zaman tüneli

iki tanesi haric hepsi orjinal..

kiminle ya da kim için ıslandığınıza bağlı..

a. sigara 100 liraymış niye söylemiyorsunuz benim için sigara 200 lira hep. kendim gittim 47 sene sonra.

kıza da rezil olduk diyecek göte bak buna sorsan ekmeğin parasını bilmez diyecek harbi ekmek kaç lira yav 5 liraydı en son.

neys. ben çıkıyim başlıktan.
kız güldü eheh 100 lira diyor. ne bileyim eheh ne ya.

zayiflarin, acizlerin sigindigi liman laf....
cografya maca 1-0, 2-0 , hatta belkide 3-0 geriden baslamak demektir.
ama sen inancliysan, kuvvetliysen o mac 4-3 biter.


en basit ornegi benim...

#3807721







yorumsuz..... buda sana kapak olsun

efenim benim rüyalar full hd cinni düğünü gibi tezahür ettiği için, hangisinin en saçma olduğuna karar veremiyorum ve fakat en son gördüğüm biraz daha paylaşılabilir bir şey olduğu için yazabilirim.

üzerinde belirgin, siyah labirent deseni olan bir kediyle bakışıyorduk.
elbette vakit kaybetmeden jungiyen yorumlarla bu rüyaya açıklık getirmeye giriştim.
işleri biraz sezgilerime bırakmam gerektiğini söyleyen bir rüyaymış bu, hmm...

(bkz: lorus r2387kx9)

üstteki foto internetten, altındaki ikisi ise ben ve saatim. valla çok güzel. şaka gibi bir fiyata aldım. cidden de model olarak da en beğendiğim dijital saatti, sipariş vermeden önce ararken gördüklerimden.

muhallebi

bağımlılık derecesinde bir ilişkimiz var. benim bağımlılığım daha fazla tabii. ama annem de bana boş değil snsndk.

hep çok sıkı, çok sıcak oldu ilişkimiz. kucak kucağa, yanak yanağa yuvarlanarak geçirdik günlerimizi. annemden çok fazla sevgi ve ilgi gördüm. bu yaşımda hala değişen hiçbir şey yok. elbette eleştirdiğim yönleri var ama barıştım onlarla da. baskıcı, manipülatif ve aşırı korumacı oluşu şu anki güncel psikolojik sorunlarımın temelini oluşturuyor ama olsun. :’)

bu bağımlılık hallerimin beni çok kötü bir yerden vuracağının bilinceyim. uzun bir ömrü olsun ama annemi kaybedersem, büyük ihtimalle peşinden ben de giderim…bu biraz içimi daralttı, devam edemeyeceğim gibi.

zevksizliktir. insanlar, dünyanin üzerimize kustuğu zorunlukların arasından başını kaldırıp, hiç değilse seçme şansı olan konularda bu haklarını kullanmalılar fikrimi destekliyorum. yapmakta özgür olduğumuz ve yapabildiğimiz her şeyi yapmak zevkli bir seçim değildir. hatta bir seçim değildir.

her iyi badanacı bilir ki önce kesikler atılır.

ne sabah ne kahvaltısı ne ilk kasım ne ilk kasımpatın ne de son kasımpatı dyson airwrap

yok.
15 yıl önce öldü çünkü *

mesela karadenizli kadın. ağzımın ortasına pat diye ansızın vuracak gibi gelir.

mesela kürt kadın. keleşle abilerine beni tarattıracakmış gibi gelir.

coğrafya kaderdir... tırsıyorum ya.

küçüklükte anneyle olan ilişki, gelecekteki ilişkilerin büyük ölçüde temelini oluşturur. yapış yapış ilişki de iyi değildir, soğuk ilişki de. tabii kişinin annesiyle olan iyi ilişkisi gelecekteki ilişkilerinin kesinlikle iyi olacağına, annesiyle olan kötü ilişkisi de gelecekteki ilişkilerinin kesinlikle bozuk olacağına işaret etmez.

bu sözler barış getirmeyecektir. ayrıca;


hatırlarsanız ilk sürecin ardından 15 temmuz yaşanmıştı. muhtemeldir ki bu süreç de başarısız olacak ve birtakım tatsız hadiseler yaşanacak.

oğlum sen amatem'lik olmuşsun artık. " deyip duran annem 5-6 saat önce ne oldu oğlum sevgilinden mi ayrıldın? diye şefkatle yaklaştı.

en olmayan günde böyle bir şey sordu. yoo diyemedim. içiyorum işte işlemiyor napim.

sgl yine de. saçını bozarım sus.

(bkz: onu söyleyemiyoruz maalesef)

ay yok kıyamam. hesap sormasın. hesabım bitmedi daha seninle tadındaki şarkıların hepsi, biraz rahat gözyaşı dökeyim diye.

siz çıkardınız dimi lan o dedikoduyu. neymiş parayla saadet olmazmış. sırf bizde zengin olmayalım diye çıkardınız dimi bu dedikoduyu