zaman tüneli

#3824669
dönüşü madagaskarlı kocasından daha büyük süprayz oldu. boşandılar ellaaam.

beyanını verdim ya; illa ki ters düşecek, hayınlık yapacak. dedikodusuz, kaossuz kalamadıysa demek ki aşsldkasşdlak

oha! danaya dönmüşsün lan!.... dürüstlüğümden ve açık sözlülüğümden taviz vermem.

siz kimsiniz ve benim tanıdığım sözlük ahalisine n'aptınız?*

tekrardan hoş geldinn. *

cahilin önde gideni olan insandır...

allah adama feleğini şaşırtır.
bunu bazen bir kazayla, bazen yıkılmaz sandığın varlığını yiyen bir hastalıkla yapar.
o yüzden herkese tavsiyem olsun, siz siz olun sakın küçük dağları yaratan kişiler gibi olmayın. size gönderilecek müsibetlerden sonra bir şey olmadığınızı anladığınızda her şey için çok geç olmuş olur.

maalesef burada da böyleleri var. görüyorum ve üzülüyorum.
arkadaşlar, bu şekilde giderseniz akibet kötü.

dağa kaçmışım gibi görünüyor olabilir ama bi' kafa dinleyip döndüm

ekşi sözlük’te yazarların entry’leri profil fotoğraflarıyla birlikte yer alıyor; burada da benzer bir uygulama, yazarların daha kolay akılda kalmasını sağlayacaktır.

bıraktım, tam 1,5 yıl içmedim. yaklaşık 2 ay önce tekrar başladım. bırakmamın yanlış bir karar olduğunu düşündüm…

ben eskiden pek bir şey almayan, fazla alışveriş hesabı olmayan, kartı olmayan üyeliği olmayan biriydim. kendi kendime yaşardım.

ama son yıllarda öyle çok şey aldım, çok yere para harcadım, farklı hizmetler aldım üyelikler açtım ki. kendimi kaybolmuş hissetmeye başladım. bu normal mi bilmiyorum. bu kadar yerde üyeliğim olmasından mutsuzum mesela. e sil diyeceksiniz ama oldu bir kere bence verileri verdim.
ne bileyim çok şey deneyimlemek bile kaybolmuş hissettiriyor. bu biraz da kendi hakimiyetimde olan parayı çar çur etmekten korkmayışımdan.
o kadar bilinçsizce kartı temassız okutup geçiyorum ki kaç para harcadım bilmiyorum aldığım şeyin kaç adet olduğunu bilmiyorum. bakmadan almak hep hayalimdi. hesaplamadan almak, ama ben ucunu kaçırdım. her şeye hemen hesap oluşturuyorum mesela. mail adresime bir sürü posta geliyor. istemiyorum bu kadar mail, mesaj.
mesaj kutumda okunmamış 50 mesaj oluyor. her şeye hakimiyetimi kaybettim.

her şeye onaya tıklıyorum. her sözleşmeyi okudumı işaretliyorum.

bakıyorum herkes böyle yaşıyor, belki ben eskiden çok kapanık yaşadım diye şuan fazla geliyor bilmiyorum. ama her şeyi kapatıp gidip bir köyde nakitle yaşamak istiyorum. üstelik 1990 larda.

(bkz: iskender kebap)

çok fazla kez bırakmaya çalıştım. en uzun 3 hafta sigarasız kalabildim. bu sefer tekrardan deneme kararı aldım. umarım bir daha bu mereti içmem.
gidip sigara almayacağım ama bu ev bir sigara dükkanı gibi. babam içmediği hâlde sigara koyuyor bir yerlere. beni mi sınıyor acaba?

uçan kuşa bile sinirli hissediyorum. sinirlenmemek için sürekli yemek yiyorum. aslında hoşuma da gitti sürekli yemek yemek ahah umarım kilo almam.

"mmhhoooh...acımdan öldüm haaa..bi faqqir kebabı yapayım ıhhmmmmm..."

bunu siz istediniz…

benden paso. yeter havalandırdığım,biraz da başkaları elini taşın altına koysun. topladığım karma, geldiğim nazara değmiyor, boşa emek :d. ınstagram'da paylaşma kararı aldım. orada akışta çabuk kaynıyor. oranın fitne fesati kendi halinde. kem göz ihtimali düşük. sfajsh
burada oluşan filtre anksiyetemden orada da pek kullanmiyordum filtre ama geçen "aden" filtresi ile fotoğrafımı çok beğendim, retro bir hava oldu. öyle paylaştım. kimse laf sokmadı inanır mısınız!.. acayip duyguluyum. ınstagram'da filtreler kendi teklif ediyor.

o güzel insanlar, o güzel atlara binip gittiler.

fotoğraf atanların çoğu erkek. kızların da hep sevgilisi var. geçen başlığı baya bi gezdim belki bi av bulurum diye, bi kişi bulur gibi oldum, stalk'layınca o da vegan, sosyalist, lgbti destekçisi çıktı. bu kız beni üzer dedim ona da mesaj atmadım.

çirkin çirkin kızların tutar mıyım elini,
ya seni alacağım ya senden güzelini.

kendisi brad pitt çünkü.

@23 nisan 1980 (m asım ilkokulu)
merasiminde şiir okur iken, (hocamız (merhum) hasan ince'nin tavassutu ile), kendisini (töb.-der.)'ci muhakkik bir "sosyalist" olarak tanıdık, bizim sosyal adalet ve sosyalist fikri yapımızın temelleri ta o yıllara dayanır, yani özenti değildir!.

samimiyete göre değişebilir.
benim çok çok yakın arkadaşıma; - hala butiklerden giysi alabiliyor musun? petshop a yönlendirmiyorlar mı? bizde fil kıyafeti yok demiyorlar mı? demişliğim var.

gülüp; harbiden dikkat etmem lazım çok şiştim demişti.

çiğ köfte.

(bkz: gece gelen çiğ köfte yeme isteği)