41.
bugünlerde onuncu kez baştan başladığım ve aynı keyifle seyrettiğim müthiş dizi. ince esprilerin, kelime oyunlarının hayranıyım. bugünkü bölümde beni keyifle güldüren bir bölüm:
lütfiye: aslında hamile olmasam şereflikoçhisar’a değil de eski ismi tahtalıköy olan yere giderdim.
asuman: eski ismi mi?
lütfiye: evet. her nedense ülkemizde her köyün bir eski bir de yeni ismi vardır. tahtalıköy de değişmiştir herhalde, güzelcehisar filan olmuştur.
lütfiye: aslında hamile olmasam şereflikoçhisar’a değil de eski ismi tahtalıköy olan yere giderdim.
asuman: eski ismi mi?
lütfiye: evet. her nedense ülkemizde her köyün bir eski bir de yeni ismi vardır. tahtalıköy de değişmiştir herhalde, güzelcehisar filan olmuştur.
devamını gör...
42.
bir mükremin çıtır sözü derki
kısa cümleler kur lütfiye
kapıyı aç lütfiye
sus lütfiye
demet akbağ yılmaz erdoğan erdal tosun vb birsürü usta oyuncumuzun zamanında çektiği kaliteli bir yapımdı..
kısa cümleler kur lütfiye
kapıyı aç lütfiye
sus lütfiye
demet akbağ yılmaz erdoğan erdal tosun vb birsürü usta oyuncumuzun zamanında çektiği kaliteli bir yapımdı..
devamını gör...
43.
hepimiz mükreminin adelelerini görünce kızgın kumlardan serin sulara atlamak gibi bişey oldugunu öğrendiğimiz başyapıt. boş isim yok kadroda.
devamını gör...
44.
asuman:eee?artık beni sevmiyorsun öyle mi?
mükremin: ya seni seviyorum da seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum.. hani eskiden seni sevmenin, birbirimizi sevmenin, yeşil gevrek bir tadı vardı. seni güldürmenin lezzeti damağıma yerleşir, orada mutlu mesut yaşardı.. yani bişey olduğu vakit, ilk bunu koşayım gideyim, asuman'a söyleyeyim tarzında bir haberci telaşı olurdu.
asuman : şimdi n'oldu peki?
mükremin : bilmiyorum asuman, bilmiyorum.. kalbim bir kuyunun dibindeki suyun içinde nefes almaya çalışan bir gariban. yukarı tırmanmaya çalışıyor.. ama ne yapsın? kuyunun duvarları düz.. kuyunun duvarları ıslak…
144.bölüm
çocukluğum da öylesine izleyip güldüğüm, büyüdükçe o dönemi, insanları, yaşamı daha iyi anlamamı sağlayan efsane bir tiyatro oyunu.
devamını gör...
45.
sen hiç timsahları düşündün mü züleyha?
(bkz: ay inanmıyorum necdet)
olmazsa bir ikiz yatak bulur sevişiriz.
(bkz: saldıray abi)
lütfiye, kapı çalıyor!
(bkz: mükremin çıtır)
devamını gör...
46.
üçgenin iç açıları toplamına verilen "insanın iç acıları toplamı kaçtır hocam?" yanıtının geçtiği tiyatrodur.
devamını gör...
47.
aklımda mükremin çıtır abimizin beyaz çorapları canlandı bu başlığı görünce.
devamını gör...
48.
mükremin'in ikizler burcu olduğunu düşünmeme sebep olan başlık.
öyle birden aklıma geldi.
öyle birden aklıma geldi.
devamını gör...
49.
sol frame de görünce öldü sandım çok korktum. yapmayın böyle şeyler..
devamını gör...
50.
izledikten sonra kalitesine ekmek banmak istediğim tiyatrodur
devamını gör...
51.
“neydi o lavuğun adı? suyun debisiyle alakalı bir ismi vardı hani. heh buldum coşkun!”
devamını gör...
52.
bizimkiler dizisinin daha tiyatral ve karakter konuşmaları daha felsefi olan bir şekli gibiidir.
devamını gör...
53.
zamanında güzeldi izlerdik.
devamını gör...
54.
iyidir hoştur , bir döneme damgasını vurmuştur , ömrünü doldurmuştur.
devamını gör...
55.
çıkar şu üstündekileri ne dediğin anlaşılmıyor *
devamını gör...
56.
'seni seviyorum da... seni sevmeyi eskisi kadar sevemiyorum.'
devamını gör...
57.
asuman
sen şimdi arabalı vapurun güvertesinden denize bakacaksın ya ciddiye alma bizim sevdamız ondan da büyük...
devamını gör...
58.
30 'unu aşmış yazar turnusolu başlık.
devamını gör...
59.
hani diyordu ya mükremin abi : kütüphanede kalın kitapların yanına gidiyoruz diye. o cümleyi yıllarca kullandım.
devamını gör...
60.
her şeyin boş olduğu doğru değil. her şey sanal da değil. birine söylediğin bir söz yaptığın bir iyilik uçup gitmiyor ki. birini güldürdün mü mesela yanağında izi kalıyor belki bin yıl. söz uçuyor belki ama tortusu bir yüreğin bir yerinde kalıyor mutlaka.
devamını gör...