şüphesiz mermiye kafa atmakla eşdeğer eylemdir. malumunuz sozlugumuzde elini sallasan bir merduma denk geliyorsun. araya alırlarsa filmin sonu kötü bitebilir.
devamını gör...

kağıdım yok.
devamını gör...

herşeye bir cevabımın olması
doğru ya da yanlış altta kalmadığım için de yılın saygısızı ödülüne layık görülüyorum.
devamını gör...

twitter'a bulaşan instagramı siliyor.
devamını gör...

(bkz: aşırı romantizmin baydığı gerçeği)
devamını gör...

ve nihayet kafa sözlük logosundaki kafanın gittiği yeri görmüş olduk. çöpe gidiyormuş lan!

keşke buranın kolektif bir bilgi, görüş ve deneyim hazinesi olduğunu belirtmek adına diğer kafaların yanına, koca bir kafa yığınına gitseymiş. hani böyle çöp yığını sembolizeleri olur ya, onun gibi. pek betimleyemedim ama anladınız siz.
devamını gör...

benim hüzünlü orospularım (marquez)
devamını gör...

yarım asırdır yazdıklarıyla türkiye'de psikolojinin temel kavramlarını yarattı ve tüm hocalara, meraklısına öğretti.

kütüphanemin incisi insan ve davranış kitabından bir alıntı yapmak istiyorum.


insanı değerlendirebilmek için önce insanı anlamak gerekir.



sen bize anlattın hocam, biz bir akılla dinleyemedik. ruhun şad olsun.

ekleme: annen yok, kimsen yok.
devamını gör...

an itibarıyla (bkz: mutsuzlugumdan mutluyum) var olsun. *
devamını gör...

yıl 1917’ye gelmiş, zaten kırılgan olan çarlık ekonomisi savaş ile birlikte perişan hale gelmişti. bu ekonomik sorunlar, en çok da halkın üzerinde yıkıcı bir etki bırakmıştı. hükümetin diktatörlük rejimine ve sefalete dayanamayan halk, 1917 tarihinin şubat ayında ikinci bir eylem ateşi yaktı.

artık çarlık eski otorite gücüne sahip olmadığı için halkı sakinleştiremedi ve kendine “bolşevik” diyen halkı yok etmeye kalkıştı. bunun üzerine olaylar eylemden çıkıp, iç savaş halini aldı. çarlık rejimi, ordusunu ve kazak birliklerini toplayarak halkın üzerine sürerek “yok et” emri verdi. ancak ordu mensupları emirlere itaat etmeyerek silahlarını çarlığa doğrulttu. isyanın baş edilemeyeceğine kanaat getiren, dönemin rusya lideri çar ıı. nikolas tahtı terk ederek, tahtı kardeşine devretti. olayların ve başına geleceklerin farkında olan mihail, tahtı sahiplenmeyi reddetti.

fırsattan istifade eden bolşevikler; köylü, işçi ve askerlerden oluşan alternatif bir iktidar ortaya attı. ancak herkesten önce davranan zengin kesim duma meclisi’ndeki yetkilerinden faydalanarak bir seçim yapmış ve prens lvov’u geçici hükümetin başına koymuşlardı. resmi olarak ülkeyi elinde tutan geçici lvov hükümeti zengin ve yüksek mertebe kesimi temsil ederken; bolşevik hükümeti, fakir, işçi, asker sınıfı temsil ediyordu. yani artık bu görkemli halkı temsil eden iki bölünmüş yetkili hükümet mevcuttu. bu kaos ortamında iki hükümet mensupları durmadan savaş halinde idi. çatışmaların sonucunda burjuva, diğer adıyla lvov hükümeti düşerek, resmi sovyetler hükümeti başa geçti.
devamını gör...

arşiv sitesini açarak eski içeriklerini paylaşan trt kurumu, bunun bir de kanalını açsa trt arşiv ya da trt nostalji diye yayına koysa izlenme oranları muazzam tavan yapar. dost ortamında muhabbetler tükendiği zaman açsak bu nostalji kanalını, ödediğimiz trt paylarına değecek bir katkısı olur. trt2, belgesel, müzik ve nostalji kanalı arasında gider geliriz.
devamını gör...

akyaka/muğla

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

yok böyle böyle güzel, doğduğum coğrafya bunu gerektiriyor.
benim japon sevdam, çalışkanlık,disiplin, vatan sevgileri, yaşam tarzları, kimse kimseye karışmıyor, yakuza ya ayrı bir saygım var.
yoksa ben türkiye cumhuriyeti vatandaşı olmaktan, al bayrağın altında yaşamaktan mutluyum, (iktidar olmasaydı daha iyi olurdu)
devamını gör...

(bkz: yoldaşlık) adındaki gizli bir örgüt olabilir..
devamını gör...

devamını gör...

abi bakıyorum çaylakken inci gibi döşemişler entryleri. böyle güzel güzel alıntılamışlar, ortadan nağme yapmışlar. sakin, dinlendirici bir hava var. bu tam entel olur diyorsun.

bu entrylere takriben yoldaşcığım galiba yazar yapıyor bunları. sonra nasıl bir kumpanya patlıyor bilmiyorum. bu dostoyevskiler gidiyor yerine topuklara sıkan ibrahim tatlıses geliyor.

-baba, naber, yalarım ehehehe gibi yazılar.

neler oluyor ya. her şey çok karışık.
devamını gör...

ilk tanışılan gece sabaha kadar birbirine soru sormalar, uykunun gelmesi ama konuşmayı bitirmek istememek falan. bilmiyorum bana çok hoş tatlı bi duygu geliyor.
devamını gör...

dedem az mola ver dedirten haber. (bkz: susun deli konuşuyor)
devamını gör...

kitap okumamak da en az okumak kadar kişisel ve normal bir tercihtir. kişinin bu tercihe sahip olmasının çeşitli nedenleri olabilir asla yargılamam. ama okumayan bazı kişilerin "kitap okuyan kültürlü, entel kesim" şeklindeki alaycı bir tavırlarına da asla tahammülüm olmaz ki son zamanlarda birkaç kez bu tutuma denk gelip eleştirmişliğim de var.
bu alaycı kesimdeki kişiler için ölü ozanlar derneğinden minik bir caps bırakmak isterim.*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

daha önce dinlemiş yazar varsa yönetim beni çaylak yapabilir, buyrunuz:


edit: bir bilen çıktı arkadaşlar, sayonara.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim