müthiş bir kelime öbeğidir, çok fazla bilgiyi çok sıkıştırılmış şekilde vermektedir. varlığın ruhçu bakış açısı ile ölmesi demek, bu beden ile geldiği dünya okulunda yapması gerekenleri tamamladığı ya da tamamlayamadığı durumlarda da daha fazla verim alamayacağı için bedeni terk etmesidir. bu bakış açısı ile ölümden önce ölebilecek seviyeye gelmiş olmak kısaca varlığın tüm ego ve bencillik yani nefsani bir varlık olmak durumundan çıkmaya çalışması ya da neredeyse çıkmış seviyeye ulaşmış olması demektir. tasavvuf ve asya dinleri bu amaçla bir sürü ritüel ve uygulama yapmakta olup özetinde hepsinin insanın kendini bilmeyi sağlamasına yönelik pratik çalışmalar olması kısaca varlıkları "ölmeden önce ölmeye" hazırlamalarıdır..
devamını gör...

ne alakası var, kıskançların boş boş konuşması.
iki oğlum var ikisi de çok yakışıklı.
maşallahları var. *
devamını gör...

sadece o değil, uykusu da nefes alıyordu artık, garip bir metafora dönüşmüş,
yeni bir yaşam formu kazanmıştı..


..

sıtması henüz geçmişti.
..

usulca araladığı kapıdan, şöyle bir sokağa baktı. ürktü ve içeri koştu.
minderin ucuna takıldı, sendeledi ve yere kapaklandı. takılmasaydı da kendini atacaktı zira, tansiyonu düşmüştü.

..
kendini orada öylece bıraktı birkaç saat. bilmem hastalıktan, bilmem yere kapaklanmaktan saatlerce öylece serili kaldı oracıkta.
halının izi yüzüne çıkmıştı. dededen kalma bir ısparta halısıydı, antikaydı. pahalıydı da. fakat umrunda değildi.
önemli de değildi şimdi.
şimdi önemli olan tek birşey vardı: o da, tansiyonunu düzene sokup, acilen kalkmaktı.

...
üşüyordu..
iliklerine kadar donmuştu..
bu kez serin bir rüyanın hatrına değildi katlandıkları....
- peki neydi? diye, iç bile geçirmedi. çünkü sıtması geri dönmüştü...

...
üzerini örtecek bir örtü aradı. ama gözleri, yeniden karardı.
bu soğuk, perdenin ardından kulaklarına doluyordu...

...
anladı, yerinden de kalkamayacaktı artık. uzanıp az evvel takıldığı mindere tutundu. yavaş yavaş onu, kendine çekti. çok ağırdı.. zorlandı biraz... ama en sonunda, çekip üzerine örtmeyi başardı..

en azından soğuk, kulaklarına fısıldamayacaktı artık.
omuzlarından bacaklarına doğru bir ılıma yayıldı.
derken uyku bastırdı ve o haliyle uykunun kollarına yeniden teslim oldu.

~
¶{buna bi'başlık bulmalı mıyım, bilmiyorum. devamını yazmalı mıyım, onu da bilmiyorum...
sadece uzun zaman sonra, yazma evrenime geri dönmeyi umuyorum, o kadar¶}
devamını gör...

ülkemizde yaşayan insanların sinirli olmasının en büyük nedenlerinden birini açıklayan cümle.
devamını gör...

rahmetli ilhan selçuk tarafından dolaşıma sokulmuş olan sözcük.
amerikan hayranlarını anlatıyor. hani tarihimizdeki amerikan mandacıları ve ingiliz muhipleri gibi.
devamını gör...

eğitim sistemi ve onun kronikleşmiş sorunlarını bir kenara bırakarak başlıyoruz işe koyulmaya. herhangi bir dili öğrenmek için ciddi bir sebebimiz olmalı. söz konusu ingilizce olduğunda herkesin öyle veya böyle sebepleri vardır. benim açımdan öncelikle hayatım boyunca sadece türkçe konuşan insanlarla muhatap olmaya mecbur kalma fikri çok ürkütücüydü. bundan sonra ise ingilizce okuyabilmek, daha fazla kitaba erişebilmek ve dünyaya açılabilmekti. muhtemelen buradaki çoğu insandan daha kötü bir 12 yıllık ingilizce eğitimi görmüşümdür. hiçbir şey öğrenmedim diyebilirim bu süreçte. 3 yıl kadar önce bir kursa yazılmış bir iki kur gittikten sonra hiçbir şey öğrenmeden ayrılmıştım. aslında hep erteliyordum bu geçtiğimiz süreçte, nasıl olsa öğrenirim filan diyerek boşluyordum meseleyi. sonra işin ciddiyetinin farkına vardım ve 2 yıl önce başladım hakikaten çalışmaya. önce murat kurt'tu galiba ismi tam olarak hatırlamıyorum, gramer kitabını edinip ona çalıştım biraz. gramerin önemli olduğunu biliyordum ama açıkçası gramer çalışmak hem çok sıkıcı hem de ağır ilerleyen bir süreçti. sonra benim asıl öğrenme sürecim başladı. bu asıl öğrenme süreci dediğim şey okuyarak oldu. ilkokul seviyesindeki çocuklara yönelik hazırlanan resimli öyküler vardır, onları okuyarak başladım. eş zamanlı olarak da kelime öğrendim. yani okuma sürecinde öğrendiğim kelimelerin haricinde de günlük 5-10 kelimeyi not defterime yazdım. zamanla 40-50 sayfalık kitaplara geçtim, kadıköy'de filan sahaflara gidip 5 liraya kitaplar alıyordum. bu kitapları okuduktan sonra iki tanesini verip aynı sahaftan yeni bir kitap alıyordum. bu şekilde okuyarak ve adım adım seviye yükselterek ilerledim. bu arada ilave olarak tabii ki altyazılı dizi ve film izliyordum. sevdiğim şarkıları bir deftere yazıp bazılarını ezberliyor ve tekrar tekrar dinliyordum. agatha christie, arthur conan doyle, hemingway, truman capote filan derken şimdi david hume gibi filozofları okuyabilecek durumdayım.

edit: benim kişisel öğrenme sürecim konuşabilmek için pek etkili bir yol değil. çokça yazılmış, doğrudur, konuşabilmek için bu dili pratik etmeniz gerekir. birkaç yıla çok spesifik olmayan metinleri çevirebilecek duruma gelebilirim ama o masadan kalkma fırsatı bulamazsam konuşma konusunda hep sıkıntı yaşayacağım. imkânı olan kişinin yapacağı en doğru şey ingilizcenin konuşulduğu bir ülkeye kursa gitmektir.
devamını gör...

çalışkan ve sevilen bir öğrenci olduğum için ilkokulda bir arkadaşım benimle türlü sebeplerle tartışıp benimle konuşan diğer arkadaşlarıma seçim yapmalarını söylerdi. herkes onu secerdi çünkü sosyal biriydi. 3 sene böyle okudum; kimse benimle konuşmaz, vakit geçirmek istemezdi. o günlerde yaşadığım yalnızlık beni bugün ayakta tutan gücün temelini atmış, yeni farkediyorum. kimseden beklentin olmadan yaşamayı öğreniyorsun. ama o anı ve sana hissettirdiği duygu hiç unutulmuyor.
devamını gör...

bir bağımlılıktır. ×2 de izlemediğim video yok neredeyse. o kadar arttı ki bu artık ders videolarını bile hıslandırarak izliyorum.
devamını gör...

kanal istanbul'un yapılması halinde yaşanabilecek olumsuz durumlardır.

- diğer kentlerden istanbul'a yoğun bir şekilde göç yaşanacak ve nüfus artacaktır.
- refah seviyesinin ülkeye dengeli dağılmasını engelleyecektir.
- kısa zamanda işsizlik sorununu çözse de kesin çözüm olmayacaktır.
- proje yapım sırasında kuzey anadolu fay hattının kırılması/zedelenmesi depremlerin yaşanmasını tetikleyebilir.
- kuzeybatı marmara bölgesi'nde bitki ve hayvan çeşitliliğini olumsuz yönde etkileyecektir.
- yeşil alanların ortadan kaldırılması sebebiyle iklim değişecek ve çeşitli ekolojik sorunlar ortaya çıkacaktır.
- proje çevresindeki arsaların fiyatlarının artması ülke çapında dengesiz bir gayrımenkul değerlerini ortaya çıkaracaktır.
- proje çevresinde olası taşkın durumunda kanal kenarındaki yerleşim birimleri su altında kalabilir.

ayrıca (bkz: kanal istanbul'un olumlu yanları) da bulunmaktadır.

edit: olumlu ve olumsuz yanlarını sundum, herhangi bir siyasi sebep gütmeyin bu tanımda.
devamını gör...

ismini güney afrika cumhuriyeti'nin başkentinen alan tuhaf görünümlü bir kurbağa türü. cape yağmur kurbağası, brevicipitidae familyasına aittir. bu kurbağalar 45mm uzunluğa kadar ulaşabilir. puslu ve nemli koşullarda görülür.

bu hayvanlar solucanlarla ve küçük böceklerle beslenir. kalın ve güçlü bacakları vardır. bu sayede toprağı kazar ve kendisini gömer. ancak yüzemezler ve suya konulunca boğulurlar.

ınternational union for conservation of nature(dünya doğa ve doğal kaynakları koruma birliği) tarafından tehlikeli türler arasında alınan bu hayvanlar, kentsel yayılma ve tarımı da tehdit eder.
kaynak
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

28 suç kaydı bulunması.
devamını gör...

mezun olabildim. ihtimal vermiyordum hadi 2. 3. sınıf fena değildim ama birinci sınıf çok canımı sıkmıştı.
devamını gör...

sezon finaline giren cağnım programımızı, ilk bölümüyle tekrar dinleyerek o güzel güne gideceğimiz bir gün. ne güzeldi yahu, dinlemeyen varsa işte bu da size bir güzelliktir.
devamını gör...

birde başka birine benzetip saldırdığını söylemiş. yaptığı normal birşey sanki.
başkasına yapsa ne farkeder?
salarlar şimdi bunu bahane edip.
devamını gör...

külliyen asılsız, mesnetsiz iddia. ben en alttaki "© 2021" yazısıyla flörtleşiyorum.
devamını gör...

sohbeti de kendisi de ayrı tatlı olan;çok samimi ve içten tanımlar yazan,tanıştığıma gerçekten çok memnun olduğum birisi.umarım hayatında hep hak ettiği gibi güzel şeyler olur.
devamını gör...

aramızdan ayrıldı - sosyetik hali
hakkın rahmetine kavuştu - dinci hali
ışıklar içinde uyu- sanatçı hali
toprağı bol olsun- halk hali
geberip gitti-nefret hali
devamını gör...

yanlarım ağrıyor. ( yaş 42)
devamını gör...

alanında yüksek lisans yapmış trendir.
devamını gör...

sevgi duvarı (bkz: can yücel)


sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi

kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi

baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim