güzel hissetriyordu en son. bilmem unuttuk o güzel duyguları.
devamını gör...
çok karmaşık aslında uzun uzun anlatmak isterdim ama duşa girecem tıraş olacam ve sabah iş var onun için karmaşık olduğunu bilin yeter.
devamını gör...
hasta olduğunuzda hissettiğimiz şeyin aynısı. aşk hastalıktır.
devamını gör...
o varken mi yokken mi? sabahattin ali'nin dediği gibi, varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette değildi fakat yokluğu müthişti.
devamını gör...
mazoşist değilsen hiç bulaşılmaması gereken his, vasfiye teyze'nin de dediği üzere "aşk, dünyadaki en iğrenç duygudur. yeter ki ona baktığın yeri bil." (en azından böyle bir replikti, kelime kelimesine hatırlamıyorum). ama ona güzellikler içinden bakabilmek... üzgünüm ama alice de harikalar diyarı da imkansıza yakın olgular

(bkz: girdik bi bataklığa çıkamıyoruz)
(bkz: dokunmayın çok fenayım)
devamını gör...
kış gününde ateşe yaklaşmak gibi. sırtın üşüyor ama ateşin o güzel sıcaklığından ayrılamıyorsun.
devamını gör...
gözlerinle konuşmak istiyorsun.
devamını gör...
ilk başlarda acayip iyi hissediyorsun manide gibisin. ayakların yerden kesiliyor, çok mutlusun, her şeye olumlu bakıyorsun. sonra ise görmek isteyip göremiyorsan, o seni sevmiyorsa berbat hissediyorsun. kaşıkla veriyorsa kepçeyle alıyor. görmek yetmiyor mesela. günde 10 saat görsen de yine de özlüyorsun. kalbin bi heyecanla çarpıyor, bi acayip bi sıkıntı kaplıyor sanki biri sıkıyor. etraftaki gerçekten dertli insanları görüp benimki de dert mi diyorsun. kendinle dalga geçiyorsun arada. komik hallerine gülüyorsun. olayın saçmalığının farkındasın, abarttığını biliyorsun ama elinde olan bi şey değil ki nasıl hissedeceğine karar veremiyorsun. en güzeli de geçeceğini biliyorsun. elbet bir gün bitecek. seni bitirmeden biterse şükrediyorsun... neyse ya çok uzattım. kısaca ambalajı güzel ama boktan bi şey .
devamını gör...


lo aman aman aman haldan düştüm yar.
aman aman aman fenalaştım yar.
devamını gör...
valla herkesin duyguları parmak izi gibidir bence. ondan dolayı sana bana göre çoook farklılık gösterir diye düşünüyorum. misal ben ellerim falan titremiyor, kalbim yerinden de fırlamıyor. ama aklımın tam merkezinde de değil, nir köşesinde sürekli onu hatırlıyor tutuyor, unutmuyor, merak ediyorum. bla bla bla. bütün sorumluluk ve hedeflerimi, dışarıdan bakanın 'ah leyla' işte diyeceği kadar göze batar sakarlık ya da unutkanlıkla da yapmıyorum. valla bana aşk böyle mantıklı mutlu huzurlu bir şey sunuyor. şükür ki.
devamını gör...
karganın ağzındaki ceviz misali. uçuyorsun, bırakınca çakılıyorsun.
devamını gör...
öyle kelebekler falan uçuşmuyor, tam tersine göğsün sıkışıyormuş gibi hissediyorsun onu gördüğünde. hele gülümsedi mi daha fena! nefes almakta zorlanır hale geliyorsun. teninde dokunduğu yer yanıyor, öperse vay haline.
devamını gör...
buna sophia ellis bextor'ın groovejet şarkısının bir bölümüyle cevap vermek isterim:

if this ain't love
why does it feel
why does it feel so good
if this ain't love
why does it feel so good
devamını gör...
kelebeklerin uçuşması yalandır.
aynısı azarken de oluyor bende
devamını gör...
böyle sanki sıcak bir şey kalbinden başlayarak tüm vücuduna yayılıyormuş gibi.
altına işemek gibi aslında ama çiş kalbinden çıkıyor.
devamını gör...
hz. mevlana'ya sormuşlar " aşk nedir?" diye.
" ben ol ki bilesin!" demiş...

aşk, sevgi kişiye özel bir kavramdır. onun varlığındaki hissiyat ve yokluğundaki eksiklik evrensel bir tanımla ifade edilemeyecek kadar özel bir şey benim için.
nasıl ki herkesin bir hikayesi vardır, herkesin parmak izi biriciktir, duygular benzerdir ama bir o kadar farklı ve yabancıdır...
aşk da aynı şekilde biriciktir.

biz insanlar her zaman her şeyin somut kavramlarını, her duygunun dile getirilebilmesini isteriz ve hatta anlatmaya çalışırız ama bilmeden onların katili de olabiliriz. bazı duygular, bazı kelimeler, bazı olaylar anlatılamaz, onu anlatıcak bir kelime bulunamaz. bu durum bana çoğu zaman yaşanılan olayların veya içinde bulunulan duyguların kendine ait olduğu ve o duyguyu anlatmak yerine yaşamam gerektiğini gösterir. anlatmaya çalışmayın, yaşayın.
devamını gör...
bokun gelmiş de canın da sıçmaya gitmeye üşeniyor gibi bir his. kıpır kıpırsın böyle ucunda. sonu da gelecek biliyorsun ve tedirginsin. (bkz: swh)
devamını gör...
romantik bir prens olarak cevaplamam gerektiğini düşündüğüm başlık. çekilin bakayım. yüce tanrım dünyadaki en ilginç kimyasal olay. evet evet .... tam da böyle. ne biliyim hayallere falan dalıyorsunuz ama hayal işte . aşk hem güzel hem de yorucu bir duygu. bir süre sonra yerini yoruculuğa bırakırsa yavaş yavaş kayboluyor sanırım .yoksa hala ilkokul aşkımı düşünmem gerekirdi .sihri muhafa etmek önemli , en önemlisi karşılık bulmalı. yoksa kaç kere bile bile sonunu da bilmemize rağmen aşık olduk , oluyoruz .hem iyi hem kötü bi şey. daha da yazarım da gamlandım. günümüzde pek inandırıcı da gelmiyor sanırım aşık olmak.
devamını gör...
sınavdan 100 almak gibi.
devamını gör...
aşık olmak boş geliyor bana artık. zaman kaybı gibi. ama aşk olmadan da hayatta bir boşluk var gibi.
aşk çelişkide hissettiriyor.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"aşık olmak nasıl hissettiriyor sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim