beş ressam adı sayamayan biriyle çıkmak
mülakatla sevgili seçmesi gereken yazar beyanı.
devamını gör...
virüs çıktığından beri doğru düzgün hastalanamamam sorunsalı
muhtemelen pek çok insan için geçerli olan durum. maske takmak, sürekli elleri yıkamak/dezenfekte etmek ve hijyenin eskiye nazaran hayatımızda daha fazla yer alması sonucu gayet normal. sırf korona virüsten değil diğer virüs ve bakterilerden de korunmuş oluyorsunuz.
devamını gör...
sözlüğü canlandıracak proje
sözlük cansız değil ki aga,
tutturmuşsunuz öldük bittik canımız gitti diye, biz paralel evrenden mi giriyoruz bu sözlüğe anlamadım gitti.
tutturmuşsunuz öldük bittik canımız gitti diye, biz paralel evrenden mi giriyoruz bu sözlüğe anlamadım gitti.
devamını gör...
tıp benim için önemli değil diyen insan
devamını gör...
yazarların bugünkü mutsuzluk sebebi
bugunun cabucak bitmesi icin acil khk, elden ele hizlica.
alerjim tuttu dun gece, musluk gibi geziyorum fis fis. ne dogru duzgun nefes alabiliyorum ne de hapsirmadan an gecirebiliyorum.
uzun aradan sonra sirkette durum degerlendirme toplantisi vardi bugun.
ardimda ayi orkestrasi senfonik konser veriyorken zaten; bir saat olarak planlanan toplanti, dallama genel müdürumun keyfi icin bes bucuk (5,5) saat surdu. alinan kararlar, yapmam gereken secimler, konusulmasi gereken calisanlar derken pure kivaminda eve gelebildim.
apartmanin giris kapisindan rastgele iceri bakarken bir de ne goreyim? bir cift yesil goz bana bakiyor iceriden ve beni gorunce bana dogru gelmeye basladi.
butun yol boyunca l koltuga devrilip sizmayi hayal eden ben, apartmandan iceri giremedim. yorgunluktan geberiyorken, yarim saat* apartmanin onunde bekledim, birisi iceriden ciksin da kediyi apartmandan cikarsin diye. (bkz: kedi fobisi)
kedi cikmadi.
parmak ucumda basa basa eve geldim.
stresten bobreklerim sizliyor.
dur duraksız hapsiriyorum.
kedi cikmadigi icin yarin sabah evden cikamayacagim.
yikiklardayim.
hapsu.
alerjim tuttu dun gece, musluk gibi geziyorum fis fis. ne dogru duzgun nefes alabiliyorum ne de hapsirmadan an gecirebiliyorum.
uzun aradan sonra sirkette durum degerlendirme toplantisi vardi bugun.
ardimda ayi orkestrasi senfonik konser veriyorken zaten; bir saat olarak planlanan toplanti, dallama genel müdürumun keyfi icin bes bucuk (5,5) saat surdu. alinan kararlar, yapmam gereken secimler, konusulmasi gereken calisanlar derken pure kivaminda eve gelebildim.
apartmanin giris kapisindan rastgele iceri bakarken bir de ne goreyim? bir cift yesil goz bana bakiyor iceriden ve beni gorunce bana dogru gelmeye basladi.
butun yol boyunca l koltuga devrilip sizmayi hayal eden ben, apartmandan iceri giremedim. yorgunluktan geberiyorken, yarim saat* apartmanin onunde bekledim, birisi iceriden ciksin da kediyi apartmandan cikarsin diye. (bkz: kedi fobisi)
kedi cikmadi.
parmak ucumda basa basa eve geldim.
stresten bobreklerim sizliyor.
dur duraksız hapsiriyorum.
kedi cikmadigi icin yarin sabah evden cikamayacagim.
yikiklardayim.
hapsu.
devamını gör...
ne eşek herif imiş
osmanlı'nın ilk daimi fransız elçisi seyyid ali efendi*'nin "fransızlardan düşmanlık beklenmemesi" minvalindeki önerisiyle, napoléon bonaparte'ın mısır'a asker çıkarttığı haberi aynı gün istanbul'a ulaşınca; dönemin padişahı üçüncü selim tarafından mektubunun kenarına atılan derkenar.
koskoca padişahın koskoca bir bürokrat hakkında ulu orta böyle bahsetmesi çok garibime gitmişti zamanında.*
koskoca padişahın koskoca bir bürokrat hakkında ulu orta böyle bahsetmesi çok garibime gitmişti zamanında.*

devamını gör...
kıyamet park
bir kamu davasıdır. bir alper canıgüz eseridir.
türk edebiyatının yaratılan en ilginç karakterlerinden olan alper kamu'nun bir diğer macerası her zaman olduğu gibi çok keyifliydi. alper canıgüz ve zekasına hayran biri olarak hemen kitabı aldım ve okudum. iyi tarafları vardı kötü tarafları vardı. emin olduğum tek şey ise bir alper canıgüz kitabıydı.
bu kitabı elime verseler ve yazarını söylemeseler yine de alper canıgüz'ün elinden çıktığını anlardım. kendisinin tarzını çok seviyorum. hızlı okuma sağlaması, akışkan metinler, zeki gözlemler, psikoloji, muzip tarafı, zekice kurgulanmış kurgu.
kitap yine alfa yayınlarından çıkmış. kapak tasarımını çok beğendim. sayfa sayısı az geldi sebebi ise dediğim gibi alper canıgüz kitapları çok hızlı bir okuma tecrübesi sunuyor. elinizden bırakamıyorsunuz. kendisini özlediğim için eriyip gitti elimde.
kitabın içeriğine gelirsek alper kamu, antalya'da bir otele gidiyor. kıyamet park isimli otelde haliyle başına bir sürü şey geliyor.
yazar bu hikayeyi bir otele gittiğinde yazmaya karar veriyor. böyle bir otele kahramanımızı bırakırsam neler olur diye düşündüm ve yazdım diyor. iyi ki yazmış. ha bu arada alper'i daha olgun buldum. eskisinden daha dingin bir çocuk olmuş hoşuma gitti.
kitapta alper kamunun karşısında bulunan altan karakterini çok sevdim. indigonun dölü cidden şeytani bir zekaya sahip. o iki üstün zekalı çocuğun kapışması çok eğlenceli geldi. ben eminim alper canıgüz bu iki çocuğu tekrar bir araya getirecek. kitapta olumlu taraflar olduğu gibi olumsuz taraflar da vardı. mesela finale giden yol çok karmaşıktı. hemen çat diye çözüldü. iyi işlendiğini düşünmüyorum. yazarın bize verdiği ipuçları çok basit geldi. olayı çözmekten ziyade çözünce alacağım keyif bana pek güçlü gelmedi. haa kitabı veya süreci okumak çok zevkliydi o ayrı.
son olarak bomba gibiyim diyorum yazımı bitiriyorum.
türk edebiyatının yaratılan en ilginç karakterlerinden olan alper kamu'nun bir diğer macerası her zaman olduğu gibi çok keyifliydi. alper canıgüz ve zekasına hayran biri olarak hemen kitabı aldım ve okudum. iyi tarafları vardı kötü tarafları vardı. emin olduğum tek şey ise bir alper canıgüz kitabıydı.
bu kitabı elime verseler ve yazarını söylemeseler yine de alper canıgüz'ün elinden çıktığını anlardım. kendisinin tarzını çok seviyorum. hızlı okuma sağlaması, akışkan metinler, zeki gözlemler, psikoloji, muzip tarafı, zekice kurgulanmış kurgu.
kitap yine alfa yayınlarından çıkmış. kapak tasarımını çok beğendim. sayfa sayısı az geldi sebebi ise dediğim gibi alper canıgüz kitapları çok hızlı bir okuma tecrübesi sunuyor. elinizden bırakamıyorsunuz. kendisini özlediğim için eriyip gitti elimde.
kitabın içeriğine gelirsek alper kamu, antalya'da bir otele gidiyor. kıyamet park isimli otelde haliyle başına bir sürü şey geliyor.
yazar bu hikayeyi bir otele gittiğinde yazmaya karar veriyor. böyle bir otele kahramanımızı bırakırsam neler olur diye düşündüm ve yazdım diyor. iyi ki yazmış. ha bu arada alper'i daha olgun buldum. eskisinden daha dingin bir çocuk olmuş hoşuma gitti.
kitapta alper kamunun karşısında bulunan altan karakterini çok sevdim. indigonun dölü cidden şeytani bir zekaya sahip. o iki üstün zekalı çocuğun kapışması çok eğlenceli geldi. ben eminim alper canıgüz bu iki çocuğu tekrar bir araya getirecek. kitapta olumlu taraflar olduğu gibi olumsuz taraflar da vardı. mesela finale giden yol çok karmaşıktı. hemen çat diye çözüldü. iyi işlendiğini düşünmüyorum. yazarın bize verdiği ipuçları çok basit geldi. olayı çözmekten ziyade çözünce alacağım keyif bana pek güçlü gelmedi. haa kitabı veya süreci okumak çok zevkliydi o ayrı.
son olarak bomba gibiyim diyorum yazımı bitiriyorum.
devamını gör...
geceye bir kuş bırak
devamını gör...
raskolnikov'un sıradan ve olağanüstü insan kavramları
her şey insanın içinde bulunduğu ortama,koşullara bağlıdır sözünden yola çıkılırsa-ki bu beraberinde başka bir soru getirir- insan hiç midir?
insan sorgulamazsa,köle olursa,iradesizse yeri gelir baş kaldıramazsa hiçtir.
raskolnikov'u suç işlemeye iten sebep inançsızlık,bireyselliktik ve yabancılık duygusudur. en son vicdanını sızlatmaya kadar giden süreç ise insan ruhunun çelişkilerle dolu bir varlık olmasıdır.
romanda raskolnikov’un cinayet hakkında kullandığı en çarpıcı cümlesi: “ben insan öldürmedim, bir prensibi yere serdim.” kısmıydı. eğer öyleyse çektiği acılar ne idi.kötü olmayı kabul edememekti.sıradan bir insanın olağanüstü olma çabası'nın beyhude olmasıydı.belki de bu hiçlik savaşıydı.ben hiç değilim diyen insan'ın yakarışıydı.
insan sorgulamazsa,köle olursa,iradesizse yeri gelir baş kaldıramazsa hiçtir.
raskolnikov'u suç işlemeye iten sebep inançsızlık,bireyselliktik ve yabancılık duygusudur. en son vicdanını sızlatmaya kadar giden süreç ise insan ruhunun çelişkilerle dolu bir varlık olmasıdır.
romanda raskolnikov’un cinayet hakkında kullandığı en çarpıcı cümlesi: “ben insan öldürmedim, bir prensibi yere serdim.” kısmıydı. eğer öyleyse çektiği acılar ne idi.kötü olmayı kabul edememekti.sıradan bir insanın olağanüstü olma çabası'nın beyhude olmasıydı.belki de bu hiçlik savaşıydı.ben hiç değilim diyen insan'ın yakarışıydı.
devamını gör...
getir'den mutluluk sipariş etmek
annemin çok yanlış anladığı mutluluktur.
efenim malum getir 81 ilde hizmet vermeye yeni başladı. önceden sadece istanbul sınırları içinde idi.
bundan bir kaç sene önce, getir daha sektöre yeni girmiş şimdiki gibi bilinmiyor. o ara tanınırlıklarını artırmak için istanbuldaki taksi-dolmuşlara* reklam verip araç giydirme yapmışlar. sevgili ponçik annem de iç anadolu'nun bağrından beni ziyarete gelmiş. zaten aklı bende kalıyor istanbul gibi yerde tek başıma yaşıyorum diye. önümüzden bir araç geçti... üzerinde "getir bir mutluluk yazıyor" içinde de 6 tane adam. kadının beti benzi attı... kızım... bu adamları... nereye... götürüyorlar... dedi.
nası nereye götrüyorlar derken çözdük olayı ashgfakjhs.
kadının yüreğine indiriyordun getir! hadi böyle slogan koydun tamam, araca giydirmek nedir *
efenim malum getir 81 ilde hizmet vermeye yeni başladı. önceden sadece istanbul sınırları içinde idi.
bundan bir kaç sene önce, getir daha sektöre yeni girmiş şimdiki gibi bilinmiyor. o ara tanınırlıklarını artırmak için istanbuldaki taksi-dolmuşlara* reklam verip araç giydirme yapmışlar. sevgili ponçik annem de iç anadolu'nun bağrından beni ziyarete gelmiş. zaten aklı bende kalıyor istanbul gibi yerde tek başıma yaşıyorum diye. önümüzden bir araç geçti... üzerinde "getir bir mutluluk yazıyor" içinde de 6 tane adam. kadının beti benzi attı... kızım... bu adamları... nereye... götürüyorlar... dedi.
nası nereye götrüyorlar derken çözdük olayı ashgfakjhs.
kadının yüreğine indiriyordun getir! hadi böyle slogan koydun tamam, araca giydirmek nedir *
devamını gör...
göğüs pompası
çocuğu hastanede yatan annelerin mecburen kullandığı aparattır. ilk altı ay anne sütü şart.
devamını gör...
insan sarrafı
tanıştığı kişilerin karakterini çabuk anlayacak duruma gelmiş kişiler için söylenen söz.
devamını gör...
mabel matiz
ses var söz var duruş var kısacası mükemmellik var bu adamda kanaatimce.
devamını gör...
ekşi sözlük'ten gelen yazarların mahlasına yeşil top koymak
sevgili personanongrata'nın bana alerjisi olduğunu öğrendiğim başlık. sensin efendim yeşil top! ne zararım varmış sana*.
şaka bir yana da olmaz öyle. evimizin kapısına kırmızı çarpı çizmek gibi bir şey bu. ı ıh! olmaz.
hem ben ulu'dan da geldim aynı zamanda, kulzos'tan da geldim. o zaman benim mahlasım jonglör toplarına döner renkli rünklü. tamam, şu an yine renkli ama en azından tek renk.
şaka bir yana da olmaz öyle. evimizin kapısına kırmızı çarpı çizmek gibi bir şey bu. ı ıh! olmaz.
hem ben ulu'dan da geldim aynı zamanda, kulzos'tan da geldim. o zaman benim mahlasım jonglör toplarına döner renkli rünklü. tamam, şu an yine renkli ama en azından tek renk.
devamını gör...
rasta baba
cihangir'den aşağı kaçmış, kazancı'da sıkıştırmışlar. üç el havaya atıp gerisini bacağına sıkmışlar.
bir flört şarkısı:
bir flört şarkısı:
devamını gör...