ay yılına göre hazırlanmıştır. bir yıl 354 gündür. başlangıç hz. muhammed’in mekke’den medine’ye hicreti (622) başlangıç yılı olarak esas alınmıştır. dini günler hâlâ bu takvime göre belirlenir. hz. ömer döneminde düzenlenmiştir.
(kaynak: tarih defterim.)
devamını gör...

unutmak ne mümkün.

ancak din ve milliyetçilik afyonuyla konya'daki güruhun zihniyeti her yerde tezahür etmekte maalesef.

bu sebepten anmayı da kâh içimizde kâh insan kokusu gelen ortamlarda tercih ettiğimizden imtina ediyoruz çoğu zaman. zira cahilin her sözü bir baş incitir.

hesabı da bu divan olmazsa ulu divanda elbet..
devamını gör...

dönemin şartları gereği erkek avlanırken kadın mağarayla, çocuklarla uğraşan bir cinsti. bunların temel nedenlerinden bazıları; kas gücü, farklı yetiler, doğuran cins ya da içsel dürtüler gibi şeylere bağlanabilir. zannediyorum ki sahiplenme dürtüsünü keşfeden ilk insan da, cinsel ilişkiye girdiği eşinden doğan çocuğu kendisine benzetmesiyle birlikte keşfetti. haliyle eşini de sahiplenip onlara karşı bir sorumluluk hissetti. fakat o zamanlarda kimsenin aklına zannetmiyorum ki kadın-erkek eşit olmalıdır, faruk bugün ben avlanacağım sen mağaraya göz kulak ol demek gelmemiştir. çünkü ihtiyaç olarak görülmemiştir bu. herhangi bir iyi niyet ya da kötü niyet arandığını da sanmıyorum.

fakat insan gelişimi bu zamandaki formuna, mevcut forma evrildikçe, akıl kapasitesi ya da algısı değiştikçe şartlar da değişmiştir. kolektif ve bireysel örgütlenmeler, ideolojiler ya da fikir ayrılıkları da döneme göre değişiklikler göstermiştir. feminizm, kadın-erkek eşitliği, sınıf eşitliği ya da sadece eşitlik -adına ne derseniz deyin- bu şekilde türetilmiş ve geliştirilmiştir.

fakat kolektif bilincin feministleri akıl almaz yerlere sürüklediği göz ardı edilemez bir gerçektir. kendini feminist olarak tanımlayanların bireysel olarak kendilerine sorması gereken ''ben neyi savunuyordum ve kolektif bir beyin olarak neyi savunuyoruz?'' olmalıdır. aradaki farkın anlaşılması son derece önemlidir.

kapitalist bir düzene geçilmesiyle birlikte, kadınların da üretime katılmaları mümkün oldu. fakat bu aile temellerinin sarsıldığı ya da yıkıldığı anlamına gelmemelidir. kapitalizm kadınların özgürleşmesi ya da kurtuluşuyla ilgilenmez çünkü. sadece ekonomik olarak bağımsız olmalarını sağlayabilir. en temel eşitsizlik olarak görülen sınıf eşitsizliğinin ortadan kalkması gerekir ki sınıf eşitsizliğini ortadan kaldırmak da kapitalist bir düzen içerisinde ne kadar mümkün bunu bir düşünmek gerekir. en azından sosyalist feminizmin görüşü bu sınıf kavramını ortadan kaldırınca eşitsizliğin çözülebileceği yönündedir.
aç ile tokun, mülk sahibi ile mülksüzün, siyah ile beyazın ya da burjuva ile işçinin arasındaki eşitsizlik ortadan kalkmadığı sürece, hem kadınların erkeklerle hem de tüm kadınların birbirleriyle eşitliğinden bahsetmek pek mümkün olacakmış gibi görünmüyor. çelişki de zaten tam olarak bu.
devamını gör...

üst bilgi: olayı öğrenciler olarak dün öğrendiğimiz için başlık bu şekilde; herhangi bir yanlışlık bulunmamakta.

galaktik başarılara imza atan yök'ün bağlı bulundukları bölümlerle ilgili kurum, kuruluş ve devlet dairelerinde uygulamalı eğitim (staj) görmekte olan öğrenciler için yapılan iş sağlığı ve güvenliği sigortalarını iptal etmesi ve bu sebeple birçok öğrencinin bağlı bulunduğu kurumdan çıkışının yapılması hadisesidir.

