1.
abbas kiarostami ve majid majidi gibi ünlü yönetmenlerin filmleriyle izlemeye başladığım sinemadır.
son dönemde çok beğenilse de ben fazla sevmiyorum iran filmlerini. konusu çok güzel olanları var ama iran filmlerini izlemenin biraz sabır gerektirdiği kanısındayım ya da biraz alışmak gerekiyor. filmin konusu etkileyici olsa bile bana büyüleyici gelemiyor. çok sakin akan filmler çoğunluğu zaten ama sakinliği de boğucu havaya sahip. iran sinemasindan kaliteli film önerebilecek yazarların tavsiyelerine açığım.
son dönemde çok beğenilse de ben fazla sevmiyorum iran filmlerini. konusu çok güzel olanları var ama iran filmlerini izlemenin biraz sabır gerektirdiği kanısındayım ya da biraz alışmak gerekiyor. filmin konusu etkileyici olsa bile bana büyüleyici gelemiyor. çok sakin akan filmler çoğunluğu zaten ama sakinliği de boğucu havaya sahip. iran sinemasindan kaliteli film önerebilecek yazarların tavsiyelerine açığım.
devamını gör...
2.
film önerinizle mesaj kutumu şenlendirebilirsiniz :)
e: örnek vatandaş mesaj kutumu şenlendirdi. önerileri;
sarhoş atlar zamanı
kirazın tadı
kaplumbağalar da uçar.
alyosakaramazov da mesaj kutumu şenlendirdi. önerileri;
cenaze için bir kaç kilo hurma
neredesin süpermen
kaplumbağalar da uçar
satıcı
ekmek ve gül.
e: örnek vatandaş mesaj kutumu şenlendirdi. önerileri;
sarhoş atlar zamanı
kirazın tadı
kaplumbağalar da uçar.
alyosakaramazov da mesaj kutumu şenlendirdi. önerileri;
cenaze için bir kaç kilo hurma
neredesin süpermen
kaplumbağalar da uçar
satıcı
ekmek ve gül.
devamını gör...
3.
şahsımda aşırı karamsar etki bırakan sinemadır.
devamını gör...
4.
inanılmaz bir sinemadır.
1997 yapımı cennetin çocukları
1999 yapımı cennetin rengi/allah 'ın rengi
2004 yapımı kaplumbağalar da uçar
filmlerini izlemeniz tavsiyemdir. fakat hepsi bol miktarda dram içerir dikkat ediniz. moraliniz çok yüksekse sizi diplere düşürür, zaten moraliniz bozuksa daha da dibe çeker haberiniz olsun. fakat mutlaka izleyiniz.
1997 yapımı cennetin çocukları
1999 yapımı cennetin rengi/allah 'ın rengi
2004 yapımı kaplumbağalar da uçar
filmlerini izlemeniz tavsiyemdir. fakat hepsi bol miktarda dram içerir dikkat ediniz. moraliniz çok yüksekse sizi diplere düşürür, zaten moraliniz bozuksa daha da dibe çeker haberiniz olsun. fakat mutlaka izleyiniz.
devamını gör...
5.
sinema dalında çağ atlasa da ülke olarak istenilen refah düzeyi ve siyasi ortama sahip değil. ortamı değerlendiren insanlar çıkmış ki kültürel anlamda çıtası yüksek bir halk olmanın gururu içerisindeler. bu da sinemada yeni anlayış, yeni perspektif, yeni sinema adamlarını ve yönetmenlerini ortaya çıkarmış. yazar neslihan acu, iran sineması hakkında şu tarifi yapmış :
bütçesi küçük ama insanlığı büyük samimi, dürüst filmler.
bütçesi küçük ama insanlığı büyük samimi, dürüst filmler.
devamını gör...
6.
devamını gör...
7.
a seperation, shahr-e ziba, forushande, darbareye elly gibi son zamanlarda da çok iyi eserler vermiş ışık gibi parlayan bir sinemadır.
devamını gör...
8.
kirazın tadı , yakın plan veya kanlı altın gibi filmlerle, dünyanın her yerinden mutlaka izleyicisine ulaşan muazzam bir sinemadır.
devamını gör...
9.
bütçe olarak düşük ama kalite bakımından yüksektir. ağır ilerler. sağdan soldan tepeden uçan görsel efektler yoktur. her şey sadedir aynı hayatın kendisi gibi. yönetmenler bizim gibi kendi kültüründen utanmazlar. neyse onu gösteriyorlar. yermekse yermek övmekse övmek.
zaten çoğu da sanat filmidir. altında derin anlamlar taşıyan dram filmlerine sahiptir. o yüzden herkes anlamaz. çoğunluk uçan maymunlar isteyip sevişen çiftler görmeye meraklı olduğundan bu filmleri görmezden gelirler.
insanlar mı tuhaf yoksa bu sinema mı çok durgun bilemiyorum altan.
zaten çoğu da sanat filmidir. altında derin anlamlar taşıyan dram filmlerine sahiptir. o yüzden herkes anlamaz. çoğunluk uçan maymunlar isteyip sevişen çiftler görmeye meraklı olduğundan bu filmleri görmezden gelirler.
insanlar mı tuhaf yoksa bu sinema mı çok durgun bilemiyorum altan.
devamını gör...
10.
farsça aşık olmak istemenize neden olan sinemadır.
devamını gör...
11.
benim de yazacaklarım vardı ama ben yeni övdüm de geldim.
devamını gör...
12.
13.
özellikle modern iran sineması'nın hastasıyım. sanat aracılığıyla yapılan bir başkaldırı gibi.
asgar ferhadi filmlerine ayrı bir parantez açmak istiyorum. kadınların acılarını anlatırken kadını yücelten, yüreklendiren, yol gösteren filmler. genelde aynı oyuncuları görürsünüz. aynı amaç uğrunda aynı yolda yürüyorlarmış hissi veriyor. mutlu oluyorum peyman moadi, shahab hosseini, taraneh alidoosti gibi oyuncularla sık karşılaşınca.
gösterdikleri cesaretin ve verdikleri emeklerin bir gün karşılık bulmasını yürekten diliyorum.
asgar ferhadi filmlerine ayrı bir parantez açmak istiyorum. kadınların acılarını anlatırken kadını yücelten, yüreklendiren, yol gösteren filmler. genelde aynı oyuncuları görürsünüz. aynı amaç uğrunda aynı yolda yürüyorlarmış hissi veriyor. mutlu oluyorum peyman moadi, shahab hosseini, taraneh alidoosti gibi oyuncularla sık karşılaşınca.
gösterdikleri cesaretin ve verdikleri emeklerin bir gün karşılık bulmasını yürekten diliyorum.
devamını gör...
14.
ıçinde sadece insan vardır. onlar da kendilerinden büyük kederleri ve sevincleri olan küçük insanlardır.
daha fazlasını bulamazsınız. bu yüzden herkes sevmez.
bence övdüm.
daha fazlasını bulamazsınız. bu yüzden herkes sevmez.
bence övdüm.
devamını gör...
15.
kısıtlı imkanların muhteşem senaryo ve yönetmenlerle buluşup şaheserler çıkardığı sinemadır. holywood'un parlak ışıklarını söndürüp gerçekliğin sivri uçlarıyla tanıştırır.
(bkz: sarhoş atlar zamanı)
(bkz: kirazın tadı)
(bkz: kaplumbağalar da uçar)
(bkz: cennetin çocukları)
(bkz: cennetin rengi)
(bkz: baran)
(bkz: sarhoş atlar zamanı)
(bkz: kirazın tadı)
(bkz: kaplumbağalar da uçar)
(bkz: cennetin çocukları)
(bkz: cennetin rengi)
(bkz: baran)
devamını gör...
16.
hakkında "şark'ın şiiri: iran sineması" adında kitap yazılmış. akademisyenler film tavsiyeleriyle sizi rehin almaya çalışırken sıkça başvururlar iran sinemasına. trt 3 izleyicileri bu ilimde derinleşmişlerdir.
devamını gör...
17.
vakti zamanında bir ödev yapmıştım... bakın tüm ortadoğu, kafkasya ve orta asya sineması ödev; abartısız söylüyorum eleme yapmadan önce 100 sayfalık ödevin 75 sayfası sırf irandı. hoca "en fazla 6 sayfa" diyince ağlaya ağlaya o yüz sayfayı 6'ya düşürdüm. vallahi yaptım. ödevi yazma aşamasından çok kısaltma aşaması ömrümden ömür götürdü.
aylar sonra şunu ekleyeyim.
twitter.com/xarunn/status/1...
videodaki adam, abbas kiyarüstami. iran sinemasının umut kapısı...
not: ödevi isteyenler olmuştu. arkadaşlar, ben o ödevi kaybettim maalesef. bilgisayarım formatlanınca ödevler gitti. kayıt ettiğim bir yer varsa da hatırlamıyorum. e-postamda adresleriniz kayıtlı. bulursam yollayacağım, söz veriyorum. aklımdasınız, unutmadım sizi.
aylar sonra şunu ekleyeyim.
twitter.com/xarunn/status/1...
videodaki adam, abbas kiyarüstami. iran sinemasının umut kapısı...
not: ödevi isteyenler olmuştu. arkadaşlar, ben o ödevi kaybettim maalesef. bilgisayarım formatlanınca ödevler gitti. kayıt ettiğim bir yer varsa da hatırlamıyorum. e-postamda adresleriniz kayıtlı. bulursam yollayacağım, söz veriyorum. aklımdasınız, unutmadım sizi.
devamını gör...
18.
ilginç bir sinemadır. ortası yoktur pek.
öyle ki bu sinemaya ait bazı filmleri izlerken, kendimi yerel uydu kanallarından birinde yerel olanaklarla çekilmiş üçüncü sınıf bir tv filmi izliyormuş hissediyorum. film bittiğinde keşke bir felaket filmi falan izleseydim, bu nedir böyle diyorum.
boğucu ve durgun kurguları oluyor bu filmlerin. ayrıca mekanlar da sıkıyor insanı. ki filmler genelde çevre ve teknoloji olarak 1990 ve 2000'lerde sıkışmış iran şehirlerinde geçiyor. ve iyice basıyor insanı o mahalleler,
sokaklar ve manzaralar.
konularda monoton oluyor genelde bu sinemada. mesela bir çocuk ve köpeği veya hasta babasını son günlerinde mutlu etmeye çalışan bir tekstil işçisinin yaşadıkları, veya çocuklarına oyuncak almak için ek işte çalışan bir babanın hissettikleri gibi. minimalizm bu sinemanın ana ilkesi gibi.
sonra başka bir filme bakıyorum iran sinemasından, mesela bir çoban aşiretinin günlük yaşamını anlatıyorlar. ancak bu anlatıyı birkaç asırlık çeşitli hikayelerle süslüyorlar, yetmiyor 3000 sene önceki pers mitolojisinden imgeler yerleştiriyorlar. ayrıca halk şarkıları ve hatta kilim desenlerini filmin gidişatını belirleyen ana unsur olarak seçiyorlar. filmin konusu şiirsel bir anlatı ile işlenirken, olaylara bir de sürrealizm katıyorlar. hem de bütün bu unsurları bir ahenk ile buluşturarak.
ve şehirde geçen boğucu iran filmlerinin yerinde yeller asıyor bu tip filmlerde. cennetvari bir yayla, berrak bir şelale, veya masal diyarı gibi bir vadide geçiyor mesela hikaye. neresi burası böyle, divan şiirlerinde bahsedilen cennetler mi, yoksa sürreal bir şekilde idealize edilmiş hayali bir yer mi diyor insan kendi kendine. ve film bittiğinde uzun ve dipsiz bir düş izlemiş gibi hissettiriyor.
öyle ki bu sinemaya ait bazı filmleri izlerken, kendimi yerel uydu kanallarından birinde yerel olanaklarla çekilmiş üçüncü sınıf bir tv filmi izliyormuş hissediyorum. film bittiğinde keşke bir felaket filmi falan izleseydim, bu nedir böyle diyorum.
boğucu ve durgun kurguları oluyor bu filmlerin. ayrıca mekanlar da sıkıyor insanı. ki filmler genelde çevre ve teknoloji olarak 1990 ve 2000'lerde sıkışmış iran şehirlerinde geçiyor. ve iyice basıyor insanı o mahalleler,
sokaklar ve manzaralar.
konularda monoton oluyor genelde bu sinemada. mesela bir çocuk ve köpeği veya hasta babasını son günlerinde mutlu etmeye çalışan bir tekstil işçisinin yaşadıkları, veya çocuklarına oyuncak almak için ek işte çalışan bir babanın hissettikleri gibi. minimalizm bu sinemanın ana ilkesi gibi.
sonra başka bir filme bakıyorum iran sinemasından, mesela bir çoban aşiretinin günlük yaşamını anlatıyorlar. ancak bu anlatıyı birkaç asırlık çeşitli hikayelerle süslüyorlar, yetmiyor 3000 sene önceki pers mitolojisinden imgeler yerleştiriyorlar. ayrıca halk şarkıları ve hatta kilim desenlerini filmin gidişatını belirleyen ana unsur olarak seçiyorlar. filmin konusu şiirsel bir anlatı ile işlenirken, olaylara bir de sürrealizm katıyorlar. hem de bütün bu unsurları bir ahenk ile buluşturarak.
ve şehirde geçen boğucu iran filmlerinin yerinde yeller asıyor bu tip filmlerde. cennetvari bir yayla, berrak bir şelale, veya masal diyarı gibi bir vadide geçiyor mesela hikaye. neresi burası böyle, divan şiirlerinde bahsedilen cennetler mi, yoksa sürreal bir şekilde idealize edilmiş hayali bir yer mi diyor insan kendi kendine. ve film bittiğinde uzun ve dipsiz bir düş izlemiş gibi hissettiriyor.
devamını gör...
19.
çok güzel filmleri olan sinemadır.
devamını gör...
20.
devamını gör...