hızlı ve öfkeli hobbs ve shaw
spoiler var (!) adamlar klasik sokak yarışı kültüründen vazgeçip dünyayı kurtarmaya gittiler, ya hadi rio soygunu,sonra hızlı ve öfkeli 6-7 de tamam ama 8-9 ne ya. paul walker zaten vefat etti,7 de final yap bitir, gerçi hızlı ve öfkeli 9 un son sahnesinde mavi skyline gördük acaba paul walker’in kardeşlerinden biri (bkz: cody walker)sonraki filmde cgı teknolojisi ile görmek mümkün mü ? paul walker serinin 7. filmi çekilirken, vefat ettiği için,çekimler yarıda kalmasın diye kardeşi oynamıştı. bu filmde herşeyi görmek mümkün,izleyici de bunu bekliyor zaten. zaten han da dirildi . (bkz: sung kang)baktılar hızlı ve öfkeli tuttu,uçan arabalar,kızlar,silahlar,ne versek izliyor diyeceğimiz bir kitle var birde uzaya çıkalım dediler(bkz: vay anam vay neler dönmüş serhat ya) bildiğin uzaya çıktılar, dom’un jakop toretto isminde bir kardeşi ortaya çıktı (bkz: john cena) saçmalıklar silsilesi yani. sonra birde başka yerden ekmek yiyelim diyip bu saçma sapan filmi yaptılar. (bkz: hobbs and shaw)dwayne johnson, vin diesel (bkz: dominic toretto)ile sette tartıştığı için bu oynadığım son hızlı ve öfkeli filmi ama spinoff yani hobbs ve and shaw da oynayabilirim demiş. yani 2. film çıkabilir bu da 8-9 en kötü 5 film çekilir.
cody walker’in oynadığı sahneler
unutmadan geçmeyelim,huzur içinde uyu paul walker.

cody walker’in oynadığı sahneler
unutmadan geçmeyelim,huzur içinde uyu paul walker.


devamını gör...
serkan kaya
1977 sivas doğumlu şarkıcı, söz yazarı ve bestecidir. ilk albümü senden sonra ben’i 2000 yılında çıkaran serkan kaya milenyuma dilediği gibi merhaba diyememiş ve istediği ilgiyi görememiştir. ama elbette pes etmemiştir.

2011 yılında aşk ne demek bilen var mı? isimli albümünü çıkaran sanatçı yine aradığını bulamamış ve allah’ın üçüncü hakkı için üç sene daha beklemiştir.
2014 yılında mesele isimli teklisi ile ismini duyuran ve bu şarkıyı 2015 yılında çıkardığı gönül bahçem albümüne de alan sanatçı müzik dünyasında klasikleşmiş bir hale gelen tek şarkıyla ünlenme fenomenini bir kez daha gerçekleştirmiştir.
şarkıcı, orhan gencebay, ibrahim tatlıses, ferdi tayfur ve müslüm gülses konseyinin köşe başlarını tuttuğu arabesk dünyasında yeni bir baba olmak için aday olan hakan taşıyan, ümit yaşar gibi isimlerin bir şekilde silinmesi ve yukarıda bahsettiğim konsey üyelerinden müslüm babasının vefat etmesi, ferdi babanın yüz felci geçirmesi, imparatorun rus silah sanayiine büyük bir darbe vurmasına rağmen kafasına isabet eden kurşunla yaralanması ve son olarak da akil adam orhan babanın kendini vücut geliştirmeye adaması ile kendine zirveye doğru giden bir yol açabilmiştir.

gerçekten güçlü bir sese ve iyi bir yoruma sahip olan şarkıcının bir konserinde canlı olarak seslendirdiği mesele şarkısı dinlemeye değerdir.
mesele
ayrıca erdinç şenyaylalar, ahmet koç ve burhan bayar ile birlikte bir bilebilsen şarkısını da çok iyi yorumlamıştır.

bir bilebilsen

2011 yılında aşk ne demek bilen var mı? isimli albümünü çıkaran sanatçı yine aradığını bulamamış ve allah’ın üçüncü hakkı için üç sene daha beklemiştir.
2014 yılında mesele isimli teklisi ile ismini duyuran ve bu şarkıyı 2015 yılında çıkardığı gönül bahçem albümüne de alan sanatçı müzik dünyasında klasikleşmiş bir hale gelen tek şarkıyla ünlenme fenomenini bir kez daha gerçekleştirmiştir.
şarkıcı, orhan gencebay, ibrahim tatlıses, ferdi tayfur ve müslüm gülses konseyinin köşe başlarını tuttuğu arabesk dünyasında yeni bir baba olmak için aday olan hakan taşıyan, ümit yaşar gibi isimlerin bir şekilde silinmesi ve yukarıda bahsettiğim konsey üyelerinden müslüm babasının vefat etmesi, ferdi babanın yüz felci geçirmesi, imparatorun rus silah sanayiine büyük bir darbe vurmasına rağmen kafasına isabet eden kurşunla yaralanması ve son olarak da akil adam orhan babanın kendini vücut geliştirmeye adaması ile kendine zirveye doğru giden bir yol açabilmiştir.

gerçekten güçlü bir sese ve iyi bir yoruma sahip olan şarkıcının bir konserinde canlı olarak seslendirdiği mesele şarkısı dinlemeye değerdir.
mesele
ayrıca erdinç şenyaylalar, ahmet koç ve burhan bayar ile birlikte bir bilebilsen şarkısını da çok iyi yorumlamıştır.

bir bilebilsen
devamını gör...
penti
1950'li yılların başında kurulmuş kadın çorabı ve iç çamaşırı markası.
süper incesi müthiş olur. lisedeyken çok çabuk kaçıyor diye sinir olurdum. meğer sorun çorapta değilmiş ben hareketliymişim. e şimdi de giyiyoruz. oturup kalkmayı bilince çorap kaçmıyor.
süper incesi müthiş olur. lisedeyken çok çabuk kaçıyor diye sinir olurdum. meğer sorun çorapta değilmiş ben hareketliymişim. e şimdi de giyiyoruz. oturup kalkmayı bilince çorap kaçmıyor.
devamını gör...
2020 yılına bir şarkı ile veda et
bir gün gitsen bile hatıran yeter.
devamını gör...
hanım hanım bunlar benim yavrularım
yekta kopan'ın dublajını yaptığı buz devri animasyonunda yer alan sid karekterin repliği. filmde akılda kalan en komik repliklerden bir tanesidir.
devamını gör...
ömer hayyam
en bi sevdiğim:
tanrım; bu güzel yüze vermişsin emek,
o sümbülü koklamak, saçın' ellemek.
sonra da ona bakma, dersen, anlamı:
dolu kadehi ters tut, hiç dökme demek!
tanrım; bu güzel yüze vermişsin emek,
o sümbülü koklamak, saçın' ellemek.
sonra da ona bakma, dersen, anlamı:
dolu kadehi ters tut, hiç dökme demek!
devamını gör...
kadınların 25 yaşından sonra çökmeye başlaması
fiziksel olaraksa, yoo tam aksine 25'den sonra daha oturmuş bir dış görünüş oluyor. ruhsal olaraksa, ben zaten doğarken ölmüşüm.
devamını gör...
kaslı erkek
irade sahibi erkektir. öyle kilo vermek gibi kolay bir şey değildir kaslı olmak. yağ oranınızın düşük olması gerekiyor. kilo ne kadar yüksekse yağ oranı ne kadar az ise o kadar kaslı görünürsüz. işin püf noktası proteinli yağsız beslenmektir. hiç spor yapmayan bir insan 6 ayda gelişme kaydedebilir.
devamını gör...
güneşi hiç görmemiş birisine güneşi tarif et
gözlerini kapat ve aç... işte o kadar aydınlık... ellerini tenine hızlıca sürt... işte o derece sıcak... atatürk'ün saçlarına bak.. işte öyle altın sarı...
devamını gör...
anathema
hayranlıktan öte duygular besliyorum bu grup için. beni öyle zamanlarımda yakaladılar, yaralarımı sardılar ki bırakamıyorum. bir de konserlerinde stüdyo kaydından daha güzel söylüyorlar. (bkz: flying)
devamını gör...
meslek hayatınızda karşılaştığınız çarpıcı olaylar
tıp fakültesinin henüz 2. senesindeydim. yaptığım bir çalışma nedeniyle üniversite hastanesinin yoğun bakım bölüm sorumlusu hoca ile röportaj yapmak durumundaydım. kendisi çift anadal uzmanı, amerika'da john hopkins'te de bulunmuş bir profesördü. dolayısıyla ondan alacağım her şey benim için iki kat değerli idi.
gecenin ilerleyen saatlerine doğru röportajı bitirmiş sohbete dalmıştık. bütün hastane sessizliğe mahkumken, bulunduğumuz odada rüzgarın camlardaki uğultusu yırtıyordu bu sessizliği. artık hafiften toparlanmaya hazırlanıyordum, hoca söze girdi birden:
bu sesi hatırlıyorum. henüz yeni mezun olmuştum fakülteden, 20'lerinde gencecik bir doktordum bitlis adilcevaz'a bağlı bir kasabaya atandığımda. üstelik tek başımaydım, 20'lerinde gencecik bir kız çocuğu.. mesleğimin henüz 3 ya da 4. ayındaydım. aynı böyle bir gündü, soğuk ve rüzgarlı. sağlık evinin de penceleri ahşap eski pencerelerdi, rüzgar çıkmayagörsün hemen bir uğultu türküsü patlatıverirdi (aynen böyle söylemişti).
öğleden önce bir vakitti bir hastam geldi, tahmini 40'lı yaşlarında bir kadın. ürkek, girdi odama, buyurun dedim, girin. şikayetini sordum, anlattı, sonra 'çıkarın üstünüzü, şöyle geçin, muayene edeyim' dedim. şöyle şüpheyle bir süzdü etrafı, neden sonra çıkarmaya başladı üstünü. hani belki bilirsin, köylerde kat kat giyerler kıyafetleri, kadın bir çıkarmaya başladı aman allah çıkar çıkar bitmiyo üstü (gülüşmeler). jinekolojik muayene yapacaktım, o yüzden çamaşırını da birazcık sıyırmasını istedim. kadın döndü bana sert sert baktı, hemen durumu anlatmaya çalıştım, zar zor ikna ettim kadını ve muayeneye geçtim.
(vajinal tuşe diye bir şey vardır muayenede, kabaca iki parmağınız ile vajinanın içerisini muayene edersiniz)
vajinal tuşe yapmak için hazırlandım, kadın kilolu olduğu için göremiyordu muayeneyi, nitekim hastalar görmek de istemiyordu zaten. muayenede olağandışı bir şeyler vardı, vajen içerisinde bir şey hissediyordum. özellikle çok doğum yapan kadınlarda rahimde sarkma görülebiliyor, başta öyle bir şey zannetmiştim, fakat bu daha farklıydı. parmağımın ucu ile tuttum birazcık çekiştirdim, çekiştirdikçe oynuyor, geliyordu parmağımla birlikte. içimi bir korku kaplamıştı, ne olduğunu asla anlayamıyordum bu şeyin, çekmeye de korkuyordum. kafamı kaldırdım kadına baktım, tepki vermiyordu, sonra endişemi saklamak için bir daha da bakmadım zaten. tekrar o şeyi asılmaya başladım, ben çektikçe geliyordu, sonunda ucunu birazcık dışarı çıkarabildim. yer yer siyah, yeşil, sarı, asla anlayamadığım bir şeydi bu, korkum katlanıyordu. iyice çektim, çektim, çektim.. nihayetinde tamamen çıkardım o şeyi (derin bir nefes aldı).
peki neymiş hocam?
tek elimle tuttuğum o şeyi kaldırdım kadının da görebileceği şekilde. bu bu bu bu ne? sormuştum sormasına da ne olduğunu da anlamıştım: bu bir kazak eskisiydi!
