artık erkeklerin evlenmek istememesi
başlık "sadece ölüler görür" tarafından 30.11.2020 22:09 tarihinde açılmıştır.
41.
bence asıl kadınlar evlenmek istemiyor. çünkü seks oyuncakları çok gelişti. bu av partisinde erkekler de hangi deliğe girseler, yine bir erkek onları bulacak.
devamını gör...
42.
türkiye'yi, önümüzdeki yıllarda, kırklı ve ellili yaşlardaki erkeklerin patır patır intihar ettiği bir ülke haline getirecektir. evlenmemiş ya da evlenip boşanmış ve yalnız yaşayan erkekler, çocukları olsun ya da olmasın, bu yaşlarda intihara eğilimli olurlar.
devamını gör...
43.
erkekler hiç bir zaman evlenmek istemiyordu ki bu ülkede, şimdi evlenme ideolojisinden vazgeçmiş olsunlar.
erkeklerin geneli için evlilik nedense "korkunç - katlanılmaz bir birlikteliğe sahip olmak" anlamına geliyor. kadınlarla istediklerini yaşamayı ama işlerine geldikleri her noktada ise " bekar hayatına sorunsuzca geri dönebilmeyi" amaçlayan bir duruşları var ortada. aslında çoğu erkek şiddetli seviyede " narsistik bozukluğa" sahip. kendilerinden ödün vermeden, karşılarında ki kadını maximal seviyede kullanmayı talep ediyorlar ve bunun cinsiyet rolleri içerisinde tutarlı bir tavır olduğunu iddia eden, altı boş bir argümanları var.
günümüz dünyasında evlilik ise; her iki cinsiyet için çok büyük problem sebebi. toplumlar kırılmaya başladı, sosyolojik/ kültürel ve insani değerleri kaybetmenin verdiği çok ciddi bir çöküş var. kadın/ erkek fark etmez, evlendiğiniz insan %90 oranında psikolojik sorunlu çıkıyor. öyle bir dünya düzeninde yaşıyoruz ki sağlıklı olan kimse kalmadı. modernizm, insanları psikolojik, duygusal ve davranışsal açıdan tüketiyor.
toplumda artık bırakın evliliği, düzenli duygusal ilişki kavramı bile kalmadı. herkes birbiri ile sadece tek sefer görüşüp, hayatına devam ediyor ve bu manyaklık normalleştirilmiş durumda. tabiri caizse " herkes birbirini dönüyor".
kimse farkında değil ama aslında dünya küçük falan değil. insanların meşreplerinin genişliği ve kısa zamanda bir sürü insanla takılma alışkanlıkları müthiş kompleks sorunlar doğuruyor. herkes birbirinin eski flörtü/ sevgilisi/ eşi çıkmaya başladı. şaşkınlıkla izliyorum. bunca insan nasıl oluyorda birbirini böylesine tanıyabiliyor? basit:
bastırılamayan cinsel güdünün, sosyal medya platformları arayıcılığı ile extra dışa vurulmasıyla ve bunun sonucunda aşırı görüşmeyle( date'e cıkmak) seyir alan manyak bir süreç var. bir bakıyorsunuz tek gecelik ilişkiniz en yakın arkadaşınızın eşi çıkabiliyor falan.. bin ton rezillik yani.
neyse efenim.. geçmişten günümüze değişen hiç bir şey yok. erkekler doğaları gereği bencildir ve sadece kendi refahlarını +'da tutacak şekilde alana sahip olmak isterler.
aksi olan erkekler yok mu? - tabi ki var. onlara ciltlerce kitaplar yazılır.
erkeklerin geneli için evlilik nedense "korkunç - katlanılmaz bir birlikteliğe sahip olmak" anlamına geliyor. kadınlarla istediklerini yaşamayı ama işlerine geldikleri her noktada ise " bekar hayatına sorunsuzca geri dönebilmeyi" amaçlayan bir duruşları var ortada. aslında çoğu erkek şiddetli seviyede " narsistik bozukluğa" sahip. kendilerinden ödün vermeden, karşılarında ki kadını maximal seviyede kullanmayı talep ediyorlar ve bunun cinsiyet rolleri içerisinde tutarlı bir tavır olduğunu iddia eden, altı boş bir argümanları var.
