her ilde üniversite olması

maalesef yarardan çok zarar getiriyor. genç nesillerimizin eğitim seviyesi her gün daha da düşüyor. niteliğin önemini daha kavrayamadık.

üniversite olup eğitim olmaması oluşunca bir cacığa yaramıyor.

her ilde üniversite olduğunu iddia eden binalar var.

herkes çocuğunun hakim savcı, doktor, mühendis olmasını istiyor. halbuki bu ülkenin iyi bir duvar ustasına, işinin ehli bir aktara, topraktan anlayan çiftçiye de ihtiyacı var.
arz talep meselesi. okusun da ne okursa okusun kafasının sonucu. nerede okuyacak peki bu çocuk. her ile bir üniversite yapılacak ki herkes üniversite okusun.

(bkz: milyonlarca kalifiye işsiz olması.)

her mahalleye üniversite please.

gerekli donanım, akademik personel, kütüphane, laboratuvar, atölye olmadan sadece tabeladan ibaret kalmaması dileğiyle...

nicelik ve niteliğin aksine tezahür etmesi durumudur.

ülkenin genç nesli lise sonrası hemen işsiz damgası yemesin diye kurgulanmış oyalama taktigi. ikincil faydası ise yurdum anadolu insanın aç gözünün tatmin olmasını sağlamasıdır; orantısız kira artışları, betonarme yapılanmayı hızlandırması, cafelerın sayıca artması vb.

(bkz: yüksek lise)

bir yandan herkes tarafından ulaşılabilir olmasının güzelliği diğer yandan mezun çokluğunun sebep olduğu işsizlik.. iki ucu b*klu değnek

lüzumsuz olan bir durumdur.
üniversite nicelik olarak artmasından ziyade nitelik olarak artması gerekiyor.
mezun olup işsiz olanların sayısı da çok fazla
birilerinin bu duruma bir çözüm bulması gerekiyor.
balık baştan kokuyor. o yüzden ilkokulda çocukların yeteneklerine göre lise yönlendirilmesi yapılması gerekiyor.
meslek liselerine gereken önemin verilmesi gerekiyor.
ara eleman ihtiyacı bu kadar fazla iken, çocukları üniversiteye yönlendirmek ne kadar doğru
sonrasında ne olacağı belirsiz.
ciddi bir rehberlik ve yönlendirmenin yapılması gerekiyor.
bide veli ayağı var. benim çocuğum üniversite okusun. tamam okusun da üniversite okuyunca ne olacak. ne istiyor ne planlıyor. cevap yok.
diploma artık iş bulmak için yeterli olmadığı bu kadar net bir şekilde ortada iken
barajın ortadan kaldırılması, her ilde üniversitelerin olması için yapılan uğraş.
9 10 matematik neti ile mühendis olan çocuğun bilime veya bize ne katkısı olacak
eğitim konusunda anlık yapılan kararların bize ne kadar zarar verdiğini fark edilse artık
bu tutmadı şunu yapalım ile eğitim planlaması olabilir mi.
her ilde üniversite olmasın nitelikli olsun, az olsun ama öz olsun.

nitelikli bir okul değilse gitmesin. okulun tırt olduğunu anlamak zor bir şey değil. kendine değer katmak yerine iki karı peşinde koşayım diye universiteye gidenlerin mezun olduktan sonra ağlaması kadar tezat bi durum bilmiyorum

nerde çokluk, orada .okluk sözünün cuk oturmuş halidir. çok okul açıca eğitim kalitesi artmıyor malesef

her ilde üniversite olmasında bir sorun yok. sorun olan her ilde üniversite denen kurumun asgari düzeyini sağlamanın çok uzağında kurulması.

maşallah dedirtendir. hayvan terli artık bu ülkeyi kimse tutamaz. sizde 1 profesör varsa bizde 1'e 1000 var.

her ilde dağ başı üniversiteleri, istanbul'da e-5 üniversiteleri. sorsan prof. akademisyen var mı? o ne derler. çoğu o halde.
bir beton bina , bir tabela. tabii çoğunluk.

arkadaşlar üniversite olmasaydı eğer şuan o boşuna okuyor dediğiniz insanların hepsi hayatı tamamen bitmiş olacaktı. 4 senelik bir okul hayatını doğru kullanan bir birey işte yapar , hayatını da kurtarır. ama 18 yaşındaki bir çocuk okul biter bitmez işe başlarsa henüz ortaya çıkmamış becerileri körelir. hepinizin aile maddi olarak güçlü arkanızda duruyor olabilir fakat durumu olmayan insanlar için son çıkış kapısı oluyor bu mevzu.

ilden artik mahalleye evrilen durum.

her ilde ki aptal sayısına eşit