2018 krizi
türkiye'de 2018'de başlayıp hala devam etmekte olan döviz ve borç krizidir.
devamını gör...
kadınların seks yapmayı bir ödül olarak kullanması
sekse bu kadar değer atfedip ödül gibi görenlerin hepsi erkek ama nedense. kadınlar sadece erkeklerin sekse bakışındaki bu garabetten faydalanıp durumu lehlerine çeviriyorlar. zekalarını kullanabildikleri için kadınlar mı suçlu oldu ama yani şimdi?
devamını gör...
alttaki yazara bir alıntı bırak
sizi ayakta karşılayamadığım için özür dilerim.
- murat menteş.
- murat menteş.
devamını gör...
dünyada dini inançsızlığın artması
dünya en hızlı zamanlarını yaşarken kimse kısıtlanmak istemiyor haliyle. çünkü şuan ki düzen dinlerin birçoğuna uymuyor. ıslam dini de kıyamete yakın bir tane müslüman kalmayacak diyor. o zamana doğru ilerliyoruz işte.
devamını gör...
kedinin gözleri
eğer ki dünyaya bir kedinin gözlerinden bakacak olsaydınız, şüphesiz geceleri olağanüstü bir görüş kabiliyetiniz olurdu. çünkü kedilerin gözlerinin arkasında tapetum adı verilen ve ayna vazifesi gören bir zar var. bu organ ışığın göz içinde yayılmasını ve nesnelerin daha parlak görülmesini sağlar. bu zar sayesinde, dışarıdan gelen ışık geri yansıtılır. aksi halde kedilerin gözlerinde herhangi bir ışık kaynağı yoktur. böylece kediler insanlara göre karanlık ortamlarda altı kat daha fazla rahatlıkla görebilir. ama gün ışığını görme konusunda o kadar iyi değillerdir. ancak en küçük bir kımıldamaya ani tepkiler verecek kadar sıkı refleks sistemi ile donatıldıklarından farelerin işi gündüz de zordur.
kedinin gözleri, ışık yoğunluğunun düşük olduğu koşullarda, gözün içine daha fazla ışık girebilmesi için kedinin gözbebekleri büyür. bunun dışında ışık gereksinimi olmayan zamanlarda kedilerin göz bebeklerinin büyümesi ruhsal durumlarından kaynaklıdır. gözleri, insanların gözlerine göre gece vakti altı kat daha güçlü ve net görüş sağlar. gece dolaşmak ve avlanmak için de keskin gözlere gereksinimi vardır. araba farı gibi parlayan gözleri sayesinde zifiri karanlıkta 20 metre ileride bir cismi rahatlıkla seçebilirler. gözleri ışığa doğru baktığında gece görüşü selektör gibi parlar.
kedinin gözleri, ışık yoğunluğunun düşük olduğu koşullarda, gözün içine daha fazla ışık girebilmesi için kedinin gözbebekleri büyür. bunun dışında ışık gereksinimi olmayan zamanlarda kedilerin göz bebeklerinin büyümesi ruhsal durumlarından kaynaklıdır. gözleri, insanların gözlerine göre gece vakti altı kat daha güçlü ve net görüş sağlar. gece dolaşmak ve avlanmak için de keskin gözlere gereksinimi vardır. araba farı gibi parlayan gözleri sayesinde zifiri karanlıkta 20 metre ileride bir cismi rahatlıkla seçebilirler. gözleri ışığa doğru baktığında gece görüşü selektör gibi parlar.
devamını gör...
udumbara
sanskritçe'deki anlamı “cennetten gelen hayır çiçeği” olan udumbara avatar filminden sonra “avatar çiçeği” olarak anılmıştır.

avatar filminde mutluluğu yakalayanların üzerine konduğunu gördüğümüz udumbara budizm'de ficus racemosa'nın ağacı, çiçeği ve meyvesini ifade eder.

budist efsanelerine göre udumbara dünyada üç bin yılda bir açan ve en nadir görülen çiçektir.
udumbara’nın üzerinde yaşadığı ağacın meyvesi içinde yetişmesi ve bir santimetreden bile küçük olması nedeniyle gözle fark edilmesinin epey zor olduğunu da belirtelim.
bu arada ortaya çıktığı zamanlarda o bölgede güzel şeyler olacağına ve efsanevi birinin tahta oturacağına ait inanış bulunan udumbara çiçeği başka….görüntüsü o çiçeğe benzeyen böcek yumurtaları başka.