günümüz dünyasında evlilik ise; her iki cinsiyet için çok büyük problem sebebi. toplumlar kırılmaya başladı, sosyolojik/ kültürel ve insani değerleri kaybetmenin verdiği çok ciddi bir çöküş var. kadın/ erkek fark etmez, evlendiğiniz insan %90 oranında psikolojik sorunlu çıkıyor. öyle bir dünya düzeninde yaşıyoruz ki sağlıklı olan kimse kalmadı. modernizm, insanları psikolojik, duygusal ve davranışsal açıdan tüketiyor.
toplumda artık bırakın evliliği, düzenli duygusal ilişki kavramı bile kalmadı. herkes birbiri ile sadece tek sefer görüşüp, hayatına devam ediyor ve bu manyaklık normalleştirilmiş durumda. tabiri caizse " herkes birbirini dönüyor".
kimse farkında değil ama aslında dünya küçük falan değil. insanların meşreplerinin genişliği ve kısa zamanda bir sürü insanla takılma alışkanlıkları müthiş kompleks sorunlar doğuruyor. herkes birbirinin eski flörtü/ sevgilisi/ eşi çıkmaya başladı. şaşkınlıkla izliyorum. bunca insan nasıl oluyorda birbirini böylesine tanıyabiliyor? basit:
bastırılamayan cinsel güdünün, sosyal medya platformları arayıcılığı ile extra dışa vurulmasıyla ve bunun sonucunda aşırı görüşmeyle( date'e cıkmak) seyir alan manyak bir süreç var. bir bakıyorsunuz tek gecelik ilişkiniz en yakın arkadaşınızın eşi çıkabiliyor falan.. bin ton rezillik yani.
neyse efenim.. geçmişten günümüze değişen hiç bir şey yok. erkekler doğaları gereği bencildir ve sadece kendi refahlarını +'da tutacak şekilde alana sahip olmak isterler.
aksi olan erkekler yok mu? - tabi ki var. onlara ciltlerce kitaplar yazılır.
devamını gör...
44.
evlenirsem en adı şerefsizim o kadar diyorum.
devamını gör...
45.
evlenmek için bir neden bulamıyordur.
devamını gör...
46.
benim nezdimde gerçek değil.. etrafımdaki adamlar patır patır evleniyor geçen hafta beraber takım elbise aldığımız iş arkadaşım(24 yaşında) dün kız istemesi oldu. yaza düğün varmış.. acelen ne len diyorum.. abi vakit geldi diyor xd sanki bana ramiz dayı kereta..
devamını gör...
47.
ben senin bildiğin erkeklerden değilim o zaman.
devamını gör...
48.
erkeklerin prensesleştiğinin göstergesidir. sosyal medya etkisiyle "biz bu tarz kızlara güvenemeyiz" veya " ayol zaten bir dünya para harcıyoruz kıza bir de para mı yedirelim" gibi düşüncelerle gitgide kendilerini geri çekip evlilik teklifi alırlarsa ben bir düşüneyim diyecek boyuta gelmişlerdir.
devamını gör...
49.
bu hikayeyi sanal ortama yıllardır yaydım. mirimiz bu konuda thales'tir. tekrarlayalım.
thales evlenmek istemeyen bir olgudadır ve annesi evlenmesi için ona baskı yapıp durur, o da şöyle der: "daha zamanı değil."
aradan yıllar geçer thales yaş alır, annesi tekrar ısrarcı olur, thales bu sefer de şöyle der: "artık zamanı değil."
thales, bilgeliğinin dışında biz evlenmek istemeyen ve bu durumu geçiştirip duranlar için de çok güzel bir miras bırakmıştır, mirasına sahip çıkalım.
thales evlenmek istemeyen bir olgudadır ve annesi evlenmesi için ona baskı yapıp durur, o da şöyle der: "daha zamanı değil."
aradan yıllar geçer thales yaş alır, annesi tekrar ısrarcı olur, thales bu sefer de şöyle der: "artık zamanı değil."
thales, bilgeliğinin dışında biz evlenmek istemeyen ve bu durumu geçiştirip duranlar için de çok güzel bir miras bırakmıştır, mirasına sahip çıkalım.
devamını gör...
