101.
sözlük ahalisi selam.
uzunca bir zamanın ardından -o kadar uzun zaman geçmiş ki ilk yayın başlığındaki duyurumda sözlüğün adı bile başka- bu akşam birçoğunuzun tanımadığı bendeniz robnaja ve unique ama tekil değil birlikte bir yayın yapacağız.
yayın için öyle afilli cümlelerim yok. bir akşam arkadaşlarımla beraber pandemi günlerinde hayatta kalmamı sağlayan - ki bu da abartı değil, akıl sağlığımı korumamı ve sosyalleşme ihtiyacımı karşıladı- sözlük ve radyodan bahsederken cenk'e mesaj attım 'oğlum seni çok özledim'* diye. şıp diye * cevap gelince şaşırdım; ben de seni özledim, yazıyordu*. sonrasında ayyy da ne güzel yayınlar yapmıştık da, çok eğlenmiştik de diye konuşurken tıpkı ilk yayındaki gibi hadi bir tanecik daha yapalıma geldi konu. sağ olsun ki yönetim de bizi kırmadı ve biz yıl dönümümüzden bir gün önce bu akşam yayın yapacağız.
ne konuşacağız kısmına da azıcık değinebilirim. ben biraz kurgusal karakterlerden, çizgi filmlerden, filmlerden, anılardan - şahsi olanlar değil; buradakilerden bahsediyorum, korkmayın- konuşalım diyorum. cenk ise aklımda bir şeyler var, söylemeyeceğim sana dedi. o kısmı akşam birlikte öğreneceğiz. *
eski dostlar - sizler kendinizi biliyorsunuz- umarım buralardasınızdır ve yayına yine iştirak eder, sohbetimize katılırsınız.
ve tabii ki tüm normal ailesi sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

bu akşam 21.00'de* görüşmek üzere. sevgiyle kalın.
devamını gör...
102.
müsadenizle kalbimi bırakmak istediğim radyo programı.
başından sonuna kadar bıcır bıcır bir enerji ile bizi tutup çocukluğumuza götüren ve bunu da sonsuz bir doğallık/ içtenlik ile yapan, benim için yazardan öte artık dost olmuş iki güzel insan, harikaydınız!
biliyordum bu kadar güzel olacağınızı, bu kadar harika bir yayın yapacağınızı. şimdiden önümüzdeki haftanın yayınını beklemeye başladım iyi mi?*
devamını gör...
103.
başlarına nasıl bir bela aldıklarının farkında olmadan masum düşüncelerle her hafta program yapmaya devam ediyorlardı.* tatlı tatlı farelerden, çizgi filmlerden konuşuyorlardı. o geceden sonra * artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı. sidney rolünde robnaja , scott rolünde cenk'in arka bahçesi... şaka şaka yok öyle birşey. güzel yayındı emeğinize sağlık her hafta buradayım. ayrıca playlist için ekstra teşekkürler. #898859
devamını gör...
104.
sevgili sözlük insanları selam,
cenk'in arka bahçesi ile birlikte yaptığımız yayınlardan üçüncüsü için bu akşam dokuzda sözlük radyosu'nda buluşalım istiyoruz.
akşamki temamız 'yalan'.
yalanlardan bahsedecekken bir parça dürüstlük sizin için gelsin*. yayınımız öyle spontane falan olamıyor bazen . çünkü sevgili cenkubal ile sohbet ederken bir yandan da "aaa bunu konuşmak çok eğlenceli. / bundan kesin bahsedelim." derken dediğimiz şeyleri yayına taşıyoruz. ve kendi anı arşivimiz için parçalar biriktirdiğimiz yayınlara tanık oluyorsunuz. ama bir şeyi de itiraf etmeliyim sizlerin orada olduğunuzu bilmek *ve tanımlarınızla eşlik etmeniz bizi inanılmaz mutlu ediyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
ne diyordum. saat 21.00'de. hadi gelin ve birlikte sohbet edelim.

görsel için de elbette alkışlarımızı, canım yayın partnerim, cenk'in arka bahçesi'ne gönderiyoruz.
devamını gör...
105.
"ben bir girit'liyim ve tüm girit'liler yalancıdır"

buyurun size en az 3 saatlik konuşulacak konu ve dahi paradoks.*

bekliyorum, bekliyoruz, bekliyorlar..
şimdiden kolay gelsin, iyi yayınlar.

hanım görmez taraflarından ps : cengo*
devamını gör...
106.
- duydun mu yalan konuşacaklar-mış!
- yalandır o. koskoca spontane niye durduk yere yalanları ifşalasın.

valla biz diyenlerin yalancısıyız. mikrofonlarımız cenk’in arka bahçesi ve robnaja’da.

bişi sorcam. ben ne ara bu kadar sululuk yapan bi’ insan oldum yaa?

t: sabırsızlıkla beklediğimiz yayındır efendim.
böyle yapılıyodu di’ mi tanım?
devamını gör...
107.
eeeeeefeniiim* geldi çattı üçüncü haftamız. hep pazartesi sendromu falan diyoduk ki, bu hafta 17 günlük tam kapanmanın bitişine rastladık. sevdiklerimizi özledik, kimimiz kavuştuk kimimiz uzakta kaldık hâlâ ama hiçbir şey olmasa da kesinlikle bir takım şeyler yaşandı ve de yaşanıyor.

ama önemli olan şu ki, ben sizlerle sohbet etmeyi çok özledim. pazartesiyi iple falan çektim ve sonunda geldi. azcık kaldı, çok az. umarım siz de bizimle sohbet etmekten keyif alıyorsunuzdur da yaklaşık bir buçuk saat sonra hep birlikte atarız üzerimizden tam kapanmanın ağırlığını.

not: konu biraz alengirli gibi geliyor ama biz bizeyiz, ben bütün kirli çamaşırlarımı (tamam tamam hepsini değilse de en azından bir kısmını) ortaya serip geçen haftanın stresini atma niyetindeyim. siz de yapın, güzeldir, rahatlarız. hadi baybiş.
devamını gör...
108.
15 dakika! (bkz: hazır mıyız) ben çayımı çorbamı içtim kafamı yastığıma koyup keyfimi çatarak, tavanı izleyerek, multitasking yapmadan, full konsantre sizdeyim.

gelsin hayat bildiği gibi *.
devamını gör...
109.
yayına aniden başlama hikayesinin kaydı ile başlamış yayındır..
devamını gör...
110.
özelden deli gibi "cenk yayındasınız, rob yayın başladı konuşuyorsunuz" diye kendimi yediğim ama tüm bunların planlanmış bir giriş olduğunu çok erken(!) fark ettiğim yayın. alacağınız olsun be hani dosttuk! insan bana bari söyler.*
devamını gör...
111.
cenk'te kendi gençliğimi gördüğüm yayın, gözlerim yaşardı.
devamını gör...
112.
ıııı şey, hoparlöre bağlayıp dinleyeceğim de bi sorun olmaz di mi? **
aldım çayımı elime, dinliyorum demek isterdim ama maalesef; yine onca yapmam gereken şeye rağmen açtım dinliyorum sizi arkadan.
iyi yayınlar efeniiim, dinlemedeyiz.

not: yalan nedir? yalan bana göre hırsızlıktır. herhangi birinin* gerçeği bilme hakkını elinden almak, niyet her ne olursa olsun hırsızlıktır. sonunda kaybedeceksek bile hakikati söyleme cesaretini gösterebilmeliyiz.

bu sorum cenk'e: aya giden araca da nasılsa koltuğa oturup birinin hakkını yemeyeceğim diyerek biner misin?
devamını gör...
113.
sözlüğe sırf yayın için döndüm, geri gideceğim. iyi yayınlar. *

tren konusunu ben beyaz yalan olarak nitelendirmezdim çünkü toplumsal bir kural söz konusu ve bu aşılıyor. beyaz yalan daha çok bireysel ilişkilerde söz konusu oluyor, olmalı. tren illaki kalkacak olabilir ama trendeki bir kişinin fazla olması kelebek etkisi misali birçok şeyi etkileyecektir arka planda. normların varlık koşulunu da böyle bir şeye bağlayabiliriz... en azından benim fikrim bu. sevgi ve saygılarımla.
devamını gör...
114.
sevgiliye en çok söylenen yalan... hım. en çok söylenen olmayabilir ama aslında temel bir yalandır söyleyeceğim şey. bundan dolayı en çok söyleniyor diyebilirim.

kötü gününde de yanında olacağım. muhtemelen en yoğun yalan da budur. sevgiliye seni seviyorum yalanı da söz konusu olur ama bu yine basit kalıyor... kötü gününde yanında olacağım demek epey yüce bir şey aşkta. tabii aşk diyoruz... sevgiliye aşk duyulması zorunluluğu olmasa bile böyle bir söz söylenmemelidir. belki hiç söylenmemelidir böyle hissedilse bile. çünkü gün gelir; insan, insan doğasına yenilir. ardında kopkoyu bir karanlık bırakır. insan nihai surette bencil olduğundan böyle bir söz ya söylenmemeli ya da söylendiği zaman iyi ayarlanmalıdır.
devamını gör...
115.
tehlike çok yakında, ne desem gg diyerek buradan uzuyorum, sonra anlatırım ben size.*
devamını gör...
116.
nerem doğru ki?
devamını gör...
117.
sohbet çok güzel, şarkılar da öyle. iyi yayınlar dilerim.
devamını gör...
118.
aşırı duygusal bir kadına topluca iş yemeğine gittiğimizde yanına oturup önceki sevgilim tarafından aldatıldığımı söyledim ve söylerken gözlerim dolmuştu, kendi yalanıma inandırdım kendimi. sabah beraber uyandık.
devamını gör...
119.
en son ne zaman yalan söylemiştim? hatırlayamıyorum gerçekten. error 502. direkt söylüyorum konuşmaktan sıkıldım, me time yapıcam. acı gerçekleri suratlara çarpmak o kadar basit ki, yalanı lüzumsuz kılıyor nezdimde. yanlışlıkla gaddar, püripak bir insan çıktım, yazarken de aksiyonsuz, monoton hayatıma küfredesim geldi. sövecek sözü varmış dilimin.

yeni yalanlarla yeni anılar mı biriktirsek? nope. prensiplerime aykırı. *
devamını gör...
120.
cenk'in yalanlarını dinlerken ben;
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
121.
bir şeyi tam olarak anlatmamak veya eksik anlatmak yalan değildir. çünkü bazı şeyler anlatılırsa, açığa çıkarılırsa daha büyük bir hezimete yol açabilir. örneğin, birisinin vefatı sevdiğiniz bir kişi zor ve yoğun bir dönemdeyse saklanabilir. veyahut kendi acınızı da aynı şekilde tam olarak ifade etmezsiniz çünkü karşı taraf kötü bir durumdadır. böyle bir durumda karşı taraf da size anlayışla yaklaşmalı. her zaman bu anlayışı alamıyoruz insanlardan; lakin ilişkilerde bu, kritik bir öneme sahiptir.

mesela şu da var: bir insan, evleneceği kişiye geçmişini tüm gerçekleriyle anlatabilir mi? tolstoy, anna karenina'da günahların geçmişiyle yüzleşmekten bahseder. konstantin levin adlı karakterimiz evleneceği hanımefendiye günlüğünü okutmayı teklif eder. fakat şöyle der hemen: "bu günlüğü okuyacaksın ve belki benden nefret edeceksin. yine de beni geçmişimle birlikte bil." hanımefendi günlüğü okur ve okudukları karşısında dehşete düşer. konstantin levin zaten bir süredir korkuyordu o kadına yakınlaşmaktan kendi günahlarının geçmişinden ötürü. insanlar da böyledir... bazıları gerçeği saklar, bazılarıysa gerçeği apaçık anlatmak ve gerçeği böyle yaşamak ister. işte insan ruhuna ilişkin bir ikircim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"spontane radyo yayını" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim