erkekler kadınları neden zor anlıyor sorunsalı

siz konuşunca aklımız saçlarınıza ve göğüs dekoltenize kaydığı için tam anlayamıyoruz.

anlamıyor değil anlamamazlıktan geliyor diye düzeltilmesi gereken başlıktır.

bazen çok basit bir durumu labirent çevirdikleri için olabilir..
kimi zaman da işine gelmediği için çok iyi anlamıyor taklidi yapabilir..
sorunsal iki cinse bağlı olarak değişmektedir..

insan kendini ne kadsr anlayabiliyor ki başkalarını anlasın.

anlamak için çabalamadıklarına eminim.

atom fiziği değildir.

pekala anlaşılabilir. ancak anladığım halde gereksiz bulduğum o kadar çok şey vardır ki, anlamamazlıktan gelmiş olabilirimdir.

erkek kadın değil kimse kimseyi anlamıyor çünkü kimse kimsenin ne yaşadığını bilemez.

ben insanları anlayamıyorum genelde kadınlar şöyle dursun. kadınlara fazla değer veriyorumdur belki.

şu tarz genelleme içeren ve gereksiz olan sorular ne zaman biter, tahminen, acaba?

#135202

doğru ben ne demek istediklerini çok düşünüyorum yorumluyorum ama yanlış yorumluyorum bunu da bir araştırsınlar dediğim başlık.

erkekler nettir. onlar için bir şey ya siyahtır ya beyaz. kadınlar daha çok ayrıntı odaklıdır. onlar için bir pembenin bile en az on tonu olabilir...

çünkü kadınlar kendini anlatamıyorlar.
kendini anlatamayanı ben nasıl anlayayım.
bebek gibi mıkırdanıp duruyorlar direkt desene şu şöyledir bu böyledir diye.

erkekler kadınları anlıyor mu?*

çoğu kadın bile kendini anlamıyo ki erkekler nasıl anlasın ?

duygusal olmayan ilişkilerde erkekler ve kadınlar müthiş bir bağ ve iletişim kurabilirler. kadın ve erkek dostlarınız vardır, sorun da yoktur. onları anlar, dinler, onlar tarafından anlaşılır ve dinleniriz. birbirimizi seçmişizdir. bu güzeldir. aranızda herhangi bir şeyin gerilimi olmaz. olsa bile geçer gider. su gibi akar iletişim. ve fakat duygusal meselelerde arayışlar çok farklı olabiliyor. kadın başka, erkek başka bir şey istiyor. bir erkeğin sadık olması, tüm kalbini açabilmesi, ilk adımı atması zordur. çünkü erkek sorumluluk alacağını bilir her eyleminde. kadınsa temelde çocuğuna baba arıyor. sorumluluğu devretmek üzerine kuruyor ilişkisini. bulacak birini ve diyecek ki; "ha bu o." arayışlar dinecek. tek yatırım o erkeğe ve gelecekteki çocuğa olacak. yüksek niteliklere gereksinim duyuyor haliyle. olgunluk, maddi güç, fiziksel güç, üstün zeka, kapasite, sosyallik.

duygularımızın işi kolaylaştırması gerekirken bilakis işler daha da zorlaşınca çatışmalar da başlıyor. erkeğin dili çok çözüm odaklı bir dil. yapı olarak da öyle çünkü. hemen halletmek istiyor. kadın belki de halletmek istemiyor. meseleyi anlamak halletmek demek değildir. anlaşılsın istiyor bile olabilir sadece. çatışma her yerde ve her şekildedir aslında. en aza indirmek sadece duygusal olarak sıfırlanmakla mümkün gibi. ona hiçbir şey hissetmezseniz ilişkiyi ödev bilinciyle sürdürebilir, daha planlı bir hayat yaşar, çoluk çocuğa karışır ve ölürsünüz. biter gider.

şeye girmiyorum bile; "ay işte kadınlar çok zekiler erkeklerse aptal o yüzden erkekler kadınları anlamıyor." geçelim bunları. mesele üstünlük değil. mesele aynı dili konuşabilmek.

basit kesirler bileşik kesirleri zor anlar.

geçenlerde bi stand-up izledim. şey diyordu "anlamak istemiyoruz ki". e doğru. baktı ilkinde anlamıyor, sonra da uğraşmıyor. aslında denklem bu kadar basit.

şu başlıkta yazılanları bile anlayamadım. ya anlaşmasak sadece sevişsek olmaz mı?

erkeklerin söz hakkı elinden alınmış ne denilebilir ki .
erkekleşen kadınlara , kadınlaşan erkeklere lanet olsun ...