düşünce özgürlüğü

bir kesime hak görülüp diğer kesim düşüncesini söylediğinde auuuv denilen bu ülkede hayli zor olan bir hayaldir.

ben mesela istemiyorum kardeşim her platformda islam konuşulsun. ben de müslümanım müslüman bir ailede büyüdüm ancak hiçbiriniz peygamber değilsiniz bunu bir kabullenin. istemiyorum ya saçı açık olan ayıplansın kapalı olan övülsün. bunlar kul ile yaratıcı arasında olan şeylerdir öyle de kalmalıdır. islami bir oluşumun için de olmak da o kurallara uymak da istemiyorum ve bununla ilgili kadın ölümü haberi görmek istemiyorum artık kafam kaldırmıyor. iranda öldürülen kadına ağladım içim çıktı ben alışamadım bunlara.

konu dağıldı dolmuşum fazlasıyla kusura bakmayın. ama ben her yerde islamı duymak konuşmak istemiyorum diyen bir müslüman olduğum için de burada dahi linçleneceğim. düşünce özgürlüğü bizim ve bizler gibi ülkeler için hayaldir. atatürk’ün dediği muasır medeniyete ulaşsak dahi bir hayaldir. bu ülke insanı osmanlıdan kalma arap kültürünü bünyesinden bir gün atarsa mümkündür..

tuhaf bir kavram. sosyal medya zaten sağcılara yeterince giydiren girdilere sahip olduğu için sağcılara değinmeye gerek yok ama bu kavramın azılı savunucu olduğunu iddia eden solcular da kavramın yalnızca kendi lehlerinde, sınırlarını kendileri çizdiği kapsamda kullanılmasını istiyor.

pankart açan, yürüyüş yapan, slogan atanlara tazyikli su sıkılan bir yerde düşünce özgürlüğünden bahsetmek insanın zoruna gider. çünkü yok.

devletin başındaki kişiye bir laf etsen müebbet bile yiyebilirsin. onun gibi düşünmeyen mutlaka cezalandırılıyorsa, yazacak ne kalır?

her zaman ve her koşulda savunulması ve yaşatılması gereken özgürlüktür.

tekrar yükselince, tüm anlamını yitiriyor ne yazık ki...
en saf ve özgün halini, düşünce görüyoruz...

mesela emin çapa... mesela uğur dündar.. şu sıralar ismail küçükkaya...
şirin payzın, ayşenur aslan, ismail saymaz...

sadece gazetecilerde de değil... erol büyükburç mesela...
öyle bir düşmüştü ki bir zamanlar, özgürlüğün everest tepesindeydi!
ilyas salman da ekmeğini yiyor mesela şu sıralar.

zirvedeyken bu kadar özgür olamazsın! bu bir gerçek, günümüz dünyasında...
zirvedeysen şayet, birileri istediği için oradasındır!
ve o birileri, senin özgürlüğünü kısıtlar sürekli.
birçok avantajı var tabii; şan, şöhret, kazanç...
fakat özgür değilsindir!
özgür olabilmek için, ya sakin ve emin adımlarla aşağıya doğru ineceksin...
ya da düşeceksin!
yuvarlanacaksın hatta sonra...

canın çok acıyacak belki ama...
bilirsin artık; özgürsün sonunda!

topraklarımızda insanlar insanlar fanatik tutumlarını kendi düşünceleri sanıyor ve kendi fanatik tutumlarını karşı tarafa baskılıyor.

bu doğal olarak fanatik tutumların çatışmasına sebebiyet veriyor.

ülkemizde mevcut olmayandır.

istediğimiz her şeyi düşünebiliriz, bunda elbette özgürüz. ama esas sorun bunu dile getirmekte.
sen birinin şerefsiz olduğunu düşünebilirsin,ama bunu dile getirirsen suç işlemiş olursun. gibi gibi...

düşünce kalkmak yada kalkmamak özgürlüğü. bi dakika ya sanki böyle değildi bu*

insan haklarında yer alan demokrasinin temelindeki ilkelerden biridir. bir konu yada olay hakkında araştırma, geliştirme, sorgulama ,yorumlama ve ifade edebilme yetisidir aslında .
-ülkemiz de var mı?
+ haa yok yaa

adı üstünde yalnızca düşünce özgürlüğüdür. dile dökmediğiniz sürece özgürsünüz :d

düşünenin özgürlüğünü kısıtlayan davranış biçimi.

düşünce özgürlüğü vardır elbette de, düşünene yoğdur ağam benim.

