sevme ihtiyacımızı karşılıyor. sevilmek kadar sevmeye de ihtiyacımız var ve bence psikolojik bozuklukların çoğu sevilme değil sevme ihtiyacından dolayı.
çirkin bir dünyada sevecek bir şey bulamamaktan korkuncu yok.
bu esnada masum bir kediyi sevmek, bir çiçeği sulamak yaşatmak çoğu derde devadır.
devamını gör...
çoğu zaman yataktan çıkmak istemiyorum. tatil günüyse yatmak daha mantıklı geliyor ama o hayvan yalnız , o hayvan miyavlıyor.

bu şu demek , uyandığının farkındayım. beni içeri almazsan çok sıkıldığım için miyavlamaya başladım ve ne kadar azimli olduğumu biliyorsun.

hemen kapıyı açıyorsun ve hop diye yatağa atlıyor. işte o zaman diyorsun ki bana ihtiyacı var. bunu hissediyorsun. bu kendini kandırmak değil gözlem. hayvan senin yanına gelip gurulduyor. sev beni diyor daha ne yapsın.
devamını gör...
keşke bir ev hayvanım olsa dediğim başlık. umarım ilerde bende kendi evimde hayvan sahiplenebilirim
devamını gör...
galiba iki hafta oluyor, küçük bir kedi sahiplendim ve o geldiğinden beri çok daha mutluyum, neşeliyim.

sevmek insanı çok değiştiriyor..
devamını gör...
insanın enerjisini en yüksek seviyelere çıkardıkları bir gerçektir. onların o tatlı tatlı bakan bakışları, yumuşacık tüylerini okşamanın verdiği mutluluk tarif edilemez. en stresli olduğum zamanlarda bile içimi yumuşacık, sıcacık yapıyorlar. iyi ki varlar bu hayat onlarsız çekilmez.
devamını gör...
bir adam ev hayvanı olarak iguana besliyor. bir değil iki tane. bazen görüyorum. boynuna sarmış caddede geziyor.
1) bunun okşanacak tüyü yok ki
2) adamın konuşmaları, hareketleri, vücudundaki dövmelerin yoğunluğu falan adamın psikolojisinin hiç de düzgün olmadığını gösteriyor.
bir de piton ve piranha besleyenler var. onlardan hiç söz etmiyorum bile.
sonuç:
yanlış önermedir.
devamını gör...
7'den beri uyanığım, birkaç gündür uykumu doğru düzgün alamıyorum onun yüzünden. daha çok bozdu benimkini. *
devamını gör...
benle evlenecek hanımım için bir neden daha.
devamını gör...
siz bir de bunu o işe yaramaz hayvanların anasına babasına sorun...
he tüylü dostlar mı?
onlar ayrı ya, onlara sarılırım*
devamını gör...
insana kendisini tanrı gibi hissettirdiği için olabilir. düşünün ki hayvanın hiçbir suçu olmamasına rağmen müebbet hapse mahkum etmiş azami 110 metre kare bir alana hapsetmişsiniz. bazılarını boyunlarında ip bir saat havalandırmaya çıkarıyorsunuz ve aynı yerlerde tur atıp duruyorsunuz. hepsi o. buna siz karar veriyorsunuz.
evde nerede yatacağına, ne yiyeceğine, ne içeceğine, bunları ne zaman yapacağına siz karar veriyorsunuz. cinsel olgunluğa erişince gidip taaşşuklarını aldırıyor, yumurtalıklarını patlatıyorsunuz. cins bir hayvan olup yavrusu para getirecekse kimle çiftleşeceğine karar veriyorsunuz. yaşlanınca veterinere götürüp "uyutuyorsunuz"; rip.
abd'deki köleler bile bundan fazla özgürlüğe sahipti.
e huzur veriyormuş. verir tabi. patrona laf söyleyeme, karına, kocana, anana, babana, sana kazık atan esnfa bir şey diyeme. yönetebildiğin tek canlı kedin. huzur verir tabi.
devamını gör...
meseleye "hayvan besleme" olarak bakınca ve yalnızca ondan gelecek faydayı gözetince, psikolojinin şeker gibi olmasını umabilir kimileri. hayvan beslenmez, hayvanla beraber yaşanır. beraber yaşamanın koşulları var; onun menfaatini, sağlığını, huzurunu, ihtiyaçlarını hissetmek, görmek, karşılamak. beraber yaşadığınız her kim ve ne olursa olsun bunu yapmak durumundasınız zaten. çocuk da böyle, köpek de, kuş da, kedi de, anne ve baba da.

size huzuru hissettiren şey ise üzerinize düşenleri eksiksiz yapmış olmaktan başka bir şey olamaz. karşılıklı verilen sevgi, şefkat, düşünme, hissetme de cabası. elinizin altında canınız çektiğinde tüylerini okşayacağınız, sesini dinleyeceğiniz, zamanını, mekanını sizin belirleyeceğiniz turlamalara alet edeceğiniz, janjanlı cinsleriyle hava atacağınız bir oyuncak değil ama hastalığıyla, temel ihtiyaçlarıyla, huzuruyla tıpkı sevdiğiniz bir yakınınıza duyduğunuz sorumlulukla ilgilenmeniz gereken birer canlı onlar.
devamını gör...
evet de.. köpek süsü verilmiş küçümen ses bombaları var.. sahipleri belki alışıp yok sanıyorlar ama çevrenin psikolojisini de biraz düşünseler diyorum.. yani mesela..
(hepsi de ağzı kulaklarında "zararsız zararsız" savunmasında. lan hepsi zarar olsa kaç yazar.. tehlikesi değil gürültüsü var. benim psikolojim huzurum seninkinden değersiz mi.. susturamıyorsan taşıyıp gezdirme mereti. hayvancağıza mı kızacaksın, dikkat çekmek için onu taşıyan cıstak açmış şahinli apaçiden farksıza mı. şaşırıyor insan.)
umarım ilgilileri 'meşaz'ı almıştır..
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ev hayvanlarının psikolojiyi olumlu etkilemesi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim