paylaştığı fotoğraflar ile fakirlik güzellemesi yapan tipler
acilen bitmesi gereken tiplerdir zira yoksulluğun kişilerin gelişimi için bir engel teşkil ettiği su götürmez bir gerçektir. bu, güzelleme yapılması değil; farkına varılması gereken bir durumdur. özellikle çocuklar üzerinde yoksulluğun birçok olumsuz etkisi bulunmaktadır.
yoksulluğa maruz kalma, olumsuz yaşam olaylarını arttırmış, anne-baba-çocuk
ilişkilerinde ve etkileşimlerinde daha çok stres yaratmış ve çocuk yetiştirmenin olumlu uygulamalarını azaltmıştır (duncan ve brooks-gunn, 1997; guo ve harris, 2000). alt sosyo-ekonomik statünün göstergeleri olarak düşük gelir düzeyi ve yoksulluk,ailedeki sosyalleştirme
sürecine zarar vermiş, annelerin-babaların çocukları yönündeki sıcak, sevgi dolu ve duyarlı uygulamalarını ve çocukların duygusal, psikolojik, sosyal ve bilişsel gelişimine hizmet eden sosyalleştirme çabalarını azaltmıştır. düşük gelir, yoksulluk ve işsizlik gibi kötü koşullar,annelerin ve babaların sosyalleştirme sürecindeki sıcaklığını, duyarlılığını ve denetimini azaltmış, sert ceza kullanımını ve tutarsız disiplin uygulamalarını arttırmıştır (smith, brooks-gunn ve klebanov, 1997).buradan
yoksulluğa maruz kalma, olumsuz yaşam olaylarını arttırmış, anne-baba-çocuk
ilişkilerinde ve etkileşimlerinde daha çok stres yaratmış ve çocuk yetiştirmenin olumlu uygulamalarını azaltmıştır (duncan ve brooks-gunn, 1997; guo ve harris, 2000). alt sosyo-ekonomik statünün göstergeleri olarak düşük gelir düzeyi ve yoksulluk,ailedeki sosyalleştirme
sürecine zarar vermiş, annelerin-babaların çocukları yönündeki sıcak, sevgi dolu ve duyarlı uygulamalarını ve çocukların duygusal, psikolojik, sosyal ve bilişsel gelişimine hizmet eden sosyalleştirme çabalarını azaltmıştır. düşük gelir, yoksulluk ve işsizlik gibi kötü koşullar,annelerin ve babaların sosyalleştirme sürecindeki sıcaklığını, duyarlılığını ve denetimini azaltmış, sert ceza kullanımını ve tutarsız disiplin uygulamalarını arttırmıştır (smith, brooks-gunn ve klebanov, 1997).buradan
devamını gör...
17 ocak 2021 normal sözlük güncellemeleri
gayet iyi olmuş. ne varsa sende var, gerisi yalan iko.
devamını gör...
çocukların yarattığı kelimeler
kızımdan gelsin.
çüpet - pipet
manaka - makarna
muduv - noodle
sırçalamak - fırçalamak(dişleri)
yaya - niloya(ç.film karakteri)
minimoş - micky mouse
yiğdo - unicorn(bunu 2 yıl anlamadık)
yine kızımdan geliyor.
fıstık, ama bu fıstık çekirgeden geliyor. biz çekirge deyince çekirdek anlıyor, çekirdekte çerez fıstıkta çerez hep birbirine karıştırıyor. çekirgeler hep fıstık oluyor
çüpet - pipet
manaka - makarna
muduv - noodle
sırçalamak - fırçalamak(dişleri)
yaya - niloya(ç.film karakteri)
minimoş - micky mouse
yiğdo - unicorn(bunu 2 yıl anlamadık)
yine kızımdan geliyor.
fıstık, ama bu fıstık çekirgeden geliyor. biz çekirge deyince çekirdek anlıyor, çekirdekte çerez fıstıkta çerez hep birbirine karıştırıyor. çekirgeler hep fıstık oluyor
devamını gör...
can't help falling in love with you
kısa bir şarkıdır ama çok şey anlatır.sevgi duygusuna dair tüm şifrelerin bu şarkıda gizli olduğunu düşünmüşümdür hep.
ezberlenmeli,şarkı dinlenirken anlamı iyice bir düşünülmelidir.andrea bocelli'den dinlemek de harikadır, muhteşemdir fakat aklınızdan bir daha asla çıkmayacağı için dinlemeden önce uyarmayı görev bilirim.
ezberlenmeli,şarkı dinlenirken anlamı iyice bir düşünülmelidir.andrea bocelli'den dinlemek de harikadır, muhteşemdir fakat aklınızdan bir daha asla çıkmayacağı için dinlemeden önce uyarmayı görev bilirim.
devamını gör...
kürtlerin en sevdiği araba markasının reno toros olması
“beyaz bir toros geldi. toros marka araçtan inen sanık tamer atak, babama araca binmesini söyledi. babam araca binmeyip yoluna devam edince, 50 metre ileride kaldırımda araçla önünü kestiler. tamer arabadan indi ve elinde tabanca vardı. aralarında boğuşma yaşanırken araçtan kukel atak indi. babamı kaleşnikof ile taradı ve oradan ayrıldılar. ben korkup şok geçirdiğim için olay yerine gidemedim. çevredekiler kimi korkudan kaçtı, kimi kepenklerini kapatarak olay yerinden uzaklaştı. cizre’de o dönemde korku hâkimdi. kimin kimi öldürdüğü belli değildi ve insanlar kendi canlarının derdine düşmüştü.” böyle bir anlamı var bu araba ne alaka diyenler için. sizin gibi faşistler yüzünden bu ülke düzelmiyor. bir türlü bırakmadınız insanlar kendi ülkesini sevsin ona sahip çıksın sürekli bir öteki durumu oldu, umarım yakın zamanda zihniyetinizide alıp defolup gidersiniz.
devamını gör...
2002 yılındaymış gibi yazmak
ne demek lise giriş sınavı ile 2002 dünya kupası kosta rika-türkiye maçı aynı gün olacak!
tanım: kafa sözlükteki pek çok miniğin tanım giremeyeceği bir başlık.
tanım: kafa sözlükteki pek çok miniğin tanım giremeyeceği bir başlık.
devamını gör...
oruç tutmayacak yazarlar
zamanın zenginlerinin fakirlerin açlığına kılıf uydurmak ve isyan etmelerini engellemek adına icat ettiği bir ritüeli uygulamayacak yazarlardır. bunlardan biri de benimdir. zorla tutturmak isteyene ve dışarda ben yemek yerken bana salça olanlara da yallah arabistana demek vacip olacaktır.
edit : an itibariyle sucuklu yumurtalı tostum ve kolamla aralarında bulunmaktan memnuniyet duyduğum yazarlardır. siz tutun brolar. biraz daha aç kalın nolacak ki. zengine bi ay daha isyan etmeniz ertelendi. kan emici vampirlerin sırtınızdan geçinip krallar gibi yiyip içmesine bakmayın. az daha aç kalın bak öteki tarafta kralsınız be oğluuum *
edit : an itibariyle sucuklu yumurtalı tostum ve kolamla aralarında bulunmaktan memnuniyet duyduğum yazarlardır. siz tutun brolar. biraz daha aç kalın nolacak ki. zengine bi ay daha isyan etmeniz ertelendi. kan emici vampirlerin sırtınızdan geçinip krallar gibi yiyip içmesine bakmayın. az daha aç kalın bak öteki tarafta kralsınız be oğluuum *
devamını gör...
hayat felsefeniz olan sözler
.....
bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe
.....
bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe
.....
devamını gör...
orta gelirli bir ailede yaşamanın kazandırdığı alışkanlıklar
sana olmayan kıyafetler kardeşine, kuzenine, komşuna verilir.
bir şeyi alırken 40 defa düşünürsün.
daha çok ihtiyaçlarına önem verirsin.
kredi çekilerek alınan evin, arabanın borcu bitsin diye gün sayarsın.
anne ve baba maaşlarıyla ilgili konuşurken 'acaba paramız bitti mi?' diye gerilirsin.
bir şeyi alırken 40 defa düşünürsün.
daha çok ihtiyaçlarına önem verirsin.
kredi çekilerek alınan evin, arabanın borcu bitsin diye gün sayarsın.
anne ve baba maaşlarıyla ilgili konuşurken 'acaba paramız bitti mi?' diye gerilirsin.
devamını gör...
chewbacca
star wars karakteri.
ağzı dili lal, yüreği bal wookie kardeşimiz.
o devasa cüssesinden daha büyük bir kalbe sahiptir. yoda'nın maiyetinde droid'lere karşı savaşırken dostları için ne kadar güvenilir bir karakter olduğu ortaya çıkmış, düşmanları ise bu sevimli yaratığın gazabını daha yakından tatmışlardır.
bu savaştan sonra diğer wookie'lerle birlikte esir alınmış ve köleleştirilmiştir. han solo ile münasebeti de bu sayede başlar.
han solo, galaksinin cesur beyefendisini esaretten kurtarır ve millenium falcon''un yardımcı pilotu yapar.
ne kadar kadirşinas bir varlık olduğunu ise tüm hayatı boyunca bu dostluk ilişkisinde yaptıklarıyla ortaya koyar.
hayatını defalarca han solo için tehlikeye atmaktan asla erinmemiştir.
kodumu oturtacak gibi duran bu güzel abimizin duygusallığına şapka çıkarmayalım da ne yapalım?
jedi'sini, sith'ini, damda gezen luke'unu öpeyim, sana bir şey olmasın be chewbacca...
bu arada chewbacca karakterine hayat veren, ingiliz aktör peter mayhew'e de bir parantez açmak lazım. tabiri caizse 2.24'lük boyu ile karakterin içini tamamen doldurmuştur. oyuncunun 2019 yılında vefat etmesi ise bende chewbacca ölmüş gibi bir hissiyat yarattı.
ağzı dili lal, yüreği bal wookie kardeşimiz.
o devasa cüssesinden daha büyük bir kalbe sahiptir. yoda'nın maiyetinde droid'lere karşı savaşırken dostları için ne kadar güvenilir bir karakter olduğu ortaya çıkmış, düşmanları ise bu sevimli yaratığın gazabını daha yakından tatmışlardır.
bu savaştan sonra diğer wookie'lerle birlikte esir alınmış ve köleleştirilmiştir. han solo ile münasebeti de bu sayede başlar.
han solo, galaksinin cesur beyefendisini esaretten kurtarır ve millenium falcon''un yardımcı pilotu yapar.
ne kadar kadirşinas bir varlık olduğunu ise tüm hayatı boyunca bu dostluk ilişkisinde yaptıklarıyla ortaya koyar.
hayatını defalarca han solo için tehlikeye atmaktan asla erinmemiştir.
kodumu oturtacak gibi duran bu güzel abimizin duygusallığına şapka çıkarmayalım da ne yapalım?
jedi'sini, sith'ini, damda gezen luke'unu öpeyim, sana bir şey olmasın be chewbacca...
bu arada chewbacca karakterine hayat veren, ingiliz aktör peter mayhew'e de bir parantez açmak lazım. tabiri caizse 2.24'lük boyu ile karakterin içini tamamen doldurmuştur. oyuncunun 2019 yılında vefat etmesi ise bende chewbacca ölmüş gibi bir hissiyat yarattı.
devamını gör...
derdini kimseyle paylaşmayan insan
paylaşsa bile alacağı cevabı biliyordur.
"takma ya, boşver." takmış ki dert edinmiş adam? ya da bu cevabı almasa bile yapılacak bir şey olmadığının farkındadır. ne gerek var durduk yere insanların eline koz vermeye, derdime derman olamayacaksa diye düşünüyordur. doğru da düşünüyordur.yüzde yüz bu adama iç açılır, dert anlatılır diyemiyorsanız yarın o kişinin vuracağı yerin anlattığınız derdiniz olduğunu şimdiden söyleyebilirsiniz bence.
zor olanı yapıyordur, takdir edilesidir. kendine yetebilen insandır. başına gelen bütün sıkıntıları tek başına göğüslemeye alışmıştır ancak çok da yıpranmıştır, yıpranacaktır. bu da bir gerçek. yine de güveninin boşa çıkarılmasıyla yıpranmaya kendi kendini yıpratmayı tercih ediyordur. derdini anlatıp iki gün sonra karşısında anlattığı adamı gülerken ondan duymak istemediğinden, hiç duyurmuyordur. ya da artık dertleri nasıl dert olduysa saldım çayıra mevlam kayıra mottosuyla uğraşmıyor yüreğine dert olan şeyi deşip daha da dert etmemeye çalışıyordur. dertleri halının altına süpürüp süpürüp evinin(yüreğinin) orta yerinde kocaman bir yığıntı haline gelen halıyı görmezden gelerek ( zihninin) üzerınde ayak ayak üstüne atıp yine bir şeyleri dert etmiyordur.
"takma ya, boşver." takmış ki dert edinmiş adam? ya da bu cevabı almasa bile yapılacak bir şey olmadığının farkındadır. ne gerek var durduk yere insanların eline koz vermeye, derdime derman olamayacaksa diye düşünüyordur. doğru da düşünüyordur.yüzde yüz bu adama iç açılır, dert anlatılır diyemiyorsanız yarın o kişinin vuracağı yerin anlattığınız derdiniz olduğunu şimdiden söyleyebilirsiniz bence.
zor olanı yapıyordur, takdir edilesidir. kendine yetebilen insandır. başına gelen bütün sıkıntıları tek başına göğüslemeye alışmıştır ancak çok da yıpranmıştır, yıpranacaktır. bu da bir gerçek. yine de güveninin boşa çıkarılmasıyla yıpranmaya kendi kendini yıpratmayı tercih ediyordur. derdini anlatıp iki gün sonra karşısında anlattığı adamı gülerken ondan duymak istemediğinden, hiç duyurmuyordur. ya da artık dertleri nasıl dert olduysa saldım çayıra mevlam kayıra mottosuyla uğraşmıyor yüreğine dert olan şeyi deşip daha da dert etmemeye çalışıyordur. dertleri halının altına süpürüp süpürüp evinin(yüreğinin) orta yerinde kocaman bir yığıntı haline gelen halıyı görmezden gelerek ( zihninin) üzerınde ayak ayak üstüne atıp yine bir şeyleri dert etmiyordur.
devamını gör...
binyamin netanyahu
elinde filistinli çocukların kanı vardır.
devamını gör...
çaylak moderatörü
sözlük kurucusunun yakın gelecekteki uygulamaya koyacağını söylediği yeni makam.
geri hizmet gibi bir şey sanırım.
geri hizmet gibi bir şey sanırım.
devamını gör...
biyofizik profili
fetal iyilik halinin belirlenmesinde kullanılan 5 farklı parametreden oluşan skorlama sistemidir.
bu parametreler:
non-stress test(nst):ilk bozulan testtir
fetal solunum
fetal hareket
fetal tonus:en son bozulan testtir.
amniyon sıvı miktarı:bozulma olasılığı en düşük,kronik hipoksiyi gösteren testtir.
bu parametreler:
non-stress test(nst):ilk bozulan testtir
fetal solunum
fetal hareket
fetal tonus:en son bozulan testtir.
amniyon sıvı miktarı:bozulma olasılığı en düşük,kronik hipoksiyi gösteren testtir.
devamını gör...
hülya avşar'ın rol arkadaşını hastanelik etmesi
elim çok hafiftir diyen hemşire temsili fmdkfkd
devamını gör...
toplumun mcdonaldlaştırılması
george ritzer tarafından yazılan kitaptır.
ritzer bu kitapta hesaplanabilirlik ve öngörülebilirlik , denetim , akılcılığın akıldışılığı gibi kavramlarla mcdonalds şirketinin neler yaptığını ve amerikan toplumunun nasıl değiştiğini anlatıyor.
tüketim çılgınlığı özellikle çok güzel anlatılıyor. toplumların nasıl değiştiği inceleniyor. acayip güzel detaylarla ve çok güzel bilgilerle basitçe anlatılmış hoş bir eserdi tavsiye ederim.
toplum yaşamımızın değiştiğini mcdonalds üzerinden anlatmak bana çok şaşırtıcı ve garip geldi o yüzden çok başarılı bulduğum bir kitap oldu. bunu tavsiye eden öğretmenime buradan kucak dolusu saygılar ulan.
babacım ne anlatıyorsun sen benim vaktim yok okuyamam kitap falan diyen yazarlar için ritzer kısaca şöyle anlatır.
toplumun mcdonaldlaştırılması kavramının temsil ettiği akılcılaşma süreci, modern yaşamın ihtiyaçlarına hızlı ve etkili yanıtlar sağlayan dört temel unsura dayanır : verimlilik, hesaplanabilirlilik, öngörülebilirlilik ve denetim. akılcılaşma tüm yaşamlarına hakim olmakla kalmaz, yaşamın öncesine ve sonrasına da el atar : mcdoğumlar ve mccenazeler hep bu elden çıkmadır. ancak akılcılaşma ister istemez kendi içinde akıldışılığı barındırmaktadır ve bu da beraberinde insansızlaşmayı, insanlıktan çıkmayı getirir : standart büyüklük ve lezzetteki patateslerin ardında korkunç bir çevre tahribatı; parlak renklerle döşenmiş bol ışıklı ekonomik, pratik, öngörülemezliğin tehliklerinden uzak sofralarında "benliğin sınırlandığı, duyguların denetlendiği, ruhun boyun eğdiği" bir dünya vardır.
bu kavramları teker teker inceleyecek olursak basit şekilde
verimlilik: az ürünle çok ürün elde etme. mesela mcdonalds sınırlı bir menüye sahip seçenekler kısıtlı hamburger patates kola lan işte. mesela patatesler hileli uzun kesim kıvrımlı oluyor sebebi daha fazla görünmesi. ( vaay bütün sırrı çözdün demeyin )
hesaplanabilirlik: mesela mcdonaldslarda hız çok önemlidir gittiğiniz zaman 5 dakikada yemeğinizin geleceğini bilirsiniz. veya tadını bilirsiniz tadı kötü veya iyi değildir hep aynıdır. istanbul da yediğin big mac ile uganda da yediğin big mac aynıdır bunu bilirsin.
öngörülebilirlik: ne olacağını bilirsiniz gittiğiniz zaman robot gibi size aynı kelimeleri söylerler. hee kardeşim büyüt benim menüyü dersiniz. mcdonaldsa gittiğiniz zaman hemen karar vermek zorunda gibi hissedersiniz bunun sebebi onların öyle istemesidir. fiyatlar klasik ve öngörülebilir dünyanın her yerinde hemen hemen aynıdır.
denetim: mesela mcdonaldsa gittiğimiz zaman sandalyeler serttir ve rahatsızdır bunun sebebi orada daha fazla oturmaman içindir. orada bulunma süren denetlenmiştir. mcdonaldlaşmada hem müşteriler hem çalışanlar için denetim çok önemli bir olaydır. menüleri kaç dakikada sipariş verebileceğimize kadar her şey denetlenmiştir. sistem çok güzel kurulmuştur. patateslerin köftelerin kızardıktan sonra öteceğine kadar denetlenmiş bir sistemdir bu denetim meselesi.
akılcılığın akıldışılığı: ritzer bu konuyu sezaryen doğumu örneği üzerinden anlatıyor. normal doğum yerine sezaryen doğumun tercih edilme sebebinin bu bahsedilen kavramlar olduğunu savunuyor. hesaplanabilirlik , denetim ve öngörülebilirlik.
not: karnım acıktı. okunması gereken başarılı bir eser herkese tavsiye ederim. kitabın tek sıkıntısı bir süre sonra aynı olayları farklı farklı anlatmaya çalışmasıydı. okurken sürekli lan bunu biliyorum öğrendim işte tepkisi verdim. onun dışında gayet iyiydi.
ritzer bu kitapta hesaplanabilirlik ve öngörülebilirlik , denetim , akılcılığın akıldışılığı gibi kavramlarla mcdonalds şirketinin neler yaptığını ve amerikan toplumunun nasıl değiştiğini anlatıyor.
tüketim çılgınlığı özellikle çok güzel anlatılıyor. toplumların nasıl değiştiği inceleniyor. acayip güzel detaylarla ve çok güzel bilgilerle basitçe anlatılmış hoş bir eserdi tavsiye ederim.
toplum yaşamımızın değiştiğini mcdonalds üzerinden anlatmak bana çok şaşırtıcı ve garip geldi o yüzden çok başarılı bulduğum bir kitap oldu. bunu tavsiye eden öğretmenime buradan kucak dolusu saygılar ulan.
babacım ne anlatıyorsun sen benim vaktim yok okuyamam kitap falan diyen yazarlar için ritzer kısaca şöyle anlatır.
toplumun mcdonaldlaştırılması kavramının temsil ettiği akılcılaşma süreci, modern yaşamın ihtiyaçlarına hızlı ve etkili yanıtlar sağlayan dört temel unsura dayanır : verimlilik, hesaplanabilirlilik, öngörülebilirlilik ve denetim. akılcılaşma tüm yaşamlarına hakim olmakla kalmaz, yaşamın öncesine ve sonrasına da el atar : mcdoğumlar ve mccenazeler hep bu elden çıkmadır. ancak akılcılaşma ister istemez kendi içinde akıldışılığı barındırmaktadır ve bu da beraberinde insansızlaşmayı, insanlıktan çıkmayı getirir : standart büyüklük ve lezzetteki patateslerin ardında korkunç bir çevre tahribatı; parlak renklerle döşenmiş bol ışıklı ekonomik, pratik, öngörülemezliğin tehliklerinden uzak sofralarında "benliğin sınırlandığı, duyguların denetlendiği, ruhun boyun eğdiği" bir dünya vardır.
bu kavramları teker teker inceleyecek olursak basit şekilde
verimlilik: az ürünle çok ürün elde etme. mesela mcdonalds sınırlı bir menüye sahip seçenekler kısıtlı hamburger patates kola lan işte. mesela patatesler hileli uzun kesim kıvrımlı oluyor sebebi daha fazla görünmesi. ( vaay bütün sırrı çözdün demeyin )
hesaplanabilirlik: mesela mcdonaldslarda hız çok önemlidir gittiğiniz zaman 5 dakikada yemeğinizin geleceğini bilirsiniz. veya tadını bilirsiniz tadı kötü veya iyi değildir hep aynıdır. istanbul da yediğin big mac ile uganda da yediğin big mac aynıdır bunu bilirsin.
öngörülebilirlik: ne olacağını bilirsiniz gittiğiniz zaman robot gibi size aynı kelimeleri söylerler. hee kardeşim büyüt benim menüyü dersiniz. mcdonaldsa gittiğiniz zaman hemen karar vermek zorunda gibi hissedersiniz bunun sebebi onların öyle istemesidir. fiyatlar klasik ve öngörülebilir dünyanın her yerinde hemen hemen aynıdır.
denetim: mesela mcdonaldsa gittiğimiz zaman sandalyeler serttir ve rahatsızdır bunun sebebi orada daha fazla oturmaman içindir. orada bulunma süren denetlenmiştir. mcdonaldlaşmada hem müşteriler hem çalışanlar için denetim çok önemli bir olaydır. menüleri kaç dakikada sipariş verebileceğimize kadar her şey denetlenmiştir. sistem çok güzel kurulmuştur. patateslerin köftelerin kızardıktan sonra öteceğine kadar denetlenmiş bir sistemdir bu denetim meselesi.
akılcılığın akıldışılığı: ritzer bu konuyu sezaryen doğumu örneği üzerinden anlatıyor. normal doğum yerine sezaryen doğumun tercih edilme sebebinin bu bahsedilen kavramlar olduğunu savunuyor. hesaplanabilirlik , denetim ve öngörülebilirlik.
not: karnım acıktı. okunması gereken başarılı bir eser herkese tavsiye ederim. kitabın tek sıkıntısı bir süre sonra aynı olayları farklı farklı anlatmaya çalışmasıydı. okurken sürekli lan bunu biliyorum öğrendim işte tepkisi verdim. onun dışında gayet iyiydi.
devamını gör...
kafa sözlük yüklenme animasyonunun değişmesi
sevgili iko'nun küçük nahif sürprizleri bunlar.
devamını gör...

