yoldaş'tan normal sözlük yazarlarına açık mektup

çok güzel anlatılmış herşey, rakamlar ve sözlüğün güncel durumu hakkındaki bilgiler çok iyi görünüyor, bence sistem iyi kurulmuş ve iyi yönetiliyor, ben şahsen mesajdan ve nickaltı ile ilgili bir sorun yaşamıştım, uğradığım haksız şiddetten dolayı benim tavan yapmış öfkeme ve ısrarlarıma, bütün nezaketi ve sakinliğiyle cevap veren, sorunu halleden moderatör (uykusuzkahve) çok profesyoneldi, hiç öyle imece usulü filan diyip mütevazılığa gerek yok, gayet başarılılar, tebrik ediyorum, daha da iyi olacağını düşünüyorum, reklam konusunda da bu kadar ketum olmalarına gerek yok, konuyla ilgili bir başlıkta da yazmıştım, kendi tasarladıkları butik ve niş bir reklam modeli uygulayabilirler, tek ve pahalı bir reklam mesela, kafa dergisinde olduğu gibi, nacizane önerimdir, herkese kolay gelsin, selamlar.

sanırım bu konuda seni en çok ben anlıyorum yoldaş. ki daha önce sözlüğün kalitesinin düştüğünü söyleyen yazarlara da aynı senin dediklerini söylemiştim. sözlüğü var eden, içerik üreten ve üst noktaya taşıyan bizleriz. mod'lar sadece troll içeriklere teknik olarak müdahale ediyor. bunu herkesin bilmesi lazım artık. ben inanıyorum ki sözlük malum sözlüğe ciddi bir rakip oldu. belki birgün malum sözlüğü dahi geçecek. sözlükte ciddi başlıklar olacağı gibi elbette eğlenceli başlıklar da olmalı ki millet her şeyin b.ka sardığı bir yüzyılda azıcık nefes alsın. aksi halde wiki'den ne farkımız kalır? ben modlarımızın gayet kaliteli insanlar olduğunu hissediyorum. malum sözlükte de yazmış biri olarak o sözlüğün modlarından kat be kat insancıl ve kaliteli olduklarını söyleyebilirim. yahu bir kere sizinle direkt mubatap oluyorlar, yardımcı olmaya çalışıyorlar. malum sözlükte çat diye kapıyı suratınıza kapatırlar. ne olduğunu anlamadan aylarca ceza yersiniz. bu sözlükte sizi insan yerine koyuyorlar ki normal olan da olması gereken de bu zaten. ben seninle mutluyum sözlük. olur da birgün yanlış yaparsak söyleyin düzeltirim. yeterki çat diye kapılar yüzümüze kapanmasın. yolumuz ve yolunuz açık olsun yoldaşlar. imza: sizleri seven bir yazarınız.

buradan ne anlıyoruz? yoldaş diyor ki hele bi sor niye yaptım?

sözlük bir ütopyayı yaşıyor.
devrilmemeye yemin etmiş marksist bir ülke gibiyiz.
bu çok hoş bir şey.
ben de seviyorum lan sizi, isimleri gibi kalemlerinde de bal olan bal porsuğu kardeşlerim.

bal porsuğu nickli üye: ben ne alaka yoldaş, bak dalgana. ağzımı yüzümü öpecekmiş peh git öteye az ötede sözlükçülük oynayın.
öncelikle reklam konusunda sonuna kadar katılıyorum. reklamsiz bir sözlük olan kafa sözlüğün gidebildiği yere kadar da reklamsiz olması çoğu sözlük yazarı gibi benimde temennim. yoksa açılan başlığa,dağa taşa link koyacak, trollerin kendi dramlarina bile ürün yerleştirmesini görmek bile istemezdik. "moderasyon ekibini bile aranızdan seçtim, demen eşini, dostunu uzak uzak akrabasini bile belediye gibi torpille yerleştirmemiş canım yoldaşımız. (bkz: merak etmeyin yoldaş sizi bulur) tamam şımarma.bir de oraya beni merak ediyorsanız diye discord hesabımdan ulaşın demiş.
mektubun en can alıcı noktası "sokak hayvanları " projesi olmuş. malum kış aylarında allahın dilsiz kullarına da yardım edecek olmamız çok ama çok güzel olacaktır. bu konuda tüm sözlüğü kutlarım.
sizleri pek seviyorum = büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim demek istemiş şair malum (bkz: pandemi).

enee yoldaş bize mektup yazmış şeklinde, yer yer duygulandıran, yer yer coşturan, yer yer bak bir de şöyle düşün diye diye sonunda onaylayarak okuduğum yönetici mektubu.
yoldaş ben her dediğine katılıyorum ki genel olarak uyumlu insanımdır. ılk günden beri mızmızlık yapmadan, kendimce bir şekilde katkı sağlıyorum. ha bunda benim kazancım da var elbette. yazma güdümü gideriyorum. win win yani sadece şuna katılmıyorum: sıfır reklam. bakınız parasız sokağa adım atılamayan bu günlerde, sıvıyağ olmuş 70-80 tl, reklamsız, kazancsız bir gün, bir yerde sözlüğün tökezleyecek olmasından korkuyorum. tabii doldurma reklamla. hele ki başlık, entry şeklinde reklama ciddi karşıyım. ıtici oluyor. ama bir köşeye rahatsız etmeyecek şekilde küçük bir banner koymak yanlış bir şey değil.
bunda benim bir kazancım olmayacağı için, olsun diye bu kadar rahat söylüyorum. sözlüğün maddi sıkıntılar yüzünden bir gün kaybolmasına üzülürüm.
bu da bana dert oldu. evet.

özet geçiyorum: 1.sözlüğün borsadaki kağıtları değer kazandı, hepimiz zengin olacağız. 2.home office ve esnek çalışma saatlerine devam ediyoruz. 3.bu ay da maaş yok.

trendyol reklamına ihtiyacımız yok diyerek yüzümü güldürmüş sevimli mektup.

belki bir avukat değilim davalarınızda yanınızda olayım ,belki bir yazılımcı değilim server işleri, güvenlik ağında yardımcı olayım. peki kimim ben , ben bir yazarım ,ben bir halktan kişiyim, bazende tatlı su trollüyüm ve burada parmaklarım eriyene kadar yazmaktan gurur duyuyorum birazda trolllük yapıyorum o da eskiden gelen alışkanlıklar napalım . sözlerimi bitiriyorum son demeçlerimle tüm sosyal sorumluluk projelerinizde arkanızda olacağım yeterki metronuzdan ve çizginizden çıkmayın. in kafacılar we trust.

bi steve jobs değil tabi yoldaş da kahve dağıtsın. çalışın ulen marabalar demiş kısaca. *mesajını alıyor ve daha çok çalışıyorum yoldaş. (bkz: swh)

düşünsene be yoldaş'ım sözlük ekşi'yi geçmiş. zirvede kola veriyorsun ve üzerinde kafa sözlük var. o zaman hedef 208563435 yılı. bak benim de moralim bozuldu şimdi. sfsgsg

birisi özet geçebilir mi lütfen!

sözlük büyüyorda bana mı büyüyor dedirten açıklamalar silsilesi.

hazır konusu açılmışken; ben profilime reklam alabilirim, bu konuda çalışma yapabilirisiniz.

baronu olduğum kafa sözlük konseyi' nin bağlı bulunduğu ve emir aldığı tek kişi olan yüce majeste yoldaş' ın sözlük halkına seslenişi.
okudum ve hoşuma gitti, teşekkürler majeste.

selamlar ben saim bey. teklif ettiğim parayı beğenmedi yoldaş bey. senin istediğin parayla 5 tane sözlük alırım ben. pazarlık kapısı açık olmak suretiyle şimdilik sözlük devri ve görüşmeleri askıya almış bulunmaktayım. saygılarımı sunarım.

mektubu okurken kafa sözlük ve yoldaş benjamin franklinin farkı bu açıklama da çok net görülüyor. bravo.
samimi ve içten bir ortam oluşturup, her zaman yazarların arasında olup, bütünlük sağlamaya çalışan yoldaş benjamin franklin ve ekibine ne desek az olur. yazarlarını bu kadar sevip düşünen yoldaş a ve ekibine teşekkürler.

yoldaş'ın mektubunu özet geç diyenler için:
sözlük yok tek başına!
ya hep beraber ya hiçbirimiz!

bu türden bilgilendirme ve aydınlatma yazıları ile bize değerli hissettirdiği için teşekkür ediyorum sayın yoldaş'a.

diğer yandan sözlüğün imece usulü yürütüldüğünden bahsettiği nokta için biraz alçak gönüllü davrandığını düşünüyorum. her şey gayet profesyonelce işliyor buradan bakıldığında, bunu sağlayan herkesin eline ve emeğine sağlık.

nasil ki sevgili mansur yavas´a bir sempatim var, ama ayni anda korkum da, sevgili yoldas benjamin franklin´e de ayni seyleri hissediyorum. korkum su ki degisirler, asil amaclari halk iken büyüklük hirsina kapilip, statü sevdalisi olabilirler. sonucta onlar da böbrekleri olan insanlar. akil bu kayar saga sola, degisir insan.

gelisin ama degismeyin. lütfen.

tl;dr

kafa sözlük sen bu kurtlar sofrasından çıkamazsan biz ona yanarız.
tüketme umutlarını, emperyalistlerin tahtlarını yıkamazsan biz ona yanarız.

“beyin donanımdır herkeste vardır. akıl bir yazılımdır herkeste yoktur” derler.
akıllı yazarlar mektubunda yer alan satır aralarındaki mesajları anlamıştır yoldaş.
kaliteye gelince
“her insan kendine yakışanı yapar, çünkü kalite asla tesadüf değildir” sloganı ile yola çıktık.
ne var ki iş yoğunluğumdan ötürü kahve molalarında tanım girdiğim için kaliteli yazamıyorum. ileriki aylarda kendime yakışan tanımlar girerim elbet.
iyi bir başlangıç, yarı yarıya başarı demektir. iyi bir başlangıç yaptık.
kafa sözlük’ü en iyi sözlük yapabileceğimize de inanıyoruz.
gideceğimiz yoldan emin olduğumuz için olası engeller bizim için dinlenme noktası olmaktan öteye gidemez.

bal porsuğu için hiçbir şey imkansız değildir hele şu şarkı çalarken.

kafa sözlük oluşumu ve devamında emeği geçen herkesin eline sağlık. saygılı, sıcak ve küfürsüz olduğu için ben buradayım ve emeği geçen herkese teşekkür ederim. imece usulü dayanışma mottosuyla yapmış olduğunuz bu iş ayrıca takdire şayan.
bir gün tanımların sayısı gönüllülük esasıyla yönetilemeyecek bir seviyeye gelirse ( ki bu oldukça muhtemel) bu durumda reklam almanız kaçınılmaz olabilir; ve bu benim için çok anlaşılabilir bir durum. burada belli bir seviyenin ve kalitenin korunması hepimizin sorumluluğu ve bu kalitenin korunması ve sürdürülebilir olması için reklam konusu değerlendirilebilir.