güney amerika bölgesinde ormanlık bölgede yaşayan national geographic uzmanlarına büyük kediler arasında en kuvvetli kedi türüdür.
diğer kedilerden ayrılan en büyük özelliği çene kuvvetinin kemikleri kıracak kadar kuvvetli olmasıdır bu yüzden diğer büyük kediler gibi avını boğarak değil kafa tasini parçalayarak beynini ısırır ve avı direkt hareketsiz kalarak felç geçirir.
kaymanları, siyah ayıları avlayacak şekilde olağanüstü bir kuvvete sahiptir. bulunduğu bölgenin en dominant avcısı olduğu için kendisi dışında herhangi bir tehdit yoktur. afrika'daki leoparlar ile bir ilgisi yoktur. çok daha büyük kafası iri dişleri ve geniş çenesi vardır.
resimag.com/p1/621f6ee7899.jpeg
resimag.com/p1/f7a72597773.jpeg
devamını gör...

önce yüceltiyorlar sonra çıkardıkları yerden indiriyorlar. yüreği nahif yazarlarımız da sözlüğü terk etmekte buluyor çareyi.
devamını gör...

genel olarak insanlara bir şeyler kattığı doğrudur ama kişiliği oturmamış insanlar sözlüklerde çok vakit geçirdi mi karakterleri okuduklarına göre gelişebiliyor. bu iyi bir şey de olabilir kötü de. yazılarına denk gelinen insanlar medeni, ahlaklı insanlar ise ne ala ama değişik tiplerin yazılarına denk gelinirse ve hayat o yazılara göre şekillendirilirse o zaman durum kötü işte.
sözlük ortamlarında herkes ordinaryus olduğundan tv izlemek gibi doğal bir şey bile geri kalmışlık olarak görülüyor. sırf bu yüzden tv izlemeyi bırakan bir tanıdığım bile oldu. deli gibi tv dizileri izleyen çocuk, tv izlemeyi bırakmıştı. çok sevdiği bir dizi vardı dizi saati geldi televizyonu açmadı ne oldu senin dizi yok muydu niye açmıyorsun dedim, ben artık televizyon izlemiyorum dedi. hayrola ne oldu dedim, asıl sebebini söylemedi ama o aralar sözlük ortamlarında takılıyordu tahmin ettim sözlükte gördüğü yazılardan dolayı izlemeyi bıraktığını.
ordinaryus prof. dr. sözlük yazarlarından 'tv izlemek geri kalmışlıktır, cahil insan tv izler' gibi cümleler okuduğundan en sevdiği diziyi bile izlemeyi bırakmıştı çocuk.
he kötü mü oldu hayır ama benim demek istediğim kişiliği oturmamış insanlar(bu 40 yaşında bir insan da olabilir)internet ortamlarında okuduğu yazılardan ciddi derecede etkilenebiliyor.
devamını gör...

akşam ezanı okunduğunda eve girmektir. gerçi o eskide kaldı. gün boyu bilgisayar oynayıp evden çıkmamaktır.
devamını gör...

istek parça yapabiliyor muyuz, çocukluğumun en güzeli ‘bir kadın çizeceksin’ yok mu bi ? *
devamını gör...

kumanda.
devamını gör...

gider ayak golü atıp öyle gitmektir.
kız bırak arkandan rahmet okuyalım..
devamını gör...

okumamla birlikte tebessüm ettiğim başlıktır. dünyanın en saf , en kaygısız , en sevgi dolu gülüşüdür. gülerken gözüken o dişsiz damaklar daha bir kabartır iştahınızı, kokusunu içinize çeke çeke öpersiniz gülerken şişen tombul yanaklarını.(bkz: siz yine de yapmayın öyle şeyler, corona var)
(bkz: durduk yere mutlu eden şeyler)
devamını gör...

bu dizinin kendimce abartıldığını düşünüyorum.bilemiyorum belki de konu itibariyle beni içine çekmedi. duyguları yansıtma zayıf, ifadeler çok sallantıdaydı. özellikle erkek oyuncuyu hiç başarılı bulmadım.hikayede eksiklikler doldurulamayan boşluklar vardı.tamamını izleyememekle birlikte izleyebildiğim kadarıyla başarılı bulamadığım dizi.
devamını gör...

tourette sendromu halk arasında tik hastalığı/ tik bozukluğu olarak da bilinir. kişinin beynini, sinirlerini etkileyen ve istemsiz olarak ortaya çıkan tekrarlı sesler ve/ veya tekrarlı motor hareketler yapmasına neden olan bir bozukluktur.

sendromun semptomları motor ve vokal tikler olarak iki gruba ayrılır. motor tikler bir veya daha fazla kas aynı anda çalıştığında ortaya çıkar. örneğin, aynı anda veya farklı zamanlarda göz kırpma ve başın sallanması, nesnelere dokunma, tekme atma vb.
vokal tikler ise burun, ağız ve boğaz bölgelerinde oluşan tiklerdir. örneğin, bu sendroma sahip kişiler kendilerini bir kelime, cümle, deyim veya küfür söylemekten alıkoyamayabilirler.

yaptığım araştırmalar ve vaka incelemeleri sonucu bu hastalığın çocukluk ve erken ergenlik döneminde ortaya çıkıp ergenlikte daha da şiddetlendiğini söyleyebilirim. hatta hastalar tikleri bastırmaya çalıştıklarında daha da şiddetlendiğini belirtmişler. tikleri bastırmak için konsantrasyon ve çaba gerekir (pinel j.p.j, 2011). tikleri bastırma kararı prefrontal cortexten gelir ve beynin merkezine yakın bulunan kaudat çekirdeğine etki eder (sowell et al., 2008).

hastalarda çok sık görülmese de başkasından duyduğu bir cümleyi tekrar etme durumu da görülebilir. buna literatürde ''echolalia'' denir.

sendromun nedenine gelecek olursak, nedeni tam olarak bilinmese de genetik faktörlerin etkili olduğu bilinmektedir. kesin tedavisi olmasa dahi davranışçı terapi'den yararlanmak doğru bir tercih olacaktır.

tourette sendromu kişinin hayatını karmaşık ve zor bir hale soksa da eğer hastalar aileleri ve yakınlarından destek, ilgi ve sevgi görürlerse yaşamlarını çok daha mutlu ve verimli geçirebilirler.

sendroma sahip olan ünlü kişiler: david beckham, billie eilish, wolfgang amadeus mozart.
devamını gör...

biraz önce takipçilerimin hesaplarında gezerken karşılaştığım uyarı. hem beğeni, hem favori banı yedim.
devamını gör...

(bkz: kafa sözlük merdumgiriz tarikatı)
biz bunu taaa ne zaman söyledik.
günaydın gomercan.*
devamını gör...

sayın gif abi, bu tertemiz bembeyaz sayfayı bana ayırdığın için gönülden teşekkür ederim.*
gönderdiğini içtim, sağol. daha yeni yeni kendime geldim ama. *
şaka bir yana, ben de seni takip etmekten dolayı memnunum.
yazılar güzel, kalpler karşılıklı.
devamını gör...

bence her insan hayatı boyunca bir kere düşünmüştür düşünecektir. kimseye zararı yoktur sadece kendine vardır kendini öldürmek bir insanın gösterebileceği en üst seviye şiddettir. karşıya veya kişilere değildir şiddetiniz kendinizedir. bende çok düşündüm zor zamanlar geçirdim ama yapamadım. ayrıca huzurla uyumak istemek ayıp değildir sadece vakti gelince uyursunuz acele etmeyin bu satırları da okuyorsanız sakın yanlış bir şey yapmayın siz aynada gördüğünüz kişiyi sevdiğiniz sürece kimseye ihtiyacınız yok sağlıcakla kalın.
devamını gör...

izlenmesi gereken filmlerdendir.
devamını gör...

yeni alinan ayakkabilar cok kiymetli olurdu. ozellikle isikli ayakkbilar,giymeye kiyilmazdi. bayramliklar keza cok ozel olurdu. gezmelerden gezmelere giyilen kiyafetlerdi.
devamını gör...

girilen ortamda, kılık kıyafetin iyiliğine göre insanların, size karşı davranışlarının değişmesi karşısında kullanılan kalıp.
devamını gör...

akıllara ilber ortaylı hocamızın bir anısını aktardığı anekdotu getirmiştir.

“üniversitede, en çok sevdiğim hocanın odasındaydım.

bana ‘ne olmak istiyorsun?’ dedi.

‘entelektüel olmak istiyorum.’ dedim.

‘senden entelektüel olmaz!’ dedi.

şaşırmıştım, sonra, kırılgan bir ses tonuyla ‘dersinizi geçmeme rağmen sürekli dersinizdeyim. okulda en çok okuyan, araştıran ve tartışmalara giren, hep benim?’ dedim.

tekrar ‘senden entelektüel olmaz!’ dedi.

çok kızmıştım!


‘doçentlik tezlerin konularını bile ben öneriyorum…’ dedim.

profesör gülümseyerek geriye yaslandı.

‘senden çok iyi bir araştırmacı olur; ama entelektüel olmaz! nedenine gelince; sana entelektüel olamazsın dediğimde, bana bir entelektüel gibi ‘niçin olmaz?’ diye sormadın, aksine alındın ve hiddetlendin. yazarlık bir bilgi işidir. oysa entelektüellik bilgi değil, davranış biçimidir. bir insanın entelektüel olması için en az üç kuşak ailesinin okuması gerekir…

okulun önüne bir baksana. hepsi son model araç dolu ve bunların çoğu hocalara ait. onlar her sene model yenilerler.

gerçekten böyle bir yenilenmeye ihtiyaçları var mı?

niçin bu şekilde yaşıyorlar?

çünkü o ünvanlarla gördüğün hocalarının kariyerleri ne kadar yüksek olursa olsun, ruhları feodal bir köylü. güçlerini topluma kabul ettirmek için böyle hava atmak zorundalar. gerçek bir entelektüel asla bu güdüyle hareket etmez.

entel feodal köylülere artık diploma ve ünvan da yetmez.

tıpkı paranın yetmediği gibi…”
devamını gör...

açıkçası bu yaşıma kadar elalem bana çok şey dedi. üniversitede kazandığım bölümü eleştirip dalga geçtiler, daha sonrasıda bölümümü beğenmeyenler o bölümü başka bir amaç için bırakmaya kalktığımda benden daha çok sever oldular, yapamazsın edemezsin dediler, yaptıktan sonra bu sefer hayata çok geç kaldın yazık dediler, yetmedi işe giremezsin dediler, kpss çok zor sen ilk bulduğun işe gir dediler, dediler de dediler.

sonuç derece, güzel bir iş, hayatta aldığım her karardan duyduğum gurur ve bir şeyleri başarmanın verdiği mutluluk.

kısaca çok yanlış yapan insandır hayallerinden başkası için vazgeçen.
devamını gör...

“tam da vakit geçirmek için eski videolarını izlerken yeni video bildirimi geldi kalp kalp”
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim