yazarların sözlükteki amaçları

yapacak daha iyi bir iş bulana kadar zaman geçirmek.

oyalanmak. başka bir şey değil.

mesaj alımımı kapatıp 'sevgilim var' kezbanlığına düşmeden ve aynı zamanda da açıp 'aranıyorum' zannedilmesine de mahal vermeden,* sakin sakin bolca tükürülen tespitleri okumak; içten içe sövmek, çoğuna gülüp geçmek, bazılarından bir şeyler öğrenmek, ara sıra kursakta biriken kelimelerden yol yapmak ve eşlik etmek isteyeni orada yürütmek.

ilkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak...

bilgi içerikli tanımlarla ve çektiğim fotoğraflarla sözlüğe katkıda bulunmak.

kimsenin kim olduğumu bilmediği bu yerde özgürce yazmak

2025 senesi icinde, allah izin verirse, 60 bin entry olmak.

suan 20 bin entry'yim ama aralik sonu-1 ocak gibi 30bini gorurum insallah..

cogu gitti azi kaldi. ha gayret...

ankara’da kitap kahve keyfi yapabileceğim insan bulmak.

kendimi mükemmel biri gibi gösterip herkesi hayran bıraktıktan sonra "gidiyom ben ya"yazıp giderek herkesi gözyaşına boğmak.

düşüncelerimi paylaşıp tartışmak, bilgilenmek. farklı düşünceler ve yaklaşımlar okumak. farklı bir sosyalleşme deneyimi..

rütbemi geri almak.

içimi dökmek ve bolu çevresindeki kafa dengi yazarlarla laflamak.

kankacılık.*

sözlüğün adını "prieneus sözlük" olarak değiştirtmek. aslında yazmıştım daha önce, asıl amacım zaman makinesini bulup normal/kafa sözlük'ün kurucusu olmak diye. meja'dan yardım istemeye utandığımdan ve kendim bilimden/fizikten çok çakmadığımdan zaman makinesi şeysi olmadı. bundan sonra sinsi ve manipülatif yöntemlerle yoldaş'ın aklına girerek sözlüğün adını prieneus sözlük yaptırma çalışmalarına başladım. böyle gayet kolpocu biriyimdir. bu yeteneklerimi bu sözlükte de sınamanın vakti geldi! prieneus komplosu için hazırlıklı olun!.. *

kimse de dürüstçe çıkıp dememiş ki düşürmek için.

amaç mamaç yok böyle dümdüz, amaçsızım ben serbest meslek erbabıyım.

-tatlış kedi fotoğrafları atarak profilimi kedi fotoğraflarıyla doldurmak.
-kafamı dağıtmak, bazen işe yaramasa da deniyorum.
-ileride hatırlamak istediğim duygularımdan vs. bahsederek o hissettiğim şeyleri ve zamanını unutmamı engellemek.
-müzik keşfetmek. kimsenin dinleyeceğini düşünmeyerek bıraktığınız şarkıları ben dinliyorum, merak etmeyin. özellikle birkaç kişi sağ olsunlar bu konuda farkında olmadan bana çok yardımcı oluyorlar xd.
-müzik için yazdığım şey kitaplar ve filmler için de geçerli, bir gün okumak ve izlemek için favorilediğim o şeyleri tüketeceğim, kendime güveniyorum demek isterdim ama şu an değil, ne yazık ki.
-her gün tanımlarını görmek istediğim bazı yazarlar var. manyak mısın demeyin, günaydın sözlük başlığına her sabah tanım yazan kişileri okumadan güne başlayamıyorum, eksik kalıyor bir şeyler. artılayıp favorilememiş olsam da ya da tanım yazmasam da ben her sabah o başlıktayım.
-tatlış kedi fotoğrafları görmek. fotoğrafları yetmiyor, bazen kedilerle alakalı olan başlıklardaki tanımları inceliyorum teker teker.
- karalama defteri başlığında yazdığınız şeyleri okuyarak derdime dert katmak. hatta okuduğum şeyleri tekrar okumamak için sayfa sayısını aklımda tutuyorum artık. özellikle moralimin pekte iyi olmadığı zamanlarda o başlıkta gezerek bir de arkaya müzik açarak tanımadığım insanların yazdığı olumsuz yazıları okumak derdime dert katıyor. bütün duyguları yaşarken fazla abarttığım için o anki olumsuz duyguyu uçta yaşamakta sorun olmuyor benim için.

ne kadar gereksiz işlerle uğraştığımı anlatabildim mi...

amaçsızca dolaşıyorum. aldım bavulu vurdum kendimi sözlüğe. tekerlek sesleri geliyordur.

sözlüğü şöyle sevmirem, şurasından böyle bıkmışam diyenleri okuyorum da içimden diyorum ki,
seni buraya zincirlediler mi? hiç mi yok ya çıkış yolun? diyorum, elimden gelse çekip çıkarırım bu hayattan onları.

ben eğleniyorum ama. bazen de dökülüyorum biraz biraz. anlaşıyoruz şimdilik bakalım.

teyzelerimden kurtulmak. çok konuşuyorlar. aşırı kaotikler. tüm hayatımızın her alanındalar. telefonda işim varmış gibi takılıyorum.

sözlüğü kişisel twitter'ım olarak kullanıyorum.
canım sıkılıyor, bir konuda tanım giriyorum.
ne yapsam diyorum? birileriyle laflıyorum.
biraz boş vakit öldürüyorum.
bir de çok nadir radyoyu dinliyorum.

bu yani, özetleyince amaçsız gibi geldi evet.
o zaman şey yapayım bir ara, kapatayım.

kitap için gelmiştim. o da fıs çıktı. yaklaşık bir yıldır önce bir kaç ay ' yok taşındık, yok kaşındık, filan fistan' diye yalanlar söylediler. artık tenezzül edip mesajlara bile dönmüyorlar. bildiğin cirmi boyutunda dolandırıcı çıktı bu sözlük.
bakalım ne kadar yükseltecekler sahtekarlığı.