtimali kaygıyı tetikler. 2. hayvan hayvandır ne yapacağı belli olmaz. bir çuvaş atasözü der ki: kediyle yatan kel kalkar.**

ukte sahibi: rastrel
devamını gör...

kedimizi zor tutuyoruz, bayram şekeri toplama, toplama diyoruz lakin ki anlamıyor....
devamını gör...

modern talking-geronimo's cadillac.
devamını gör...

merhabalar sözlük halkı*
bizim yapacağımız daha çok yaşama stilimizi paylaşmak ve bir nebze birbirimize destek olabilmek. bekliyoruz sizleri herkes kendi yöntemlerini paylaşarak bir diğerine faydalı olabilir.

görüşmek dileğiyle...
devamını gör...

cevabı hayır olan sorudur. insanlar sahte incilleri/sahte tevrat'ı okuyup adem ve eşi meyve yediği için dünyada imtihan edildiğini zannediyor. ama kuran'ı okusalar gerçeği öğrenecekler. kuran insanların bu evrende imtihan için yaratıldığını anlatır. daha insan yaratılmadan öncesini anlatan ifadelerde bile bu çok net şekilde verilir. ayrıca adem ve eşi yalnız da değildir, başka insanlar da yaratılmıştır. bu ilk insanların hepsi dünyaya gönderilecekti zaten ama adem ve eşi emre karşı gelip yasak meyveyi yedikleri için daha önce buraya geliyorlar. bahçedeki diğer insanlar ise sonradan gönderilmekte.

blog yazımda şöyle anlatmıştım:

--- alıntı ---

"adem ve eşinden sonra başka kimseler de doğrudan topraktan yaratılmış olabilir


bakara

36. bunun üzerine şeytan onların ayaklarını kaydırdı da onları içinde bulundukları yerden çıkardı. biz de şöyle buyurduk: "bir kısmınız bir kısmınıza düşman olarak aşağıya inin. belli bir süre kadar yeryüzünde sizin için bir bekleme yeri, bir nimet/bir yararlanma imkânı olacaktır."

37. bunun üzerine âdem, rabbinden bazı kelimeler öğrenip belledi de o'na yöneldi. o da onun tövbesini kabul etti. gerçekten de o, evet o, tevvâb'dır, tövbeleri cömertçe kabul eder; rahîm'dir, rahmetini cömertçe yayar.

38. hepiniz oradan aşağı inin. dedik. benden size bir yol gösteriş ulaşır da kim bu yol gösterişime uyarsa artık böylelerine hiçbir korku yoktur. onlar kederle de yüzyüze gelmeyeceklerdir.

36. ayette ilk insan olan adem ve eşinin yasak ağaca yaklaşması sonucu aşağıya inmelerinden bahsedilirken, 38. ayetteki ifadeler ise , bu dünya için yaratılan bazı diğer insanların da topluca inmesine işaret ediyor gibi. çünkü 36. ayette zaten emir veriliyor, 38 ayette ise tekrardan hem de bu sefer “hepiniz inin” denilmesi ve ayrıca onlara elçiler geleceğinin de söylenmesi bu düşünceyi kuvvetlendiriyor.

yani;

1- ayetlerdeki ifadeler adem ve eşinden sonra daha başka insanların da doğrudan topraktan yaratıldığını gösteriyor gibi. eğer durum öyleyse, insanlığın çoğalmasının nasıl gerçekleştiği konusu da daha bir netliğe kavuşur.

2- insanların dünyada imtihan edilmelerinin nedeni adem ve eşinin işlediği günah değil(sadece adem ve eşi bu işledikleri günahın ceremesini çeker). herkes kendinden sorumludur ve zaten en başından evrenimizde imtihan(yani kendimizle yüzleşme) için yaratıldık.

