led zeppelin-stairway to heaven.
devamını gör...

her satırının altı çizilmesi gereken alfred adler 'in kitabıdır.

adının yetersizliğine ilişkin önyargı ve buna bağlı olarak erkeğin kendini beğenmişliği, her iki cinsiyet arasındaki uyumu sürekli bozarak inanılmayacak bir gerilimin doğmasına yol açar; ilgili gerilim, özellikle sevgi ilişkilerine de nüfuz ederek tüm mutluluk olanaklarını aralıksız tehdit altında tutar, hatta çok kez yok eder. tüm aşk yaşamımızı zehirleyerek kurutup bir yangın yerine çevirir.
devamını gör...

aksaray üniversitesi biyoloji bölümü tarafından tuz gölü havzasında acı düğün çiçeği adını verdikleri yeni bir bitki türü keşfedildi. düğün çiçeği familyasından olan yeni bitkiye tuz gölü çevresinin arazi yapısından dolayı acı düğün çiçeği ismi verildiği açıklandı.

kaynak

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

an itibari ile kurduğum grup. sözlükteki punk dinleyen insan sayısı oldukça fazla gördüğüm kadarıyla.
devamını gör...

o aşı bana girmeden inanmayacağım açıklama.
devamını gör...

yayıncının sıcaktan bulanıp silivri serinliği aradığı yayın*
şaka bir yana memleketin her yöresinden değerlerimizin hem metinsel hem lirikal olarak dinleyenlere aktırıldığı çok keyifli bir paylaşım oluyor.
devamını gör...

ıkinci dereceden denklemlerin grafikleridir . genel formülleri ax²+bx+c dir. a sıfıra eşit olamaz. parabollerin kendi icin de formülleri vardır. o formülleri ispatlarıyla öğrenince ayrı bir keyif verir . örneğin kökler toplamı, kökler çarpımı, kökler toplamının yarısı.
devamını gör...

istanbullu gelin dizisinin uyarlandığı gülseren budayıcıoğlu kitabı. yine kitap ile dizi arasında hiçbir benzerlik yok. kitap da istenmeyen ve takıntılı olan gelin süreyya iken dizi de diğer oğullarının karısı ipek. tamamen kitabından bağımsız bir dizi istanbullu gelin.
alya’nın hikayesini gözyaşları ile okuyabilirsiniz. ailenin çalkantılı hayatlarının bir çocuk üzerindeki etkisini yakından gözlemleyeceksiniz. dizilerini izlemediyseniz keyif alarak okursunuz.



“dünyada adalet diye bir şey yok bunu biliyorum. her şey gibi acı da eşit dağıtılmamış dünyaya.”
devamını gör...

slovenya'nın başkenti ve en büyük şehridir.
devamını gör...

imamın ordusu diye bir kitap okumuştum yıllar evvel. o imam bu imam mıymış? din işleri subayı olan.
devamını gör...

nereden hatırlıyorum bu kelimeyi diyorsanız:

devamını gör...

sana doğru havlayarak geliyorsa çok yüksek bir sesle hayvana doğru var gücünle bağır, ne olduğunu anlamayıp apışıp kalacaktır hayvan.
tam o arada hayvan kendine gelene kadar topukla git.
devamını gör...

nereye gidiyoruz? yedikule hayvan barınağına mı?

laf aramızda kulübeler, puflar falan 10 numara.

oraya gidiyorsak geliyorum. yoksa kabuğumu oynatmam.
devamını gör...

macaristan budapeşte
buradan
devamını gör...

siyasetin fırıldaklığına boyun eğmeyen tek siyasetçi.
devamını gör...

halledemeyeceğim bir durum karşısında çaresiz kalmak. bu beni hem yıkar hem de aşırı korkutur.
devamını gör...

mersin'in tarsus ilçesinde bir konferans salonunda kumar oynayan 89 kişiye 430 bin 325 tl para cezası uygulandı. haberin video ve fotoğrafları
ilçe jandarma komutanlığı ekipleri, yenice mahallesi'ndeki bir binada kumar oynandığı bilgisi üzerine harekete geçti. belirlenen adrese baskın yapan ekipler, bina önüne gözcü konulduğunu ve tüm girişlerin kapatıldığını tespit etti. jandarma ekipleri bunun üzerine kapıların açılması yönünde uyarıda bulundu ancak güvenlik güçlerinin çağrısına uyulmadı. tarsus belediyesi’nden talep edilen iş makinesi ile binanın bir duvarı yıkılarak içeri girildi.
şüphelilerin sosyal mesafe kuralına uygun olarak maskeleri ile oturdukları, her masaya dezenfektan koyulduğu görülürken içlerinden birinin “biz kumarın zararları ile ilgili konferans için bir araya gelmiştik. yanlış anlaşıldık” dediği iddia edildi.
devamını gör...

o nasıl baldan tatlı bir ses cimcime.
devamını gör...