ülkede ve sözlük olmayan özgürlüktür.
ülkede sosyal medyada sansür var. (yasa ile belirtilmiş hemi de.)
sözlükte de sansür var.
o yüzden böyle sansürcü zihniyetle yönetilen bir yerde bu başlıktan bahsetmek aşırı komik ve gülünç. asdflgfd.

öyle bir tamlamanın olduğunu bile sanmadığım başlık. eğitim sistemi dahi düşünmemek üzerine kuruluyken daha fazla konuşmanın anlamı yok.

ülkemizde ve sözlük olmayan terimdir. ne özgürlüğünden bahsediyorsunuz. burada bile sansürün kralı var. bu sözlük asla düşünce özgürlüğünden bahsedemez. gülünç olur.

tc anayasası 26. madde. herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı,resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.

fakat bu demek değildir ki ben özgürüm deyip zırvalayacaksın. kanunda yer alan ifadenin altı doldurulmalı. evet ben de inanmıyorum özgürlük olduğuna ancak bu demek değil ki inanmıyorum diye yükleniyorum sağa sola. madem ki bir yetersizlik eksiklik var o halde çözüm yolu üretmek gerek elbet. ama bu da işime gelmiyor. zaten gelse şimdi bu satırları silivride soğuk yatağımda günlüğüme yazıyor olurdum.

düşünmekten bu kadar çekinen bir toplumun böyle bir özgürlüğe hakkı var mı bilmiyorum. aslında biliyorum ama içeri girmemek için kendi sansürümü uyguluyorum. sayın sözlüklüler basit bir örnek ile sonuçlandırayım. memleketimiz oldum olası tekelci zihniyetin esiri olduğu için bunun siyasi ayağı yoktur. neden diyeceksiniz? demeyin! soru sormayın bakalım çok fazla. 116 tane aktif siyasi parti olan güzel yurdumun 5 tanesi etrafında dönüyor olması güneşi gülüşüne sığrdıran 5 liderden mi kaynaklanıyor gerçekten? hadi amaaa!!! atasporu siyaset olan ülkemizde nasıl bir kısır döngü olduğunu çelik dongi dongi dongi daga daga daga daaa diye haykırmadı mı? ama noldu sonra hemen değişti çelik bile! ne dedi? artık devir değişti e tabi çelik de değişti dedi. fırıl fırıl maşallah süphanallah hocam.

bilin bakalım geriye kalan 111 siyasi parti ne yapıyor? hiç! evet! düşünce özgürlüğü adı altından kendi payına düşen yağı ekmeğine sürüyor. kağıt üzerinde özgür düşünceli genç yaşlı sözlüklüleri gözlerinden öperken konum belli zaten. pabucumun sanatisti! mahlasıma has sigara çamaşır bir miktar para bekliyorum. hadi ben tatile. silivri çok güzel gelsenize.

turkiye’de akp ile birlikte herkes kucuk birer “akpcik”e donustugu icin artik ulkede kesinlikle olmayan seydir dusunce ozgurlugu.

türk teorisinde var olan.ancak uygulamaya geçildiğinde mutlaka başa çorap ördüren, seni bin pişman eden iki kelime.

bence düşünce özgürlüğümüzü kullanamıyoruz mesela üniversiteler farklı fikirlere de sahip olsan kendi fikrini açıkca ifade edeceğin en iyi ortam olarak bilinir ama yanılıyoruz bir fikrini söylediğinde hocalara uymazsa ne kadar başarılı olursan ol seni dersten istediği gibi bırakabiliyor(bölümümüzde çok çalışkan bir çocuk var hocaya uymayan bir fikrini belirttiği için sürekli dersten kalıyor) keza arkadaş ortamı da öyle çevrende öyle bu yüzden bazen istediğin her şeyi söylüyemiyorsun fikrini yansıtamıyorsun. bazı insanlar istisna olabilir her türlü düşüncesini söyleyen arakadaşlar da var, doğruda olsa yanlışta olsa söyleyebilmeli insan bu fikri duyunca yeterki kavgaya kine oturtmayalım.