nasıl sevilmek isterdiniz sorunsalı

masumca, gözüm arkada kalmadan, saygı ve şefkatin olduğu bir sevgi isterim.
öyle bir sevsin ki beni.. anlatamayım kelimelerle. onu sadece ben yaşayabileyim. 'onu' ve 'o' sevgiyi. *

çüküm avuçlanarak sevilmek isterdim; çünkü bir erkek, çükünden başlanır sevilmeye. en masum parçası çüküdür çünkü bir erkeğin, tepkisini en direkt fakat endirekt olmayacak şekilde gösteren uzvudur bir yerde. çüküdür çoğu zaman ele veren bir erkeği ve bir başkasının eline verdiği aynı zamanda.

elden dudağa, dudaktan kalbe uzanan, uzatılan bir sevdadır çük. pamuk şekeri gibi ağızda sönüp gitmekse de kaderi, nihayetinde aşkın, hazzın, tutkunun en ihtişamlı göstergesidir. bu yüzden sevin onu kızlar, en sevilesi oymuş gibi sevin üstelik. sevecek tek bir durak daha yokmuş gibi erkeğinizin bedeninde, bu çük, erkeğinizin ruhuna açılan bir tünel, ne bileyim bir tüp geçitmişçesine sevin onu.

hazır içim sevgiyle dolmuşken "hepinize iyi bayramlar" diye haykırmak istiyorum dostlar. haykırdım.

istemiyorum. kalsın kardeşim. böyle sevilmenin ıstırabını sieaahh.

eşşekler gibi.

(bkz: barnakların ucuynan)

kim tarafından sevilmek. sevgili mi platonik kişisi mi eş dost akraba arkadaş mı.
saygı duyularak önce. off ne havalı bir laf ettim.
biz sevgimizi belli edemiyoruz ya toplum olarak. hele eskiler. özellikle babalar sever ama çok göstermez.
böyle mi alıştık bizde. bazen gençleri görüyorum otogarlarda erkek kıza sarılmış kızın kafası görünmüyor. bana itici gelsede kime ne onlar muyluysa değil mi.

böyle kedi videolarında oluyor ya. pezorenk kedi kızın yüzüne patisini koyuyor saçlarını şöyle bir havalandiriyor. o masum bakışlar . kıracak incitecekmis gibide dikkatli davranıyor.

bizim için sevilmek kiskanilmak demek hatta. o bile güzel değil mi. bayram bayram böyle içsel şeyler yazmakta içimden gelmedi.
sevgi açlığım varmış beni sevin sevin beni. ahahah. ne güldüm ya.

saf ve temiz bir şekilde.

ben de onu seveyim o da beni sevsin karşılıklı olsun yani.

(bkz: doğrusunu unuttum)

bu konuda en iyi ölçüt yine benim.

beni, benim gibi sevecek biri olabilir. sevdiği zaman gözü hiç bir şey görmeyen, sevdiği insanı hayatının merkezine çeken ve her planını- programını ona göre yapıp, onu davet eden..

ayrıca tek hoyrat yanım özgürlüğüme düşkün olmam. kendi özgürlüğümü gözettiğim kadar, partneriminde özgürlüğünü gözetirim.

“ onunla bununla görüşme, buraya gitme, karşı cinsten arkadaşların olamaz, sosyal medya hesaplarının şifresi nedir, arkadaşlarınla club’a gidemezsin/ tatile çıkamazsın vb. “ saçma sapan sınırlamalarım ve kıskançlıklarım yoktur. kendisini kontrol edebilen, soğukkanlı ve öngörülü bir kadınım. ben karşımdaki insana güvenmeyi tercih ederim, ihlal ederse; hayatımdan çıkarırım.

karşılıksız.

dengeli ve sağlıklı bir şekilde sevilmek isterdim.

1 yıl önce "hastalıklı manyakça" demişim. şu an dönüp bakınca son 1 yıldır kendime, davranışlarıma, kadınlara karşı tutumuma galiba ben sevilmek istemiyormuşum.

sevdiğim gibi sevilmek isterdim. bu da biraz bencillik belki, bilemedim.

sağlıklı bir şekilde.her şeyin fazlası zarar.

olduğum gibi sevilmek isterdim.

çocuk gibi

bilmiyorum ama sevdiğim gibi sevilseydim süper olurdu.

saygılı bir şekilde sevilmek isterdim.
saygısızlıklardan sonra hiçbir şeye tahammülüm kalmadı, bu yüzsüzlüklerden sonra..
ondandır bu saygılı sevgi arayışım.

amasız fakatsız.

kim istemez ki?