normal sözlük yazarlarının vasiyetleri

sikko yaşantıma bakıyorum da, çoluk çocuk, efendime efeneyim, 68 yaşındaki hayat arkadaşımla kol kola girip bir boy yürümek filan hayal.

mezarımın başına bir bez bebek koyulsun. asyalı olsun.

kıyafetlerim ve varsa param garip gurebaya verilsin.

nudelerim ihtiyaç sahibi dullara servis edilsin. işi hallettikten sonra bir fatiha okurlar.

her şeyimizden faidelenilsin lütfen.

cenaze namazımdan sonra çıkışta live and let die çalınsın, ya da the final countdown

yazacağım vasiyet okunurken lütfen vasiyetimi düz bi şekilde değil makamlı olarak okuyun ve ajdar'ın müslüm'ü gelip kendi özel figürleriyle vasiyet okunurken dans etsin çok bi şey istemiyorum gördüğünüz gibi zaten vasiyet olarak da saçma sapan şeyler yazıcam maksat mevlüt dans etsin..

vasiyetimi güncellemek istiyorum.

hesabımda kalan üç beş kuruşla yemekler yapılsın, helvalar kavrulsun, asla benim için gelene verilmesin, sokakta dağıtılsın, biri öldü denilsin.

şirince'deki sokak köpeği maylo'nun hayatı son bulana kadar tüm masrafları karşılansın, arada köfte yedirilsin, sever o.

sarımsaklı kereviz her ortamda övülsün. bu allah nimeti ne güzel' densin.

lütfen mermer mezar taşı istemiyorum, tahta olabilir, mezarıma çiçekler ekilsin, ben çiçeksiz yapamam.

*

muhasebecim ve annem aransın, babama kesinlikle haber verilmesin. kitaplarım kütüphaneye bağışlansın ve hesabımdaki para ile cenazemden hemen sonra bir meyhaneye gidilsin.

mezarın biraz uzağına meyve ağacı dikilsin,mezarlığa gelenler ve kuşlar falan meyve yer en azından.

koleksiyonunu yaptığım mumları g*....
şaka.
bir yere kadar şaka...

sözlüğe 6 ay girmezsem anlayın ki ben ölmüşümdür.
arkamdan iyi adamdı deyin. kızlar iltifat etsin.
mesela, (böyle bir sevgilim olmasını çok isterdim.) filan desin.

kadavraya ayrılmam. ailemi ikna edemedim henüz ama onu da becericem.

insanların vasiyetleri onların aynı zamanda bu dünyada edindikleri düşünsel mirasın uygulanarak anılarının şereflendirilmesi esasına dayanır. bu, bazen bir suçlama, kalanlara bir vicdan muhasebesi yapma amacını taşıyabilirken, bazen de sadece anısını yad etme amacı taşır. kendi adıma belki vasiyet değil ama arzuladığım şeyler, şunlar olurdu:

- ölümümden sonra hiç bir şekilde vakit kaybedilmeden, islam'ın ilk dönemlerinde olduğu gibi hızlı bir şekilde toprağa verilmek.

- çocuklarımın ve hayatta kalmış olan sevenlerimin, ardımdan düzenli olarak kur'an okumaları ve namıma sadaka vermeleri.

- beni en çok kim sevmişse o kişinin, benim için yılda bir defa johann sebastian bach'tan (bkz: passacaglia), marin marais'den la reveuse, dire straits'ten (bkz: telegraph road)( alchemy konser kaydı) çalmasını.

- beni anmak için yılda bir kez sait faik'in (bkz: bir ilkbahar hikayesi) veya oscar wilde'dan mutlu prens öyküsünü okumasını

- beni hatırlamak için (bkz: das leben der anderen) ( başkalarının hayatı) filmini izlemesini isterdim.

-

yaşadığım gün sayısı kadar canlı beslensin. her biri en az bir kere. bir kişi de üstlenebilir, herkes ayrı ayrı da yapabilir. *

benden kalanlarla durumu olmayan yada okutulmayan kız çocukları okutulsun.

çocuklara pasta ve balon dağıtılmasını istiyorum.

lütfen tüm borçlarımı ödediğinizden emin olun, sonra da hayatın tadını çıkarın. kendime ait olan son patates cipsi poşetini de sizin için sakladım, onu da adil bir şekilde paylaşın.

ölüyorum tanrım
bu da oldu işte

her ölüm erken ölümdür
biliyorum tanrım

ama ayrıca aldığın şu hayat
fena değildir

üstü kalsın...

cemal süreya

kuzen üçlü koltuğun altini kontrol et bir paket sigara olabilir senjn olsun. bir tane defter var onu yak anneme yemek yemisti aç değildi de, telefonumu kontrol et silinmesi gerekenler varsa sil.

erken ölürsem beni mumyalatmak istediğini söyleyen bir sapığım vardı. onu rica ediyorum cenazem ve mezarımdan uzak tutun; zira kendisinin şaka yapmadığını düşünüyorum. *

çok fazla olmasa da birkaç kitabım var, onları bir liseye verin. fenerbahçe formamı da yeğenime verin benden ona anı kalsın. bu kadar.

dudağımın kenarında kalan sevgi sözcüklerini sokağımın kedilerine verin ve de kalan bir kaç nefesimi kandilde ip tutan iki belik saçlı kızlara, söz verip de dönemediğim doğayı bağışlıyorum kızlarıma.

çok sevdiğim için cenazemde tavuk pilav dağıtılmasını isterim.
eğer hâlâ duruyorsa dükkanım da dört yeğenime bölüştürülsün.
sanırım bu kadar, şimdilik.