gülünmemesi gereken durumda gelen gülme isteği

bi kere sınıfta arkadaşlarla uzun eşek oynuyoduk. müdür yardımcısı bastı. kızdı bağırdı baya. sonra müdürün odasına götürdü. orda da müdür azarlıyo bizi. ama nasıl desem. aşırı yumuşak azarlama olur ya dfhgıkjdfhdfh. neyse. ortam ciddi. aldı beni bi gülme. müdür tam karşımda ben gülüyorum. o gün orada dayak yemediysem daha da yemem

hem mahvoluşum hem de hala yaşama tutunabilme mekanizmamdır..yanında da bi yoldaş olursa tabi tadından yenmez.

duruma göre:"ay sinirlerim bozuldu" diyerek gülmeye kılıf bulunmuş bir şekilde, biraz gülerek, gülme savuşturulmaya çalışılır.

genelde durumu daha da kötüleştiren eylemdir. 12-13 yaşlarımda mahallemiz bölgenin uyuşturucu dağıtım merkezi iken yunus polis abilerimiz sokak sokak dolaşıp göz dağı verme adına herkesi bir durduruyordu. ben mahallenin temiz efendi çocuğu kendi halimde yürürken görev bilinci yüksek yunus polis abimizin kimlik istemesi, benim kimliğimin evde olduğunu isterlerse 1 dk içinde getirebileceğimi, yan apartmanda oturduğumu söylemem üzerine yediğim tokat ve üzerine gelen gülme eylemi. güldükçe tokatın devam etmesi, bir yerden sonra kahkaya dönüşmesi sebebiyle yumruk ve tekmelerler devam edilmesi... güzel günlerdi.

aklıma direkt bumerang programında krize giren sunucuyu getiren başlıktır. sanırım bu konunun en uç örneği bu videodur. o kadar pis bir durumdur ki gülmemeye çalıştıkça kontrolü daha zor ataklarla karşılaşılabilir. kişi durumun vehametinin farkındadır ancak yapabileceği çok fazla bir şey yoktur. bilmeyenler için link:buradan

sıkça başıma gelen, allah’ın beni cezalandırma şeklidir. en yakın arkadaşlarımdan biri, onu üzen ama bana komik gelen bir olaya katılarak güldüğüm için hala bana kırgın ve kızgındır ama kabul etmeliyim ki bugün olsa yine gülerim. bak aklıma geldi bir gülme aldı yine.

sanırım en güzel tanımlaması (bkz: coupling) dizisinde (bkz: jeff murdock) tarafından yapılan ve (bkz: giggle loop) olarak adlandırılan durum.

buradan

sinir boşalması dediğimiz anlardan biri olabilir. pek çok kez başıma gelmiştir. bilhassa annemden ya da babamdan azar yerken aniden gelen kahkaha atma isteğini bastırmakla geçti ömrüm. ve amfide hocanın önünde de başıma gelmiştir. sonuç mu o dersten kaldım. ıki senenin sonunda geçebildim.

böyle durumlarda öksürmeye başlıyorum gülmemi bastırmak için işe yarıyor

özellikle toplantılarda ciddiyetimi korumam gereken yerlerde çok oluyor bu bana,hele o konunun önceden geyiği yapılmışsa hepsi birbir aklıma geliyo,başımı yerden kaldıramıyorum,yerdeki taştır,laminanttır ,halıdır ne varsa içine gömüyorum kendimi.

en olmadık yerde en olmadık zamanda aşırı bir gülme isteği gelirse onu bastırmak için hemen kredi kartı ekstremi düşünüyorum,
o içimde kopan fırtınalar yerini biranda müslüm gürses parçalarına bırakıyor.

derste uyuyakalmış profesörü gülme sesi ile uyandırmak. ayrıca da sınavda anlaşılmayan sorun yüzünden sesli sesli gülmek, sonrasında da zaten yapamayacağım diye düşünüp 0 alacağını bile bile kağıdı verip sınıftan havalı bir şekilde çıkmak.

bana çok sık olan şey, içimde bir puşt var, en olmadık yerde, hafızamdaki en komik anıyı alıp önüme getiriyor, cenaze evinde süper komik karikatür hatılamak mı dersin, toplantıda aklına götünde torpil patlayan arkadaş anısı gelmesi mi dersin, arkadaşın derdini anlatırken konuya über komik eklemeler yapmak mı dersin, dedim ya bir puşt var benden içerü

defaaten beni zor durumda bırakan hadisedir. eğer yanımda başka tanıdık varsa zincirleme bi etki yaratır. toplantıda rezil olmaktan tutun, konferansların ortasında bayılırcasına kendimden geçmem bunlardan sadece birkaçıdır efenim.

puhahaha gülme efektinin böyle bir durumda patlama sonucu oluştuğu kanaatindeyim.

hiç unutmam bir veteriner arkadaşımın yanına gitmiştim öylesine ziyarete. o sırada birisi kedi getirdi. arkadasim muayene etti. kediye iğne yapılacak o sırada benim elimde bir şırınga vardı kapalı, bende nasılsa ucundaki plastiği çıkaracak diye plastiği çıkararak verdim arkadaşa.

vermez olaydım, meğer benim salak kankam ağzıyla çıkarıyormuş o plastiği. son anda uyarmaya çalışsam da yetişemedim haliyle ve şırıngayı ağzına götürmesiyle dudağını patlatması bir oldu.

işte tam o an anladım bu hissin ne demek olduğunu. başladım gülmeye, müşteride biraz kendini tuttu o da başladı gülmeye. o sırada kedinin kapıdan dışarı çıkmasıyla hepimiz kendimize geldik. bu da böyle bir anımdır.

çoğunlukla beni zor duruma düşüren istek. kendimle konuşuyorum gülme lütfen gülme bak çok ciddi ol tavrını göster. yok olmuyor ben yine kahkahalarda .

akıllara çok üzücü bulduğunuz bir anı veya ihtimali getirerek engelleyebilirsiniz. hatta durduk yere moraliniz bile bozulur.

dalağı düşük genler bunu gerektirir.

aklıma daima feride'yi getiren,oldukça tuhaf da olsa yine de bir insanlık halidir.
(bkz: çalıkuşu)