kocaman bir ayıcık ve bisiklet.

ayıcık neymiş?kız çocukları ayıcıkla mı oynarmış? diyen babamın gidip kırmızı bir uzaktan kumandalı araba alması... bisikleti de cadde üstünde oturduğumuz için gider bir tırın, kamyonun altına girerim diye almamaları. felaket tellalı bunlar yav böyle ebeveyn mi olur?

ikisi de hala içimde uktedir. hadi ukdeci yazarlar bunu da doldurun*
devamını gör...
bisiklet. hiç bisikletim olmadığı için bugün bile bisikleti doğru düzgün süremiyorum. dümdüz gidiyorum ama dönemiyorum, bisikletten inip bisikleti döndürüyorum saçma sapan. dönmesem sonsuzluğa doğru dümdüz gidiyorum yani. şunu yaşamama değer miydi? sanmam.
bisiklet yerine scooter almışlardı bana, ilk sürüşümde tepetaklak yuvarlanmıştım. verdiğim mesajı kimse anlamamış...
devamını gör...
ışıklı ayakkabı. her doğum günümde beklerdim. şimdi doğum günümden nefret ediyorum.
devamını gör...
(bkz: akülü araba)

bari çocukken araba kullanabilseydim :(
devamını gör...
kinder sürpriz.
devamını gör...
sünnet kıyafeti .
babamin durumu olmadığı için ben ve kardeşim gömlek ve pantolon ile geçistirilmistik ha bide özel düğün falan da olmadi, amcam evleniyordu bizide aradan çıkardılar.
devamını gör...
bir kaplumbağa
devamını gör...
ışıklı spor ayakkabı.
devamını gör...
bilgisayar. sene 2004 falan ve internet kafede gidip gta vice city oynuyorduk. o zamanlar o kadar çok istedim ki evde de oynayım.
devamını gör...
5 yaşımda her gün babam eve gelince bana org aldın mı diye sorardım çünkü alacağını söylemişti. her gün bugün alacak diye yolunu gözlerdim ama almadı! ben olsam ne yapar ne eder o orgu alırdım ama o almadı, olsun... müzisyen oldum yine ama belki de daha küçükken bir orgum olsaydı şimdi çok farklı olabilirdi. daha dün kendime pahalı bir gitar aldım ama o orgu bana ne yapıp ne edip almalıydı!
devamını gör...
hiç saçını tarayabilecegim bir barbie'mm olmadı mesela...*
devamını gör...
paten. o kadar çok istiyordum ki rüyalarıma bile girerdi. 1. sınıfa gidiyordum istediğimde. babam maaşı yatınca alacağını söylemişti. her ayın 5'inde maaş alırdı. 5. sınıfa kadar her ay maaş gününü heyecanla bekledim. sonra kabullendim. neden almadı bilmiyorum durumumuz vardı halbuki. istediğim ilk ve tek şey oydu zaten. hala içimde ukde kaldı. bir gün alacağım!
devamını gör...
paten maalesef.......
devamını gör...
bisiklet. çok sakar bı çocuktum hâlâ öyleyim her zaman düşer kolumu bacağımı sakatlar yada mutlaka bi yerim cizilirdi babamda korkusundan almamıştı hâlâ bisiklet sürmeyi bilmiyorum.
devamını gör...
akülü araba...
devamını gör...
birçok şeyin eksikliğini duydum. fakat bir gün okuldan istediler diye babamdan resim klasörü istedim 'param yok kızım' dedi. o klasörü sonradan aldık ama babamın çaresizce söylediği bu söz çok daha fazla canımı yakmıştı. ben şu an daha refah bir hayat yaşıyorum belki ama onun hayatı boyunca yoklukla, sorumluluklarıyla cebelleşerek yaşadığı o hayat, asla sahip olamadığı imkanlar, birlikte yaşayamadığımız bu gün her an daha çok üzüyor beni.
devamını gör...
bisiklet. bisiklete binmeye 20 yaşında öğrenmiş biri olarak içimi acıtır.
devamını gör...
annemle bir akrabamıza gitmiştik. bildiğim bir mahalleydi yokuşun sonunda oyun oynuyordum arkadaşlarımla. bir kırtasiye vardı. oyuncak da satıyordu. vitrininde küçük pembeli morlu bir fotoğraf makinesi vardı. koşarak annemin misafirliğe gittiği eve gittim annemden para istedim ama bana bir bakışı vardı kaşlarını çatarak dün gibi aklımda. hayır! dedi. biraz da misafir ortamında ondan para istememe kızmıştı. o oyuncak fotoğraf makinesi hala gözümün önünde şekli şemaliyle. ki şu an profesyonel fotoğraf makinem var ama o küçük visal o zaman çok üzülmüştü ben anne. biliyorum yokluktan da değil, o an ki ortamdan sen yok dedin bana ama ben çok üzülmüştüm işte...

bir gün öyle bir oyuncak bulursam kendime alacağım...
devamını gör...
bp'nin verdiği oyuncak tır.



aga b... *
devamını gör...
küçükken hayal dünyası geniş bir çocuk olarak fantastik türünde kitap almak istediğimde babam kesinlikle almazdı. bu tarz kitapları okunmaya değer bulmazdı. küçücük çocuktan kitaplıktaki nobel ödüllü, ekonomi konulu ve felsefi kitapları okumasını beklerdi. buna rağmen okumaktan soğumadım ama babam kardeşimi kitap okumaktan soğutmayı başardı. onun dışında çocukluğum, yok ve olmaz kelimeleriyle geçti. anlayışlı bir çocuk olduğumdan gerçekten paramızın olmadığını düşünürdüm, ısrar edersem ailemi üzeceğimi sanırdım. sanırım bu aileye biraz fazlaydım.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocukken alınmadığı için yazarları bugün de üzen şeyler" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim