geceye psikolojik bir tespit bırak

herkesin bir uzmandan terapi alma ihtiyacı vardır. o kadar çok travma var ki, farkında bile olmadığımız. üstünü örtüp hasır altı ettiğimiz, çok fazla duygudurumu ve anı mevcut. bize hissettirmeden bugünümüzü feci şekilde etkiliyor. bunu uzun zamandır bahanelerle ertelemiş ve sonunda terapi almaya başlamış biri olarak söylüyorum. bu benim kendi görüşüm ve deneyimimden yola çıkarak söylediğim bir şey bile olsa dikkate alınmasını dilerim. insanın nasıl fiziksel sağlığı ile ilgili doktora gitmesi gerekiyorsa, ruh sağlığı için de ihmal etmemeli bunu. *

“insan kendisini olduğu gibi kabullenen bir 'yer'e ait hissediyor kendisini, düşünce ve duygularından utanç duymadığı, kınanmadan buyur edildiği, kendisini güvende hissettiren yere. yaralarının görünmesinden korkmadığı bir yere. insan yurdudur insanın.”
kemal sayar

insanların gerçek kimliklerini, gerçek karakterlerini görmek için onlara güç verin. bu gücün karşısında bozulmuyorlarsa olur onlardan.

genç yetişkin döneminde ve yetişkinliklerinde; sürekli öne çıkmaya, başkalarını himayesi altına almaya, lider gözükmeye, hiçbir türlü yenilmeyeceğini; çok güçlü ve başarılı bir insan olduğunu herkese ve özellikle kanıtlamaya çalışan insanların çocukluk dönemleri; aşağılanma, dikkate alınmama, ezilme duygularıyla geçmiştir. bunun neticesi olarak oluşan durum aşağılık kompleksidir.

aslında kimi zaman neden yaptığımızı bilmediğimizi düşündüğümüz davranışlarımızın bile altında bir sebep yatar. hani sorarlar bazen, “neden böyle yaptın” diye ve siz de bir şey bulamayıp “bilmiyorum” cevabını verirsiniz. cidden bilmiyor olabilirsiniz evet lakin bu bir sebebi olmadığı anlamına gelmiyor. her şeyin bir sebebi vardır, her şeyin. çünkü biz ne kadar tam tersi sansak da bilinç düzeyinden ziyade bilinçaltımız ile yönetiliriz. davranışlarımızın ortalama 7/10’si bilinçaltı tarafından yönetilir. psikoloji şahane bir şey. bilinçaltınızı tanırsanız ve kısmi anlamda yönetmeyi öğrenirseniz hayatınız olduğundan çok daha iyi bir hal alacaktır.

kendisiyle ben diliyle konuşan bir insan için normal, sen diliyle konuşan biri için ego sahibi diyebiliriz. en tehlikelisi o diliyle konuşanlardır psikolojik bir rahatsızlığı olan kişilerde görülür. denedim ve onayladım.

her gülüşün arkasında bir hüzün vardır.

hepimizin psikolojisi bozuk. yaklaşık 20 yıldır. vicdanımızı kaybettik ,adalet duygumuz zaten "ben"cilliğimiz tarafından ezildi. haksız olduğunu kabul edene madalya takacak hale geldik. egolar şişme bot gibi. freud yaşasaydı çok eğlenirdi valla bizle. toplumca klinik vakayız

birinden sebepsiz yere nefret ediyorsak , o kişide kendimizde istemediğimiz ama aslında varolan bir şeyin olması kuvvetle muhtemel.

sevdiğiniz birinin varlığında sizi neredeyse hiçbir felaket üzemez.

sevdiğiniz birinin yokluğunda sizi hiçbir mucize sevindiremez.

üçe gerek yok, bazen tek yanlış bütün doğruları götürebiliyor.

ortak payda acı olduğunda eşitlenmek daha kolay oluyor.

çelişkiler; bir kağıda ters yönde uygulanan kuvvetler gibidir. ruhta yırtıklara sebep olur. organik temelli olmayan ruh hastalıklarının temeli çelişkilerdir.

kendilerini ağırdan satan insanların çoğu, hafife alınmaktan en çok korkan kişilerdir.

psikopatlar televizyonda, gazetelerin 3. sayfalarında gördüğünüz tipler değildir.

psikopatlık çok başka bir rahatsızlıktır.

*aşık olmak ile obsesif-kompulsif kişilik bozukluğuna sahip olmak vücutta aynı biyokimyasal etkiyi yaratıyor.

*en iyi tavsiyeleri veren insanlar, genellikle en çok sorunu olanlardır.

*herkesi mutlu etmeye çalışan insanlar , en çok yalnız kalan insanlardır.

*kendini değersiz görürsen seni değersiz hissettirecek insanlarla karşılaşırsın.

hani ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde yatanlara deli deyip aşağlıyorsunuz ya. heh orada olması gerekenler biz değiliz, sizin gibi aşağlık yaratıklardır. delilik kötü bir durum değildir. bir "farkındalıktır" ama sizin gibi vasatlar toplumu oluşturuyor. keşke ömür boyu ruh ve sinirde yatsam. 1 aylık yatışımda inanılmaz bir farkındalık yaşadım ve gerçekten harika insanlar tanıdım. hala tedavim devam ediyor ve daha iyi bir insan olma yolundayım.
edit: ek olarak mevsim geçişi dönemine girdik ve depresif ruh halleri ortaya çıkacaktır. bipolar, majör depresyon, borderline ve şizofreni hastaları dikkatli olsun.

anaaağğ fark ettim ki beni etiketlemişler a dostlar.
ben bir iki tespit yapmıştım sözlükler arası
resmen damgalanmışım.
lan olm ülkedeki siyasi durumu neden sözlüğe yaydınız ben biraz dalga geçmiştim
şucu ya da bucu olmak zorunsa mıyız lan biz arada kalanlar
amma büyüttünüz b'olm
illa taraf tutmadıgımızı belli etmemiz için susmak ya da araya kaynamaya çalışmak mı lazım
pasif değilim sesim de çıkıyor işte naapalım
neyse.
alın sözlükleri de arkadaşlıkları da başınıza çalın
hayır ne hayrını gördüm ki birkaç koddan oluşan teknolojik bir oluşumun ben zaten kağıt kalem yazan biriyim burası olmasa evimin duvarına da yazarım
ha, bir de sahte arkadaşlık ve dost ayaklarınıza inanmıyorum biriniz birinize karşı çıksın bi çıkıntılık olsun bakın nasıl patır patır dökülüyor arkadaşlıklarınız.
sen öyle demiştin de bu da zaten böyle diyw çirkefleşecek potansiye görüyorum hepinizde. ifşalar falan dönüyor random eylemeyenlerden zaten.
bütün bu anlamsızlığın içerisinde biz
evet biz, sadeve yazıyoruz arkadaşlar.
yaşamaya ve yazmaya çalışanlar var.
hayat zaten zor
başlarım sizin dramalarınıza popülist hınzırlar sizi hı.
neyse.
beni etiketleyin istediginiz kadar.
bizdeee sizzdenizz bizdee sizdenizz
şaka şaka ben ne burdanım ne ordan
ne sizdenim ne ondan
burada yerinizin ne kadar güçlü olduğu biraz sakat iş
adımı sanımı kimse bilmez.
zaten bilse de dükkanı kapatıp gittin mi lim ne yapsım birkaç güne unutulursun
bak nick altıma.. ohoo.
neyse uzun lafın kısası siz g*tünüzden anlarsanız insanları ne düşman eksik olur ne rahatlık ne arkadaş.
sürekli kaos.
helal lan.
o değil de bu sözlüğe gerçekten bir şeyler yapmak isteyenlerden biriyim.
hazır olmadıgını ve daha zamanı var biliyorum.
fakat hiç umudu kesmedim
düşmanlaştırılan bir taraf da yok fakat bir kıyastan gelen gerginlik var öteki sözlükte
ve büyük ihtimalle kuran kişinib kırgınlığınsan geldigini düşünüyorum yoksa diğerlerinki biraz faso fiso şımarıklık.
siz emek edin kucak açın ki gelenlerin katkısı olsun.
yoksa benim kendi adıma ajanlık falan yaptıgım yok laf sokmak istesem sokarım gördügüm başlıktan cümleden dem de vururum kendinizi bu kadar önemsemeyin
sen de ölüyorsun neticede.
filmin sonunda kaç puanın var kaç entryn var sayaçla cennet kapıları açılmıyor.
sakin ol ve savaşınızı bitirin.

herkesin sorunlardan şikayet edip aynı ölçüde de sorunun bir parçası olması.