(şaşkınlıktan bir karış açıktı ağzım, hoca da bir süre sessiz kaldı)
kadın baktı ve: benim 12 tane çocuğum var, adama diyorum, daha çocuk doğurmayayım diye ama dinlemiyor, ben de böyle çaput tıkıyorum artık..
(odada buz gibi bir rüzgar esmişti)
peki hocam ne yaptınız sonra?
ne yapacağım, attım çöpe yarısı küflenmiş kazak parçasını. sonra kadını aldım karşıma anlattım işte, enfeksiyon riski şu bu diye, sonra da gitti, bir daha da gelmedi. ne yapacağımı asla bilemedim, kocasını arasam bulsam konuşsam ne fayda? başka bir şey yapsam ne fayda?
o gün bu gündür ne vakit bir rüzgar uğultusu duysam aklıma o gelir, ne yapabilirdim diye düşünürüm, bunca yıl düşündüm halâ hiçbir sonuca varamadım.
sonra tabi zaman geçti, geçen zaman içinde birkaç tane daha hastam oldu bu şekilde, onların bundan farkı ise vajenlerinde kazak eskisi değil elma olmasıydı, evet evet baya elma. sonradan tecrübe ettikçe öğrendim, elma yaygın bir doğum kontrol yöntemiymiş... ileride rastlarsan ne yapacağını şimdiden düşün (hafifçe gülümsedi).
o günün sonunda yatağıma sorularla dönmüştüm:
o hasta da kadındı, doktor da kadın. doktor olan kadın zaman içinde bir şekilde okumuş, yetişmiş ve belli bir konuma gelmişti. hasta olan kadın ise şu an kim bilir nerede ve ne haldeydi.
yıllarca kadınlar tarafından dile getirildi ataerkil düzen, kadın hakları, feminizm vs. peki o köylü kadının bunlardan haberi var mıydı dersiniz?
gecenin ilerleyen saatlerine doğru röportajı bitirmiş sohbete dalmıştık. bütün hastane sessizliğe mahkumken, bulunduğumuz odada rüzgarın camlardaki uğultusu yırtıyordu bu sessizliği. artık hafiften toparlanmaya hazırlanıyordum, hoca söze girdi birden:
bu sesi hatırlıyorum. henüz yeni mezun olmuştum fakülteden, 20'lerinde gencecik bir doktordum bitlis adilcevaz'a bağlı bir kasabaya atandığımda. üstelik tek başımaydım, 20'lerinde gencecik bir kız çocuğu.. mesleğimin henüz 3 ya da 4. ayındaydım. aynı böyle bir gündü, soğuk ve rüzgarlı. sağlık evinin de penceleri ahşap eski pencerelerdi, rüzgar çıkmayagörsün hemen bir uğultu türküsü patlatıverirdi (aynen böyle söylemişti).
öğleden önce bir vakitti bir hastam geldi, tahmini 40'lı yaşlarında bir kadın. ürkek, girdi odama, buyurun dedim, girin. şikayetini sordum, anlattı, sonra 'çıkarın üstünüzü, şöyle geçin, muayene edeyim' dedim. şöyle şüpheyle bir süzdü etrafı, neden sonra çıkarmaya başladı üstünü. hani belki bilirsin, köylerde kat kat giyerler kıyafetleri, kadın bir çıkarmaya başladı aman allah çıkar çıkar bitmiyo üstü (gülüşmeler). jinekolojik muayene yapacaktım, o yüzden çamaşırını da birazcık sıyırmasını istedim. kadın döndü bana sert sert baktı, hemen durumu anlatmaya çalıştım, zar zor ikna ettim kadını ve muayeneye geçtim.
(vajinal tuşe diye bir şey vardır muayenede, kabaca iki parmağınız ile vajinanın içerisini muayene edersiniz)
vajinal tuşe yapmak için hazırlandım, kadın kilolu olduğu için göremiyordu muayeneyi, nitekim hastalar görmek de istemiyordu zaten. muayenede olağandışı bir şeyler vardı, vajen içerisinde bir şey hissediyordum. özellikle çok doğum yapan kadınlarda rahimde sarkma görülebiliyor, başta öyle bir şey zannetmiştim, fakat bu daha farklıydı. parmağımın ucu ile tuttum birazcık çekiştirdim, çekiştirdikçe oynuyor, geliyordu parmağımla birlikte. içimi bir korku kaplamıştı, ne olduğunu asla anlayamıyordum bu şeyin, çekmeye de korkuyordum. kafamı kaldırdım kadına baktım, tepki vermiyordu, sonra endişemi saklamak için bir daha da bakmadım zaten. tekrar o şeyi asılmaya başladım, ben çektikçe geliyordu, sonunda ucunu birazcık dışarı çıkarabildim. yer yer siyah, yeşil, sarı, asla anlayamadığım bir şeydi bu, korkum katlanıyordu. iyice çektim, çektim, çektim.. nihayetinde tamamen çıkardım o şeyi (derin bir nefes aldı).
peki neymiş hocam?
tek elimle tuttuğum o şeyi kaldırdım kadının da görebileceği şekilde. bu bu bu bu ne? sormuştum sormasına da ne olduğunu da anlamıştım: bu bir kazak eskisiydi!
(şaşkınlıktan bir karış açıktı ağzım, hoca da bir süre sessiz kaldı)
kadın baktı ve: benim 12 tane çocuğum var, adama diyorum, daha çocuk doğurmayayım diye ama dinlemiyor, ben de böyle çaput tıkıyorum artık..
(odada buz gibi bir rüzgar esmişti)
peki hocam ne yaptınız sonra?
ne yapacağım, attım çöpe yarısı küflenmiş kazak parçasını. sonra kadını aldım karşıma anlattım işte, enfeksiyon riski şu bu diye, sonra da gitti, bir daha da gelmedi. ne yapacağımı asla bilemedim, kocasını arasam bulsam konuşsam ne fayda? başka bir şey yapsam ne fayda?
o gün bu gündür ne vakit bir rüzgar uğultusu duysam aklıma o gelir, ne yapabilirdim diye düşünürüm, bunca yıl düşündüm halâ hiçbir sonuca varamadım.
sonra tabi zaman geçti, geçen zaman içinde birkaç tane daha hastam oldu bu şekilde, onların bundan farkı ise vajenlerinde kazak eskisi değil elma olmasıydı, evet evet baya elma. sonradan tecrübe ettikçe öğrendim, elma yaygın bir doğum kontrol yöntemiymiş... ileride rastlarsan ne yapacağını şimdiden düşün (hafifçe gülümsedi).
o günün sonunda yatağıma sorularla dönmüştüm:
o hasta da kadındı, doktor da kadın. doktor olan kadın zaman içinde bir şekilde okumuş, yetişmiş ve belli bir konuma gelmişti. hasta olan kadın ise şu an kim bilir nerede ve ne haldeydi.
yıllarca kadınlar tarafından dile getirildi ataerkil düzen, kadın hakları, feminizm vs. peki o köylü kadının bunlardan haberi var mıydı dersiniz?
devamını gör...
maket bıçağı
çok dikkatli kullanılması gereken bir bıçak türü. jileti keskin olur. ben bir ara tırnağıma kaçırdım, canım felaket yanmıştı.
tırnak değişimi tam 1 ay sürdü. tabi o arada her elimi cebime attığımda takıldı ve beni irrite etti..
maket bıçağını düzgün kullanalım, kullanmayanları uyaralım.
tırnak değişimi tam 1 ay sürdü. tabi o arada her elimi cebime attığımda takıldı ve beni irrite etti..
maket bıçağını düzgün kullanalım, kullanmayanları uyaralım.
devamını gör...
hayat kalitesini artıran küçük detaylar
gülümsemek. başkasına değil, kendine gülümsemekten bahsediyorum. kendine iyi davranmayı bilen birisi 1-0 öndedir.
devamını gör...
çiğ et yemek
pişmişini dahi yiyemeyenlerdenim.
fakirlikten değil *,et sevmiyorum.
fakirlikten değil *,et sevmiyorum.
devamını gör...
kuzguncuktaki vişne
mahlas'ını ne zaman görsem istemsiz bir şekilde ekşi bir tad hissederim. akılda kalıcı zekice bir mahlas gerçekten.
devamını gör...
sözde ermeni soykırımı iddialarını çürüten kaynaklar
sözde ermeni soykırımı yalanını belgeleriyle çürüten, aralarında dünya çapında akademisyen ve tarihçilerin de bulunduğu kaynaklardır.
osmanlı ermenilerine ne oldu, prof. dr. türkkaya ataöv, ileri yayınları, 2011
1915 ermeni komşum, yaşar aksoy, etki yayınları, 2015.
tarihi gerçekler ve bilimin ışığında ermeni sorunu, editörler: prof. dr. necdet öztürk-doç.dr. bülent bakar-prof.dr.süleyman beyoğlu, ıq yayıncılık, 2007.
ermeni suçlamaları ve gerçekler, ilker başbuğ, remzi kitabevi, 2015.
ermenilerin zorunlu göçü 1915-1917, kemal çiçek, cedit neşriyat, 2020.
the armenian massacres in ottoman turkey: a disputed genocide, guenter lewy, (utah series in turkish and ıslamic stud), 2005.
death and exile-the ethnic cleansing of ottoman muslims 1821-1922, justin mccarthy, the darwin press, ınc. princeton, new jersey, 1995.
turks and armenians-a manuel on the armenian question, justin mccarthy-carol mccarthy, comittee on education assembly of turkish american associations, washington dc, 1989.
turks and armenians: nationalism and conflict in the ottoman empire, justin mccarthy, turko tatar press, 2015.
the armenian rebellion at van, justin mccarthy-esat arslan-cemalettin taşkıran-ömer turan, utah series in turkish and ıslamic stud, 2006.
the history of an 1890s armenian revolt sasun, justin mccarthy-ömer turan-cemalletin taşkıran, the university of utah press, 2014.
"büyük yalan", "the big lie", "die grosse luege", şükrü server aya, ka kitap, 2017.
the genocide of truth, şükrü server aya, istanbul commerce university, 2008
preposterous paradoxes of ambassador morgenthau- a factual story about politics, propaganda and distortions, şükrü server aya, athol books, 2013
soykırım tacirleri ve gerçekler- şükrü server aya, derin yayınları, 2009
the genocide of truth continues, şükrü server aya, derin yayınları, 2012
osmanlı tarihi ve ekonomisinde atlamalı ufak bir gezinti, şükrü server aya, türk tarih kurumu kütüphanesi, 2011.
book review and repuditation on dr.ihrig’s book ataturk in the nazi imagination” , şükrü server aya, ekim 2015.
issuu.com/lalemis/docs/book...
5 ermeni’nin 5 yayını, mehmet arif demirer, sonçağ yayıncılık, 2020
ermenilerin yalan(cı)ları itiraf(çı)ları, mehmet arif demirer, son çağ yayıncılık, 2020
turkey 1915 betrayal & suicide at war, cox, robert; demirer, mehmet arif, alina publishing, 2019
tarih üzerinden psikolojik savaş ve atatürk dersleri, cengiz özakıncı, otopsi yayınevi, 2018
türkiye’nin siyasi intiharı yeni osmanlı tuzağı, cengiz özakıncı, otopsi yayınevi, 2005
zemberek, banu avar, remzi kitabevi, 2016.
black earth: the holocaust as history and warning-timothy sneider, tim duggan books, 2016
hitler’s american model, james whitman, princeton university press, 2018
hitler’s money trail, who financed the nazis?
kmplusmedia.com/sites/defau...
ford and gm scrutinized for alleged nazi collaboration,michael dobbs, washington post staff writer, monday, november 30, 1998; page a01
www.washingtonpost.com/wp-s...
ermeni isyanlarında okulların rolü-doç.dr. murat ontuğ
turksandarmenians.marmara.e...
ermeni milliyetçi hareketlerin doğuşu
dergipark.org.tr/tr/downloa...
trabzon konferansı 1918
www.sanattanyansimalar.com/...
mesut erşan-ı.dünya savaşı sırasında osmanlı devleti ve abhazya
dergipark.org.tr/tr/downloa...
asala’nın işlediği cinayetler ve şehit edilen diplomatlarımız
www.mfa.gov.tr/sehit-edilen...
tr.wikipedia.org/wiki/ASALA
tr.wikipedia.org/wiki/Türk_...
www.trthaber.com/haber/gund...
www.trthaber.com/haber/duny...
www.trthaber.com/haber/duny...
bruce fein: “türkler seslerini yükseltirse ermeni çabaları zayıflar”
www.cumhuriyet.com.tr/haber...