50.
erkekler evlenmek istemiyor,
kadınlar evlenmek istiyor ama evlenemiyor.
yeni nesil kadınlar evlendiğimde her şeyim tam olsun istiyor, düğün masrafı dünya kadar.
bir de üstüne ev ve araba istiyor, pahalı takılar istiyor vesaire.
misal ben kendi yakın aileme bakıyorum, evlendiklerinde yatları katları yokmuş. geliri çok yüksek olan da yok. ancak asgari ücretle çalışanlar bile ev araba sahibi. biriktirmişler almışlar. biz onlara göre çok şanlıyız. dedemlerin ilk oturduğu evde otobüs dolmuş bile gitmiyormuş, yürüyerek bir yere kadar gidip oradan biniyorlarmış.
insanlar şu an hiçbir şekilde şükretmiyor, mutlu olmaya değil paraya odaklanıyor.
benim neden bundanım olmasın, benim neden şundanım olmasın?
emin ol o olmadan da mutlu olursun, bu olmadan olmaz dediğin eşya ile de yaşarsın.
bu poliyannacılık değil, enayilik de değil.
ömür geçiyor.
daha mutlu olmak için geçirdiğin sürede mutluluğun kendisini kaçırıyorsun.
kadınlar evlenmek istiyor ama evlenemiyor.
yeni nesil kadınlar evlendiğimde her şeyim tam olsun istiyor, düğün masrafı dünya kadar.
bir de üstüne ev ve araba istiyor, pahalı takılar istiyor vesaire.
misal ben kendi yakın aileme bakıyorum, evlendiklerinde yatları katları yokmuş. geliri çok yüksek olan da yok. ancak asgari ücretle çalışanlar bile ev araba sahibi. biriktirmişler almışlar. biz onlara göre çok şanlıyız. dedemlerin ilk oturduğu evde otobüs dolmuş bile gitmiyormuş, yürüyerek bir yere kadar gidip oradan biniyorlarmış.
insanlar şu an hiçbir şekilde şükretmiyor, mutlu olmaya değil paraya odaklanıyor.
benim neden bundanım olmasın, benim neden şundanım olmasın?
emin ol o olmadan da mutlu olursun, bu olmadan olmaz dediğin eşya ile de yaşarsın.
bu poliyannacılık değil, enayilik de değil.
ömür geçiyor.
daha mutlu olmak için geçirdiğin sürede mutluluğun kendisini kaçırıyorsun.
devamını gör...
51.
sebebi:
na-fuck-a
na-fuck-a
devamını gör...
52.
erkek derken ?
devamını gör...
53.
evlilik sadece istediği zaman kadın bulamayan fakir erkeklerin yapmak zorunda kaldığı bir seçimdir. istediği zaman kadın bulabilen zengin erkekler asla evlenmezler. bu kategoriye giren arkadaşlarımın herbirini her hafta farklı bir kadınla görüyorum. her erkeğin hayalini yaşıyorlar valla.
devamını gör...
54.
erkeklerin sözcüsü olarak duruma açıklık getirmek istedim. bu ne lan? hepsi coşmuş. bir tanesi de parasıyla kadın bulan erkeği her erkeğin hayalini yaşadığını iddia etmiş. benim bundan haberim yok. çünkü kadın bulmak için çabalamaktan daha güzeli kadınların seni bulmasıdır. hayalleri de vizyonsuz lan. hiçbir kadın gelip bunları bulmamış ki. hep kendileri bulmuşlar. birisi de güvenemiyormuş, aldatılmaktan, terk edilmekten korkuyormuş. yazık lan. terk edilme korkusu ile asla birisiyle birlikte olmadığı ama terk edilmediği bir hayat yaşayacak. korkak insanlar böyledir işte. istedikleri hiçbir şeyi yapamazlar. aldatılmaktan korkmak ne lan? neyse ne. ben size sebebini açıklayayım.
akıllı erkekler feminizm masalını icat ettiler. çünkü bu kadınların hepsi de toplumsal hayata en ufak bir katkıları olmadan, öylece boş boş yatıyorlardı. 1. dünya savaşı'nda da erkeklerin çoğu cephede can verirken, bunlar cephe gerisinde ona buna veriyorlardı işte. tabii iş gücü açığı da meydana gelmişti. hop. topyekün savaş. kadınların artık işe yarar olmaları gerekti birden bire. artık savaşın bitmesini ve galipler tarafından tecavüz edilmeyi beklemeleri kabul edilecek şey değildi. öyle olunca da toplumun işine yarar kadını icat etti akıllı erkekler. önceden sadece kocasına kölelik yapıyordu. öyle olmaz dediler. patronlar ne güne duruyor dediler? patronlarla böyle tanıştı kadınlar. sonra mesleki kariyer yapmaları da gerekiyordu haliyle. onlar da diploma almak için üniversitede hocaların, fabrikada patronların sansür sansür sansür. artık bir kişinin malı olmaktan çıkıp, tüm topluma mal olmuşlardı. bana kalırsa iyi de oldu.
kadınlar özgür olmadılar, özgür bırakıldılar. biz bıraktık. erkekler. yoksa bunu yapabilirler miydi? neyle? özgür bırakmakta şu demek: kurtulmak. yani onlardan kurtulduk. binlerce senedir gaz verdiler ve artık veremiyorlar. çünkü nihayet akıllandık. artık gaz alma sırası onlarda. "özgür kadın" "kendi ayakları üzerinde duran kadın" "cesur kadın" "kendine yetebilen kadın" "sen yerlerde sürüklenmeye değil, omuzlar üstünde yükseltilmeye layıksın" ahahahahahaha. gazı aldınız, hadi biraz da siz devam edin kadınlar. aferin size. bana kalırsa pek idare edebiliyor gibi durmuyorsunuz ama neyse.
evlenmek istemeyen erkek yok değil, tam tersine bu vasıfsızlar sürüsünün içinden evlenmeye değecek bir tane yok ki. annelik vasfı yok, artık yemek yapmıyor, çamaşır yıkamıyor, seks desen o da yok. ama ne var asıl? bol kepçe dırdır, kazan kazan kazık, sürekli söylenme, memnun olmama, hayatı zehir etme, köle etme projeleri. kadın dediğin artık görüntüden ibaret. sadece bakmaya yarıyor. eh. etrafta dolaşıp duruyorlar. ben de bakıyorum, evet, güzeller, ama o kadar. bir tek güzellikleri kaldığı için de ınstagram'da falan boy boy fotoğraf atıyorlar, onlyfans'tan resim atıp, erkeklerden para kazanma derdindeler, ha bir de porno sektörü var tabii. onlyfans'tan para kazanınca da bir şey kazandığını sanıyor. olum erkekler paraları var ki veriyorlar. seninle sadece eğleniyorlar işte. para kazanmak için vücudunu sergilemek zorunda kalan vasıfsızın tekisin. oturup ağlayacağına hiçbir işine yaramayan paraları sayarak mutlu oluyor. vücudunu göstermekten başka bir işe yaramıyor. hayatını vücudunu göstererek sürdürüyor. en azından eski fahişeler üstüne birkaç erkeği ciddi anlamda tatmin ediyorlardı. modern fahişeler ona bile yaramıyor. hepten işlevsiz.
sana bana özgür, feminist ayağı çeken bu kadınlar ne yapıyor peki? evlenmek isteyince gel babamdan iste diyor. ataerkine karşıydı. feminizm koca buluncaya kadar mıydı ya? öyle bir söz vardı.
bir erkekçikte demiş ki: erkekler kadının geçmişine bakıyormuş. sabıka kaydı da iste lan bari. sanki fabrikaya işçi alıyor. kafayı yemiş lan hepsi bunların. ha bir de kadınlar geleceğine bakıyormuş erkeğin. bu adam acaba ferrari alabilir mi, ya da diğer kadınların kocalarından daha iyi olabilir mi? yarış atı olmak isteyen varsa, buyursun, ben almayayım. zaten bunlar ya geçmişte, ya gelecekte yaşıyorlar. ama şu anda yoklar. yaşamıyorlar yani bildiğin, güncel olarak. diğer bir dişicik de: redpillci salaklardan öğrenmiş herhalde: yüksek değer alfa erkek falan. apla. geçti o gaz verme dönemleri. enayiliğin adı alfalık olmuş. alfaların hepsi de enayidir zaten. bir sürü sülük tarafından emilip, ego tatmini yapmak üzere masallar uydururlar. güncelleme gerekiyor hepinize.
olan bitenden haberiniz yok hiç birinizin. artık eskisi gibi efendi - köle ilişkisi yok. bizimle artık sadece eşit ilişki kurabilirsiniz. ama artık kuramıyorsunuz. bizimle iletişim kuramıyorsunuz artık. kadınların sana geç cevap vermelerinden şikayetçi oluyorsan eğer, o ne yazacağını bilmiyor artık. ne söyleyeceğini bulabilmesi için bayağ bir zaman geçmesi, birkaç kankisinden fikir alması falan gerekiyor. seninle ne yapacağını, nasıl yaklaşacağını, nasıl davranacağını bilmiyor artık. kafalar karışık. çaresizler yani. kafa basmıyor ki. kölelikten kurtulup birey olamadı ki bir türlü. kendi başına hala idare edemiyor. "kendi ayakları üzerinde duran kadın" ahahahahaha. siz öyle durun kanki. kendi ayaklarınız üstünde uyuyun durun. hala eski masalların etkisinde kalan salak erkekler, yani güncelleme alamamış gerizekalılar, kadına şiddet uygulayıp, öldürüyorlar falan. namus falanmış, erkeklik gururuymuş bilmem ne. hah. şimdi hapiste namus, gurur falan yap artık. salak. ne işine yarayacaksa hapiste. arada da kadir şeker gibi salaklar çıkıyor işte. heeeeyyttt erkek be. şiddet uygulamaya ya da öldürülmeye değmez lan bunlar. salın gitsinler olum. akıllı erkekler kurtardı sizi. güncelleyin kafaları. her şey değişti.
ben ancak eşit ilişki kurabileceğim kadınlarla takılırım. gerisi de bakmaktan başka bir işe yaramaz. bak, geç. güzeller de ha. ama güzellikleri hava civa, başka bir şey değil.
bir de araştırma yapmışlar da yalnız erkekler 40 - 50 yaşında intihar ediyorlarmış. çok korktum lan. hemen bir dişiye köle olmaya gidiyorum. yok lan. kedilerle yetinsinler. artık erkekleri köle etme kabiliyetleri kalmadığı için petshop sayısında ve veteriner sayısında patlama oldu. neyse. ben 50 yaşında intihar eder giderim dişicik. sana eğer bulabilirsen ahmağın teki yüksek değer alfa erkeğinle ya da her canın sıkıldığında yanına bir tanesini daha eklediğin kedilerinle başarılar.
akıllı erkekler feminizm masalını icat ettiler. çünkü bu kadınların hepsi de toplumsal hayata en ufak bir katkıları olmadan, öylece boş boş yatıyorlardı. 1. dünya savaşı'nda da erkeklerin çoğu cephede can verirken, bunlar cephe gerisinde ona buna veriyorlardı işte. tabii iş gücü açığı da meydana gelmişti. hop. topyekün savaş. kadınların artık işe yarar olmaları gerekti birden bire. artık savaşın bitmesini ve galipler tarafından tecavüz edilmeyi beklemeleri kabul edilecek şey değildi. öyle olunca da toplumun işine yarar kadını icat etti akıllı erkekler. önceden sadece kocasına kölelik yapıyordu. öyle olmaz dediler. patronlar ne güne duruyor dediler? patronlarla böyle tanıştı kadınlar. sonra mesleki kariyer yapmaları da gerekiyordu haliyle. onlar da diploma almak için üniversitede hocaların, fabrikada patronların sansür sansür sansür. artık bir kişinin malı olmaktan çıkıp, tüm topluma mal olmuşlardı. bana kalırsa iyi de oldu.
