1961.
yatağımda... ne mi yapıyorum? uzanıyorum. nasıl mı? bomboş.
devamını gör...
1962.
çekyatta uzandım, yazarların edebi eserlerini özenle takip ediyorum.
fotoğraflar başlığına bakasım gelmiyor. o ne la öyle acemi asker koğuşu gibi.
fotoğraflar başlığına bakasım gelmiyor. o ne la öyle acemi asker koğuşu gibi.
devamını gör...
1963.
manitayla birlikte normal sözlükte tanımlarınızı tartışıyoruz. o haklı bu haksız vs vs bunu yazdım diye telefonumu alıp birazdan silerse hiç şaşırmam.
devamını gör...
1964.
yok arkadaş ben kesinlikle kumarda kazanamayacağım. çocuklarımın arkadaşı geldi onlar dünyada yokken ben rıfkı (king) oynuyordum. bende kaldı oyun.
devamını gör...
1965.
trtspor altay - tuzla maçını izliyorum ama uyuklayarak.
devamını gör...
1966.
sırt üstü uzanmış karanlık bir odada tavanı izliyorum.
devamını gör...
1967.
odamdayım. arkada müzik ağzımda sigara yarın sabah işe gideceğim gerçeğini unutmaya çalışıp başlıkları inceliyorum
devamını gör...
1968.
gri kanepede, pc kucağımda, sağ kolum kolçakta, sigaram, biram sehpada... ahmet kaya'yı yedim yuttum, erol parlak'a geçtim...
hacel obasını engin mi sandın
ayağında putini var zengin mi sandın
her olur olmazı canım dengin mi sandın
ay da doğdu göremedim yar seni
hacel obasını engin mi sandın
ayağında putini var zengin mi sandın
her olur olmazı canım dengin mi sandın
ay da doğdu göremedim yar seni
devamını gör...
1969.
eve şimdi girdim.
üzerimi değiştirdim, balkonda izmir'e doğru uykum gelsin diye sözlükte takılıyorum.
üzerimi değiştirdim, balkonda izmir'e doğru uykum gelsin diye sözlükte takılıyorum.
devamını gör...
1970.
sari kola ile mest olunan yerde, mikser sesleri esliginde yaratici olmaya calisiyorum. namumkun seyler bunlar.
devamını gör...
1971.
işteyim anacığım
bilgisayar başındayım
dükkan bekliyorum
bazen acaba esnaf mı olsaydım diye düşünmüyor değilim
esnaf olsam bu saatte çalışır mı insan der dükkanı kapatır giderdim
ama şuan gidemiyorum.
hayır başıma silah dayayan yok illa otur diye
ama içimdeki o sorumluluk duygusunun getirdiği gudubet taraf tutuyor beni burada
hayır işin kötü tarafı yatan bizdik, çalışmayan bizdik dimi
tabii canım dışardan hep tatil
ama içerisi çok mesai
bilgisayar başındayım
dükkan bekliyorum
bazen acaba esnaf mı olsaydım diye düşünmüyor değilim
esnaf olsam bu saatte çalışır mı insan der dükkanı kapatır giderdim
ama şuan gidemiyorum.
hayır başıma silah dayayan yok illa otur diye
ama içimdeki o sorumluluk duygusunun getirdiği gudubet taraf tutuyor beni burada
hayır işin kötü tarafı yatan bizdik, çalışmayan bizdik dimi
tabii canım dışardan hep tatil
ama içerisi çok mesai
devamını gör...
1972.
halaskargazi caddesinin nişantaş’a yakın bir yerinde yürüyorum, kulağımda parcels. nişantaş/maçka/akaretler güzergahından beşiktaş’a geçip iki bira atıp eve geçeceğim. ülkenin iş çıkışı iki tek atıp eve gitme kültürünü yek başıma ayakta tutuyorum, tebriklari alayım.
devamını gör...
1973.
televizyonu, ışığı kapattım. kafayı yemekle uğraşıyorum, kafamdan alevler çıkıyor.
devamını gör...
1974.
mutfakta cips yiyor, kola içiyorum.
bir yandan da chp kongresini izliyor, kılıçdaroğlu'na söyleniyorum.
bir yandan da chp kongresini izliyor, kılıçdaroğlu'na söyleniyorum.
devamını gör...
1975.
camda gök gürültülu yağmuru izliyorum.
devamını gör...
1976.
evimde efendi gibi alkolümü alıp müziğimi dinliyorum. kedim onunla ilgilenmemi istiyor ama duymuyor numarası çekiyorum. yatıyor yerde yuvarlanıp miyy miyy bi haller. birazdan herhalde küsüp uyumaya gider yatak odasına sıısısısıs
1-2 kadeh sonra artist artist gavur müzikleri dinlemek yerini arabesk müziğe bağlarız.
oluyor öyle çocuklar.
oluyor.
1-2 kadeh sonra artist artist gavur müzikleri dinlemek yerini arabesk müziğe bağlarız.
oluyor öyle çocuklar.
oluyor.
devamını gör...
1977.
dışarı çıksam mı çıkmasam mı, çıkıp sosyalleşsem mi sosyalleşmesem mi...
devamını gör...
1978.
evdeki tüm ışıkları kapattım. şu an kulağımda kulaklıklar takılı ve ben karanlıkta zor gözüken beyaz tavandaki ince çatlağa odaklanmış durumdayım. yok ya bu baya büyük bir çatlak hatta o kadar büyük ki içine girdiğimde bunu bir kanyon büyüklüğünde bir yarık olduğu izlemine kapıldım. sanırım kendimi hipnotize ettim... ne kadar boş bir tanım oldu bu ya...
devamını gör...
1979.
şantiyede proje başında patronun 89500₺ lik klozetinin faturasını anlamlandırmaya çalışıyorum.
(bkz: niye?)
(bkz: niye?)
devamını gör...
1980.
24. katta, istanbul'un müphem manzarası eşliğinde medeni hukuk çalışıyorum...
müphem çünkü düzensiz. bir tarafta çirkin ve intizamsız binalar, öteki tarafta istanbul'u istanbul yapan yapılar.
buna rağmen istanbul'a tepeden bakmak oldukça keyifli.
müphem çünkü düzensiz. bir tarafta çirkin ve intizamsız binalar, öteki tarafta istanbul'u istanbul yapan yapılar.
buna rağmen istanbul'a tepeden bakmak oldukça keyifli.
devamını gör...