mündemiç
bir şeyin içinde var olan, içinde saklı bulunan.
"bizim tıynetimiz, ruhumuzun hayvan ve allah'a giden iki yolunun köşesinde mündemiçtir." peyami safa, bir tereddüdün romanı (kitap).
"bizim tıynetimiz, ruhumuzun hayvan ve allah'a giden iki yolunun köşesinde mündemiçtir." peyami safa, bir tereddüdün romanı (kitap).
devamını gör...
there will be blood
there will be blood (2007), yönetmen paul thomas anderson'ın filmidir. yazar upton sinclair' in oil romanından uyarlanmıştır.
film, bir petrol zengininin yatırım yapmak üzere bir kasabaya taşınması ve buradaki bağnaz halkı manipüle etme sürecini anlatıyor.
bu film oyunculukları ile parlıyor. zaten daniel day-lewis hak ederek o sene en iyi erkek oyuncu akademi ödülü nü almış. ancak day-lewis kadar filmde üç kağıtçı bir din adamını canlandıran paul dano 'nun oyunculuğu da üst seviyede, o da o sene en iyi yardımcı erkek oyuncu akademi ödülü adayı oluyor ama alamıyor. day-lewis gibi insanüstü bir performans sergileyen bir aktör karşısında bu derece parlamak kolay bir iş değil.
görüntü yönetmeni robert elswit çok iyi iş çıkarmış, sinemada yönetmen ve oyunculuktan sonra en büyük görev görüntü yönetmenine düşüyor. hakkını vermiş ve o senenin en iyi görüntü yönetmeni akademi ödülü nü almış.
karakterler ve oyunculuklar dışında filmde para ve din çatışması da oldukça ilgi çekiciydi. iki büyük güç arasında kimin kazanacağını görmek sizi ekran karşısına kilitliyor.
özellikle filmde ayin sahnesi ve en son sahne gibi kusursuz sahneler var. anderson buralarda bütün hünerlerini konuşturmuş. tam bu tarz filmlerin yönetmeni olduğunu bir kez daha göstermiş.
izlemesi gayet keyifli ve müthiş oyunculuklar içeren bir film olarak nitelendirebilirim.
ilginç anekdotlar (imdb.com dan çevrilmiştir)
bu film ile en iyi erkek oyuncu ödülünü ikinci kez alan daniel day-lewis bu ödülü iki kez alan dokuzuncu aktör oldu. diğer sekiz oyuncu (ikinciyi alış sırasına göre) :
1. spencer tracy (1937, 1938),
2. fredric march (1932, 1946),
3. gary cooper (1941, 1952),
4. marlon brando (1954, 1972),
5. dustin hoffman (1979, 1988),
6. tom hanks (1993, 1994),
7. jack nicholson (1975, 1997),
8. sean penn (2003, 2008).
yukarıda da bahsetmiştim. upton sinclair' in romanı baz alınmıştır ama senaryoyu uyarlayan yönetmen paul thomas anderson romanın ilk 150 sayfasını kullanmış, romanın orjinali 1920 lerde geçer ama filmde daha önceye california'da petrol işinin patlamasına taşınmıştır. film 1898, 1902, 1911 ve 1927 de geçiyor.
doğru mu bilmem biraz reklam gibi geldi bana ama daniel day-lewis' in oğlunu oynayan dillon freasier aslında oyuncu olmayıp, filmin çekildiği yerde ilkokula giden bir çocukmuş. yönetmen çocuğun annesini bu filmde oynatabilmek için kırk takla atmış. annesi dur bakayım babasını oynayacak daniel day-lewis kim deyince , day-lewis'in çete liderini oynadığı, eli satırlı "the butcher" rolündeki gangs of new york (2002) filmini seyretmiş ve oğlum bu satırlı psikopat ile mi film çevirecek diye dehşete düşmüş, bunun üzerine yapım ekibi day-lewis' in kibar bir centilmeni oynadığı the age of innocence (1993) filmini seyrettirmiş ve annesi o şekilde ikna olmuş. (ben bile meh dedim yani.)
oyunculuğun doruğa ulaştığı iki sahneyi de buraya bırakıyorum. spoiler içerir:
daniel plainview baptism scene
i drink your milkshake
film, bir petrol zengininin yatırım yapmak üzere bir kasabaya taşınması ve buradaki bağnaz halkı manipüle etme sürecini anlatıyor.
bu film oyunculukları ile parlıyor. zaten daniel day-lewis hak ederek o sene en iyi erkek oyuncu akademi ödülü nü almış. ancak day-lewis kadar filmde üç kağıtçı bir din adamını canlandıran paul dano 'nun oyunculuğu da üst seviyede, o da o sene en iyi yardımcı erkek oyuncu akademi ödülü adayı oluyor ama alamıyor. day-lewis gibi insanüstü bir performans sergileyen bir aktör karşısında bu derece parlamak kolay bir iş değil.
görüntü yönetmeni robert elswit çok iyi iş çıkarmış, sinemada yönetmen ve oyunculuktan sonra en büyük görev görüntü yönetmenine düşüyor. hakkını vermiş ve o senenin en iyi görüntü yönetmeni akademi ödülü nü almış.
karakterler ve oyunculuklar dışında filmde para ve din çatışması da oldukça ilgi çekiciydi. iki büyük güç arasında kimin kazanacağını görmek sizi ekran karşısına kilitliyor.
özellikle filmde ayin sahnesi ve en son sahne gibi kusursuz sahneler var. anderson buralarda bütün hünerlerini konuşturmuş. tam bu tarz filmlerin yönetmeni olduğunu bir kez daha göstermiş.
izlemesi gayet keyifli ve müthiş oyunculuklar içeren bir film olarak nitelendirebilirim.
ilginç anekdotlar (imdb.com dan çevrilmiştir)
bu film ile en iyi erkek oyuncu ödülünü ikinci kez alan daniel day-lewis bu ödülü iki kez alan dokuzuncu aktör oldu. diğer sekiz oyuncu (ikinciyi alış sırasına göre) :
1. spencer tracy (1937, 1938),
2. fredric march (1932, 1946),
3. gary cooper (1941, 1952),
4. marlon brando (1954, 1972),
5. dustin hoffman (1979, 1988),
6. tom hanks (1993, 1994),
7. jack nicholson (1975, 1997),
8. sean penn (2003, 2008).
yukarıda da bahsetmiştim. upton sinclair' in romanı baz alınmıştır ama senaryoyu uyarlayan yönetmen paul thomas anderson romanın ilk 150 sayfasını kullanmış, romanın orjinali 1920 lerde geçer ama filmde daha önceye california'da petrol işinin patlamasına taşınmıştır. film 1898, 1902, 1911 ve 1927 de geçiyor.
doğru mu bilmem biraz reklam gibi geldi bana ama daniel day-lewis' in oğlunu oynayan dillon freasier aslında oyuncu olmayıp, filmin çekildiği yerde ilkokula giden bir çocukmuş. yönetmen çocuğun annesini bu filmde oynatabilmek için kırk takla atmış. annesi dur bakayım babasını oynayacak daniel day-lewis kim deyince , day-lewis'in çete liderini oynadığı, eli satırlı "the butcher" rolündeki gangs of new york (2002) filmini seyretmiş ve oğlum bu satırlı psikopat ile mi film çevirecek diye dehşete düşmüş, bunun üzerine yapım ekibi day-lewis' in kibar bir centilmeni oynadığı the age of innocence (1993) filmini seyrettirmiş ve annesi o şekilde ikna olmuş. (ben bile meh dedim yani.)
oyunculuğun doruğa ulaştığı iki sahneyi de buraya bırakıyorum. spoiler içerir:
daniel plainview baptism scene
i drink your milkshake
devamını gör...
kocasının aldığı abur cuburları kıskanın kudurun yazarak paylaşan kadın
abur cuburla kıskandırmaya çalışmak? az vizyon be kardeşim. kıskandırmak başlı başına bir kusur iken bir de bunu sıvayıp yapmak. lütfen kenarda sessizce ölünüz.
devamını gör...
bir ömer hayyam rubaisi bırak
"niceleri geldi, neler istediler;
sonunda dünyayı bırakıp gittiler;
sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi?
o gidenler de hep senin gibiydiler."
sonunda dünyayı bırakıp gittiler;
sen hiç gitmeyecek gibisin, değil mi?
o gidenler de hep senin gibiydiler."
devamını gör...
garip
edip akbayram'ın çok güzel seslendirdiği, bir mahzuni şerif türküsü.
devamını gör...
birinin dizinde uyumak
huzur bulunuyorsa aynı zamanda asla bırakılmaması gereken kişidir. *
devamını gör...
türkiye’nin girişine yazılması gereken söz
welcome to hell.
devamını gör...
zülfü livaneli'nin twitter’da paylaştığı yarı çıplak poz
devamını gör...
güne bir başkent bırak
devamını gör...
dijital oyun
dünya eğlence sektöründe amiral gemisi haline gelen oyunları üretmek eskisi kadar zor değil. işin püf noktası yazılımı yapılan oyunların kurgusu ve sürükleyiciliği. şimdiki gençlerin ve öğrenciler gözlerini bu sektöre dikmişler. kimi grup kurmuş, silindir savaşı denen oyunlar üretmiş, kiminin hayalinde yemek savaşı oyunu üretmek var. kimi lise öğrencisi kuntum quarted diye bir oyun üretmiş, kimi öğrenci tank savaşı oyunu geliştiriyor. yani bu oyunları üretmek hayal gücüne bağlı. resim çizmek gibi aynı.
devamını gör...
victor hugo
zalimlerin çarkı cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner. sözünün sahibidir.
devamını gör...
robins (yazar)
okudukça öğretiyor, öğrettikçe de okunuyor. hafızası güçlü, şiddete eğilimli hasta yakınlarının uzak olması temennisiyle.
devamını gör...
karşı cinste hayran olunan özellik
sadece karşı cinste değil tüm insanlarda, zeka..
devamını gör...
biricik şarabı
eskiden it öldüren diye yüzüne bakmadığımız, şimdi ise ''hmm aroması ege'nin antik dokusunu andırıyor, etin ağızda bıraktığı hisle (et a-101 kıyması) bir bütün oluşturuyor '' dediğimiz şarap.
devamını gör...
polaroid fotograf makinesi
birkaç sene öncesine kadar almayı düşündüğüm ama son zamanlarda vazgeçtiğim fotoğraf makinesi türüdür.
kaliteli bir kamerası olan telefon ile fotoğraf çekme hobime devam edeceğim.
kaliteli bir kamerası olan telefon ile fotoğraf çekme hobime devam edeceğim.
devamını gör...
hüner coşkuner
vefatıyla hüzzam makamından en ağır şarkısını söylemiş oldu.
devamını gör...
o sene bu sene
genellikle uzun zamandır dördüncü yıldızı bekleyen fenerbahçeli taraftar ve yöneticilerin ve üniversite hazırlık öğrencilerinin kullandığı söz öbeği.
devamını gör...
sözlükten evlenmek
yoldaş yoldaşa yürümez, koşarsa olabilecek eylem. olursa söyleyin, bir çeyrek tanım benden.
devamını gör...
iyi insanlara devamlı nankörce muamele edilmesi
şevkle çalışanı,zevkle öperlermiş diye düşünüyorum şahsen. insan denen mahlukat maalesef kii iyilikten hoşgörüden anlamıyor. lakin nerde onu ezikleyen sindirmeye çalışan bir kitle varsa onun kölesi oluyor.
devamını gör...
ayçiçek yağı fiyatlarının uçması
3 sene sene önce 25 tl olan 5 lt ayçiçek yağı, 3 ay önce 40 tl idi. şimdi ise 60 tl.
sadece 3 ay içinde yüzde 50 artmıştır. ama olsun yol yaptılar.
sadece 3 ay içinde yüzde 50 artmıştır. ama olsun yol yaptılar.
devamını gör...