kadınlar özgür olmadılar, özgür bırakıldılar. biz bıraktık. erkekler. yoksa bunu yapabilirler miydi? neyle? özgür bırakmakta şu demek: kurtulmak. yani onlardan kurtulduk. binlerce senedir gaz verdiler ve artık veremiyorlar. çünkü nihayet akıllandık. artık gaz alma sırası onlarda. "özgür kadın" "kendi ayakları üzerinde duran kadın" "cesur kadın" "kendine yetebilen kadın" "sen yerlerde sürüklenmeye değil, omuzlar üstünde yükseltilmeye layıksın" ahahahahahaha. gazı aldınız, hadi biraz da siz devam edin kadınlar. aferin size. bana kalırsa pek idare edebiliyor gibi durmuyorsunuz ama neyse.
evlenmek istemeyen erkek yok değil, tam tersine bu vasıfsızlar sürüsünün içinden evlenmeye değecek bir tane yok ki. annelik vasfı yok, artık yemek yapmıyor, çamaşır yıkamıyor, seks desen o da yok. ama ne var asıl? bol kepçe dırdır, kazan kazan kazık, sürekli söylenme, memnun olmama, hayatı zehir etme, köle etme projeleri. kadın dediğin artık görüntüden ibaret. sadece bakmaya yarıyor. eh. etrafta dolaşıp duruyorlar. ben de bakıyorum, evet, güzeller, ama o kadar. bir tek güzellikleri kaldığı için de ınstagram'da falan boy boy fotoğraf atıyorlar, onlyfans'tan resim atıp, erkeklerden para kazanma derdindeler, ha bir de porno sektörü var tabii. onlyfans'tan para kazanınca da bir şey kazandığını sanıyor. olum erkekler paraları var ki veriyorlar. seninle sadece eğleniyorlar işte. para kazanmak için vücudunu sergilemek zorunda kalan vasıfsızın tekisin. oturup ağlayacağına hiçbir işine yaramayan paraları sayarak mutlu oluyor. vücudunu göstermekten başka bir işe yaramıyor. hayatını vücudunu göstererek sürdürüyor. en azından eski fahişeler üstüne birkaç erkeği ciddi anlamda tatmin ediyorlardı. modern fahişeler ona bile yaramıyor. hepten işlevsiz.
sana bana özgür, feminist ayağı çeken bu kadınlar ne yapıyor peki? evlenmek isteyince gel babamdan iste diyor. ataerkine karşıydı. feminizm koca buluncaya kadar mıydı ya? öyle bir söz vardı.
bir erkekçikte demiş ki: erkekler kadının geçmişine bakıyormuş. sabıka kaydı da iste lan bari. sanki fabrikaya işçi alıyor. kafayı yemiş lan hepsi bunların. ha bir de kadınlar geleceğine bakıyormuş erkeğin. bu adam acaba ferrari alabilir mi, ya da diğer kadınların kocalarından daha iyi olabilir mi? yarış atı olmak isteyen varsa, buyursun, ben almayayım. zaten bunlar ya geçmişte, ya gelecekte yaşıyorlar. ama şu anda yoklar. yaşamıyorlar yani bildiğin, güncel olarak. diğer bir dişicik de: redpillci salaklardan öğrenmiş herhalde: yüksek değer alfa erkek falan. apla. geçti o gaz verme dönemleri. enayiliğin adı alfalık olmuş. alfaların hepsi de enayidir zaten. bir sürü sülük tarafından emilip, ego tatmini yapmak üzere masallar uydururlar. güncelleme gerekiyor hepinize.
