ilk buluşmada hesabı kim öder sorunsalı

garson gelir ve
hesabınız ödendi der

neden mi? çünkü atatürk'ün kurdugu ve 2011 yilinda kapatilan hifzisihha enstitüsü'nün, 1940'da gönderdigi aşilar sayesinde çin kolera salginini yenmisti.
ne zaman bagimiz dügse dara yetisiyorsun be atam!

...
-hayırdır ustam. işler yolunda anlaşılan. iki kişi almışsın işe.
-yok lan yok. öğlen geldi bu iki tip. ufak tefek bir iki sipariş verdiler. saatlerce de oturdular ha. ilk kez buluşmuşlar mış mış, sonrasında başladılar tartışmaya..tartıştıkları da ilk buluşmada hesabı kimin ödeyeceğiymiş miş.. adam gibi söyleseler billahi ikramımız olsun der gönderirim. ama yok. tartışmalarını herkesi de rahatsız edecek seviyeye çıkarınca, hesabı götürüp çıkmalarını söyledim. anlaşıldı ki ikisinde de para yok, ikisi de yolsuzmuş. yaa. ben de ders olsun diye kapatana kadar bulaşık yıkatıyorum ikisine şimdi.. inanmazsın bulaşık yıkarken bile hala tartışıyorlar arkadaş.. sinirden gülemiyorum, üzülüyorum da yahu...
....

yaw bu ikinci buluşmamız değil mi? geçen sefer ben ödemiştim şimdi sen öde deyip savuşulur.

bu başlığa en az 10 kez yazmışımdır, ben öderim tamam yeter ki artık bu kısır döngüden çıkalım.

hâlâ niye tartışılıyor ki bu mevzu? normali şöyledir: herkes kendi yiyip içtiğini öder. bir taraf ısrarla davet ettiyse o öder.

bunun dışında anlaşarak ikiye bölme ya da ille de ben ödeyeceğim türünden ısrarlar, tamamen kişilerin kendi isteğine bağlı olarak değerlendirilir.

kim zenginse o öder. bu da soru mu allasen.

davet eden öder bu kadar.

hala çözüme kavuşturulamamış galiba sürekli sol framede olan başlık. böyle giderse sorunun kült olma durumu var. sakız orucu bozar mı hocama kadar gidecek? isterseniz buluşmaya gitmeyin. bence gitmeyin ya!

az önce bu konudan dolayı sinirim bozuldu. çalışan bir erkek zaten kendisi, hesabı istedi, cüzdanımı çıkarttım bekliyorum. garsona direkt hesap ayrı dedi ya zaten cüzdanım elimde bekliyorum belli ödeyeceğim insan sadece nezaketen sorar. ben ilk buluşmada zaten erkeğe hesabımı ödetmem kendimi borçlu hissederim, bi kahve ısmarlar arkamdan paramı yedi der uğraşamam ama bu kadar hızlı söylemesi kabalık dışında bir şey de değil. bir de date sonunda beni öpmeye çalışıyor. erkeklere buradan sesleniyorum arkadaşlar nezaketen teklif edin ısrar bile beklemiyoruz!

herkes yediğini öder. aştık sanıyordum.

kim öderse diğeri minnet duygusuna kapılır. hele kızlar. bu durum onları evde kahve içme durumuna götürür.

ani alman usulüydü

parasi olan oder.

ikinci buluşmayı yapmayı düşünmüyorsam asla hesabımı ödetmem. (bkz: wendy darling (yazar))’ in üstteki tanımında bahsettiği gibi kendimi borçlu hissederim. ama sonrasında iletişimimin devam etmesini istediğim biriyse; onun ödemesini, defaatle ısrar etmesini ve asla bana ödetmemesini yeğlerim. benim için bu çok önemlidir. dışarıya çıkardığı kadının hesabını da ödeyemeyen adamla beraber olmam. bir ilişki içerisine girilirse de zaten sen ödedin/ ben ödedim mevzusu olmaz. kim müsaitse, kimin ödeyebiliyorsa o öder. ilk buluşmada;” hesap ayrı” diyen bir adamla da tekrar görüşmem. garsonun bahşişi dahil hepsini öder, şanım şerefimle yürür giderim.
hiç medeniyet, yıl 2024 filan yapmayın. medeniyet buysa ben çağın gerisinde kalmayı tercih ediyorum. hesabı erkek öder. bana göre bu bir racondur.

bizimkini sen odemistin. milkshake icmistim sen de cool lime :)

#3202284

zamanında davet eden öder yazdık.

açalım netten biri ile tanıştınız konuştunuz buluşmaya davet ettiniz davet eden hesabı öder.

yok ben kadınım hesap ödemem falan yok davet ediyorsan ödeyeceksin ne eksik ne fazla.

erkekler şu hesabı yapmaya başladıkları anda gözleri açılacak sayın erkek kardeşim bu ülkede nereden baksan 30 milyon kadın var ve hayat bir kezbanın ben önemliyim tribini çekmene gerek olmayacak kadar kısa. lafa gelince kadın erkek eşit diye hönkürüp yani feminist görünüp icraate gelince örf adete dönen embesillerle hayatınızı heba etmeyin!

duruma ve insanına göre değişir. niye böyle şeyleri global sorun yapıyorsunuz?