pandemi yurdundan çarşafla kaçmaya çalışmak
yani buna "doğal seleksiyon" denmezse, ben neye denir bilemiyorum. adam zaten bu zekayla bu yaşa kadar fazla bile yaşamış.
devamını gör...
bim sözlük olsa alınabilecek nickler
paletin karşısındaki salça rafı.
devamını gör...
stoacılık
ana temsilcileri şunlardır; zeno ( m.ö 334-262), cleanthes ( mö 303-233), marcus aurelıus (121-180), epıctetus ( 60-117)
temel düşünceler ise şunlardır:
tanrı tüm doğada bulunan mantıklı bir varlıktır.
evrensel bir doğal yasa ve kardeşlik bulunmaktadır.
kendini kontrol etme ve metanet yıkıcı duyguların ( onlara göre duygular yıkıcıdır) üstesinden gelmede önemlidir.
sakin bir şekilde bize verilen rolleri oynamalıyız. tutularımız bizim kontrolümüz altındadır kaderimizi değiştiremesek de.
inayet, bilgiden, erdemden ve kontrol edilemeyen şeylerin kabulünden gelir.
temel düşünceler ise şunlardır:
tanrı tüm doğada bulunan mantıklı bir varlıktır.
evrensel bir doğal yasa ve kardeşlik bulunmaktadır.
kendini kontrol etme ve metanet yıkıcı duyguların ( onlara göre duygular yıkıcıdır) üstesinden gelmede önemlidir.
sakin bir şekilde bize verilen rolleri oynamalıyız. tutularımız bizim kontrolümüz altındadır kaderimizi değiştiremesek de.
inayet, bilgiden, erdemden ve kontrol edilemeyen şeylerin kabulünden gelir.
devamını gör...
normal sözlük - koruncuk vakfı yılbaşı hediye ve yardım etkinliği
harika bi etkinlik aferin size. *
bağışçıların dc'da modlarla sohbet etmesi ve benjaminle mum ışığında santranç davetine çok güldüm*.
bağışçıların dc'da modlarla sohbet etmesi ve benjaminle mum ışığında santranç davetine çok güldüm*.
devamını gör...
paşinyan'ın aliyev'e tüm esirleri bırak oğlumu al demesi
netflix dizisimi lan bu. aliyev oglunu alacak, yaninda yetistirecek, cocuk buyuyecek ve sonrasinda ermenistanla olan bir savasa lider gonderilecek. orada tesadufen babasini bulacak, sonra ikisi birlesip azerbeycana yuruyecekler. yemezler yasinyan! oyununu gorduk olm!
devamını gör...
normal sözlük'teki aile ortamı
akrabalarımın çoğunu sevmediğim için çok doğru önerme.
devamını gör...
lily aldrin
how i met your mother dizisinde marshall eriksen'in ilk aşkı, gençliği, evlendiği, birlikte yaşlandığı, anaokulu öğretmeni, sempatik, kurgusal kadın karakterdir.
kimse ondan daha güzel "you son of a bitch" diyemez.
kimse ondan daha güzel "you son of a bitch" diyemez.
devamını gör...
anayurt oteli
bir oteli yönetmek bir ülkeyi yönetmekle aynı şeydir.(anayurt oteli,yusuf atılgan).
yalnızca arkasında ki yazıyı okuduğum okumaya henüz vaktimin olmadığı kitaptır.
yalnızca arkasında ki yazıyı okuduğum okumaya henüz vaktimin olmadığı kitaptır.
devamını gör...
göçmen
(bkz: mülteci)lerin aksine kendi isteği ile başka bir yere göç eden insanlardır.
devamını gör...
ders çalışırken ayıklanmış nar getiren koca
iyiliğe bak iyiliğe bir tane değil bin tane cevabı verilecek kocadır.
devamını gör...
geceye bir fotoğraf bırak
titanic (film) )'in senaristi james cameron'u şaşırtan mezar taşıdır. çünkü senaryoyu yazarken jack dawson isimli birinin gerçek titanic kazasında öldüğünden bir haber olarak senaryoda bu hayali karakteri yazmıştı. evet titanic kazasında ölen gerçek bir jack dawson var ama bu filmden bildiğimiz jack değil.