1985 yılında amerikalı tarihçilerin sözde soykırım karşıtı bildirisi
www.turk.org.au/welcome-en/...
şükrü elekdağ 1985 bildirisini anlatıyor
www.sozcu.com.tr/2021/yazar...
louis p. lochner ve nürember davasında “l-3” belge sahteciliği-cengiz özakıncı
www.academia.edu/36908597/L...
hitler’in konuşma ve yazılarında yahudiler, ermeniler, kızılderiler- cengiz özakıncı
www.academia.edu/36843675/H...
abd soykırım anıt müzesinde-cengiz özakıncı
www.academia.edu/36843816/A...
twitter.com/cengizozakinci/...
"atatürk döneminde türkiye cumhuriyeti ermeni soykırım propagandasını nasıl susturdu?"
twitter.com/ErenGkz/status/...
soykırıma karşı çıkan profesörün zaferi
www.ensonhaber.com/ic-haber...
www.hurriyet.com.tr/dunya/s...
şükrü server aya’nın mektubu
turkishlibrary.us/t-c-devle...
osmanlı ermenilerine ne oldu, prof. dr. türkkaya ataöv, ileri yayınları, 2011
1915 ermeni komşum, yaşar aksoy, etki yayınları, 2015.
tarihi gerçekler ve bilimin ışığında ermeni sorunu, editörler: prof. dr. necdet öztürk-doç.dr. bülent bakar-prof.dr.süleyman beyoğlu, ıq yayıncılık, 2007.
ermeni suçlamaları ve gerçekler, ilker başbuğ, remzi kitabevi, 2015.
ermenilerin zorunlu göçü 1915-1917, kemal çiçek, cedit neşriyat, 2020.
the armenian massacres in ottoman turkey: a disputed genocide, guenter lewy, (utah series in turkish and ıslamic stud), 2005.
death and exile-the ethnic cleansing of ottoman muslims 1821-1922, justin mccarthy, the darwin press, ınc. princeton, new jersey, 1995.
turks and armenians-a manuel on the armenian question, justin mccarthy-carol mccarthy, comittee on education assembly of turkish american associations, washington dc, 1989.
turks and armenians: nationalism and conflict in the ottoman empire, justin mccarthy, turko tatar press, 2015.
the armenian rebellion at van, justin mccarthy-esat arslan-cemalettin taşkıran-ömer turan, utah series in turkish and ıslamic stud, 2006.
the history of an 1890s armenian revolt sasun, justin mccarthy-ömer turan-cemalletin taşkıran, the university of utah press, 2014.
"büyük yalan", "the big lie", "die grosse luege", şükrü server aya, ka kitap, 2017.
the genocide of truth, şükrü server aya, istanbul commerce university, 2008
preposterous paradoxes of ambassador morgenthau- a factual story about politics, propaganda and distortions, şükrü server aya, athol books, 2013
soykırım tacirleri ve gerçekler- şükrü server aya, derin yayınları, 2009
the genocide of truth continues, şükrü server aya, derin yayınları, 2012
osmanlı tarihi ve ekonomisinde atlamalı ufak bir gezinti, şükrü server aya, türk tarih kurumu kütüphanesi, 2011.
book review and repuditation on dr.ihrig’s book ataturk in the nazi imagination” , şükrü server aya, ekim 2015.
issuu.com/lalemis/docs/book...
5 ermeni’nin 5 yayını, mehmet arif demirer, sonçağ yayıncılık, 2020
ermenilerin yalan(cı)ları itiraf(çı)ları, mehmet arif demirer, son çağ yayıncılık, 2020
turkey 1915 betrayal & suicide at war, cox, robert; demirer, mehmet arif, alina publishing, 2019
tarih üzerinden psikolojik savaş ve atatürk dersleri, cengiz özakıncı, otopsi yayınevi, 2018
türkiye’nin siyasi intiharı yeni osmanlı tuzağı, cengiz özakıncı, otopsi yayınevi, 2005
zemberek, banu avar, remzi kitabevi, 2016.
black earth: the holocaust as history and warning-timothy sneider, tim duggan books, 2016
hitler’s american model, james whitman, princeton university press, 2018
hitler’s money trail, who financed the nazis?
kmplusmedia.com/sites/defau...
ford and gm scrutinized for alleged nazi collaboration,michael dobbs, washington post staff writer, monday, november 30, 1998; page a01
www.washingtonpost.com/wp-s...
ermeni isyanlarında okulların rolü-doç.dr. murat ontuğ
turksandarmenians.marmara.e...
ermeni milliyetçi hareketlerin doğuşu
dergipark.org.tr/tr/downloa...
trabzon konferansı 1918
www.sanattanyansimalar.com/...
mesut erşan-ı.dünya savaşı sırasında osmanlı devleti ve abhazya
dergipark.org.tr/tr/downloa...
asala’nın işlediği cinayetler ve şehit edilen diplomatlarımız
www.mfa.gov.tr/sehit-edilen...
tr.wikipedia.org/wiki/ASALA
tr.wikipedia.org/wiki/Türk_...
www.trthaber.com/haber/gund...
www.trthaber.com/haber/duny...
www.trthaber.com/haber/duny...
bruce fein: “türkler seslerini yükseltirse ermeni çabaları zayıflar”
www.cumhuriyet.com.tr/haber...
1985 yılında amerikalı tarihçilerin sözde soykırım karşıtı bildirisi
www.turk.org.au/welcome-en/...
şükrü elekdağ 1985 bildirisini anlatıyor
www.sozcu.com.tr/2021/yazar...
louis p. lochner ve nürember davasında “l-3” belge sahteciliği-cengiz özakıncı
www.academia.edu/36908597/L...
hitler’in konuşma ve yazılarında yahudiler, ermeniler, kızılderiler- cengiz özakıncı
www.academia.edu/36843675/H...
abd soykırım anıt müzesinde-cengiz özakıncı
www.academia.edu/36843816/A...
twitter.com/cengizozakinci/...
"atatürk döneminde türkiye cumhuriyeti ermeni soykırım propagandasını nasıl susturdu?"
twitter.com/ErenGkz/status/...
soykırıma karşı çıkan profesörün zaferi
www.ensonhaber.com/ic-haber...
www.hurriyet.com.tr/dunya/s...
şükrü server aya’nın mektubu
turkishlibrary.us/t-c-devle...
devamını gör...
smash
marilyn monroe ve hayatını konu alan bir müzikal yapmaya çalışan bir ekibin yaşadıklarını konu alan dizi.
devamını gör...
kimseyi engellemeyen yazar
doğru olanı yapar.
her yazar bir tat veya bir sestir.
her sesi ve her tadı almak size farkındalık katar.
her yazar bir tat veya bir sestir.
her sesi ve her tadı almak size farkındalık katar.
devamını gör...
yazarların içinde oldukları yaş ile ilgili fikirleri
128:2=64
64-19=45
gündemin rakamlarıyla bir bahçeli hesabı yapmayalım mı?
olgunum ama yaşlı değilim.
gencim ama toy değilim.
unumu eledim ama eleğimi asmadım.
ben bu saçları değirmende ağartmadım.
64-19=45
gündemin rakamlarıyla bir bahçeli hesabı yapmayalım mı?
olgunum ama yaşlı değilim.
gencim ama toy değilim.
unumu eledim ama eleğimi asmadım.
ben bu saçları değirmende ağartmadım.
devamını gör...
8-9 senedir kendini kötü hissedenler
8-9 sene önce henüz ilkokul çocuğu olduğum için nasıl hissettiğimi bilemiyorum bu sebeple dahil olamayacağım insan grubudur.
devamını gör...