zaman tüneli
şimdi gelsen de bir gelmesen de bir
"bir gel demene bakar" cümlesiyle teklifi karşı tarafa yıkınca kaçan heves.
devamını gör...
doğru söylüyor dedirten şarkı sözleri
gripin; böyle kahpedir dünya-
devamını gör...
iyi geceler sözlük
mutlu keyifli geceler,rahat istirahatler-
devamını gör...
işve
iş'veren' davranışı: iş-ve ile ve-ren kaynaşma adılı
devamını gör...
yazarların en sevdiği renk tonu
şahsi beyefendimin ela gözlerindeki yoğun yeşil renk, en sevdiğim renk tonudur.
devamını gör...
yatacak sözlük yazarlarına tavsiyeler
sevdiğinizle sevişmeden uyumak gibi bir saçmalığın içine düşmeyin.
devamını gör...
yanlış anlama ama
doğrusunu anlat aşko mal mal şeyler söyleyip beni yanlış anlamakla suçlayamazsın defoll
devamını gör...
yazılı olmayan kurallar
ekmek almaya her zaman evin en küçüğü gider
devamını gör...
geçmişte can sıkıntısı vs günümüzde can sıkıntısı
yakın geçmişi, yani yaşadığım zamanları ele alacağım burada ve teknoloji bazlı bir karşılaştırma yapacağım.
şimdi arkadaşlar, arada şöyle bir fark var. bir dinozor olarak belirteyim.
80'lerde, 90'larda ve birçok kişi için 2000'lerin başlarında internet diye bir şey yoktu veya işte internet kafeler falan vardı. çoğu kişinin evinde sınırsız internet falan yoktu yani.
bir de gene eskiden "televizyon çağı" var idi ve artık "internet çağı"ndayız. bu çağa tam olarak 2010 gibi falan girmiş olabiliriz. yani 2005'te de maddi olarak kötü durumda olmayan çoğu, bilhassa genç internete kavuşmuştu ama işte 2010'lar itibarıyla artık interneti olmayan pek kimse kalmadı gibi. tabii ki gene interneti olmayanlar vardır da hani dominant olarak artık internet çağındaydık 2010'dan sonra full-force olarak.
işte bundan önce tv'ye bağımlıydık ve tv'de de her zaman öyle süper programlar olmazdı. yani ben kitap okurdum falan da gene de tv ile olan alakam bağımlılık idi. böyle zapping yapardık tam bir süzme mal gibi ve ilginç bir programa denk gelemezsek sıkıntıdan patlardık. yani tamam, video oyunları falan da oynuyorduk da işte tv idi yani asıl olay...
şu anda birinin canı sıkılıyorsa o, o kişi ilginç bir şeylere rastlayamıyor diye olmaz bence. yani torrent'lerden sayısız film indirilebiliyor mesela ki eskiden biz vhs/betamax kasetlere, sonra vcd'lere ve dvd'lere muhtaçtık ki bunların her biri "para" demekti. şimdi indir babam indir, hepsi beleş. yani illegal ama işte sonuçta bu yapılıyor. haha.
yani bir de artık yapay zeka çıktı...
teknolojik bazda iyi vakit geçirebilmek için sayısız şey var artık. hem mesela yeni bir dil bile öğrenebilirsiniz kendinizi geliştirme amacındaysanız, youtube'daki tutorial'lar ile başlayarak falan ki yapay zeka ile mükemmel pratik de yapılabilir artık.
demeye getireceğim şeyi anlamışsınızdır: eskiden cidden ilginç bir şeyler bulmak zordu. yani can sıkıntımızın bir nedeni vardı. şimdi ise bir insanın canı sıkılıyorsa bu onunla alakalıdır bence normal şartlarda.
tabii can sıkıntısı derin bir mevzu. yani biyolojik, hormonlarla, metabolizmayla alakalı bir boyutu da vardır mutlaka ki depresyon gibi konulara hiç girmiyorum (hiç depresyona da girmediğim gibi, ahaha). yani esasen canınız sıkılıyorsa kendinizi suçlayın minvalinde bir şeyler ima etmiyorum ama cidden şu anda "keyif alasınız varsa" önünüzde sonsuz seçenek var. geçmişte yoktu böyle bir şey, çoğumuz için.
şimdi arkadaşlar, arada şöyle bir fark var. bir dinozor olarak belirteyim.
80'lerde, 90'larda ve birçok kişi için 2000'lerin başlarında internet diye bir şey yoktu veya işte internet kafeler falan vardı. çoğu kişinin evinde sınırsız internet falan yoktu yani.
bir de gene eskiden "televizyon çağı" var idi ve artık "internet çağı"ndayız. bu çağa tam olarak 2010 gibi falan girmiş olabiliriz. yani 2005'te de maddi olarak kötü durumda olmayan çoğu, bilhassa genç internete kavuşmuştu ama işte 2010'lar itibarıyla artık interneti olmayan pek kimse kalmadı gibi. tabii ki gene interneti olmayanlar vardır da hani dominant olarak artık internet çağındaydık 2010'dan sonra full-force olarak.
işte bundan önce tv'ye bağımlıydık ve tv'de de her zaman öyle süper programlar olmazdı. yani ben kitap okurdum falan da gene de tv ile olan alakam bağımlılık idi. böyle zapping yapardık tam bir süzme mal gibi ve ilginç bir programa denk gelemezsek sıkıntıdan patlardık. yani tamam, video oyunları falan da oynuyorduk da işte tv idi yani asıl olay...
şu anda birinin canı sıkılıyorsa o, o kişi ilginç bir şeylere rastlayamıyor diye olmaz bence. yani torrent'lerden sayısız film indirilebiliyor mesela ki eskiden biz vhs/betamax kasetlere, sonra vcd'lere ve dvd'lere muhtaçtık ki bunların her biri "para" demekti. şimdi indir babam indir, hepsi beleş. yani illegal ama işte sonuçta bu yapılıyor. haha.
yani bir de artık yapay zeka çıktı...
teknolojik bazda iyi vakit geçirebilmek için sayısız şey var artık. hem mesela yeni bir dil bile öğrenebilirsiniz kendinizi geliştirme amacındaysanız, youtube'daki tutorial'lar ile başlayarak falan ki yapay zeka ile mükemmel pratik de yapılabilir artık.
demeye getireceğim şeyi anlamışsınızdır: eskiden cidden ilginç bir şeyler bulmak zordu. yani can sıkıntımızın bir nedeni vardı. şimdi ise bir insanın canı sıkılıyorsa bu onunla alakalıdır bence normal şartlarda.
tabii can sıkıntısı derin bir mevzu. yani biyolojik, hormonlarla, metabolizmayla alakalı bir boyutu da vardır mutlaka ki depresyon gibi konulara hiç girmiyorum (hiç depresyona da girmediğim gibi, ahaha). yani esasen canınız sıkılıyorsa kendinizi suçlayın minvalinde bir şeyler ima etmiyorum ama cidden şu anda "keyif alasınız varsa" önünüzde sonsuz seçenek var. geçmişte yoktu böyle bir şey, çoğumuz için.
devamını gör...
bişe picasso (yazar)
devamını gör...
prenses erkek
#3607602
prenses erkek kibar "nahif" erkek değildir sapla samanı bu yaşınızda bile ayıramıyorsanız ben size bir şey demiyorum kişisel tarzım değil aşkoo
prenses erkek demek sorumluluk almayan almaktan kaçınan hatta sorumluluk almayı bilmeyen erkektir
inisiyatif almaz naz yapar trip atar
ayrıca bu yazı nereden tutsam elimde kalıyor size müstahak demiycem diyip aslında lafın oraya pek ala gittiğini biliyordur yazar abla
talihsiz bir açıklama allah akıl fikir versin ne diyim
efendi işinde gücünde adamlara zaten diyecek lafım yok allah yollarını açık etsin
maço ve prenses erkolar da kapatılsın
prenses erkek kibar "nahif" erkek değildir sapla samanı bu yaşınızda bile ayıramıyorsanız ben size bir şey demiyorum kişisel tarzım değil aşkoo
prenses erkek demek sorumluluk almayan almaktan kaçınan hatta sorumluluk almayı bilmeyen erkektir
inisiyatif almaz naz yapar trip atar
ayrıca bu yazı nereden tutsam elimde kalıyor size müstahak demiycem diyip aslında lafın oraya pek ala gittiğini biliyordur yazar abla
talihsiz bir açıklama allah akıl fikir versin ne diyim
efendi işinde gücünde adamlara zaten diyecek lafım yok allah yollarını açık etsin
maço ve prenses erkolar da kapatılsın
devamını gör...
nesnelerin interneti
dolapta tavsiye edilen son tüketim tarihli şeyleri bildirecek, yerlerine yenileri sipariş edecek, ben işsiz kalacak,
ünvanım anlam ve değer kaybına uğrayacak
davacıyım hakim bey
ünvanım anlam ve değer kaybına uğrayacak
davacıyım hakim bey
devamını gör...
özgürlük
özgürlük, varlık felsefesi ile çelişir.
insan özgür olmak istemez. çünkü sonu ölüme götüren serbestiyi kabul etmez. kontrol edilmek ve belli güç odakları tarafindan konfor alaninda tutulmak ister. bu yüzden devlet sözleşmesinde yönetilen taraf olmuştur. ki devlet cinselliğin ve şiddetin tekeli konumundadir. sen özgür olmak adına açık ilişki yaşayan bir komünü ya da herkesin kendi adaletini sağladığı can güvenliğinin olmadığı düzeni ister misin ? hayır. özgürlükten taviz verip konfor alanı talep edersin. ki bu kısım idari felsefeye de giriyor ama en anlaşılır şekilde anlatmak istedim.
insan özgür olmak istemez. çünkü sonu ölüme götüren serbestiyi kabul etmez. kontrol edilmek ve belli güç odakları tarafindan konfor alaninda tutulmak ister. bu yüzden devlet sözleşmesinde yönetilen taraf olmuştur. ki devlet cinselliğin ve şiddetin tekeli konumundadir. sen özgür olmak adına açık ilişki yaşayan bir komünü ya da herkesin kendi adaletini sağladığı can güvenliğinin olmadığı düzeni ister misin ? hayır. özgürlükten taviz verip konfor alanı talep edersin. ki bu kısım idari felsefeye de giriyor ama en anlaşılır şekilde anlatmak istedim.
devamını gör...
işve
iş ve işçi bulma kurumu. *
devamını gör...
geceye bir şarkı bırak
garip bir melodi.
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
kumsalda oturup bira içmek istediğimi yazar..
devamını gör...
kahve içmek
sigarayı bıraktım, kahveye bağımlı oldum. aslında sadece bir şeyler yer değiştiriyor. ben bağımlı olmaya bahane arıyorum.
devamını gör...
yanlış anlama ama
anlamadım ama niye çıplağız?
devamını gör...
bir üstteki yazar hakkında düşünülenler
bence attila ilhan'ın ben sana mecburum şiirini en az bir kere baştan sona kadar okumuştur . okumadiysa ayıp.
edit: sevimsiz serçe.
edit: sevimsiz serçe.
devamını gör...
işve
bu ne işve bu ne naz
karşısındakinin ilgisini çekmek için yapılan cilve veya şimarıklık..
karşısındakinin ilgisini çekmek için yapılan cilve veya şimarıklık..
devamını gör...