beklenen büyük istanbul depremi

ülkeyi felç edecek depremdir. yıllardır ağzımızdan düşmeyen ama buna rağmen en ufak bir gelişme de kaydedilmeyen büyük deprem. yaşayıp göreceğiz sonra bir ülke kalırsa önlem alınır.

korkmanın gereksiz olduğu deprem.
arkadaş ya ölürsün ya yaşarsın.
ne farkeder?
yaşasan ne yapacaksın?
kanserin tedavisini mi bulacaksın, ekonomiyi mi toparlaycaksın, dünya barışını mı sağlayacaksın.
kendini bu kadar önemseme.

evler binalar yeniden yapılır, fabrikalar yine kurulur.
hatta belki daha düzgün bir şehirleşme, sanayinin tüm ülkeye yayılması ile iyi bile olur.

çok şey yapmayın

kemalist düzenin yaptırtığı çürük binaların, isdambullunun başına yıkılma korkusu.

bizimkine yıkıldı gakko. ölmez sağ kalırsanız; yoksulluğu, açlığı ve karanlık geleceği derinden yaşarsınız. kurtuluş ise sadece devrim. yağnı malum sistemin, boğazdaki aşiret aracılığıyla dışarıya aktardığı ülke gelirlerini geri halka aktarmak.

ağnadınız mı lan kemalikler, ehlisunniler?

deprem sonrasında yaşanabilecekleri tahmin etmek isteyenler için şöyle materyaller mevcut:

dört fotoğraf karesi içeren biri tweet

bu da vidyolusu

metro istasyon vidyolusu

işte o korkulan deprem şu nüfusa sahip kenti vuracak. ki, ne kadar geç gerçekleşirse popülasyon da o kadar fazla olacak.

büyük ihtimalle ölenin kurtulacağı deprem olacaktır kendileri.

beklenmesin bence. bekleyip ha deprem bugün geliyor ha yarın geliyor demenin ne anlamı var? hele deprem yüzünden istanbuldan taşınanlar...komik. her ne kadar dalga geçseniz de kader denen bir şey var. belki istanbulda depremden kaçıp gittiğiniz yerde başka bir şeyden can vereceksiniz. vadeniz dolduysa bundan kaçış yok azıcık inancınız varsa bilirsiniz. depreme tabii ki önlem alınmalı hazırlıklı olunmalı ama deprem deprem diye de kafayı yememeli. ki bir uzman yakın zamanda olmayacağını da belirtmiş.

insanları depremden sonra çadıra tıkacağınıza bugünden "tıkın" en azından onları ailecek tıkabilirsiniz. öbür türlü kimisi kaçırılıyor kimisi hangi molozun altında kalmış belli olmuyor. insanları çadırlara yerleştirip sırayla binaları isteğe bırakmaksızın yenileyin. kasadaki para az mı? depremden sonra hiç kalmayacak. iyisi mi şimdi insanlar ölmeden hal çaresine bakın.

edit: #2938190 pardon, kader diye bir şey varmış. bir de istatistik diye bir şey var. sağlam binada oturanlardan kaç kişi depremde öldü? çürük binada oturanlardan kaç kişi depremde öldü?

kader nedir? youtube.com/shorts/1rg-m4Ou...

#günseliuçurulsun

medeni kurbanlıkların tek meziyeti beklemek zaten. hep bekliyorlar. depremi bekliyorlar, iklim krizini bekliyorlar, virüs bekliyorlar, yaşamayı bekliyorlar, hiçbir şey yapmadan zengin olup, köşeyi dönmeyi bekliyorlar, kurtarıcı bekliyorlar, herkesin onları düşünmesini bekliyorlar, efendiler bekliyorlar, seçimleri bekliyorlar, yılbaşını bekliyorlar, ölmeyi bekliyorlar, cennete gitmeyi bekliyorlar, cehenneme gitmeyi bekliyorlar, sevmeden sevilmeyi, ohooooo oooooo habire bekliyorlar. hayatları bir bekleme salonu gibi lan bunların. ne kadar sıkıcısınız olum siz. kendinize nasıl katlanıyorsunuz acaba? bu ne sabır lan. at olsa çatlar, maşallah. siz beklemeye devam edin.

