1.
o kadar 'gomünist maderyalis' gaynıyo burası bi kişi açmamış şu başlığı, kırgın ve sitemkarım...
gelmiş geçmiş en evrensel* metafizik anlayışı olan hegel'in idealist metafizik düşüncesini, marx taraından farklı bir zemine oturtulmasıdır d.m. meşhur 'baş aşağı duran hegel'i ayakları üzerine oturtma' geyiği işte tam bununla alakalı. şimdi marx, hegel'i nası ters çevirmiş ona bakalım bakalım kısaca...
marx için gerçeklik, faaliyet, işleyiş ya da adına her ne dersen, maddi güçlerin toplamından ibarettir. öyle metafizikçilerin dediği gibi mekansal konumdan başka mekansal konuma hareket eden maddeler dizisiyle falan alakası yok yani mevzunun. maddi dünya diyalektik süreçle sürekli evrim halindedir ve her evrede bir çelişkiyi ''sentez''* ile aşar. bu diyalektik evrenin gelişimindeki süreci meydana getirir ve açıklar.
marx' hegel'den diyalektiği alır, ancak idealizm yerine materyalizmi ikame eder. hegel'den alıp kullandığı metafizik kavramları ya reddeder ya da içini boşaltıp yeni anlamlar verir. özne-nesne ilişkisinde, zihnin temel gerçeklik olduğu fikrini reddeder ve aslolanın madde olduğunu söyler. işte geriye kalan bu kuru gerçeklik ise, sadece maddenin evrimsel değişimiyle ilgili diyalektik süreç yoluyla anlaşılabilir.
gelmiş geçmiş en evrensel* metafizik anlayışı olan hegel'in idealist metafizik düşüncesini, marx taraından farklı bir zemine oturtulmasıdır d.m. meşhur 'baş aşağı duran hegel'i ayakları üzerine oturtma' geyiği işte tam bununla alakalı. şimdi marx, hegel'i nası ters çevirmiş ona bakalım bakalım kısaca...
marx için gerçeklik, faaliyet, işleyiş ya da adına her ne dersen, maddi güçlerin toplamından ibarettir. öyle metafizikçilerin dediği gibi mekansal konumdan başka mekansal konuma hareket eden maddeler dizisiyle falan alakası yok yani mevzunun. maddi dünya diyalektik süreçle sürekli evrim halindedir ve her evrede bir çelişkiyi ''sentez''* ile aşar. bu diyalektik evrenin gelişimindeki süreci meydana getirir ve açıklar.
marx' hegel'den diyalektiği alır, ancak idealizm yerine materyalizmi ikame eder. hegel'den alıp kullandığı metafizik kavramları ya reddeder ya da içini boşaltıp yeni anlamlar verir. özne-nesne ilişkisinde, zihnin temel gerçeklik olduğu fikrini reddeder ve aslolanın madde olduğunu söyler. işte geriye kalan bu kuru gerçeklik ise, sadece maddenin evrimsel değişimiyle ilgili diyalektik süreç yoluyla anlaşılabilir.
devamını gör...
2.
hayat felsefem, içinden çıkamadığım her sorunun karşılığı, anlamak için tuğla kalınlığında kitaplar okuyup, antin kuntin cümlelerle süslemeye gerenk yok, kafaya bir kez girdimi çözemeyeceğiniz sorun kalmaz. ( sorun derken; çelişki, çıkmaz).
devamını gör...
3.
bu mantık yürütme yönteminin ilkelerini daha iyi açıklayabilmek için öncelikle engels'in materyalizm anlayışını incelemek gerekir. buna yönelik ise engels'e ait şu alıntıyı paylaşmam yerinde olacaktır:
ancak maddenin hareketi salt kaba mekanik hareket ve yer değiştirme değildir; ısı ve ışıktır, elektrik ve manyetik gerilimdir, kimyasal birleşim ve ayrışımdır, yaşamdır ve son olarak bilinçtir.
bu tanım bize diyalektik materyalizm ile kuantum fiziği arasında bir ilişki kurulabileceğini göstermektedir. ışık klasik anlamdaki materyalist bakış açısı ile incelendiğinde elle tutulamayan bir nesne olduğundan dolayı madde olarak tanımlanmaz ancak az önceki tanımda da gördüğünüz üzere engels ışığın da madde sınıfında olduğunu belirtmiştir. hepinizin bildiği üzere ışıkta da bir dalga-parçacık ikiliği mevcuttur. böylece diyalektik materyalizm ilkesi ile madde olan ışığın parçacık veya dalgaya dönüşümü de açıklanabilir. bu konu ile ilgili düşüncelerimi kabaca özetlemeye çalıştım ancak ifade etmeye çalıştığım şeyleri buradan daha detaylı bir biçimde inceleyebilirsiniz.
ancak maddenin hareketi salt kaba mekanik hareket ve yer değiştirme değildir; ısı ve ışıktır, elektrik ve manyetik gerilimdir, kimyasal birleşim ve ayrışımdır, yaşamdır ve son olarak bilinçtir.
bu tanım bize diyalektik materyalizm ile kuantum fiziği arasında bir ilişki kurulabileceğini göstermektedir. ışık klasik anlamdaki materyalist bakış açısı ile incelendiğinde elle tutulamayan bir nesne olduğundan dolayı madde olarak tanımlanmaz ancak az önceki tanımda da gördüğünüz üzere engels ışığın da madde sınıfında olduğunu belirtmiştir. hepinizin bildiği üzere ışıkta da bir dalga-parçacık ikiliği mevcuttur. böylece diyalektik materyalizm ilkesi ile madde olan ışığın parçacık veya dalgaya dönüşümü de açıklanabilir. bu konu ile ilgili düşüncelerimi kabaca özetlemeye çalıştım ancak ifade etmeye çalıştığım şeyleri buradan daha detaylı bir biçimde inceleyebilirsiniz.
devamını gör...
4.
her şey değişir ve her şey birbirine bağlıdır diye aklımda kalmıştır hep. bir insan yıllar içinde bir ota dönüşebilir (ölür, çürür, ot olur, inek yer hatta). ama ot geldin ot gideceksin gibi bir fikir oluşmasın aklında sözlük. :)
devamını gör...
5.
devamını gör...
6.
bir şeye tapmayı değil, hiçbir şeye tapmamayı öğreten, varoluşun geldiği ve gitmekte olduğu yere dair neden sonuç ilişkilerini incelemekte araç olarak kullanılagelen bir felsefedir.
devamını gör...
7.
diyalektik materyalizm, marksizmin felsefesidir diyebiliriz.
materyalizm dediğimiz kavram, marx ve engels'ten önce de vardı. ama onlar, 19. yüzyılın buluşlarının da yardımıyla, bu materyalizmin şeklini değiştirdiler ve "diyalektik" materyalizmi yarattılar.
materyalizm dediğimiz kavram, marx ve engels'ten önce de vardı. ama onlar, 19. yüzyılın buluşlarının da yardımıyla, bu materyalizmin şeklini değiştirdiler ve "diyalektik" materyalizmi yarattılar.
devamını gör...
8.
hegelin yaşamsal süreçlerin ilerleyişini açıkladığı, tez - antitez-sentez diyalektiğini soyut zeminden çekip, söz konusu yaşamsal süreç diyalektiğini maddi belirlenimlere mündemiç kılan marksizmin omurgası mesabesinde ki meşhur kavram.
devamını gör...
9.
bu anlayışa göre ''asla bilinemez'' diye bir şey yoktur, ''henüz bilinemeyen'' şeyler vardır ve bunlar da, istense bilinebilir.
bu noktada önemli olan, toplumun bu bilgiye ne kadar ihtiyacı olduğudur.
ihtiyaç varsa, o bilgi bir şekilde ortaya çıkar, çıkarılır...
bu noktada önemli olan, toplumun bu bilgiye ne kadar ihtiyacı olduğudur.
ihtiyaç varsa, o bilgi bir şekilde ortaya çıkar, çıkarılır...
devamını gör...
10.
beni, bilinmezliklerden, hurafelerden, inanmışlıklardan, çözümsüzlüklerden, ahlardan vahlardan çıkaran, mantık, çözüm, sonuç üretmemi sağlayan yöntem-ül hakikat...
devamını gör...
11.
marks hegelden etkilenmiş ve çok şey öğrenmiştir, inkar da etmez zaten. (hatta 'hala' marks'ı sol hegelci olarak görenler var.)
marks'ın yaptığı: diyalektiğin. doğa ve topluma, üretim ilişkilerine uyarlığını görmekten göstermekten ibarettir. tarih, toplum ve ekonomi ve hayat, büyük oranda da onu doğrulamıştır. aslında akademik bir tartışma ve bilgi düzeyini gerektirir kapsamlı bir konuyu, günübirlik politik argümanlarla anlamak ve marks'ı sadece politik bir olgu olarak görme yanılgısı yapılan en büyük yanlıştır.
marks'ın yaptığı: diyalektiğin. doğa ve topluma, üretim ilişkilerine uyarlığını görmekten göstermekten ibarettir. tarih, toplum ve ekonomi ve hayat, büyük oranda da onu doğrulamıştır. aslında akademik bir tartışma ve bilgi düzeyini gerektirir kapsamlı bir konuyu, günübirlik politik argümanlarla anlamak ve marks'ı sadece politik bir olgu olarak görme yanılgısı yapılan en büyük yanlıştır.
devamını gör...
12.
13.
göreciliği kapsarmış.
...marks ve engels'in diyalektik materyalizmi, elbette ki, göreciliği kapsar, ama ona indirgenmez; yani diyalektik materyalizm, bütün bilglerimizin göreliliğini nesnel gerçeğin yadsınması anlamında değil, ama bilgilerimizin bu gerçeğe yaklaşmasının sınırlarının tarihsel göreliliği anlamında kabul eder.
lenin
...marks ve engels'in diyalektik materyalizmi, elbette ki, göreciliği kapsar, ama ona indirgenmez; yani diyalektik materyalizm, bütün bilglerimizin göreliliğini nesnel gerçeğin yadsınması anlamında değil, ama bilgilerimizin bu gerçeğe yaklaşmasının sınırlarının tarihsel göreliliği anlamında kabul eder.
lenin
devamını gör...