yemeğin tadına bakmadan tuz döken insan

oruçlu olabilir ve iftara az kalmıştır. tuz dökesi gelmiştir.

geleceğin potansiyel tansiyon hastalarıdır. selam olsun.

benim soframda yapıyosa en sinirlendiğim, soframdan kovasım gelen tek insan türüdür. “sen becerememişsindir, kesin tuzsuzdur bu, ben peşinen atayım” mesajı verir bilinçaltıma. hadsizzzzzz diye bağırarak masayı terketmeme sebep olabilir…

hayatını her türlü kabullenmiş insan hareketidir bu. herkes gülüp geçiyor ama cidden kötü bir alışkanlıktır.

zamanında sevdiğim birisi bana şunu demişti. hayatta her zaman fikrini, tercihlerini göster. alışkanlıklara, ortamın akışına, toplumun gidişine bırakma kendini. sen bir bireysin demişti. bunu da dondurma alırken demişti. o ismarliyordu. bize de ogretmisler hep birisi ismarlarken masraf olmasın diye kararı karşıya bırakmayı. hani sen ne yersen ben de onu yerim işte mantığı. ama böyle olmaması gerekiyormuş dostlar. size birisi bir şey ismarliyordu isteginizi söyleyin, zaten o kişi sizi oraya götürerek zaten sonucu göze almış demektir. ama unutmayın onun yaptığı nezaketi, ikramı başka bir zaman siz karşılıksız bırakmayın. hepsi bu.

ben direk pul biber ve karabiber döküyorum. ben neyim ki acaba.

evet benim
ama bir sor neden diye
ön yargılı olmak ile suçlamayın önce
insanlar yemeği az tuzlu yapıyorlar
o yüzden yemeden önce tuz ekliyorum
özellikle ekmekleri aşırı tuzsuz yapıyorlar o daha büyük sıkıntı
ekmeğin arasına tuz ekleyip yemek çok keyifli tavsiye ederim :)

bu ben. kendi yaptığım yemekler dahil her yemeğe tuz atarım. o tuzun tadını almalıyım.

yemeği kendi yaptı ise ya da yapan kişinin devamlı tuzsuz yaptığını biliyor ise normal bir insandır. ''peşin hüküm veren önyargılı biridir'' gibi gereksiz karakter analizlerine gerek yoktur.

bu işe giriş hikayesi değil mi. böyle bir işe giriş hikayesi vardı. yemeğin tadına bakmadan tuz atan işe kavul edilmiyordu.

süper bir insan. biz direkt işe alıyoruz bunları. yemeğe ne zaman tuz attığına göre eleman tercih edecek kadar zeka özürlüyüz.

benim babam bu. sonra pişman oldu tabii öyle yaptığı için çünkü yemeği o sefer annem yerine ben yapmıştım.*

yemeğin görüntüsünden tuzlu olup olmadığını anlayabilecek kadar üst seviyeye gelmiş insandır.

başlığı okurken tansiyonum oynamaya başladı. göbek atıyor şu an.

alışkanlık tamamen bir anlamı yok bence zaten kimse tuzuda dökmüyor öyle bir serpiştiriyor maksat adet yerini bulsun.
yok efendim ön yargılı olurmuş ta he yav he
sanki ön yargısı olmayan insan varmış gibi

kötü bir alışkanlık sonuçta, normalde yemeğin tuzu yerindedir hatta fazla bile olabilir. bunu her yaptığında aslında tad alma olayındaki tuzsuz eşiği sürekli artacak, zamanla tuzu yerinde olan hatta fazla tuzlu olanlar bile tuzsuz gelmeye başlayacak. hem kendi vücuduna zarar hem damak zevkini kötü etkiler hem de yemeği tuz anlamında gayet yerinde yapan insana hakarettir.

önyargı tuz çokta sağlıklı değil olmasa da olur...

ben. o tuzun tadı alınacak mutlaka.

yazılanları okudum. sonuç mu: öğreniyorum ki edison beni işe almaz mış, önyargılı biriymişim, sonum diyalizlerde sürünerek gelecek miş.. özetle ölmüşüm de haberim yokmuş mealinde iltifatlar..
(ha yazılanlar genel anlamda yanlış mı: hayır. bilimsel açıdan yanlış mı: hayır. ama sanırım biraz abartı var gibi. çünkü kendimden biliyorum. bir uzaylı olmadığıma ve çocukluğumdan bu yana da alışkanlığım böyle olduğuna ve sorunsuz yaşadığıma göre -ki yaşımı yazmıyorum daha da şaşırırsınız- bir yerlerde bir şeyler ya yanlış, ya tam denildiği gibi değil.)

benimdir. 1 tutam tuz her yemege dokerim. evet.

gelecekte tansiyon hastası olan insan.