olan bitenden haberiniz yok hiç birinizin. artık eskisi gibi efendi - köle ilişkisi yok. bizimle artık sadece eşit ilişki kurabilirsiniz. ama artık kuramıyorsunuz. bizimle iletişim kuramıyorsunuz artık. kadınların sana geç cevap vermelerinden şikayetçi oluyorsan eğer, o ne yazacağını bilmiyor artık. ne söyleyeceğini bulabilmesi için bayağ bir zaman geçmesi, birkaç kankisinden fikir alması falan gerekiyor. seninle ne yapacağını, nasıl yaklaşacağını, nasıl davranacağını bilmiyor artık. kafalar karışık. çaresizler yani. kafa basmıyor ki. kölelikten kurtulup birey olamadı ki bir türlü. kendi başına hala idare edemiyor. "kendi ayakları üzerinde duran kadın" ahahahahaha. siz öyle durun kanki. kendi ayaklarınız üstünde uyuyun durun. hala eski masalların etkisinde kalan salak erkekler, yani güncelleme alamamış gerizekalılar, kadına şiddet uygulayıp, öldürüyorlar falan. namus falanmış, erkeklik gururuymuş bilmem ne. hah. şimdi hapiste namus, gurur falan yap artık. salak. ne işine yarayacaksa hapiste. arada da kadir şeker gibi salaklar çıkıyor işte. heeeeyyttt erkek be. şiddet uygulamaya ya da öldürülmeye değmez lan bunlar. salın gitsinler olum. akıllı erkekler kurtardı sizi. güncelleyin kafaları. her şey değişti.
ben ancak eşit ilişki kurabileceğim kadınlarla takılırım. gerisi de bakmaktan başka bir işe yaramaz. bak, geç. güzeller de ha. ama güzellikleri hava civa, başka bir şey değil.
bir de araştırma yapmışlar da yalnız erkekler 40 - 50 yaşında intihar ediyorlarmış. çok korktum lan. hemen bir dişiye köle olmaya gidiyorum. yok lan. kedilerle yetinsinler. artık erkekleri köle etme kabiliyetleri kalmadığı için petshop sayısında ve veteriner sayısında patlama oldu. neyse. ben 50 yaşında intihar eder giderim dişicik. sana eğer bulabilirsen ahmağın teki yüksek değer alfa erkeğinle ya da her canın sıkıldığında yanına bir tanesini daha eklediğin kedilerinle başarılar.
devamını gör...
55.
(bkz: anlatım bozukluğu)
devamını gör...
56.
artık erkeklerin sorunudur.
devamını gör...
57.
teknolojinin gelişmesi ile birlikte insanların bozulduğu söylenir ya, tam tersi insanların gerçekte ne oldukları ortaya çıktı. bunun sonucunda da güven problemleri başladı. ve artık biz erkekler olarak daha özgürlüğümüze düşkün, monoton bir hayat istemiyoruz. eraserhead filmi gibi kısır bir döngüye girmektense, yalnız kalırım daha iyi diyoruz. düşünsene kadın çorap değiştirir gibi sevgili değiştirirken yani böyle bir ortamda son voleyi seninle evlenerek vuracak. zaten iki insan birbirine güvenirse, olay güvende. evlilik, kağıt imzalama artık gerekmiyor. baktınız ben çocuk istiyorum, evlenmezsen ayrılırım diyorsa, güle güle diyebilirsiniz. erkeklerin gözlerinin açılması sonucu yaşanan durumdur.
devamını gör...
58.
bütün güzel kadınlara zaafım var.
napalım abisi.
bizim de kaderimiz koldan kola atlamakla geçecekmiş.
pipişim kopsun.
napalım abisi.
bizim de kaderimiz koldan kola atlamakla geçecekmiş.
pipişim kopsun.
devamını gör...
59.
kadın ve erkekler, evlenmeyin zaten. dünya nüfusu bu kadar arttı da ne yararını gördük? psikopatlar arttı. kontrol edilemez toplumlar oluştu. devir kendini kurtarıp sessizce yaşayıp ölme devri.
devamını gör...
60.
artık dünya/insan sınırına gelinmiştir.
devamını gör...