dahlvier

iyi ki doğmuş yazar. daha nice seneler diliyorum:>

canım hepi börtdeeeeey!

doğum günün kutlu olsun cool adam. nice yaşlara, esenlikler.

iyi ki doğdun genç adam. güzel bir ömür seni beklesin.

yahu iyi ki kutlamışım şaka maka sevenlerini summon ettim nıhahahaha

#3441125 hocam seni çok severdim, artık sevmiyorum…
ben kıskanç bir ruh hastasıyım maalesef… silicen hocam clark’ı msn’den. bitti buraya kadar…

#3448661
heyyyyoooo :))) standart gerçeklik algısından devam bizim için dahlvier. yes to rehavet.

#3452745;

şimdi... bazı şeyleri karıştırmayalım. önce boş boş, uzun uzun yazan yazarlar da hemen damlamış ve kendini savunmaya geçmiş diye bir tanım giren sizsiniz. önce siz sataştınız yani. ben kendimi savunmaya da geçmemiştim halbuki. bir daha okuyun isterseniz. sizin o sataştığınız tanımınız silinmiş herhalde. siz mi sildiniz bilmiyorum. ayrıca bazı şeyleri birbirine soktuğunuzdan nasıl cevap vereceğimi şaşırıyorum. bir eseri övemeyecek mi genç biri falan demişsiniz de ne alaka. o dönemi yaşamışçasına yazmak bana absürt geliyor dedim. shakespeare'i övdüm ben mesela. eğer ki bir dönemin "ruhunu" anlatacaksam da ya referans veririm ya da kaynak gösteririm ben. siz göstermemeyi tercih edebilirsiniz elbette de bana göre gülünç işte bu.

ekşi'de de öyle yazıyorlar falan... bana ne ki? onlara da aynı şeyi derdim ki hiç takip etmediğimden bilmiyorum orasını. gerçek bir yazarın yarı-kurgusal veya tam kurgusal bir eserinde kurtuluş savaşı'nı yaşamış gibi yazması olabilir tabii de bu black sabbath örneğiniz gibi işte. bazı şeyleri cidden karıştırıyorsunuz. bir de gerçek bir tarihçinin buna biraz hakkı olur ya. yani gerçek tarihçi de azdır aslında. sizin bahsettikleriniz kuvvetle muhtemeldir ki "noksanlı" tarihçilerdir. çoğu öyle çünkü. cidden. benim fikrim böyle. katılmayabilirsiniz elbette. ama işin başlangıcında, siz boş boş, uzun uzun yazan yazarlar buraya damlamış dediniz ve ben de sizinle ilgili gözlemimi aktarayım dedim. başlatan ben değilim. öncekilere gelirsek... tam olarak nereden tetiklendiğimi hatırlamıyorum ama haklı olabilirsiniz. ilk ben sataştıysam on(lar)da da ben hatalıyımdır.

bana "john lennon'ın daha yaşlı ve dişi olan hali" dediğiniz ve alenen geri zekalı da dediğiniz ve silinen tanımınızı gördüm. siz böyle mi davranıyorsunuz kendinizden 15 yaş büyüklere?.. o "nostaljik" değeri var dediğiniz dönemin edebini de alın isterseniz. laudrup'u herkes öğrenebilir. kolay iş. öbürü daha zordur.

ayrıca o silinen tanımınızda yaşadığımız dönemleri yazmayalım diyor geri zekalı falan demişsiniz de kaçıncı kere açıklıyorum ne dediğimi. ilk yazdığımda da belliydi aslında. bence bana ettiğiniz o hakareti bir düşünün isterseniz.

başkası yazsa beğenecek ama ben dedim diye şöyle yapıyor... tespitiniz yarı-doğru. yani haklılık payınız var. laudrup tanımınızı beğenmeyecektim zira sonraki bir listede maradona ve laudrup'u verip sonra hep yaşınız gereği izleyebildiğiniz futbolcuları en iyi pasörler olarak sıralamanız, laudrup'u oradan buradan okuduklarınızla tanıdığınız izlenimini oluşturdu bende. yani gene de beğeni atmayacaktım zira orijinal fikriniz değil gibiydi. yanılıyorsam, mesela kendisinin en az 10 tane maç videosunu 90'ar dakika izlediyseniz ve bu fikirlerinizi oluşturduysanız özür dilerim. yanılmış olurum o takdirde yani. peki laudrup döneminden neden başka pasör saymadınız mesela? bergkamp'ı say(a)mayıp listenin gerisini izleyebildiğiniz dönemden futbolcularla doldurmanız bana aslında gösteriş yaptığınız izlenimini vermişti.

ama evet, siz yazdınız diye, normalde beğeneceğim ama beğenmediğim tanımlar olabilir. aklıma gelmiyor ama olabilir. bunu bir tek size yapmıyorum ama. yani kişisel tercihim. istediğime gıcık olma hakkım var.

olabildiğince yapıcı ve dürüst olmaya çalıştım. size iyi günler dilerim.

#3452824; yazdığınızdan, başlık gereği ve bütünsellik olarak tek kişiye söylediğiniz anlaşılıyor. kimi kastettiğinizi bilemem de iki ayrı kişiyi kastettiğiniz asla anlaşılmıyor. kimse yaşamadığı dönemi övmesin, doğduğumuz döneme sıkışıp kalalım... dediğiniz yerde net ben varım. ve yazının bütününde ikinci bir kişiyi hedef aldığınız asla anlaşılmıyor. kendinizi daha iyi ifade etmeyi öğrenmenizi öneririm. uzun ve boş entry eleştirisini bana yapmama ihtimalinizi düşünmüştüm ama sonuçta birilerine sataştınız. hep size sataşılmıyor yani. siz durup dururken tetiklendiniz, ben de sizden tetiklendim. neyse...

ben, bana edilen hakaretlerin ekran görüntüsünü almam ama anonim bir editör hesabımızla silinen tanımları görebiliyoruz. öyle haberim oldu. siz bunu yazdıktan sonra 5 kere daha okudum ve cidden de tek kişiyi kastetmişsiniz gibi anlaşılıyor ve o da ben oluyorum. dediğim gibi, kendinizi daha iyi ifade etmeyi öğrenmenizi öneririm.

#3454710

keşke hep böyle nick vermeden seslenilse de rahat etsek. * güzel düşünceleriniz için teşekkür ederim bu arada duygular karşılıklı.

#3460759
şeker gibi adamı da delirtmişler'deki şeker gibi adamdır.

yav gel ikimiz dalaşalım. ne güzel sanatta öznellik - nesnellik kawgası çıkıyordu. engelledim şahsın tanımlarını, bakmıyorum da ama, sen bihter ziyagilsin, aptallık etme!

gerçekten kibarsin diye silmiştim de art niyetli oldugun icin şimdi sildigim entryi yeniden kopyalayıp yazacağım. bir de güya ciddiye almadığı insana paragraflarca entry döşüyor. kıskanç senin gibiler. hayatı boyunca kadın bulmak için yirtinmak zorunda kalmış kişiler benim gibi 20 30 kişi tarafından linç edilmeye çalışıldığı, çoğu kişinin antipati duyduğu zamanlarda bile aynı ortamdan yeni kadınlar bulan, bazı kadınlar tarafından sadakat yükümlülüğü yüklenmeyecek kadar lüks görülen birini kıskanıyor, her zaman da kıskanacak. çünkü senin gibiler hep çaba harcamak, yirtinmak zorunda, benim gibiler sadece dursak bile yetiyor, ideal insan gibi davranmaya gerek duymuyoruz hatta bazen biz bile şaşırıyoruz bu lüks karşısında. ben mesela burayı ciddiye almayıp ss atıyorum ama hâlâ kalbimin, ruhumun, bedenimin, yüzümün özelliğini görüp, hissedip benden hoşlanan kadınlar çıkıyorlar.

ben dünya'nın en iyi yazısını da yazsam beğenmeyecekler, sen çok dandik bir yazı yazsan da beğenecekler, yani beğeniyle ölçme. mesela benim fotoğrafım kavga etmeden önce 20 beğeni almıştı, kavga edince 5 tane aldı. ne kadar adaletli yazarlar olduğunu görüyoruz. şimdi eski entrye geçelim.

laudrup örneğinde tam çuvallayan yazar. gerek yerel gerek enternasyonal tarihte geçmişi o dönemi yaşamış gibi anlatan tonla gazeteci, yazar, geçmiş aşığı vardır. hiçbirinden de rahatsız olmazsın, entrylerimden gıcık aldığın için benim laudrup ornegim sana itici gelmiş, laudrup entrysini başkası yazsa öyle gelmeyecekti. bunun mantığına göre attila ilhan bab-ı ali baskınını anlattığı eserini o günü yaşamış gibi yazmamaliydi, kemal tahir devlet ana kitabını o günü yaşamış gibi yazmamaliydi, çünkü ikisi de eserlerin geçtiği tarihte dogmamisti. ne saçmalıyorsun sen? ekşi sözlük'te o dönemi yaşamamasina rağmen tarık akan vb entrylerinde yetmisleri yaşamış gibi yazan, o dönemin diliyle konuşan bir yazar var mesela. o da mi saçma? şuna sevmediğim bir yazara nereden vursam diye yer aradım, saldırdım desene. kurtuluş savaşı döneminden niye yaşamış gibi bahsediyor tarihçiler? hangisi yaşadı?

şurada girdigimiz nostaljik bir entrye bile saldiriliyor. bana olan antipatiden dolayı 3 5 şaban ve şabaniye beğeni attı diye kendini de haklı sanma. koskoca 81 doğumlu adam hasedinden kendinden 15 16 yaş küçük birine nick vermeden bir yazara seslen başlığında paragraf paragraf entry yazıyor, konu olarak da yasamadığım halde doksanlarin başını yasiyor gibi yazmamı bulmuş. ilk kez mi sana bir şey komik ve saçma geldi de yazıyorsun bunu yani? ama başka yazarlar komik ve saçma geldiğinde onlara yönelen bir antipati yok diye onlara böyle saldiramazsin. linç kültürü, aklınca düşene bir tekme atma içgüdüsü.

normalsozluk.com/entry/3446216

şuna bak aman allahım ne kadar da komik ve saçma bir entry. tam 77 cumlemde o dönemi yaşıyorum gibi anlatmışim. adaleti olan yazar varsa baksın.

bu da bunun zirvasi: normalsozluk.com/entry/3452515

#3460797

sabata;

#3452800
#3452839

şu tanımlarımı tekrar yayına aldım. elbette kibar ve saygılı yazmıştım ama bu benim yapım zaten. neyse... içerik olarak tabii ki kapakları yiyince yazılarını silmiştin ve ardından ben de silmiştim. bunların geri getirilebileceğini bile demin profilimi karıştırınca öğrendim. demiştim, hay allah ya bir daha mı yazacağım diye...

neyse ki bunu yapmam gerekmedi.

benim seni kıskandığımı düşünmekte özgürsün. cidden umurumda değil. bak, haklı bile olabilirsin. o kadar umurumda değil yani bu konu. ben mutlu ve huzurlu biriyim. yani seni kıskandığımı düşünmen sana iyi geliyorsa, öyle düşünmeye devam edebilirsin. cidden benim için hiç fark etmez. istediğini düşünüp istediğine inanabilirsin.

düşündüm de, ekran görüntüsü falan da almayacağım ya. hayatımda bunu hiç yapmamıştım. neden senin için yapayım.

esenlikler dilerim.

selametle.

sözlükte bana karşı öyle bir şerefsizlik ve yaklaşık 20 kişi tarafından oluşturulan öyle bir kitlesel köpekleşme var ki dahlvier beni eleştirme şartıyla bu 20 kişinin anasına, avradına, çocuğuna, kardeşine küfür etse yine ondan taraf olurlar.

yine de kendisine yine kibar yazdığı için teşekkür ediyorum. rezil olduğundan sildi gibi fesatlik ve iftira içeren şeyler yazdığı için bu kez silmeyecegim.

aa sabata çok yetenekli çok akıllı bir kardeşimiz niye onu kıskanıyosun gerçekten çok ayıp.


doğru söylüyorsam cümle alem inc. gerekeni yapsın.

köylüleri ve yancılatını bağırtıyor efenim durduramıyoruz.

sen laudrupu savundun kavgası.
ilk defa bir kavgaya anlam veremiyorum.

ama asıl soruyu kimse sormamış.

hangi laudrup.

preneus dahlvier mi olmuş? son attığı fotoyu görmesem haberim olmayacak.

tanım: attığı fotoğraflar çok eğlenceli yazar.

#3486112
çay getiren yenge misali memeleri kapatarak foti atan editör karizması var bu adamda ya*