zaman tüneli

herkes yediğini ödesin olsun bitsin işte.ne bu tantana.

boş teneke beyanıdır.
“el yumruğu yemeyen kendi yumruğunu değirmen taşı sanır“
atalarımız ne güzel söylemiş.
( meraklısı için anlamı: başkasının gücü karşısında boyun eğmek zorunda kalacağını anlayamamış kimse, kendi gücünün herkese boyun eğdireceğini sanır.)
dağılalım…

düzenli spor yapıp sağlıklı beslenmek ve çokca su içmenin etkisi kullanılan bütün ürünlerin vereceği etkiden daha fazladır. kozmetik dünyası bir pazarlama harikası ve reklamcılık başarısıdır.

en karlı işlerden biri olup maliyeti yok denecek kadar azdır bu yüzden ''avoncu teyzeler'' hortlamıştı bir ara

kızların ciltlerinin pırıl pırıl, ışıl ışıl olmasına aşırı takıntılı olmalarıdır..
bin çeşit krem kullanırlar. piling mi diyorlar ondan yaparlar, serumlar kullanırlar. kolejen kullanırlar. hatta yetmez bazıları sağlık merkezlerinde cilt altına vitaminli mineralli şeyler enjekte ettirir. ayol manyak bunlar.

ben o paraları biriktirir servet yapardım bunların yerinde olsam.

arkadaş, neden hep benim esprilerimi anlamıyorsun? rica ediyorum git biraz da başkalarının esprilerini anlama. hep benimkiler murdar oluyor. böyle olmaz. bak seni cimer'e yazacağım en sonunda. emekli adamım, vaktim gani, uğraşırım seninle. şimdi gel buna da "cimer'e böyle konular şikayet edilmez ki" de, de ki ritüelimiz bozulmasın. de ki evren dengeden sapmasın. a benim canım. a benim kınalı kuzum.

anamın bana köyden aldığı kız ile

hata yapılır, yeter ki özür dileyecek vakti kaçırmayın. sevgileri de yarınlara bırakmayın.

insanlık halidir. güzel kız görmektir. abartmayın isterseniz.

vpn uygulaması gayet iş görür.

gelen mesajların bildirimleri ya da mesaj geldiğine ilişkin herhangi bir ibare gelmiyor. kanadım kolum kırılmış gibi.

heheheheh.

hastalıkları beni ilgilendirmiyor ama insan aşağılayarak nefes alma çabalarını gördüğümde havalarına siyanür koyasım geliyor.

benimde takıntılarım var ama hastalık derecesine taşımıyorum. bu arada ufak uyarıları tenzih ediyorum, alaycı tavırlarla gelenlere bütün sözlerim.

kassız, uzun bacaklı erkek.

şimdi şöyle yapıyoruz. erkek tuvalete gidiyor. kadın o sırada sanki dünyanın çok normal şeyiymiş gibi kalkıp dışarı çıkıyor, telefonda konuşma numarası. çünkü içeride konuşamaz, öyle. o sırada erkek sanki hesabı ödemiş rahatlığıyla kapıdan çıkıyor. başı dik olacak ki şüphe çekmesin. etrafa gülecek falan. garsonlar diyecek ki tamam bu adam hesabı ödemiş. öyle bir güven vermeli. dışarıda onu bekleyen hanımı ile el ele tutuşup köşeyi döndükleri gibi koşmaya başlayacaklar.

bazı hesaplar ödendi. o bacak kasları kolay yapılmıyor.

biliyorsunuz bu uluslar ligi denen şey "hazırlık maçları yerine bir şey yapalım da izlensin, böyle izlenmiyor" diye uydurulmuş iş.

hazırlık maçları şampiyonu portekiz'i tebrik ederiz.

editsiz edit: napim kardeş ısınamadım ronaldo'ya. valla biliyorum çok iyi insanmış, ama elektrik tutmayınca tutmuyor napalım biz de insanız sevmek kadar sevmemek de var doğamızda...

editli tanım: hazırlık maçları finali.

sözlüğün aşırı konyalı erkek yazarlarının en sevdiği yazarlardır..

tbmm.

ronaldo baba gözleri yaşartmıştır.
gerisi teferruattır.

muhtemelen 2026 dünya kupası sonunda bırakacak.
hala izleyebildiğimiz böyle maçlar olması güzel.
büyüksün ronaldo baba.

#3606515 @charlotte ritter japonyalıyım deyip geçeceksin. evet içinden.

milattan önce bilmemkaç* fransa'da lascaux mağarası.

şimdi bu sanat mı? adamın rönesanstan klasik dönemden baroktan ne bileyim post modernizmden haberi yok, gelmiş cahil cahil resim yapıyor. sen tahsilini nerede yaptın allahın cahili? senin tedrisatını yaa. hayır sinirimi bozan cehaletin değil, okumamışsın ona rağmen şeyediyorsun.
yazar arkadaşlar karar versin. is this art, or is it rubbish?