yurdum insanları bu farkı bilmediklerinden “bizim köyde bunlardan çok var, chrysoperla carnea diye bir böceğin yumurtası” diye ahkam keserler anca.
haber ajansımızın kurucusu sevgili ateist kaplumbağa’nın #520441 bahsettiği dosyalarda bu çiçek ile ilgili gizli bilgiler de bulunmakta idi.
bir muhabirimizden aldığımız bilgiye göre bu çiçeğin bulunduğu gizemli bir yerde yüzüklerin efendisi’ndeki kralın kılıcı narsil de varmış. *
hem udumbara hem de narsil’e sahip olup tahta oturmak isteyen bir oturuşta 10 dürüm yiyenin elinden ateist kaplumbağa’yı kurtaranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
udumbara ve narsil’i elde etmek için
helios ile göklerde
hazall ile çiçek tarlalarında
kuzguncuktaki vişne ile meyve bahçelerinde
evernevergreen ile ormanlarda
zümrüd-ü anka ile kaf dağında
petit prince de paris ile paris’te
oglalalakota ile amerika’da
japon 35 ve son samuray ile japonya’da,
ice ile kutuplarda
son feci mars ile mars'ta
tartarus ile yerin altında
kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası ile süt ürünlerinin ulaştığı her yerde araştırmalar yapmayı düşünüyoruz, tabi ki arzu ederlerse.*
“öyle işler vardır ki sonu karanlık bile olsa, bu işlere başlamak yapmayı reddetmekten daha iyidir" – aragorn.

avatar filminde mutluluğu yakalayanların üzerine konduğunu gördüğümüz udumbara budizm'de ficus racemosa'nın ağacı, çiçeği ve meyvesini ifade eder.

budist efsanelerine göre udumbara dünyada üç bin yılda bir açan ve en nadir görülen çiçektir.
udumbara’nın üzerinde yaşadığı ağacın meyvesi içinde yetişmesi ve bir santimetreden bile küçük olması nedeniyle gözle fark edilmesinin epey zor olduğunu da belirtelim.
bu arada ortaya çıktığı zamanlarda o bölgede güzel şeyler olacağına ve efsanevi birinin tahta oturacağına ait inanış bulunan udumbara çiçeği başka….görüntüsü o çiçeğe benzeyen böcek yumurtaları başka.

yurdum insanları bu farkı bilmediklerinden “bizim köyde bunlardan çok var, chrysoperla carnea diye bir böceğin yumurtası” diye ahkam keserler anca.
haber ajansımızın kurucusu sevgili ateist kaplumbağa’nın #520441 bahsettiği dosyalarda bu çiçek ile ilgili gizli bilgiler de bulunmakta idi.
bir muhabirimizden aldığımız bilgiye göre bu çiçeğin bulunduğu gizemli bir yerde yüzüklerin efendisi’ndeki kralın kılıcı narsil de varmış. *
hem udumbara hem de narsil’e sahip olup tahta oturmak isteyen bir oturuşta 10 dürüm yiyenin elinden ateist kaplumbağa’yı kurtaranlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
udumbara ve narsil’i elde etmek için
helios ile göklerde
hazall ile çiçek tarlalarında
kuzguncuktaki vişne ile meyve bahçelerinde
evernevergreen ile ormanlarda
zümrüd-ü anka ile kaf dağında
petit prince de paris ile paris’te
oglalalakota ile amerika’da
japon 35 ve son samuray ile japonya’da,
ice ile kutuplarda
son feci mars ile mars'ta
tartarus ile yerin altında
kaynamış sütün üzerindeki ince kaymak tabakası ile süt ürünlerinin ulaştığı her yerde araştırmalar yapmayı düşünüyoruz, tabi ki arzu ederlerse.*
“öyle işler vardır ki sonu karanlık bile olsa, bu işlere başlamak yapmayı reddetmekten daha iyidir" – aragorn.
devamını gör...
makyaj yapanların kaportası
dönemin istanbul büyükşehir belediye başkanı, partisinin düzenlediği sevgi ve kardeşlik gecesinde “hani var ya, kaportası dökük araçlar olur. makyaj yaparlar. boyarlar. bizim kaporta sağlam, makyaja ihtiyacımız yok” demişti.
kaporta arabanın motoru ve diğer unsurlarını harici faktörlerin olumsuz etkisinden koruyan sac bölümdür. bu yüzden "kaportası bozuktur" diye bir tabir türkçe'de yoktur. şiddetli sürtmelerden dolayı kaporta çizilebilir, yırtılabilir. çarpmalardan ve vurmalardan dolayı kaporta göçebilir. bu gibi durumlarda kaportaya düzeltme, onarım ve tamir operasyonu gerekir.
sadece kadınlar değil erkekler de makyaj yapar. trump’tan putin’e kadar.
kaporta arabanın motoru ve diğer unsurlarını harici faktörlerin olumsuz etkisinden koruyan sac bölümdür. bu yüzden "kaportası bozuktur" diye bir tabir türkçe'de yoktur. şiddetli sürtmelerden dolayı kaporta çizilebilir, yırtılabilir. çarpmalardan ve vurmalardan dolayı kaporta göçebilir. bu gibi durumlarda kaportaya düzeltme, onarım ve tamir operasyonu gerekir.
sadece kadınlar değil erkekler de makyaj yapar. trump’tan putin’e kadar.
devamını gör...
hatıra olsun diye saklanan garip nesneler
dedem öldüğünde cebinden çıkan son 50 tl. şu acıdan garip: para olduğu için herkesin eli değmiştir yani dedeme özel bir şey olsa daha mantıklı olurdu saklamam. saklamaya devam ediyorum hala.
devamını gör...
avcılığın spor sayılması
ailesinin karnını doyurmak için ördek, kaz, tavşan vs. avlamış olan bir kesim vefâkar anaolulu babalar vardır. onlar için spordan ziyade ev geçindirmek için yapılan veya yapılmış eylem.
devamını gör...
interstellar
christopher nolan'ın ne kadar efsanevi bir yönetmen olduğunu gözler önüne seren bir baş yapıt.
kurgu, hikaye akışı, oyuncular vs. her şey o kadar mükemmel ki. en güzel uyum müzikle hans zimmer - ınterstellar
baba-kız ilişkisini dramatize edenleri görüyorum ve şaşırıyorum. filmin içerisinde bilim kurgu/macera yanı sıra belki başka kategorizeler yapılabilir ama kesinlikle bu dram değil!
çünkü ortada bir baba-kız ilişkisi yok. cooper karakteri babalık hissiyatını veremeyecek kadar içindeki o büyük ben duygusundan ayrışamamış bir adam. her koşulda kibiri ve bencilliği baskın geliyor. o görevi kabul edip uzay ayak basması da zaten dünyayı ve insanlığı kurtarma bilincinden değil, içindeki o ilkel dürtüyü kontrol edemediğinden.
misal (bkz: inception) leonardo'nun canlandırdığı cobb karakteri tam bir baba simgesiydi, kurgunun temeli dahil her şeyi evlatlarına kavuşabilmek adına yapıyordu ve bu hissiyatı yansıtıyordu izleyiciye.
ama cooper maalesef adamım sen bu hikayenin cefakar babası değilsin.*
oğluna üvey evlat muamelesi yapan sensin, kızının sözünün hiç bir ehemniyeti yok gözünde, vurdumduymaz, memnuniyetsiz, kendi bildiğini okumaktan, kafanın dikine gitmekten başka birşey bilmeyen adamın tekisin.
"beni değil onu seçmisler" derken bile içten içe kızını kıskanıyorsun. neden ben değil o
bir anlığına da olsa bunu düşündüğüne eminim.
boyutun icinde yer alan kitaplığın arkasından kızının odasına bakarken, geçmişi tekrar yaşaman lanse ettiğin gibi bir pişmanlık yaratmadı. kızına gitmeme izin verme diyerek ağlarken bile zaaflarına yenik düşüyorsun.
ulen son sahnede kızın yaşlanmış, yoğun bakımda kablolara bağlı senden beter halde, etrafta yüzlerini bile görmediğin isimlerini bilmediğin torunların var. adam hala maval okuyor.
yuhh be duygusuz ...
hiç mi vicdan yok be sende bari son zamanlarında kızının yanında olsaydın.
murphy sen çok akıllı bir kızsın canım benim ama babanın kızı degilsin, iyi ki .
kurgu, hikaye akışı, oyuncular vs. her şey o kadar mükemmel ki. en güzel uyum müzikle hans zimmer - ınterstellar
baba-kız ilişkisini dramatize edenleri görüyorum ve şaşırıyorum. filmin içerisinde bilim kurgu/macera yanı sıra belki başka kategorizeler yapılabilir ama kesinlikle bu dram değil!
