üniversite tercihi yapacaklara tavsiyeler

belki daha önce başka bir başlıkta değinmiş olabilirim. özetle; ömrünün geri kalanında yapacağın mesleği seçeceksin güzel kardeşim. bu yüzden ne başka insanların söylediğini dinle, ne de bunun üzerine düşün. kendini öncelikle iyi tanı, yapabileceğin ve yapamayacağın meslekleri iyi tart ve ona göre seçim yap. çünkü ortalama 30-40 yıl o mesleği icra edeceksin. bu bilinçle yaklaş derim ikinci üniversitesini okumuş biri olarak.

tıp yazmayın.eskiden doktorluk hem maddi getirisi hem saygınlığı yüksek bir bölümdü.lafı uzatmıyım artık değil.pek çok hastane borçlar yüzünden döner ödeyemez hale gelmiş ,şartlar insani değil ayda 8 -15 kez 36 saatlik nöbetler tutuluyor ve bunlardan sadece 7 nöbetin ücreti ödeniyor.yine de en zor kısım hasta ve yakınlar tarafından uygulanan şiddet.şu anda istifa ve izin yasağı var ve kalktığında büyük bir yurtdışı göçü ve özellere transferler başlayacak.bu sene tıp sıralamalarında da az bir miktar düşüş oldu ve bu düşüşün ileriki yıllarda devam edeceğini düşünüyorum. özetle attığınız taş ürküttüğünüz kuşa değmiyor.tavsiyem kalburüstü bir üniversitede yazılım bilgisayar mekatronik ve uçak uzay mühendisliği.aynı emeği bu bölümlerde verdiğinizde emin olun daha konforlu bir hayat sizi bekliyor olacak.ingilizceniz çok iyi olsun ve yurt dışı bağlantıları olan üniversiteleri tercih edin.

odtü veya boğaziçini tutturamadıysanız üzgünüm. vakıf üniversitelerinden de bilkent. boğaziçinin de üzerini nispeten çiziyorum artık. sizden bile cahil hocaların masturbasyon ve şaklabanlıktan başka bir şey yapmadığı kurumlarda eğitim almaya hazır olun. iyi hocalarınız hapiste yahut en iyi ihtimalle dışarıda karpuz falan satıyorlar.

fakat yine de mutlaka tercih yapın. özellikle şehir dışı üniversitelerini yazın. hâlâ okullarımızda çok sayıda iyi seks yapabileceğiniz güzel erkek ve kadınlar mevcut. bir de, gurbette en az 4 yıl düşüp kalkmazsanız hayatınızın yarısını yaşamamış olursunuz.
işin bir de küçük de olsa eğitim boyutu hâlâ var. türkiye fakültelerinin artık size vereceği bir şey yok. ama kazandığınız bölüm idealinizse öğrenmeniz gereken bilgiyi nasıl bir kronolojide öğrenmenize dair ipuçları var. internet çağında o bilgilere dışarıdan da olsa ulaşabilirsiniz. tıp okuyorsanız bunu da çizdim.

öncelikle sadece seveceğiniz veya ilgi alanınız olan işlere yönelin. adına kanıp bir bölüme gitmeyin.
tıp ve hukuk alanında yardımcı olabilirim.
son zamanların favori bölümleri (bence): yazılım- bilgisayar mühendisliği , mekatronik , uzay mühendisliği vb mühendislik dalları.kesinlikle tıp veya hukuk değildir. soru için turunculandırabilirsiniz.

gerçekten severek yapacağınız bir bölümü seçin. üniversite ile şehir gerçekten çok önemli. sırf üniversite okumak için tercih yapmayın.

hayalinizdeki mesleği yapın. ben arkeoloğum. geçenlerde adıyamanda t-rex fosilleri bulduk inanın meslekteki doruk noktamdı diyebilirim. o mutluluğu kelimelerle nasıl anlatırım bilmiyorum. böyle bir meslek bulun.

teknik adam olun. yoksa ileride "türkiye'den ... gitmek" başlıkları altında vakit öldürür, gidenlerin yazdıklarını iç çekerek okursunuz.

ben değil yeaa sosyal bilimler okumuş bi arkadaş öyle yapıyor da ordan biliyorum.

bir optülü abiniz...

öncelikle hangi üniversiteye giderseniz gidin sizi eğitecek kişi yine sizsiniz. öğretmen ne kadar iyi veya kötü olursa olsun iş sizde biter. üniversitedeki hocalarınız lisedeki gibi 'ben dersimi anlatır, paramı alırım' demekle uğraşmayacak, direkt öyle yapacak. kimi kendisinin bile hazırlamadığı slaytları okuyacak, kimi sürekli arkadaşlarına askerlik anılarını anlatırcasına boş şeylerden bahsedip dersin bitimi için zaman kazanmaya çalışacak, gün gelecek sevdiğiniz hocalarınız da şevkinizi kırmaktan çekinmeyecek. bilgili ama karakterden yoksun hocalarınız da olacak, siz onlardan edinebileceğiniz bilgileri elde etmeye bakın. öğretmeye kendini adayanlar da olacak elbette ama oldukça az. ve mutlaka göreceksiniz hocalar sevmedikleri veya öğrenmede güçlük çeken öğrencileri toplum içinde yermekten sakınca duymayacak. henüz 'hoca' sıfatını elde etmemiş sözde asistanlar sizlere bir profesör edasıyla 'hocalık' taslayacak. üniversite yaşamı oldukça yumuşak ve gerçeklerden uzak olacak. dışarıda, gerçek dünyada sizi nelerin beklediğinden söz edilmeyecek. beyniniz teorilere dolacak ama ne doğru düzgün bir uygulama olacak ne de kaldırımların ne kadar sert olduğundan bahsedilecek. kitabınızı bırakıp sokağa çıktığınızda kitapların size bahsetmediği şeyleri bilmek zorunda kalacaksınız.

söylenecek çok şey var ama siz iyisi mi hangi üniversiteyi seçerseniz seçin sonradan 'ben bu bölümü niye okuyorum? yapmak istediğim iş bu mu? hayatımı adayacağım şey bu muydu?' gibi birçok soruyu kendinize sormayacağınız bölümü seçin çünkü bir kez kendinize sordunuz mu kurtulması çok çok zor oluyor ve unutmayın ki gerçekten de sizi geliştirebilecek kişi yalnızca sizsiniz.

kesinlikle büyük şehir tercih edin. ayrıca saçmasapan kalıplaşmış sözlerden de söyleyenlerden de uzak durun.

300 altı puanınız varsa yazmayın
350 puana fena olmayan bölümler var
400 puana bir cacık yok

ve universiteye gitmek için gidiyorsanız, gitmeyin. ülkede ara eleman sorunu var, herhangi bir işte ara eleman olarak başlayıp pozisyonunuzu yükseltebilirsiniz


tabi bunlar benim saçmalıklarım, sözlükten tavsiye alacaksan hic üniversiteye gitme biz burada tanım girip karma kasıyoruz o kadar.

edit: 400 puana "bir cacık yok" kısmına takılmayın, meslek liseleri için olan 350 puanlık bölümler hariç 400 puan cok arafta kalmış olup, iyi ve en azindan işinize yarayacak üniversiteler 450 puandan ihaleyi açıyor

hoş, dünyada ilk 100'de bile unimiz yokken yıllarınızı verip işsiz kalma olasılığıyla, elde 0 iş tecrübesiyle ve torpilsizseniz, okuduğunuz üniversite itü bile olsa işsiz kalınıyor ülkede

ben de hayallerimin peşinden koşan biriydim. o yaşlar buna çok müsait. şu zamanda hangisi mantıklı ise ona yönelmek en iyisi.
ben şuan olsa kalbimi değil aklımı dinlerdim. tercih listem sağlık alanından bir bölümle başlar eğitim sektöründe devam ederdi. sonra mühendislikler vs.

izmire yakın diye cbü eğitim fakültesini yazmak isteyenler olacak, yapmayın. otobüsle izmire tam 5 saat. fazlası var, eksiği yok.
(bkz: demirci)

okumak istediğiniz bölümden emin olun, sonra pişmanlık yaşamayın. tercih ettiğiniz üniversite'nin, tercih ettiğiniz bölümü her zaman kampüs içinde olmaz tercih etmeden bir bakın hangi fakültedir, konumu neresidir diye.

sözel bölümseniz dandik bir şehre gidip hayatınızın 4-5 senesini çöpe atmayın. sözel bölümler daha çok büyük şehirlerdeki üniversitelerde iş görür. anadoludaki okullarda eğitim kalitesi lise ile eş değer. bide okulun ilk haftası hemen sevgili yapmayın azcık ortamı tanıyın.

lütfen şehir değil bölüm tercih edin pişmanlık yaşamayın. hiç bir dış faktör, alacağınız eğitimden kıymetli değil. üstelik mezuna kalmak istiyorsanız kimseye kulak asmadan mezuna kalın. sadece ilk yıldan girmiş olmak için tercih yapmayın, tecrübeyle sabit.

yazarların tavsiye verdiği başlıktır.

ben erkek dostlarıma naçizane bir tavsiye vermek istiyorum.
gittiğinizde arka sıra diye tabir edilen ayı bir grup vardır. onlardan uzak durun. onlar bir sene boyunca kendi alanını yaratıp takılacaklar. onlarla takılırsan onlardan biri olursun. kız arkadaşınız olmaz. eğlenemezsiniz. dersleri anlayamazsınız. ayı tayfadan uzak dursun herkes.

bu süreçte olan dostlarımız için kafa sözlük çalışma kulübü birebir. 250 karmayı aştıysanız sizleri de orada görmeyi çok isteriz. ayrıca bu tercih döneminde kulübe gelmek istemiyorsanız veya karmadan dolayı gelemiyorsanız bile çok deneyimli üniversiteli arkadaşlarımız ve mesleği yapan dostlarımızla bu konuda yardımcı olmaya hazırız.

iş bulabileceğiniz bölümleri tercih edin. üniversite bittikten sonra ne kadar fazla iş olanağınız var bunları iyi araştırırın. şeker pembesi hayallere kapılıp tercihler yapmayın işsiz kalırsınız.

"oraya gelene kadar üsttekiler 5 kere gelir ama yine de yazayım boş kalmasın" dediğin yer gelir. aman diyeyim sakın ha sakın bu hatayı yapma. telef olursun.

2021 yks sonuçları bugün itibariyle açıklandı. başlık altında tercih yapacak yazarlara tavsiyede bulunmak isteyenler yazabilir.
ben psikoloji bölümü tercih edecek olan meslektaş adaylarıma bir kaç tavsiyede bulunmak isterim:
*yazacakları üniversitedeki psikoloji bölümünün türk psikologlar derneğinden akreditasyonu var mı mutlaka baksınlar
* bölümde kaç tane prof. var, her alt daldan doktorasını yapmış hocalar var mı, bölümdeki hocaların lisansları psikoloji mi bunları mutlaka incelesinler
*bölümde laboratuvar var mı buna kesinlikle baksınlar
*staj imkanları var mı zorunlu stajları var mı mutlaka baksınlar
*her dönemde alacakları dersleri mutlaka inceleyip öyle girsinler
sonrası rock'n roll
şimdiden bol şans.