--- alıntı ---


emre1974tr.blogspot.com/201...
devamını gör...

yazarla ilgili önemli uyarı : !!! beklemediğiniz bir an karşınıza çıkabilir ve "ateş böceği" gibi gözünüzü alabilecek ışıklar saçabilir !!!
mahlası şu şekilde olabilirdi. "limonluekşilisalatanıniçindekiateşböceği"
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bu kadar tatlı sözler,bu kadar zekice tanımlar, gerçekten harika bir yazarımız. 5 üzerinden 5 yıldıza sahip , tümü olumlu olacak şekilde 600 yorumu olan bir kitap olabilirdi. karşısında kendimi şu videodaki belediye reisi gibi hissettim. 47:57- 48:27 arasını izleyin lütfen.

siz bir güzel söz söylersiz ,o size cevap veremeyeceğiniz 10 güzel söz söyler, siz teşekkür edersiniz o size anne duası eder. allah sevdiklerini ona bağışlasın. çok tatlı evlatlara sahip kovalamamanız gereken ateş böceği yazarımızdır. kusurum olduysa affola diyorum kendisinden. bilgi tanımı gibi oldu ama o kadar tatlı bir yazar ki beni anlayışla karşılayacağını biliyorum.
devamını gör...

(bkz: formatın cılkını çıkartmak)
devamını gör...

teneke orucu tutmak isteyen çocukların sahurda uykulu gözlerle size eşlik etmesi, iftarda hurma ile göz göze gelip "seni bana iftar olarak verene şükürler olsun." diyebilmek, tüm gün sinirlerine hakim olamaya calisarak çocuklara doğru örnek olmak, tutmayıp tutana da laf edenlere de sabah namazında hidayet istemek ... hepsi çok çok güzeldir ama en güzel yönü; bir önceki ramazan ayından bu ramazan ayına kendine kattikların hakkında ve bir sonraki ramazan ayına gotureceklerin hakkında tefekkür edebilmektedir.
devamını gör...

ahlak iyi ve kötü davranışlara ilişkin toplumun üzerinde yazılı olmayan bir mutabakat sağladığı kurallardır. toplumdan topluma değişiklik gösterir. aynı zamanda bir toplumda zaman içerisinde de değişir. mutlak iyi ve mutlak kötü yoktur. toplum için fayda vardır. iyi ve kötünün fonksiyonu insanlar arasındaki ilişkileri düzenleyerek toplumun düzenini ve devamlılığını sağlamaktır. amaç bireyin mutluluğu değildir, amaç toplumun devamlılığıdır.

ilkel toplumlarda dinler doğanın güçlerini açıklama çabasıdır. bu toplumlarda da ahlak kuralları vardır. örneğin ensest genellikle kötü görülür. küçük ilkel topluluklar ensest ilişki yerine eş bulmak için senenin belli dönemlerinde toplanma yerlerinde buluşurlar. aborjinlerde de bu görülür, kongo havzasında da, berberilerde de (onlar müslüman ama bu gelenek muhtemelen binlerce yıl önceden geliyor). çünkü ensest sağlıklı nesiller elde etmeyi riske eder ve hem içgüdüsel olarak hem gözlemler nedeniyle zaman içerisinde ensest kötü kabul edilmiş ve birbirinden uzak toplumlarda benzer pratikler edinilmiştir.

ahlak kuralları değişken olduğu için bazı toplumlarda “7 göbekten akraba” ile evlenilmezken bazı toplumlarda kuzenle evlenmek normal karşılanabilir.

mısırda firavunlar tanrı horus’un yeryüzündeki cisimleşmiş hali olduğundan haremi olmasına rağmen sıradan bir insanla değil yine bir tanrıyla yani kendi kızkardeşleriyle evleniyorlardı (sakat ve hastalıklı çocuk çok doğuyordu, örneğin 17 yaşında ölmüş tutankamun’un iskelet sorunları vardı ve mezarından bir sürü baston çıkmıştı)

bildiğim bütün topluluklarda yaşlılara saygı gösterilir ve bakım görürler.

yani mutlak ahlak kuralları yok ancak genellemeler de yapılabilir. ensest genelde kötü kabul edilir. çünkü sağlıklı bireyler için böyle olması gerekiyordu.

ahlak toplumun devamını sağlayan bir fonksiyonudur. bu kurallar geleneksel olarak devam eder. ihtiyaçlara göre değişir. belki ileride tembellik çok büyük bir ahlaksızlık olarak kabul edilecektir, şimdilik sadece tasvip edilmeyen bir davranış. belki vücudumuzun bazı bölümlerinin görünmesi ayıp sayılmayacak.

ilave: tek tanrılı dinler ahlakın kaynağı değildir. onlar belli bir bütünlük içerisinde kendi ahlak kurallarını oluştururlar.
devamını gör...

bunu yakinlari ölenlere söylesene delikanli.
devamını gör...

tam bir lale*, illallah ettirir.

pireyi deve yapma ustadi, mail atarken cc'ye dunya alemi ekleyen tip iste bu.
cogunlukla dallama olduklari icin; dunyanin en kolay isi olan tost yapmayi bile yuz saat anlatir. ciddili emek isteyen islerde -basardiklari takdirde- kendilerini allah zannedebilme kapasiteleri cok yuksek, hafazanallah evlerden irak.

hadi is hayati, ozel sektor insani kanirtiyor; bir sekilde kendini gostermesi, patronun gozune girmesi, kendini saglama almasi lazim eyvallah da* kisisel hayatinda da baskalarinin ovmesine izin vermeden kendini sisirmek sov ya s o v.
hatta direkt yikiklik.
egosunu pudralayanlardan bahsetmiyorum, dumduz sahte olanlar esas dert.
ozguvensizliklerini bu sekilde kapatmaya calisip, geceleri yorgan altinda hickirarak agliyorlar ya hahaha cildirirsin.

bak soyle iyiyim, boyle guzel seyler yapiyorum, en cok ben calistim, en fazla yeri ben gordum, ah onu da basardim eveeet, ayni kaynim.
lan.
evladiyelik beyaz esya saticisi misin sen, program anlatir gibi “ustun” ozelliklerinden bahsediyorsun surekli?
urun yerlestirme mi yaptirdin kendine, komisyonlu link mi oldun?
fazlasini gormek icin yukari mi kaydiralim, #isbirligi tagin nerede?

boylelerinin yuzune tukursen yarabbi sukur; utanctan yerin yedi kat dibine girip yuzu domates gibi olmasi gerekirken, ohh allik gibi oldu yuzume renk geldi der.

cok guzel kufurlerim var da sozluk kufursuz, yabamiyorum ortmenim.
devamını gör...

marka vandalizmi.

7-8 sene kadar önce gerçekleşen bir örnek vermek gerekirse :

sekiz farklı ülkeden yirmi sekiz farklı sanatçının beş günlüğüne bir araya gelerek, ingiltere’deki otuz altı reklam panosunu “önemli bir konuya parmak basmak” amacıyla gasp ettiği bir proje. manchester, birmingham, leeds, bristol ve londra’daki panolara, reklam endüstrisinin kirli gerçeklerini ifşa eden ve görsel alanları geri kazanmayı hedefleyen işlerini yapıştırdıkları proje, aynı zamanda ingiltere’de şu ana kadar gerçekleştirilen en geniş kapsamlı subvertising (subvert advertising - reklam yıkma) kampanyası.
devamını gör...

allah allah bak sen?
(bkz: içi boş başlıklarda bugün).
devamını gör...

canı seks çekenin kendi ile bağlantı kurduğu demi seks demi diye onaylayandir.
devamını gör...

ölmeden önceki son sözü "the sadness will last forever" olan ressam. ayrıca, auvers-sur-oise'de geçirdiği seksen günde yetmiş beş tane tablo çizmiştir. 29 temmuz 1890 tarihinde karnına aldığı silah mermisi yarası yüzünden hayata veda etmiştir.
devamını gör...

hastalığımdır. lityum ile kendimi gebertmeye çalıştığım zamanlar olmuştur. her zaman en uçlarda yaşadım bu duyguları. çok karanlık zamanlar geçirdim. akıl hastanesinde yattım. kendimden oldum olası nefret ettim. çevremdeki insanlar her zaman kendime bir şey yapabileceğim korkusuyla yaşadı. onları çok kırdım. en çok kendimi yordum. ruhsal bir hastalığım olacağına fiziksel bir hastalığım olmalıydı dedim. hep bunu tekrarladım..
resim çizmek beni rahatlatırdı. duygularımı yaşamama yardımcı olurdu. şimdi ise her şey daha karanlık. ölümüne yalnızlık istiyorum bazen. biraz da konuşkanım son zamanlarda, ne dediğimi bilmiyorum yine..
devamını gör...

sanatsız kalan milletlerin damarları üst üste binince olan fıtık türü.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim