881.
yaşamak, bu kadar gereksiz pahalı olmamalı yahu, altı üstü yaşayacağız, amma abarttılar
devamını gör...
882.
mermi. poligona gidemez olduk a dostlar.
devamını gör...
883.
su
devamını gör...
884.
avmlerdeki çocuk eğlence parkı biletleri. gel yeğenim hotwells araba alırız o paraya.
devamını gör...
885.
apple. herhangi ustun bir ozellige sahip olmamasina ragmen diger hepsinden daha pahali.
devamını gör...
886.
arz, talep, maliyet meselesi. o yüzden hiçbir şey gereksiz pahalı değil.
devamını gör...
887.
mobil telefon konuşma ve internet paketleri
ev interneti
gaz
su
elektrik
etin her türlüsü (kırmızı,beyaz hepsi)
peynir
zeytin
zeytinyağı
tereyağı
ev interneti
gaz
su
elektrik
etin her türlüsü (kırmızı,beyaz hepsi)
peynir
zeytin
zeytinyağı
tereyağı
devamını gör...
888.
(bkz: içki)
devamını gör...
889.
ses kayıt teknolojileri ekipmanları
motosikletler
konser biletleri
alkol
bilgisayarlar
bi tek insan hayatı ucuz silktiğim memleketinde
motosikletler
konser biletleri
alkol
bilgisayarlar
bi tek insan hayatı ucuz silktiğim memleketinde
devamını gör...
890.
plajda yüzmek. olm kum, deniz her yerde var lan. memleketin üç tarafı çevrili bunlarla. belediyeler birilerine peşkeş çekiyor diye denize girecek yer arıyorsun tırım tırım. hiçbir şey istemiyorum olm sizden. şezlong da istemiyorum, havlu da istemiyorum, yiyecek, içecekle de derdim yok. şu koduğumun denizinde iki tur yüzüp gideceğim.
isteyene yine hizmet verin. hizmete karşı değilim. ben de seviyorum parasını vereyim, ötesini düşünmeyeyim mantığını ama bunu zorunlu tutamazsınız güzel kardeşim. ben belki öğle arasında gelip, bagajımdaki çantadan aldığım şortumu arabanın içinde giyip, denize girip, iki tur yüzüp, işime devam edicem ya da sabah kalkacağım yüzüp evime döneceğim. kahvaltımı yapacağım, yemeğimi yiyeceğim. sonra, bi tur daha gelip yüzeceğim. denizi nasıl kapatıyorsunuz, aklım almıyor gerçekten.
düzeltme: plajda yüzülmez. denizde yüzülür.* bilerek düzeltmeyeceğim. mallığımı herkes görsün.
isteyene yine hizmet verin. hizmete karşı değilim. ben de seviyorum parasını vereyim, ötesini düşünmeyeyim mantığını ama bunu zorunlu tutamazsınız güzel kardeşim. ben belki öğle arasında gelip, bagajımdaki çantadan aldığım şortumu arabanın içinde giyip, denize girip, iki tur yüzüp, işime devam edicem ya da sabah kalkacağım yüzüp evime döneceğim. kahvaltımı yapacağım, yemeğimi yiyeceğim. sonra, bi tur daha gelip yüzeceğim. denizi nasıl kapatıyorsunuz, aklım almıyor gerçekten.
düzeltme: plajda yüzülmez. denizde yüzülür.* bilerek düzeltmeyeceğim. mallığımı herkes görsün.
devamını gör...