kimsenin önemsemediği bir deprem. gerçekleştiğinde tüm türkiye etkilenecek.
neyse, birisi paris'te rakı içsin, diğeri de israil'e racon kessin. olan yine millete olsun. millet de hiç ses çıkarmasın, her şeye eyvallah çeksin. bakalım kaç sene ayakta durabileceğiz.

neden beklenmesini istediginizi anlayamadigim deprem. 2045'e kadar olacak diyolar yuksek ihtimal.

espriyi kes, hani neden beklensin istiyonuz.

beklenen ya,

beklen en buyuk istanbul depremi.

hani neden beklensin, dimi. oyle de 1 sakaydi iste.

ben beşinci sınıftayken bekleniyordu şimdi üstünden 18 yıl geçti hâlâ bekleniyor. bu 18 yılda ne değişti, elbette hiçbir şey. bekleniyor işte sadece, belki istanbul tamamen yok olur da önlem alırlar. icraatı önce depremden bekliyorlar, depremin büyüklüğüne göre herakete geçerler diye umut ediyorum!

istanbul'da deprem olursa ölenler kurtulur. köpekler güler sağ kalanların haline.

ülkede daha deprem olmadan kendi kendine yıkılan binaları görünce aklıma geliyor, bir sigara yakıp uzaklara bakıyorum.
gezegenler mezegenler de sıralanıyor şimdi.
tarihsel döngüye göre bu kadar gecikmiş olması hayra alâmet değil.
gölcük depremini ta aydın’dan hissetmiştim.
naneyi yedik biz ya.

ruyama girip duruyo.

bu deprem olduğunda ölen ölecek, geride kalan herkesin de hayatı kayacak. bir takım rantçılar hariç herkesin tabii.

soran olursa doğal felaket dersiniz, mukadderat dersiniz, allah'ın işi dersiniz, olmadı içki içtiler dersiniz.

eyvah eyvah

az bir dur tramvamız yeni.

beklemeyin artık yokmuş gibi kabul edin. yeter. bir çok şeylere nasıl yokmuş gibi kabul ediyorsak, göz ardı ediyorsak bunu da öyle yapın. belki kolektif bilinç ile olmaz, yok olur. başka ne yapabilir ki? hiç, koca bir hiç.

acil durum eylem planı şart, deprem sonrası yaşarsanız şehirden uzaklaşmanız için, hazırlığa ihtiyacınız vardır.
plan yapmayı, deprem çantası hazırlamayı unutmayın.
not: dandik deprem çantası demiyorum, detaylı hazırlanması lazım. öyle pet şişe su atmakla olmaz.

önlem alınan değil adı üstünde beklenen!
şaka gibi ülke a..koyim ya. ne sürekli hükümeti eleştiren muhalif belediye bir şey yapıyor ne de halkın babası rolüne bürünen iktidar.
ceylan derisi koltuklara götünü dayayan sadece konuşuyor kimse bir şey yapmıyor ya. daha iki yıl oldu 50 bin insan öleli. ki bu resmi rakam gerçek kim bilir ne kadar. gram ders alma, istifa etme, şeref, onur, haysiyet yok bunlarda. hepsi aynı lan. biri diğerinin laciverdi sadece.
bak bu istanbul'da oldu mu mesele sadece insan kaybı olarak kalmayacak. ülke ekonomik ve siyasi açıdan felç bile kalır. hatta boğazlar meselesi üzerinden bağımsızlık bile tehlikeye girer.

neyse s. et. siyasetçilere küfredip oturmak bana göre değil. ben de kendimce insanlara faydalı olacağım bir şeyler yapmaya çalışıyorum.