işte gerçek jack dawson ve filmdeki jack dawson

işte gerçek jack dawson ve filmdeki jack dawson

devamını gör...
elz and the cult
yaptıkları müzik gerçekten olağanüstü, bir konserlerine denk gelmiştim, kendilerinden fotoğraf çekilmek istediğimizde bizi kırmamışlardı, zaten menajerleri merve evirgen *merve abıla!*'i tanıyorum, kadının elinin değdiği her grup müthiş.
devamını gör...
yazarlar bugün bir kelime olsa olacakları kelime
nisyan.
devamını gör...
ağız lehçe ve şive ayrımı
"ağız ve şivede genellikle ses ve söyleyiş farklılığı varken, lehçede ses ve söyleyiş farklılığıyla birlikte, dilin yapısı (söz dizimi) ve söz varlığı da değişmektedir. o kadar ki, bu farklılıklar zamanla lehçelerin birer dil olmasına bile yol açmaktadır. söz gelimi, latincenin çeşitli lehçeleri arasındaki farklılık zamanla o kadar büyümüştür ki, sonunda fransızca, italyanca, ispanyolca, portekizce, rumence gibi diller ortaya çıkmıştır."
lehçeye örnek:
yakut türkçesi: olorbuttâgar ülelêbit orduk.
türkiye türkçesi: çalışmak oturmaktan daha iyidir.
şiveye örnek:
azerbaycan türkçesi: çox yerden keçdi. bir gün gelib bir qayanın üstünde gecelemeli oldu. qayanın üstü hem yumaşaq hem de isti idi.
türkiye türkçesi: çok yerden geçti. bir gün gelip bir kayanın üstünde geceledi. kayanın üstü hem yumuşak hem de sıcaktı.
ağız'a örnek:
istanbul ağzı: geliyorum.
karadeniz ağzı: geleyrum.
bir dilin farklı lehçelerini kullanan kişiler kolay kolay anlaşamazlar. fakat farklı şiveleri konuşan kişiler kolaylıkla anlaşabilirler. lehçeler dil bilgisi (gramer) farklılıkları da içerir; fakat şivelerin böyle bir farklılığı yoktur.
lehçeye örnek:
yakut türkçesi: olorbuttâgar ülelêbit orduk.
türkiye türkçesi: çalışmak oturmaktan daha iyidir.
şiveye örnek:
azerbaycan türkçesi: çox yerden keçdi. bir gün gelib bir qayanın üstünde gecelemeli oldu. qayanın üstü hem yumaşaq hem de isti idi.
türkiye türkçesi: çok yerden geçti. bir gün gelip bir kayanın üstünde geceledi. kayanın üstü hem yumuşak hem de sıcaktı.
ağız'a örnek:
istanbul ağzı: geliyorum.
karadeniz ağzı: geleyrum.
bir dilin farklı lehçelerini kullanan kişiler kolay kolay anlaşamazlar. fakat farklı şiveleri konuşan kişiler kolaylıkla anlaşabilirler. lehçeler dil bilgisi (gramer) farklılıkları da içerir; fakat şivelerin böyle bir farklılığı yoktur.
devamını gör...
cumhurbaşkanlığı 2021'de iki yeni saray planlaması
sonuçta itibardan tasarruf olmaz demişler.
bebeğin donundan medet ummak gafletine düşmüş bir cumhurbaşkanı için sıradan bir eylemdir.
bebeğin donundan medet ummak gafletine düşmüş bir cumhurbaşkanı için sıradan bir eylemdir.
devamını gör...
cümle dahi kuramayan bir odunun yanındaki güzel kadın
o güzel kadına talibim abi , hem tarifede uyuyorum *
devamını gör...
tesettür
nur suresi 31. ayet ile müslüman kadınlara yüklenilen sorumluluk. yani islami örtünmenin felsefesi.
kelime kökeni itibariyle, setr* kavramından türemiştir. hicab* kavramı ile karıştırılmamalıdır.
tesettürün 3 inceliği vardır.
birinci incelik; kadının bakışlarını sakınmasıdır. bilindiği gibi kadının bakışları erkeğe cesaret veren şeydir. eğer bakmak eylemi; cilve ve arzu uyandırmayacak şekilde olursa, bunda bir sakınca yoktur. yani sadece konuşan kişiyi dinleme, konuşurken karşı tarafla göz teması kurma vs vs gibi bir durum söz konusu ise; kadının erkeğe bakması haram değildir. bu şart, müslüman erkeği de kapsamaktadır.
ikinci incelik; ziynetini sakınmasıdır. ziynetten kastedilen şey, takı takmak değildir. ziynet, bazen giyilen kıyafettir. bazen, takılan takıdır. bazen, yapılan makyajdır. bazen, kadının ses tonudur*. bazen, giyilen topuklu ayakkabıdır*.
üçüncü incelik; örtünerek vücudun belirli yerleri hariç*, kadının vücudunu sakınmasıdır.
işin felsefi boyutuna gelecek olursak;
örtünme, islamdan önce de varolagelmiştir. iran da, hindistan da, yahudi toplumlarının büyük bir kısmında, çok ağır şartlar altında kadının örtünmesi istenmiştir*. islam ın tesettür anlayışı, kadını toplumdan soyutlamak değildir. eğer soyutlama söz konusu olsaydı; islamiyet gelmeden önce iran, hindistan, yahudi toplumlarında olduğu gibi hicab* söz konusu olurdu.
başka bir boyutta değerlendirilir ise; yaşlı kadınların*, tesettür şartlarının bazılarından muaf olması, islamda tesettür anlayışının, kadını kısıtlama amaçlı değil, bilakis kadını koruma amaçlı olduğunu ortaya koyar.
kelime kökeni itibariyle, setr* kavramından türemiştir. hicab* kavramı ile karıştırılmamalıdır.
tesettürün 3 inceliği vardır.
birinci incelik; kadının bakışlarını sakınmasıdır. bilindiği gibi kadının bakışları erkeğe cesaret veren şeydir. eğer bakmak eylemi; cilve ve arzu uyandırmayacak şekilde olursa, bunda bir sakınca yoktur. yani sadece konuşan kişiyi dinleme, konuşurken karşı tarafla göz teması kurma vs vs gibi bir durum söz konusu ise; kadının erkeğe bakması haram değildir. bu şart, müslüman erkeği de kapsamaktadır.
ikinci incelik; ziynetini sakınmasıdır. ziynetten kastedilen şey, takı takmak değildir. ziynet, bazen giyilen kıyafettir. bazen, takılan takıdır. bazen, yapılan makyajdır. bazen, kadının ses tonudur*. bazen, giyilen topuklu ayakkabıdır*.
üçüncü incelik; örtünerek vücudun belirli yerleri hariç*, kadının vücudunu sakınmasıdır.
işin felsefi boyutuna gelecek olursak;
örtünme, islamdan önce de varolagelmiştir. iran da, hindistan da, yahudi toplumlarının büyük bir kısmında, çok ağır şartlar altında kadının örtünmesi istenmiştir*. islam ın tesettür anlayışı, kadını toplumdan soyutlamak değildir. eğer soyutlama söz konusu olsaydı; islamiyet gelmeden önce iran, hindistan, yahudi toplumlarında olduğu gibi hicab* söz konusu olurdu.
başka bir boyutta değerlendirilir ise; yaşlı kadınların*, tesettür şartlarının bazılarından muaf olması, islamda tesettür anlayışının, kadını kısıtlama amaçlı değil, bilakis kadını koruma amaçlı olduğunu ortaya koyar.
devamını gör...