düşünce özgürlüğü

hangi düşünce hangi özgürlük? eğer düşüncen onların lehineyse evet özgürsün. ama değilse geçmiş ola. silivri'nin kapıları ardına kadar sana açık oğul... ülkem artık ne özgür ne de düşünebilen bir yapısı var maalesef!

düşünce özgürlüğünün sınırı nedir? çok tartışmalı bir husus fakat bence çok ciddi oranda esnetilmeli. dini veya milli değerlere dahi hakaretin ifade özgürlüğü olduğu (bence) bariz bir gerçek. belirli bir toplumun kişisel inançları, kişisel sembolleri veya kendi uydurduğu anlamsız milli terimleri insanlık için dokunulmaz yapan şey tam olarak nedir?

düşünceyi ifade etmek bir yana ne hakkında düşünüp düşünmeyeceğimize karışılan bir ülkede bu konu hakkında fikir belirtemem

ya ben bunu bir yerde anlatmıştım ama olsun.
başka bir sözlükte yazarken, eve bir defa polis gelmişti. iki tane yakışıklı genç böyle. işte annem çay verdi.
bana göre ufaklar tabi. dünya ahiret kardeşim.
**
neyse, durum şu ; manyak bir kadın vardı demet akalın zannediyordu kendini. hakkındaki bütün tanımlardan şikayetçi olmuş.
heh e tabi eve telsizle gelince polis kardeşler,bütün apartman ayaklandı.
annem de sağolsun şey diyordu komşulara ...
"benim kısım düşüncelerini açık açık yazdı ondan" sanki komünizmi ülkeye yeniden getirmeye çalıştım. (yaşlı olduğum için aklıma bu örnek geldi)
bir şey daha diyecektim yahu.
unuttum. yalan değildi valla ya. bak içimde kaldı.
heh hatırladım. annem böyle etrafa caka satıyor ama bir yandan da bana diyor ki "çıktın değil mi kızım sözlükten. "*
e hani düşünce özgürlüğü?

t:düşüncelerin özgür şekilde belirtilebilme hakkı.

yok öyle bir şey .
eğer düşünce özgürlüğü olsa bunu açıklamak için bir kelimeye ihtiyaç duymazdık.

olup olmadığını hemen test edelim. ekşi sözlük'e girelim. orda bu ülkenin değerlerine ters herhangi bir başlık günün herhangi bir saatinde mevcut. girelim o başlığa ve o başlıktaki ve sözlükteki genel eğilimin dışında bir şey yazalım ama dm açık olsun. atıyorum bir başörtülü için düşmanca şeylerin şükelada olduğu bir başlık olsun ki her gün var neredeyse. birkaç dk. bekleyelim. çünkü yukarıdaki o yeşil kutu yanacak. küfür kıyamet gırla gidecek... yaptım biliyorum ondan. üstelik bu ortam sözde ifade özgürlüğü savaşçılarının olduğu bir platform.

arkadaşlar rica ediyorum ifade özgürlüğü falan yazıp gülünç duruma düşmeyelim. yok çünkü bizde öyle bir şey. ülkede genel eğilim ne ise onun dışına çıkmadıkça sorun yok. bizde bu kadar. anonim kişiliklerin arkasına sığınıp iskandinavyalıymış gibi takılmanın gereği yok.

dünyanin hicbir yerinde tam manasiyla mümkün değildir.sadece bir idealdir

herhangi bir kişinin veya inancın çok sevilip sayıldığı, tabuların fazla olduğu bir toplumda olmayandır.

ülkemizde var olduğu iddia edilen ancak henüz varlığına rastlanılamayan haktır.

avrupa insan hakları sözleşmesi'ne göre en temel insan hakkı. hakareti kapsar mı kapsamaz mı şuanda bunlar tartışılıyor ancak zaten çoğu gelişmiş ülkede tehdit ve tacize varmayan hakaretleri de kapsayacak şekilde düzenlenir düşünce özgürlüğü.

bizi bizden kayıtsız anlamlaştıran ve topluma dahilinde hak tanınan anlatım biçimin kınanmayan bir olaydır (dipnot ;türkiyede yoktur)

hakaretin kişinin onurunu veya sevdiklerine karşı olmayacak şekilde olmasını doğru bulduğum özgürlüktür.

bazen düşüncene bile karışmaya çalışanlar olur sözlük, takma.
sen kim köpek de geç.

ülkemde maalesef ki olmayandır.

bazılarımız koyu muhafazakar ailelerde doğar ve büyürüz. ailelerimiz tutucudur. dini, sapkın tarikatçılardan öğrenmiştir. mesela biz ailelerimize bırakın ateist deist olduğumuzu söylemeyi din hakkında en ufak bir eleştiri bile yapamayız. çünkü bu sefer "sen allah'a inanmıyor musun?" veya "yoksa kâfir misin?" gibi ithamlarla karşılaşırız.

sosyal mecralarda kendi fikirlemizi yazarız, bu sefer de bir tweet bile atmaya çekindiğini iddia eden bazı tatlı su muhalifleri tarafından bol bol linç ve küfür yeriz. neden, çünkü yazdıklarımız bu kişilerin etik anlayışına terstir.

memleketin sağcısı da solcusu da problemli.

yine ultra gerizekalıca bi kavram üzerine 10 saniye düşünce habertürk’te ersan şenin karşısında buluyosun kendini..

mesela 15 temmuz bir tiyatrodur diye düşünebilirsiniz. bunda sıkıntı yok. ama bunu dile getirdiğiniz zaman "hayın, vadan hayını" olursunuz.
mesela 15 temmuz erdoğan'ın şeyh sait ayaklanmasıdır diye düşünebilirsiniz. serbesttir bu. ama bunu açıkladığınız zaman hem erdoğancılar, hem kemalistler sizi linç eder.
sanırım düşünce özgürlüğü ile düşünceyi ifade etme özgürlüğü arasındaki farkı anlatabildim.

1984

bu ülke de pek yok.

düşünmekte özgürsün. ama dile getiremezsin

yok ki.