cesaret

cahil cesareti vardır bilir misin? heh o işte benden ve çevremdekilerden uzak olsun.

yapmak istenilen şeyi hayata geçirecek enerji ve özgüveni edinme durumudur. olumlu cesaret de olumsuz cesaret de mevcuttur.

lisedeyken arkadaşlar sürekli okuldan kaçıp internet kafeye giderdi, bana sende cesaret yok cesaret olsa sen de bizim gibi okuldan kaçarsın diye sürekli gaz verirlerdi. ben kaçmazdım. lise son sınıfa geldik, arkadaşlar dedi ki oğlum okul bitti bir kez okuldan kaçmadın sonra ben bir gün cesaretimi toplayıp okuldan kaçtım internet kafeye gidip bilgisayarda oyun oynamaya başladım. beş dakika sonra müdür yardımcıları başımda belirdi. sonra babamı arayıp bilgi verdiler. sonrası anlatılacak olaylar değil. yani demem o ki cesaret o kadar da iyi bir şey değil.

nasıl sonuçlanacağını bilmediğimiz bir şeye adım atmaktır. göreceli bir kavramdır ayrıca. cesaret ettiğimiz şey ilk başta bizim için ve çevremiz için çok büyük bir şey gibi görünebilir. büyük bir korku ve belirsizlik yaşayabiliriz. ama cesaret ettiğimiz şeye başladığımızda hepsi bir anda uçup gider. sonucu ne olursa olsun kendimize karşı bir güven hissederiz. cesaret, bir nevi hayata meydan okumaktır.

bodozlama atlamaktır. düşünmeden. belki düşünerek.. risk almak. çok da kestirememek sonucu. yapılması elzem.

cesaret incelikli bir iş olduğu gibi ince bir ipin üzerinde durur. kişi bunu abartırsa, cüretkârlıktan tut daha ilerisine kadar pervasızca ilerler. bunun dengesini yakalamak zordur ve zahmet ister. eğer kişi bunu hayatından soyutlarsa sadece korktuğu için değil de, kendi korksunu da göremeyip bunu bahanelerle örttüğü için cesaretin o ince ipine yaklaşamaz. bazen çaresizlik, korkuyla bağdaştırılır ve biz bunu göremeyiz. o zaman onu kabulleniriz ve hayatımıza devam ederiz. ama kabul etmek ve sorgulamamak, altında felsefe yatan cesaret gibi bir olguya göre değildir.

cesur ol. risk al. hiçbir şey deneyimin yerini tutamaz.

birçok farklı tanımı yapılabilecek duygudur.

bana göre; çok istediğiniz ama yapmaktan deli gibi korktuğunuz bir eyleme girişmek için kendi içinizde biriktirip sonra dışarı saldığınız güçtür.

dünya üzerinde geçirecek zamanımız o kadar kısıtlı ki. ölüm her an bir köşe başından çıkıp kolumuza girebilir. o yüzden cesaret göstermeyip yapmaktan kaçındığımız çoğu şey o gün geldiğinde pişmanlık olarak karşımıza çıkacak.

başkalarının doğruları için, başka insanlar ne der diye düşünerek ya da sadece sanal ve yapay korkularımızın arkasına sığınarak bizi mutlu edeceğine emin olduğumuz şeyleri yapmaktan imtina ettikçe gelecekteki pişmanlıklarımız katlanacaktır.

birini gerçekten seviyorsanız, bir şeyi yapmayı gerçekten istiyorsanız, bir yere gitmek için içinizde bir tutku varsa, bir işe başlamak için heyecanlanıyorsanız asla korkmayın cesaret sizi gitmek istediğiniz yere götürecektir.

aksi takdirde geri dönüp bakınca cesaretin olması gerektiği yerde keşke dediğiniz kocaman bir boşluk göreceksiniz.

hatırlayın talih cesurları sever.

korkmamak değildir. korkmaya rağmen risklerinin farkında olarak, bedelini ödemeyi göze alarak, o işi yapmaktır.

cesaret; korumak ve üretmektir. daha çok üretmektir, çünkü ancak zamana kafa tutabilenler ölümsüzlük suyunu içerler. bir o kadar da korumaktır, çünkü yapıtını korumaktır aslında yaşamın bize her yeni güneşte fısıldadığı şey.

ve bunların arasında serilip giden gökyüzüdür. çünkü ister surların ardında, ister önünde; her yerde vardır özgürlük!

riskleri görmezden gelme eylemi.

alabildiğin risklerle ölçülüyor.

taklit edilemeyen tek duygudur.

"cesaret akıldan gelirse cesaret, bilgisizlikten gelirse cehalettir." bir sözde. aralarında çok küçük bir nüans bulunur.

o kadar çoktur ki,
bazan tehlikenin içine dalmak,
bazan can yakan bir gerçekle yüzleşmek,
bazan herkesin duyduğunu bilerek düşündüğünü söylemek,
bazan için ağlarken yüzün gülmek....
hangisi gerçek cesaret tanımı siz karar verin..
prof emre konustu...

herkesin cesaret tanimi farklıdır. korkularin üstüne gitmekte bir nevi cesarettir.

cesaretin bir sürü tanımı vardır elbet. bir sürü anlatırız konuşsak.
lakin unutulmaması gereken şey cesaret başka bir şeydir, salaklık başka bir şey.

yüreklilik, korkusuzluk olarak tanımlanan duygu veya kavram.

korku, acı, risk, belirsizlik veya
 tehdit ile başa çıkabilme yeteneği olarak tanımlanır.

bende bolca vardır. zamanında çok deli şeyler yaptım. kendimi öldürtecek kadar filan.

içki içince ortaya çıkıyor genelde. boşuna dememişler keçiye rakı icirmisler kurdun evini sormuş diye.