sözlük yazarlarının bugün öğrendikleri

yıllar önce yaptığımı ve artık yapmayacağımı düşündüğüm hataların aslında karakterimin bir parçası olan kendime özgü davranışlarım olduğunu öğrenmek.

gülmek için komedi filmi izlemeye gerek yok.*

günlük dahi plan yapmayacaksın. hep bir açık kapı bırakacaksın hayata. bir de hastaneye gitmeyi ne kadar ertelersen ertele, illa gidiyormuşsun sonunda.
bunları bu yaşımda yeni mi öğrendim? tabi ki hayır. defalarca yaşansa da her seferinde unutuluyor bunlar ve yine full plan yaşanıyor. ama belki bu sefer gerçekten öğrenmişimdir.

bildiğim güzel bi hikayeyi hatırladım bugün. kaynağını burada vermeyeceğim, üstüne bi şeyler yazarım belki bi gün.

bi zen budistine sormuşlar, dünyadaki en değerli şey nedir diye. o da ölmüş bi kedi demiş, çünkü ölmüş bi kediye kimse paha biçemez.

sevgilisi varmış.*

20a güzergah değiştirmiş. yeni stadyum tarafına gitmiyomuş artık.

aptal bir düşünce kurbanıydım...sonra dedim ki sen kendine yetersin. bu aptallık sana bile fazla. yani kısacası ölürüm yine başkasından medet ummam. şehir gezme eylemlerine devam... bir gün kurtulacağım.

zaman,yetiştirmeniz gereken bir şey varsa hızlıdır, sıkıntıdan patlıyorsanız yavaştır, tıpkı şu an olduğu gibi.

evcil hayvanımız rüyasında bizi görebilirmiş :)

bitki kökleri çok büyüyorsa bu onları rahatsız edecek kadar ışığa maruz kaldıkları ve ondan kaçma istekleri yüzündenmiş, 1 hafta önce köklensin diye güneş ışığına bıraktığım bitki şuan bana sövüyor olabilir.

meditasyonun hayatta neredeyse her şeyi berrak bir şekilde görebilme yetisi kazandırması.

gaziantep giresun arasında sadece iki şehir varmış.

şimdi benim bir bluetooth kulaklığım var sözlük. bunu ben uzun süredir kullanmıyordum ama çantamda benimle birlikte her yere taşıyordum. bugün sabah dedim açayım da bir şeyler dinleyeyim. taktım kulağıma, telefonla eşleştirmeye çalışıyorum olmuyor, ışıkları yanmıyor, abla "connected" falan derdi, demiyor. kutunun ışıkları da yanmıyor. belki şarjı bitmiştir diye şarja taktım yine ses ve ışık yok. tüm gün bilgisayarda, farklı şarj aletlerinde denedim denedim denedim... yok, ölü hamam böceği gibi yatıyor.

dedim "şimdi yandın kızım. bunu tamir için servis bulmak mesele, ücret vermek mesele, hediye alan eş insanına anlatmak mesele".ben her zaman ki gibi başladım. (bkz: aslan kaç para parapum)

sonra otobüste yine kutunun kapağı mı tam oturmuyor falan diye kurcalarken liseli gençlerden birisi kutunun ışığının yanmadığını fark etti. sağolsun, kutunun şarjı bitmiş teyze, önce kutuyu boş şekilde şarj edeceksin, sonra kulaklıkları takıp tekrar şarj edeceksin. dedi. kutunun da şarjının olduğunu ve şarj edildiğini ilke kez duydum. eve geldim, kutuyu boş şekilde bilgisayara taktımm kiiiii zannedersin karabağlar nıght club ışıl ışıl, şam şam şakıyor sevdiceğim...

ayrıca yanlış yazmayayım diye baktım (bkz: şarj) diye yazılıyormus. bunu da senin sayende öğrendim sözlük.

bir de teyze olduğumu öğrendim ama rica ederim bu bahsi açmayalım.

eğer biri senin üzgün uyumana izin veriyorsa, seni sevmiyormuş...

abimden çöktüğün hoodienin aşırı pahalı olduğu.

ne kadar dönersen dön kıçın hep arkada kalıyor.

herkesi mutlu etmek için çabalama üzülürsün

sözlüğe titreşim gönderme özelliği gelmesi gerekliliği.
(öyle değil, msn gibi)

#2346407 regl oldu diye insanları böcek gibi gören kadınların olduğunu öğrendim.

balmumunun sahiden balla ilişkili bir şey olduğunu öğrendim. hiç öyle gelmiyordu hâlbuki. sanki şaşırtmacalı bir ismi varmış da ben arıların ürettiği bir şey olduğunu düşünürsem sazan gibi atlamış olurum diye şey etmemiştim. tavuk göğsü meselesi gibi çıktı bu da. hayat çok garip lan.