de stijl, 20. yüzyıl’ın başlarında, hollanda’da bir grup sanatçı tarafından başlatılan hareket olup adını, bir dergiden almıştır. ı. dünya savaşı sırasında farklı alanlardan gelen sanatçılar ‘neo plastisizm’ adını verdikleri anti-natüralist ve soyut sanat anlayışlarını, theo van doesburg tarafından kurulan ve ilk kez 1917’de hollanda’da yayınlanmaya başlayan ‘de stijl’ adlı güzel sanatlar dergisinde açıklamaya başlamışlardır.
de stijl, 1917-1928 tarihleri arasında örgütlü bir akım olarak kendini göstermiş; geleneksel simetrinin yerine serbest asimetrik dengeyi geçirmiş ve temel renkleri kullanma biçimini ortaya atmıştır. 1930’a kadar de stijlcilerin eserleri soyut sanat olarak nitelendirilmiş; 1930’da doesburg, ilk kez ‘somut sanat’ kavramını kullanmıştır. doesburg’a göre, soyut olan doğa biçimleridir. doğa somut olsa da resme aktarıldığında soyutlaşmaktadır. çünkü canlının resmi cansızı vermektedir. oysa soyut düşünce (sanatçının düşünme ve oluşturma gücü) resimlerde biçim alarak somutlaşmaktadır.
de stijl’in, mimari olarak diğer akımlarla karşılaştırılmasında
tarihten kopma ve yeni bir başlangıç oluşturma konusunda, art nouveau ile;
soyut gerçeğe ulaşma ve görecelik konusunda, empresyonizm ile;
zamansal hareket ve soyut gerçeği ifade etmede saf geometrileri kullanma konusunda, kübizm ile;
hız ve devinim konularında da fütürizm ile kesiştiği söylenebilir.
de stilj akımı da fonksiyonel yaklaşımı önemsemiş; fakat formun estetiğini arka plana atmamıştır. hatta fonksiyonel düzeni savunmasına karşın, bu yaklaşımla oluşturulan mimari ürünlerin sanatsal ve estetik ağırlıklı olduğu; bu nedenle teorisyenler ile uygulamacılar arasında anlaşmazlığa yol açtığı da belirtilmiştir.
de stijl'e uygun en iyi örnek olarak 'rietveld schröder house ' verilebilir.
hollanda’da inşa edilmiştir. evin temel şekli bir küpe benzese de yatay çıkıntılar ve dikey duvar plakaları, parapet panelleri ve destekler ile bozulmuştur. dinamik olmamakla birlikte bir küpün parçalanması üstüne kurgulanmıştır ki bu parçalanma renk, malzeme ve geometrik formların hem yatayda hem de düşeydeki kombinasyonu ile sağlanmıştır. schröder evi, de stijl’in formal uzaysal ve ikonografik fikirlerini
tüm kapsamıyla içinde barındıran ilk gerçek bina olarak kabul edilmektedir. ileriki tarihlerde de stijl’in bazı yapılarda etkisini
görebiliyoruz, örnek olarak:
1936 da şelale evi frank lloyd wright
1967 de habitat 67 moshe safdie
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

1938 mudanya doğumlu gazeteci, yazar, tekke musikisi icracısı. galatasaray lisesi'nden mezun olmuştur. tekke ve zaviyelerin kapatılmasından sonra evlerde devam eden tekke musikisi icralarına iştirak etmiş ve altın değerinde kayıtlar yapmıştır. cumhuriyet dönemi istanbul dinî hayatını en iyi bilenlerdendir. yönetim şekli değişmiştir fakat insanlar aynı benlikleriyle hayatını sürdürmüşlerdir ve özellikle istanbul için söylersek şahsî meclisler devam edegelmiştir. işte buralarda çokça bulunmuş bir kişi olması sebebiyle o muhiti derinlemesine tahlil etme şansına sahip olmuştur. kendi deyimiyle osmanlı -bakiyelerinin vefat etmesiyle- 1980de gerçekten bitmiştir. bugün, kemal tahir romanlarından fırlamış köylü dindarlığın ortalığı talan ettiği memlekette şehirli dindarlığın ne idüğünü kendisinin konuşmalarına, kayıtlarına bakarak anlayabiliriz. ayrıca bektaşi nefeslerini seslendirdiği kayıtları nefistir.
bunların yanında yine bir mecliste tesadüfen tanıştığı işgal dönemi ingiliz yüzbaşısı benneth ile ilgili bir kitap yazmıştır. bu benneth de epey ilgi çekici bir kişidir. işgal yıllarında galata mevlevihanesinde sema icralarına katılmış, orada gürciyev ile tanışmış, onun öğrencisi olmuş, mistikliğe meyletmiş hatta amerikada kendi ekolünü dahi oluşturmuştur. (ne kadar tuhaf hayatlar var.)
nezih uzel, 2012 yılında rah-ı hakka güzeran olmuştur, hak rahmet eyliye.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim