z kuşağının en büyük sorunu

dünyanın kendi etraflarında döndüğünü sanmaları.

etrafının kendini bir halt zanneden eski kuşaklarla çevrili olması.

kendilerine habire sallayan bir tayfa olması.

sorun yok, az mühendis var!

evde anasından babasından mı öyle görüyor bilmem ama
çoğu ciddi boyutta saygısız
ileride sıkıntınız büyük olacak haberiniz olsun.

hababam dövme yaptırmaları. evet z kuşağına gıcığım bi bu konu kalmıştı sıısısısıs

erkekleri askerlik çağında dövmeleri sebebiyle sürgün kışlalara yolluyorlar. kadınlar da iş hayatında prezentabl adıyla itelenen personel kılık kıyafet yönetmeliği gerekçesiyle düdük gibi gömlek içinden akrep dövmesini gizlemeye çalışıyorlar. haliyle 'bugünlere kadar çoook zor şartlar altında büyüdük, bugünümüze geldik' sallamasyonu yapan firma, bu kızcağızlarımıza yükselme şansı tanımadan, üstlerini çiziyorlar arızalı tipler olarak. malesef sektörler full 45 yaş üstü cins cins yönetici dolu.

yüreğim burkunçlandı bak şimdi.

yüzleşemiyorlar.

yeni mezun elemanlardan gelen isteklerin yarısı "şu şunu yaptı, buna bunu de". lan aç telefonu kendin de? odası alt katta git konuş? yok. sürekli "anne şuna bişi söyle" talebi.

yok çalışkanlarmış, tembellermiş, teknoloji bilirlermiş, bilmezlermiş bu konularda her türlüsü var. genelleme yapamam. ama yukarıdaki konuda yaparım. git konuş desen "boşver, neyse artık..."

anonim yorum ata ata, buralarda sallaya sallaya gerçek insanla yüzleşmek ne öğrenememişler.

sadece kendilerini genç sanmak ve bunun en iyisi olduğunu düşünmeleri.
mesela 40 yaşındakileri yaşlı görüyorlar (ki 40 falan da değilim, izlenim diyelim)
biraz kitap açıp okusalar, insan bedeninin en iyi yaşlarının ne olduğunu öğrenecekler.
sorsan babasından harçlık ister, baba parası kadar özgürdür ama işi gücü yerinde ve maddi özgürlüğü bulunan insanı eleştirir.
çok salakça*

okuduğunu anlamamaları.

aşırı korumacı ebeveynlerle yaşamaları.
hergün başka bir vahşet haberi okuyan ana-babalar evlatlarını kanatlarının altına alıp her şeyden izole ederek yetiştirmeye çalışıyor.
işin acısı da bu çocuklar büyüyüp sudan çıkmış balık gibi şaşkınlaşınca çocuğu eleştiriyorlar.

benliklerinin bir harf üzerinden tanımlanmasını kabul etmeleri.

okurken maddi yetersizlik, çalışırken maddi yetersizlik, sadece nefes alsak maddi yetersizlik yani neredeyse. her şeyin paraya baktığı dönemde bu da çok sınırlayıcı ve kısıtlayıcı hâle geliyor bu yüzden nefret ediyorum. kendimi istediğim gibi geliştirmeme engel.
"gençliği ve geleceği sömürülmüş z kuşağı" desek daha doğru. bu kuşağın bir parçası olmaktan çoğu zaman nefret ediyorum bu yüzden. seçimlerimizi değil bize dayatılanı yaşıyoruz. dayatanlar da memnun değil bu daha fena. bütün olarak değil ayrı ayrı nefret edebilirim. çünkü kayıplarım da nefretim kadar büyük, böl böl bitmez...

geç gelmeleri. ne vardı 2 kuşak evvel gelseydiniz. şu ukala boomer ları çekmeseydik.

emeğin kıymetini bilmiyor oluşları.

her şeyin "tık" ile ölçüldüğü bir zamana doğmaları. en ciddi dediğiniz gazeteler bile tık peşindeyken onların olmaması düşünülemez. sonucu da doyumsuzluk ve mutsuzluk hali.

ev ve araba alamamasıdır.

erkekleri ağır dana malumunuz.

işletme, iktisat gibi bölümler okuyup yeryüzüne tutunmaya çalışıyorlar ama nafile. el birliğiyle dünyadan düşüreceğiz bu arkadaşları s bir gram umutlanmasınlar.. (ünlem ünlem ünlem)

benim gibi şirket simsarları, bu çocukları devasa şirketlerde asimile etmek için bekliyor. kot pantolonla iş görüşmesine geleni gördü bu gözler.. gelll bakalım aslan parçası diyoruz. gell bakalımm knight dark kod adlı yazar sensin demek diyoruz sısısıs

z kuşağı kadınlara bayılıyorum bir tek. seks ve enerji dolular. iyi yerlere geleceklerine ve hayatın er geç onlara hak ettiği ödülü sunacağı kanısındayım.

erkeklerin işi zor. tam tokatlamalık eşek sıpaları ama iş akdini sonlandırıp, sonlandırıp evlerine uğurluyoruz. hayat.

y kuşağı tarafından eğitilmeleridir.

yanlış çağda dünyaya gelmiş olmaları. bu da onların sorunu değil vesselam.*

yarısından fazlasının cahil cühela olması ve bile isteye böyle olmaları.