21.
babanın sponsorluğunda takılmaya devam etme sanatı.
kendi paramı böyle kolay yiyemiyorum.
hayır, kolay mı kazanılıyor.
hiç.
kendi paramı böyle kolay yiyemiyorum.
hayır, kolay mı kazanılıyor.
hiç.
devamını gör...
22.
ben olmak. enayi veriyor parayi. evet.
devamını gör...
23.
uzun zaman oldu. şöyle 4080 ekran kartlı bir pc toplasam paraya daha iyi kıyabilirdim. sonuçta biraz daha üstüne koyarsan şahin alıyorsun.
devamını gör...
24.
tadını bilmem diyemesem de unuttum diyebilirim.
since 23 years old.
since 23 years old.
devamını gör...
25.
hiç nasip olmadı. çünkü babamın parası yoktu. yoksulluk içinde geçti çocukluğumuz. lisede yazın çalışırdık. üniversite zamanı çalıştık. mezun olduk çalıştık. en son refaha kavuştu, dedim tamam en azından şimdi kardeşlerim biraz rahata erer. yook, bu sefer de rahat battı paralar eskortlara gitti.
devamını gör...
26.
askerde iken ayda 100 tl gönderiyordu. bugünün 100 tl si ile aynı değere sahip. adam emekli o kadar bütçesi var. ben de o parayı bölüğün en garibine veriyordum çık gez diye. bana hiç nasip olmadı.
devamını gör...
27.
19 yaşında evden çıktığım için bana nasip olmadı. ama gölgesi yeterdi...
devamını gör...
28.
helaldir. tabii baba var baba var.
kimi sözünü etmez kimi gurur kırar. allah babaların anaların hayırlısını versin.
kimi sözünü etmez kimi gurur kırar. allah babaların anaların hayırlısını versin.
devamını gör...
29.
varlıklı bir ailede olmak kadar şanslı bir şey yok bu devirde o oe yerinde olmak isterdim
devamını gör...
30.
koyu bilal'in rahatlıkla yaptığı şey. hep örnek almışımdır bilal'i.
devamını gör...
31.
bu devirde bir sürü insanın mecbur kalabildiği ve böyle bir "imkanı" olduğu için şanslı olduğu eylem. yoksa kişi aşağı sınıflardan yukarı sınıflara para akıtan sistemin köleleştirilmiş ufak çarklarından biri olarak ömrünü harcayacak. tarım toplumunda da yaşamıyoruz ki büyük aileler içinde ortak bir ev ekonomimiz olsun, gerçekten tuhaf.
kuşaklar arası servet birikimi farkı, alım gücü ve gelir dengesizliği, neoliberal ekonomik politikaların über seviyede yolsuzlukla "taçlanması" gibi sebeplerle doğal olan bir eylem sanırım. baba parası yiyen kişinin çok büyük oranda kabahati yok yani. kişi, kadın yada erkek, babasının kuşağından daha çok çalışmış, daha yüksek seviye eğitimleri tamamlamış ve sonunda babasının kuşağının elde ettiği kadar bile finansal güce sahip olamamış. halbuki tek yaptığı anne babasının yönlendirdiği gibi okuyup hayatını kurtarmak üzerine eylemlermiş. yada üniversiteye gitmeyip mavi yaka bile olsa 4-5 yıllık ek çalışma deneyimi fazla avantaj sağlayamayabiliyor. ama anne babasının kuşağı o kişilerin eğitimi değersizleştiren, ekonomik dengeleri neredeyse kökünden bozarak bir tür karşı devrim yapan hükümeti tekrar tekrar seçince, vatandaşlar çalışsa bile anne babasından destek almadan ayrı eve çıkamaz, ev alamaz, evini geçindiremez olmuş. gurur yapıp asgari ücretli de olsa çalışayım dese maaş komple kiraya gidebiliyor, sonra bu gururlu insan ne yiyip içecek ve kendine fakir de olsa nasıl bir hayat kurabilecek, değil mi?
hayat dediğim de haftada en az 50-60 saatini işle alakalı eylemlere harcayıp sonra yemek yapmaya bile fırsat bulamamaktan bahsediyorum. harcanan onca efora rağmen eskisi gibi yoksul olup ufak tefek eski bir araba alma imkanı bile yok mesela. o külüstür tofaşlar kim bilir kaç yüz bin liradır...eskinin yoksulu, şimdinin yoksulundan daha iyi bir alım gücüne, hayat kalitesine, gelecekten umuda sahip diyebiliriz. doğal olarak insanlar ya baba parası yiyor, ya baba evinden ayrılamıyorlar. mesela iş imkanlarının çok büyük kısmının yığıldığı istanbul'da karı koca çalışan yüksek eğitimli insanlar bile ufak bir daire alacak durumda değiller. insanların 50 yıl öncesine kadar kaçak arsa çevirip kaçak ev yapıp işçi olarak gül gibi yaşadığı bir şehir burası. şimdilerde ise fahiş seviyelere çıkmış kiralar ödemek yerine, babasının memleketteki dairelerinden birini satıp istanbul'dan aldığı dairede oturan insanlar var. yoksa kira öderken, ömür boyu para biriktireyim, yatırım yapayım dese bile o evi alamazlar. öyle saçma ve dengesiz bir dönemde yaşıyoruz işte.
kuşaklar arası servet birikimi farkı, alım gücü ve gelir dengesizliği, neoliberal ekonomik politikaların über seviyede yolsuzlukla "taçlanması" gibi sebeplerle doğal olan bir eylem sanırım. baba parası yiyen kişinin çok büyük oranda kabahati yok yani. kişi, kadın yada erkek, babasının kuşağından daha çok çalışmış, daha yüksek seviye eğitimleri tamamlamış ve sonunda babasının kuşağının elde ettiği kadar bile finansal güce sahip olamamış. halbuki tek yaptığı anne babasının yönlendirdiği gibi okuyup hayatını kurtarmak üzerine eylemlermiş. yada üniversiteye gitmeyip mavi yaka bile olsa 4-5 yıllık ek çalışma deneyimi fazla avantaj sağlayamayabiliyor. ama anne babasının kuşağı o kişilerin eğitimi değersizleştiren, ekonomik dengeleri neredeyse kökünden bozarak bir tür karşı devrim yapan hükümeti tekrar tekrar seçince, vatandaşlar çalışsa bile anne babasından destek almadan ayrı eve çıkamaz, ev alamaz, evini geçindiremez olmuş. gurur yapıp asgari ücretli de olsa çalışayım dese maaş komple kiraya gidebiliyor, sonra bu gururlu insan ne yiyip içecek ve kendine fakir de olsa nasıl bir hayat kurabilecek, değil mi?
hayat dediğim de haftada en az 50-60 saatini işle alakalı eylemlere harcayıp sonra yemek yapmaya bile fırsat bulamamaktan bahsediyorum. harcanan onca efora rağmen eskisi gibi yoksul olup ufak tefek eski bir araba alma imkanı bile yok mesela. o külüstür tofaşlar kim bilir kaç yüz bin liradır...eskinin yoksulu, şimdinin yoksulundan daha iyi bir alım gücüne, hayat kalitesine, gelecekten umuda sahip diyebiliriz. doğal olarak insanlar ya baba parası yiyor, ya baba evinden ayrılamıyorlar. mesela iş imkanlarının çok büyük kısmının yığıldığı istanbul'da karı koca çalışan yüksek eğitimli insanlar bile ufak bir daire alacak durumda değiller. insanların 50 yıl öncesine kadar kaçak arsa çevirip kaçak ev yapıp işçi olarak gül gibi yaşadığı bir şehir burası. şimdilerde ise fahiş seviyelere çıkmış kiralar ödemek yerine, babasının memleketteki dairelerinden birini satıp istanbul'dan aldığı dairede oturan insanlar var. yoksa kira öderken, ömür boyu para biriktireyim, yatırım yapayım dese bile o evi alamazlar. öyle saçma ve dengesiz bir dönemde yaşıyoruz işte.
devamını gör...
32.
baba parası yemek harçlık almak anlamında ise makul ama babasının holdinglerinden, yatlarından katlarından yiyorsa işte onlara ben de çok özeniyorum lan.
devamını gör...