15 şubat 2023 türkiye tek yürek bağış kampanyası ortak yayını
başlık "lucky charm" tarafından 12.02.2023 07:36 tarihinde açılmıştır.
41.
bıktım senden karakter sınırı. "ortak yayını" yazmama 1 karakter yüzünden izin vermedi.
televizyon yayıncıları derneğinin aldığı karardır. 15 şubat çarşamba akşamı saat 20:00'de 8 kanal ortak yayına girecek ve bir bağış kampanyası düzenlenecek.
fox, atv, show, star, tv8, kanal d, kanal 8 ve trt ortak yayına katılacak kanallar. yayın anına kadar kanal sayısı artabilir.
televizyon yayıncıları derneğinin aldığı karardır. 15 şubat çarşamba akşamı saat 20:00'de 8 kanal ortak yayına girecek ve bir bağış kampanyası düzenlenecek.
fox, atv, show, star, tv8, kanal d, kanal 8 ve trt ortak yayına katılacak kanallar. yayın anına kadar kanal sayısı artabilir.
devamını gör...
42.
devlet ortaklı kuruluşları saymazsak rekor cengiz holding'de. 500 milyon önceden yapmışlardı, 2,5 milyar daha yaptı. toplam 3 milyar tl bağışla rekor onlarda.
devamını gör...
43.
devletin vatandaştan topladığı milyarlarca lira deprem vergilerine ne olduğunu sorgulatan yayındır.
biz o paralarla yol yaptık diyebilecek kadar aşmış bir hükümet var karşımızda.
bu bağışlarla ne yapılacağı hakkındaki fikrimi bu yüzden kendime saklıyorum...
biz o paralarla yol yaptık diyebilecek kadar aşmış bir hükümet var karşımızda.
bu bağışlarla ne yapılacağı hakkındaki fikrimi bu yüzden kendime saklıyorum...
devamını gör...
44.
yeni bir havuz problemi olarak karşımıza dikilme olasılığı çok ama çok yüksek organizasyon.
böylesine yetersiz ama yüksek meblağlara, ucundan bile olsa, çökmemek için kendilerini tutmakta zorluk çekeceklerdir insanlar.
aslında tüm yardım kuruluşları da yakından takip edilmeli gazeteciler ve siyasiler tarafından.
böylesine yetersiz ama yüksek meblağlara, ucundan bile olsa, çökmemek için kendilerini tutmakta zorluk çekeceklerdir insanlar.
aslında tüm yardım kuruluşları da yakından takip edilmeli gazeteciler ve siyasiler tarafından.
devamını gör...
45.
(bkz: yeni çamoluk otomotiv)
devamını gör...
46.
bazı kamu kuruluşlarınn bizim paramızı bağışladığı epik yayındır.
devamını gör...
47.
bir türkiye klasiği... yalnızca şu yayında değil bugüne dek toplanan paralarla kocaman bir uygarlık inşa edilir ama tıpkı van depreminde olduğu gibi, izmir depreminde olduğu gibi yıllar sonra bile evsiz yurtsuz depremzedeler/yurttaşlar olacak biliyorum o yüzden beş lira bile bağışlamış değilim ama ihtiyacı olan her bir insan için evimi açmaya hazırım/hazır olacağım.
devamını gör...
48.
128 milyar dolar olur mu acaba?
devamını gör...
49.
affınıza sığınarak korka korka söylüyorum ama az önce bankalar bizim paralarımızı bağışladı. depremzedelerin paraları bile onlara bağışlandı. bir kere aldılar sonra geri verdiler ama o da belli değil. sorgulamaktan çok sıkıldım. birisi söylesin artık, bu deprem vergileri nerede? 128 milyar dolara ne oldu?
milyonlar milyarlar dönüyor ama o kadar samimi değiller ki. yani gerçekten bu insanların ölmesi mi gerekiyordu bunların elini cebine atması için? istanbul depremi olduğunda kaç para yollayacaklar merak ediyorum...
edit: ya ben harbiden kafayı yedim. bu insanlar ne kadar zengin allah aşkına, bu para nereden geliyor? ulan biz ev almak için yıllardır kendimizi yırtıyoruz, adamlar bir anda şak diye üç ev parası yolluyor. allah daha çok versin de keşke biraz bize de verse yani.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2023/02/16/v1zamz4wczdk6nar-t.jpg)
komik ama değil de.
milyonlar milyarlar dönüyor ama o kadar samimi değiller ki. yani gerçekten bu insanların ölmesi mi gerekiyordu bunların elini cebine atması için? istanbul depremi olduğunda kaç para yollayacaklar merak ediyorum...
edit: ya ben harbiden kafayı yedim. bu insanlar ne kadar zengin allah aşkına, bu para nereden geliyor? ulan biz ev almak için yıllardır kendimizi yırtıyoruz, adamlar bir anda şak diye üç ev parası yolluyor. allah daha çok versin de keşke biraz bize de verse yani.
![kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel](https://media.normalsozluk.com/up/2023/02/16/v1zamz4wczdk6nar-t.jpg)
komik ama değil de.
devamını gör...
50.
100 lira bağış yapacaktım, merkez bankası benim adıma da bağış yapmış. vazgeçtim
devamını gör...
51.
tüm sözlüğü, halk tv spikeri gibi selamlamak geldi içimden; nasılsınız fasfakirler? fakirlikten, zamanında 128 milyar doların ne kadar büyük olduğunu idrak bile edememişim. şimdi bu büyük rakamları duydukça algılarım değişti. yuh çok büyük paraymış be. onca zengin bağış yaptı, hala o meblağ toplanamadı.
devamını gör...
52.
devlet halktan aldığı milyarlarca lirayı kendi kendine bağışladı nasıl olay anlamadım.
devamını gör...
53.
garipsediğim bir konu var. eskiden insanlar yardım yaptığında adının geçmesini istemezdi. bağış yapılan paranın büyüğü küçüğü olmaz, ama 500 tl yardım yapan da milyonlar bağışlayan da adını yazdırmayı esirgemiyor.
umarım bağışların toplanması bir yana bağışlar gitmesi gereken yere gider.
umarım bağışların toplanması bir yana bağışlar gitmesi gereken yere gider.
devamını gör...
54.
kamu kurumları kamuya bağış yapıyor. işin saçmalığına bakın anasını satayım. daha da rezil olanı adamlardaki paralara bakın ucu bucağı yok. nasıl bir sömürü düzeni kurduklarını isteseler bundan daha iyi gösteremezlerdi. resmen insanlarla dalga geçiyorlar. ah türk halkı ah anasını satayım ah ulan
devamını gör...
55.
bizbizeyeteriz kampanyası, tekyürek kampanyası falan filan.. iyice beşiktaş'ın feda sezonuna döndük. arkadaş bu ülkede toplanan vergiler nerde? tamam halk yardım yapsın, sağolsun varolsun da mevcut hükümet yüzünden koskoca bir devlet televizyonda dilenir mı?
geçen gün soylu oraya ileride de lazım olacak erzak göndermeye devam edin demişti. tamam tabi ki gönderilsin feda olsun ama devlet depremden etkilenen birkaç milyon vatandaşına yemek veremeyecek durumda mı? bu ülkenin dünya kadar parası var. ararsın gıda satan firmaları verirsin tır tır siparişini, teslimat adresini deprem bölgesinde uygun gördüğün bir yer olarak belirtin adamlar getirir. koyarsın oraya elemanını pişirir dağıtır.
bu yayın canlı yayında reklam yapma imkanı olmuş birçok kişi için. yanlışlıkla ayağına 50 bin tlyi 50 milyar tl olarak söyleyen adam bir anda google'da en çok aranan, üzerine en çok konuşulan kişi olmuştur. bu paraya bu reklamı televizyonlara hayatta veremezdi. araba satan adam milyon milyar farkını bilmez mi hele ki galericilerden bahsediyoruz. 50 bine toros alamazsın, 50 milyar tl'ye kaba taslak 2 tane sıfır fiat egea 1 milyon tl desek 100 bin adet araç eder mahalle galerisi o kadar araba hibe edebilir mi. insan ne bağışlayacağını bilmez mi. son verilere göre türkiye'nin toplam kamu araç sayısı bu:)
velhasıl birileri reklam, birileri oy, birileri birilerine yamanma derdinde görünüyor. umarım yanılan ben olurum da; bu atıp tutanlar hakikaten o söyledikleri lafların arkasında durup bu bağışları yapar ve para eline geçenler de hakikaten deprem mağdurları için kullanıp o insanların yaralarını sarar. çok sevinir, buraya özür dilediğimi gururla yazarım.
geçen gün soylu oraya ileride de lazım olacak erzak göndermeye devam edin demişti. tamam tabi ki gönderilsin feda olsun ama devlet depremden etkilenen birkaç milyon vatandaşına yemek veremeyecek durumda mı? bu ülkenin dünya kadar parası var. ararsın gıda satan firmaları verirsin tır tır siparişini, teslimat adresini deprem bölgesinde uygun gördüğün bir yer olarak belirtin adamlar getirir. koyarsın oraya elemanını pişirir dağıtır.
bu yayın canlı yayında reklam yapma imkanı olmuş birçok kişi için. yanlışlıkla ayağına 50 bin tlyi 50 milyar tl olarak söyleyen adam bir anda google'da en çok aranan, üzerine en çok konuşulan kişi olmuştur. bu paraya bu reklamı televizyonlara hayatta veremezdi. araba satan adam milyon milyar farkını bilmez mi hele ki galericilerden bahsediyoruz. 50 bine toros alamazsın, 50 milyar tl'ye kaba taslak 2 tane sıfır fiat egea 1 milyon tl desek 100 bin adet araç eder mahalle galerisi o kadar araba hibe edebilir mi. insan ne bağışlayacağını bilmez mi. son verilere göre türkiye'nin toplam kamu araç sayısı bu:)
velhasıl birileri reklam, birileri oy, birileri birilerine yamanma derdinde görünüyor. umarım yanılan ben olurum da; bu atıp tutanlar hakikaten o söyledikleri lafların arkasında durup bu bağışları yapar ve para eline geçenler de hakikaten deprem mağdurları için kullanıp o insanların yaralarını sarar. çok sevinir, buraya özür dilediğimi gururla yazarım.
devamını gör...
56.
sağlam pr yaptılar. keşke siyasi partiler de kendilerine verilen hazine yardımının bir kısmını bağışlasalardı. kimse bayrak, broşür, pankart görünce tav olmuyor zaten.
devamını gör...
57.
merkez bankasının adıma 350 tl bağışladığı etkinlik. bana soran olmaması dışında bir sorun yok.
devamını gör...
58.
doğru yerlerde kullanımasını temenni ettiğim yardım proğramı.
yeni çamoluk otomotiv 'in 50 milyar ile başlayan sonra 50 milyon olan ve nihayetinde 50 bin ile sonuçlanan yardım kampanyası.*)
ayrıca acun'nun yuvarlama tekniğine de hayran kaldığım program oldu, 250 milyonluk bağışı 300 milyona yuvarladı, yuvarladığı rakam 50 milyon.
yeni çamoluk otomotiv 'in 50 milyar ile başlayan sonra 50 milyon olan ve nihayetinde 50 bin ile sonuçlanan yardım kampanyası.*)
ayrıca acun'nun yuvarlama tekniğine de hayran kaldığım program oldu, 250 milyonluk bağışı 300 milyona yuvarladı, yuvarladığı rakam 50 milyon.
devamını gör...
59.
insanların duygularını ve samimiyet derecesini yargılamayı tercih etmem genelde. sonuçta bir tek kendiminkini bilirim. fakat bu ülkede insanların artık paçalarından taşan bir görgüsüzlüğü var ve derecesi ne olursa olsun duyduğumuz hiçbir acı, bunun için haklı bir gerekçe olamaz.
siyasi figürlerin kamera açısına girme yarışının olduğu o kareyi bildin, hatırlıyorsun. işte o kare, oradan ibaret değil ve ne yazık ki bu toplum karakteristiğinin sembolik bir yansımasıydı sadece. ne kadar çok üzüldüğümüzün, ne kadar çok bir şey yapmak isteyişimizin sözlü ifadelerine bu kadar çok sarılıyorsak, sessiz sedasız bu yükün bir köşesinden tutup da yapabileceği şeyi yüreğiyle ortaya koyanlar dışında, benzer bir kamera açısı, bence hepimizi biraz endişelendirmeli. dünkü ortak yayın sirkinin planlayıcıları da bu yarışın atlarının en iyi orada koşturulacağının pekala farkındaydılar.
demiş ya şair "asıl savaş alanı suskundur arkadaş, sahipsizdir. asıl savaşcılar afyonlu,mütevekkil... "
iş makinesi operatörleri, inşaat işçileri, madenciler... hepimizin ciğerleri dağlanırken bu kış kıyamet, yokluk yoksulluk içinde tereddütsüz bölgeye koşanlar da en önde bu insanlar oldu. çünkü halden anlamak, benzer çaresizlikleri, yokluğu ve yoksunluğu kanıksamaktan geçiyor biraz. halden anlamak, haldaşlık, yani sınıf kardeşliği de diyebilirsiniz. yıllardır en hamasi dillerle düşman belletilen uluslar, dilini rengini bilmediğimiz kıtalar dahil dünyanın bizimle yatıp bizimle kalktığı günlerde gördük, görüyoruz. sadece durup ortak öfkelerinizin yönüne bakmanız bile yeterli. galiba türk'ün türk'ten başka düşmanı yok.
siyasi figürlerin kamera açısına girme yarışının olduğu o kareyi bildin, hatırlıyorsun. işte o kare, oradan ibaret değil ve ne yazık ki bu toplum karakteristiğinin sembolik bir yansımasıydı sadece. ne kadar çok üzüldüğümüzün, ne kadar çok bir şey yapmak isteyişimizin sözlü ifadelerine bu kadar çok sarılıyorsak, sessiz sedasız bu yükün bir köşesinden tutup da yapabileceği şeyi yüreğiyle ortaya koyanlar dışında, benzer bir kamera açısı, bence hepimizi biraz endişelendirmeli. dünkü ortak yayın sirkinin planlayıcıları da bu yarışın atlarının en iyi orada koşturulacağının pekala farkındaydılar.
demiş ya şair "asıl savaş alanı suskundur arkadaş, sahipsizdir. asıl savaşcılar afyonlu,mütevekkil... "
iş makinesi operatörleri, inşaat işçileri, madenciler... hepimizin ciğerleri dağlanırken bu kış kıyamet, yokluk yoksulluk içinde tereddütsüz bölgeye koşanlar da en önde bu insanlar oldu. çünkü halden anlamak, benzer çaresizlikleri, yokluğu ve yoksunluğu kanıksamaktan geçiyor biraz. halden anlamak, haldaşlık, yani sınıf kardeşliği de diyebilirsiniz. yıllardır en hamasi dillerle düşman belletilen uluslar, dilini rengini bilmediğimiz kıtalar dahil dünyanın bizimle yatıp bizimle kalktığı günlerde gördük, görüyoruz. sadece durup ortak öfkelerinizin yönüne bakmanız bile yeterli. galiba türk'ün türk'ten başka düşmanı yok.
devamını gör...
60.
telefon ve televizyonla yapılan bu bağış kampanyaları bize batıdan gelme. 90'larda ve 2000'lerde rock ve pop yıldızları böyle televizyonlara çıkar telefonla yardım toplarlardı. normalde orta doğu-müslüman dünyasında böyle bir şey yok. bir elin verdiğini diğeri görmeyecek diyorlar ama. peki o zaman niye şikayet ediyoruz ki ? ne güzel batılılaşmışız işte.
vergi meselesine gelince. vergiden düşme hadisesi şöyle oluyor: örneğin şirket 100tl gelir elde etti. gelirden yüzde 20 gelir vergisi (oran farklı olabilir) tahakkuk etti ve 20 tl olarak belirlendi. bu 20 tl'yi bağışladığı zaman vergiden düşünce şöyle bir tablo ortaya çıkıyor. kar o zaman 80tl ve 80tl üzerinden yüzde 20 gelir vergisi 16tl çıkıyor. yani devlet vergisini yine alıyor ama 4 tl daha az vergi almış oluyor.
peki neden bu böyle. sistem bu şekilde kurgulanmış. amaç sıcak paranın devlete girmeden piyasada sirkülasyon halde bulunması. o parayla mal ve hizmet satın alınırken zaten dolaylı olarak verginin (kdv ve ötv) üzerinden yine devlete kalması. örneğin, çok zengin avukatlar eskiden sırf bu yüzden sıfır araç alır (ya da son teknolojik bilgisayar ve cep telefonu alır) ve vergiden düşerler.
burada eleştirilecek husus bağış yapan şirketlerin durumu değil, bilakis senelerce deprem vergilerinin ve ötv'nin neden doğru kullanılmadığıdır. kamu bankaları neden bu kadar bonkörce bağış yapıyor? banka zarar ettiğinde neden vergilerimden sübvanse ediliyor? 70 milyon gsm müşterisi varken 9 milyon civarı sms gelmesi de ilginç. neden kızılay ve afad'ın isimlerini görünce insanlar bir güven bunalımı yaşıyor? toplanan yardım 6 milyar dolara tekabül ediyor. arkadaşlar yıkımın olduğu yerde zarar çok daha fazla. 20-30 milyar dolardan bahsediliyor.
deprem anında dron reklamı yapan bir gsm şirketimiz vardı hani. ne oldu o dron? kullanılamadı değil mi? gsm şirketleri sınıfta kaldı. devletten bir özür veya istifa bekliyoruz da özel şirketlerimiz de devletten pek farklı değil.
çünkü bu topraklarda "özür dilemek" bir erdem olarak değil, aşağılık bir şey/eziklik göstergesi gibi algılanıyor. özür mü diledin? veya istifa mı ettin? eyvah en büyük hatayı yaptın, çünkü halk sana bir daha saygı duymaz. bak görevden affını isteyen "berat albayrak" ortalarda gözüküyor mu? bu yüzden insanlar özür dilemeyi ve hatayı kabul edip istifa etmeyi istemeyeceklerdir.
bizim devleti değil, öncelikle halkı değiştirmemiz lazım. o da çok zaman ve sabır isteyen bir şey.
vergi meselesine gelince. vergiden düşme hadisesi şöyle oluyor: örneğin şirket 100tl gelir elde etti. gelirden yüzde 20 gelir vergisi (oran farklı olabilir) tahakkuk etti ve 20 tl olarak belirlendi. bu 20 tl'yi bağışladığı zaman vergiden düşünce şöyle bir tablo ortaya çıkıyor. kar o zaman 80tl ve 80tl üzerinden yüzde 20 gelir vergisi 16tl çıkıyor. yani devlet vergisini yine alıyor ama 4 tl daha az vergi almış oluyor.
peki neden bu böyle. sistem bu şekilde kurgulanmış. amaç sıcak paranın devlete girmeden piyasada sirkülasyon halde bulunması. o parayla mal ve hizmet satın alınırken zaten dolaylı olarak verginin (kdv ve ötv) üzerinden yine devlete kalması. örneğin, çok zengin avukatlar eskiden sırf bu yüzden sıfır araç alır (ya da son teknolojik bilgisayar ve cep telefonu alır) ve vergiden düşerler.
burada eleştirilecek husus bağış yapan şirketlerin durumu değil, bilakis senelerce deprem vergilerinin ve ötv'nin neden doğru kullanılmadığıdır. kamu bankaları neden bu kadar bonkörce bağış yapıyor? banka zarar ettiğinde neden vergilerimden sübvanse ediliyor? 70 milyon gsm müşterisi varken 9 milyon civarı sms gelmesi de ilginç. neden kızılay ve afad'ın isimlerini görünce insanlar bir güven bunalımı yaşıyor? toplanan yardım 6 milyar dolara tekabül ediyor. arkadaşlar yıkımın olduğu yerde zarar çok daha fazla. 20-30 milyar dolardan bahsediliyor.
deprem anında dron reklamı yapan bir gsm şirketimiz vardı hani. ne oldu o dron? kullanılamadı değil mi? gsm şirketleri sınıfta kaldı. devletten bir özür veya istifa bekliyoruz da özel şirketlerimiz de devletten pek farklı değil.
çünkü bu topraklarda "özür dilemek" bir erdem olarak değil, aşağılık bir şey/eziklik göstergesi gibi algılanıyor. özür mü diledin? veya istifa mı ettin? eyvah en büyük hatayı yaptın, çünkü halk sana bir daha saygı duymaz. bak görevden affını isteyen "berat albayrak" ortalarda gözüküyor mu? bu yüzden insanlar özür dilemeyi ve hatayı kabul edip istifa etmeyi istemeyeceklerdir.
bizim devleti değil, öncelikle halkı değiştirmemiz lazım. o da çok zaman ve sabır isteyen bir şey.
devamını gör...
61.
firmalar hem vergi borçlarını ödedi hemde show yaptılar. hemde ahbap miss gibi izole edilmek istendi birileri hâlâ siyaset peşinde.
devamını gör...