çünkü ortada bir baba-kız ilişkisi yok. cooper karakteri babalık hissiyatını veremeyecek kadar içindeki o büyük ben duygusundan ayrışamamış bir adam. her koşulda kibiri ve bencilliği baskın geliyor. o görevi kabul edip uzay ayak basması da zaten dünyayı ve insanlığı kurtarma bilincinden değil, içindeki o ilkel dürtüyü kontrol edemediğinden.
misal (bkz: inception) leonardo'nun canlandırdığı cobb karakteri tam bir baba simgesiydi, kurgunun temeli dahil her şeyi evlatlarına kavuşabilmek adına yapıyordu ve bu hissiyatı yansıtıyordu izleyiciye.
ama cooper maalesef adamım sen bu hikayenin cefakar babası değilsin.*
oğluna üvey evlat muamelesi yapan sensin, kızının sözünün hiç bir ehemniyeti yok gözünde, vurdumduymaz, memnuniyetsiz, kendi bildiğini okumaktan, kafanın dikine gitmekten başka birşey bilmeyen adamın tekisin.
"beni değil onu seçmisler" derken bile içten içe kızını kıskanıyorsun. neden ben değil o
bir anlığına da olsa bunu düşündüğüne eminim.
boyutun icinde yer alan kitaplığın arkasından kızının odasına bakarken, geçmişi tekrar yaşaman lanse ettiğin gibi bir pişmanlık yaratmadı. kızına gitmeme izin verme diyerek ağlarken bile zaaflarına yenik düşüyorsun.
ulen son sahnede kızın yaşlanmış, yoğun bakımda kablolara bağlı senden beter halde, etrafta yüzlerini bile görmediğin isimlerini bilmediğin torunların var. adam hala maval okuyor.
yuhh be duygusuz ...
hiç mi vicdan yok be sende bari son zamanlarında kızının yanında olsaydın.
murphy sen çok akıllı bir kızsın canım benim ama babanın kızı degilsin, iyi ki .
devamını gör...
türkiye'yi gizlice avrupa birliğine sokmak
harbiden (bkz: millet ne cuğaralar içiyor)
devamını gör...
sinema tarihinin en erotik filmleri
devamını gör...
sokrates gerçeklik filtresi
--- alıntı ---
ünlü ve aksi filozof sokrates bilginliği, farklı çalışan zihni ve otoriteyi sorgulayacak cesareti ile saygıdeğer bir ün yapmıştı. bir gün sokrates yol üzerinde bir tanıdığına rastladı ve adam ona; ey sokrates, senin o sevdiğin arkadaşınla ilgili ne duyduğumu biliyor musun? dedi. bir dakika bekle” diye cevapladı sokrates. sonra şöyle devam etti; bana söyleyeceğin şeyi söylemeden önce izninle sana küçük bir test uygulamak isterim. bu teste “üçlü filtre testi” deniyor.
üçlü filtre mi? diye cevapladı adam şaşırdı ve kabul etti sokrates’in teklifini.
“şimdi’’ diye devam etti sokrates. benimle arkadaşım hakkında konuşmaya başlamadan önce, bir süre durup ne söyleyeceğini filtreleyeceksin. buna neden üçlü filtre testi dediğimi de birazdan anlayacaksın. ilk olarak birinci filtre, “gerçek filtresini” uygulayalım. bana birazdan arkadaşım hakkında söyleyeceğin şeyin tam anlamıyla gerçek olduğundan emin misin?
hayır, dedi adam biraz şaşırarak ve devam etti;
aslında ben bunu sadece duydum ve… ‘’
tamam, dedi sokrates. öyleyse, sen bu söyleyeceğin şeyin gerçekten doğru olup olmadığını bilmiyorsun. şimdi ikinci filtreyi deneyelim, bunun adı da “iyilik filtresi.” arkadaşım hakkında bana söylemek üzere olduğun şey iyi bir şey mi?
şey, hayır. aslında tam tersi…
öyleyse, diye devam etti sokrates, “arkadaşım hakkında bana kötü bir şey söylemek istiyorsun ve bunun doğru olduğundan emin bile değilsin.” adamın şaşkınlığı giderek artıyor, biraz da utanıyordu.
“fakat yine de testi geçebilirsin, çünkü geriye bir filtre daha kaldı.” dedi sokrates. “işe yararlılık filtresi.”
peki, bana arkadaşım hakkında söyleyeceğin şey benim bir işime yarar mı?
adam duraksadı bu kez gerçekten kızarmıştı. “hayır, aslında pek değil” diye cevap verdi.
“iyi” diye tamamladı sokrates.
“eğer, bana söyleyeceğin şey doğru değilse, iyi değilse ve işe yarar değilse, bana neden söyleyesin ki? yani demem o ki, sen neden bahsediyorsun be adam?!”
--- alıntı ---
ünlü ve aksi filozof sokrates bilginliği, farklı çalışan zihni ve otoriteyi sorgulayacak cesareti ile saygıdeğer bir ün yapmıştı. bir gün sokrates yol üzerinde bir tanıdığına rastladı ve adam ona; ey sokrates, senin o sevdiğin arkadaşınla ilgili ne duyduğumu biliyor musun? dedi. bir dakika bekle” diye cevapladı sokrates. sonra şöyle devam etti; bana söyleyeceğin şeyi söylemeden önce izninle sana küçük bir test uygulamak isterim. bu teste “üçlü filtre testi” deniyor.
üçlü filtre mi? diye cevapladı adam şaşırdı ve kabul etti sokrates’in teklifini.
“şimdi’’ diye devam etti sokrates. benimle arkadaşım hakkında konuşmaya başlamadan önce, bir süre durup ne söyleyeceğini filtreleyeceksin. buna neden üçlü filtre testi dediğimi de birazdan anlayacaksın. ilk olarak birinci filtre, “gerçek filtresini” uygulayalım. bana birazdan arkadaşım hakkında söyleyeceğin şeyin tam anlamıyla gerçek olduğundan emin misin?
hayır, dedi adam biraz şaşırarak ve devam etti;
aslında ben bunu sadece duydum ve… ‘’
tamam, dedi sokrates. öyleyse, sen bu söyleyeceğin şeyin gerçekten doğru olup olmadığını bilmiyorsun. şimdi ikinci filtreyi deneyelim, bunun adı da “iyilik filtresi.” arkadaşım hakkında bana söylemek üzere olduğun şey iyi bir şey mi?
şey, hayır. aslında tam tersi…
öyleyse, diye devam etti sokrates, “arkadaşım hakkında bana kötü bir şey söylemek istiyorsun ve bunun doğru olduğundan emin bile değilsin.” adamın şaşkınlığı giderek artıyor, biraz da utanıyordu.
“fakat yine de testi geçebilirsin, çünkü geriye bir filtre daha kaldı.” dedi sokrates. “işe yararlılık filtresi.”
peki, bana arkadaşım hakkında söyleyeceğin şey benim bir işime yarar mı?
adam duraksadı bu kez gerçekten kızarmıştı. “hayır, aslında pek değil” diye cevap verdi.
“iyi” diye tamamladı sokrates.
“eğer, bana söyleyeceğin şey doğru değilse, iyi değilse ve işe yarar değilse, bana neden söyleyesin ki? yani demem o ki, sen neden bahsediyorsun be adam?!”
--- alıntı ---
devamını gör...
normal sözlük ocak devrimi
ortadoğu'da kartlar yeniden dağıtılıyor. oradan star wars kartı rica ediciğim.*
devamını gör...
adolf hitler türkleri severdi söylemi
hitler, kendi hayali ırkından başkasını sevmezdi. 2 dünya savaşı esnasında da bir çok korunması gereken denge, türkiye'nin mecburi akıllı politikasının yanısıra türklerle çıkar ilişkisi vardı. alman sanayisinin temeli çelik için kroma ihtiyacı vardı ve bunu türkiye'den alıyordu. o zamanlar dış politikada romantik ve duygusal ergen triplerine yer yoktu.
devamını gör...
ilkokulda statü göstergesi olan şeyler
mavi önlük üzerine takılan beyaz renkte ve çeşitli desenleri olan yakalık modelleri.*
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının meslekleri
nickimle uyumlu bir öğrenciyim. sene ilerledikçe o hafif ortadan kalkmaya başlıyor ama.
devamını gör...