üstelik bu ani iptal ve çıkarma rezilliği aşağı yukarı bir 10 gün önce yapılmış olup öğrencilere hiçbir bilgi verilmemiştir.
halihazırda hiçbir devlet kurumu kendi bünyesinde staj yapan öğrencilere ödemesi gereken cüzi miktardaki staj ücretini ödememekte ve bunu ödememek için de staj yapacak öğrencilerin imzalayacağı sözleşmeye "öğrenciler tarafından kurumdan ücret talep edilmeyeceği" yönündeki maddeyi bizzat kendisi ekleyerek imzalatmakta.
(imzalamayın siz de kardeşim, başka yerde yapın stajınızı diye gelene kürekle vururum. şuan bu boktan ülkede torpil olmadan stajyer alan kurum yok. devlet kurumlarındaki stajları üniversiteler ayarlıyor çoğunlukla ve onun da koşullarından başlıcaları ücretsiz olması. sigorta da mik kadar zaten amünyüm.)

yani, tam daha ne kadar rezil bir durumun ortasında kalabiliriz derken çok daha büyük bir rezilliğin ortasında buluyoruz kendimizi hep. bu konuda çıtayı arşa çıkardı bu ülke cidden. sick kadar öğrenci sigortalarına bile göz diktiler resmen mq. gerçi küçük dediğime bakmayın. on binlerce öğrencinin her ay yatan sigortaları toplamda cebe atılacak epey para demek bunlar için. bunun başka açıklaması olamaz. pandemi bahane ediliyor ancak geçen sene de full pandemi koşullarında uzaktan eğitim gördüğümüz halde tam bir yıl boyunca sorunsuz bir şekilde staj yaptı son sınıf öğrencileri. üstelik o zaman aşı da yoktu ortalıkta doğru dürüst.

ilk başta bunu sadece bizim üniversiteye özel bir durum sanarken sonrasında birçok farklı okulun farklı bölümlerinde de aynı saçmalıkların yaşandığı haberlerini aldık arkadaşlarımızdan. haberlerde hiçbir açıklama bulamıyorum ancak e devletten kontrol ettiğimiz sigorta belgelerimizde yığınla öğrencinin habersizce çıkışının yapıldığını görüyoruz şuan.

kimse ne yapacağını, nasıl devam edeceğini bilmiyor. zar zor elde ettiğimiz bu staj deneyimi öğrenciler için eşsiz bir mesleki gelişim alanı. ülkede kapanmanın k'si yokken her biri gidip özenle bütün aşılarını olup tedbirlerini almış insanları evlere tıkıp bütün mesleki gelişimlerini hocaların geçen yıllardan kopyalayarak verdiği s...k ödevlere mahkum etmek neden?

umarım bu rezillik bir çeşit hatadır diye dua ediyorum. tam da istediğim alanda staj yapma fırsatı yakalamıştım. hayatımı ve gelecek planlarımı bile düzene soktum ama miktiğimin ülkesi gelip bütün motivasyon kaynağımı elimden alacak yine biliyorum.
ne cimer'e yazmak ne de protesto etmek fayda etmeyecek eğer bu karar doğruysa. bundan bir sonraki hedef 250 tl bile çok dedikleri zavallı burs ücretlerimiz bana kalırsa.
..........................................................................

bu yazının taslağını dün hazırlamıştım aslında ancak bugün öğrendim ki, benim öğrenim görmekte olduğum üniversitenin sağlık bilimleri fakültesinde fizyoterapi haricindeki bütün bölümlerin sigortaları iptal edilmiş. kurumlar bir çözüm bulmazsa bütün o stajların iptal edileceği anlamına geliyor bu.
bakın bu fizyoterapi hariç diyorum sadece. hemşirelik öğrencileri de var işin içinde bildiğim kadarıyla.
halihazırda bulunduğum bölüm de dahil fakültede eğitim verilmekte olan dört alanın tamamı uygulamalı disiplinler. stajı ödevle geçiştirilebilecek bölümler değil bunlar. uygulama olmadığı zaman o öğrenciler meslekleri için gereken yeterlilik olmaksızın mezun olacak o bölümlerden. hayır zaten işsiz kalacak bu insanların çoğu. siz neyin derdindesiniz amk? kendimizi geliştirileceğimiz tek fırsat da alınacak elimizden eğer onaylanırsa.

daha ne diyim bilmiyorum açıkçası. yazacak çok şey var aslında da...

(silivri bile soğuk değil artık. 1000 lira doğalgaz faturası geliyo eve aq. eminim orası bile daha sıcaktır.)
devamını gör...

temizlik yapacağım dostlarım.*
devamını gör...

dinlemedeyiz.
elveda rumeli'den bir şeyler çıksa keşke.
devamını gör...

ortamı sessiz bulup bir keresinde uyumustum,bir daha da gitmedim zaten.
devamını gör...

mel gibson'ın eski zamanlardaki yaşam şeklini gözümüzün içine soktuğu 2006 yapımı filmdir.iki kabilenin ormanda karşılaşması,kurban töreni,pumanın kovalaması ve benzeri sahneler seyirciyi germeyi başarmıştır.
tarihi gerçeklerle çelişen hatalar olsa da atmosferi itibariyle ilgi çekmiştir.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

"ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi,
tırnaklarıyla düzeltemiyor insan."
didem madak
devamını gör...

sağ bacağım dakikada 100 kere titriyor. ayağım kaç kere yere pat pat vurduğu için kaç kez başka ellerce durdurulmaya çalışıldı.
devamını gör...

hâla, genellikle dedikodu bağımlısı ve hemen bütün akrabalar arası sorun çıkarır.

amca, mal paylaşımı konusunda sürekli sorun çıkaran, genellikle herkesten borç para söğüşler ve her işi iflasla biter.

kayınço, garip bir tiptir kız kardeşini verdi diye sürekli sizi kendine karşı borçlu hissettiren gereksiz bir varlıktır.

enişte, sırf enişte olması bile sinir bozmaya yeterlidir, aileye sonradan dahil olan ve burnunu her işe sokan bu tiplerin her konuda kendince doğru fikirleri vardır.

bacanak, hiç bir kan bağı olmadığı halde sürekli aile içinde olup sürekli bir çakallık kurnazlık peşindedir.

baldız, ismi bile tedirginlik havası yaratıyor, ablayı enişteye karşı sürekli zırhla gezdirir.

dayı, genelde işsiz ve hovarda, ve parasızdır.

elti, genelde rekabet halindedir ve iki elti kargaşası tüm aileyi felakete sürükler.

kuzen, aslında arkadaş gibi görünür ama sizinle sürekli sidik yarışı halindedir.

kaynana, iyisi anneden öte kötüsü ise şeytanla yarışan bir akraba türüdür.
devamını gör...

baktıkça o ellere insana maşallah çektirir. yalnız aga bazı kadınların elleri de damarlı, onlar da iyi kavrar mesela, yani herhangi bir nesneyi. yanlış anlaşılmasın. *
devamını gör...

olmayan ve olmayacak gereklilik. kadın bedeni üzerinde hak iddia eden hiçbir beyan kabul edilemez. halihazırda kürtaj hizmetinin ülkede ne kadar zorlukla verildiği ortadayken tamamen yasaklanmasını teklif etmek de ayrı bir kepazelik.
devamını gör...

bisiklet eşliğinde...
devamını gör...

gerçekten büyük yetenek ister. bir konuyu eğlenceli hale getirmek için o sözlüğün ve o konunun hassas noktalarını, noktalara uygulanacak şiddet ve bu şiddetin zamanını bilmek gerekir.
yoksa "memme, sekis, gadın, zuahhaha, xdxd" diyerek troll değil aksine geldi yine zevzek dedikleri insanlar olur.
devamını gör...

z kuşağından da bir nane çıkmayınca biz de “napalım ölek mi” deyip geldik buralara.
devamını gör...

gülmek yok ama...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

(bkz: dokunma yanarsın)
devamını gör...

muhabbet kuşum süpürgenin sesinden korkuyor ve ayrıca siyah renk olan hiçbir şeye konmuyor.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim