insan ilişkilerinden çıkarılmış en önemli ders

kişi kendinden bilir işi. herkesin karşıdakini kendi gibi bilmesi.

kimseyle kolay kolay konuşmamak,herşeyini anlatmamak, fazla değer vermemek

tarikat, kuran kursu ve ülkü ocağından oluşan şeytan üçgenine bulaşmışsa koşarak kaç. bilinçaltı kendi halkına düşmanlık besleyen çerçöple doldurulmuştur.

bugün senin yanında başkasının arkasından konuşan, yarın başkasının yanında senin arkandan konuşur. bu hiç sekmez.

yüz kez yazdık yine yazalım ;
karnının doymacağı yerde aç olduğunu belli etme .
ha bide herkesi kendin gibi sanma.
unutmadan söyleyim : keşkeler keş eder .

bi kere yanlış yapan , her zaman yapar . o yüzden kimseyi affetmeyin .

dengin olmayan insana selam bile verilmemesi gerektiği benim en büyük dersim.
karşı cinsle veya hemcinslerinle olan ilişkiler dahil buna.
insanlar fazlasıyla bencil ve kendi çıkarları için yapamayacakları hiçbir şey yok.
ters düştüğünüzde anlayacaksınız.
ama ben asla akıllanmıyorum bu da ayrı bir konu..

burnu pohtan çıktı mı gotü gahar, burnu poha battı mı mutevazileşir..

doğanın var ettiği en gaddar, en sapık, en ahmak organizma ile fazla ilişki içerisine girmemekte fayda var. bunların hepsi de tapınan kölelerden ibaret bir avuç düşkünden fazlası değil. düş kura kura düşmüş, düşlerinden ve düşkünlüğünden vazgeçmek bir kenara düşkünlüğünü kutsayan tiksinç varlıklar.

önce kendi yaptıkları heykellere taptılar. sonra yazdıkları kitaplara taptılar. şimdi üzerine kendileri şekil verdikleri bez parçası olsun, kağıt olsun her türden tapınma nesnesine tapıyorlar. hepsi de semavi olduğunu iddia etsin ya da etmesin, idealleri kutsasın, ülküler peşinde olduğunu iddia etsin, fark etmeksizin nesneler karşısında öylesine acz içine düşmüşler ki; maddelere tapıyorlar. altın, gümüş, araba, villa, para, diploma, kaldı ki hayvanlar böyle şeyler yapmazlar ama insanların aşağılık komplekslerinden payına düşeni almak zorunda kalıyorlar onlar da. hayvan kelimesini bir hakarete dönüştürüp, güya insan olma ülküsüne ters gördükleri kendi türdaşlarına karşı kullanıyorlar. hayvan olmak insan olmaktan bin kat daha iyiyken üstelik. ben hiç bir kaplanın çamura şekil verdikten sonra önünde secde ettiğini görmedim mesela.

bütün fikirleri sadece kendilerine ait olduğu için doğrudur. doğurdukları beş kuruş etmez veletler kendi çocukları olduğu için değerlidir, onun ötesinde bir meziyete gerek yok. kendisinin dahi ahlaksızca bulduğu ama söz konusu eylemlerin faili kendi çocuğu olduğunda, çocuğunun bir sürü eylemlerini bu insan ebeveynleri can hıraş bir şekilde savunur. sırf o çok değerli veletleri aslan, maymun görsün diye hayvanların bütün hayatını gasp edip, onu kafeslerde sergilemeye koyulur. veletlerinde bütün aşağılık komplekslerini tatmin etme çabasına girerler. ona taparak ya da tapılacak bir seviyeye taşımaya çalışarak.

hepsi de kendisine ne kadar melek olduğuna dair masallar anlatan ahmaklardır ama gelgelelim şeytan yanlarında melek kalır bunların. her şeyleri hikayedir bunların, edebiyata bayılırlar, aşkları, sevgileri, insanlıkları, meleklikleri, kendilerine daima masum kurban rolü verdikleri senaryoları.

bu salakların hiçbir şeyini anlamaya çalışarak zaman kaybetmeye de gerek yok üstelik. bir aslan acıktığı için avlanır, bir ceylan üremek için çiftleşir, artık bu insanların neyi neden yaptığının bir önemi kalmamıştır, diğerine görece üstünlük sağlayabileceğine kendisini ikna etmesi durumunda b.k da yer, kendini de yakar. kendini yakarak, ölüm orucu tutarak siyasi eylem yapan başka bir tür var mı? bunlar bir kere olsun haklı olduklarına inandılar mı? artık yaptıkları bütün eylemleri de kendilerine hak görürler. kimse onlara böyle hakları olmadığını açıklayamaz. geçmiş olsun. zaten eylemlerini meşru kılmak için kullandıkları en etkili silah mağduriyetleridir. birisi hakkım yeniyor, hakkım yendi dediği anda bil ki; gaddarlık kalkışmasında bulunmak üzere kendisine zemin arıyordur, hiç şaşmaz. zemini bulamazsa da pısar oturur, öyle de korkaktır. ancak başına bir şey gelmeyeceğine ikna olduğu zaman harekete geçer. hiçbir şekilde hiçbir şeyi riske atma kabiliyetine sahip değildir.

ders çıkarıp onları da silaha çevirerek diğerleriyle olan o ahmak savaşlarına daha donanımlı çıkma hevesi de bunlara mahsus. her yerde saçma rekabetler, kıyaslar, bir dolu ahmaklık girişimi var sadece. insan dediğin budur. kendini anlayamayan bir sürü gerzeğin anlayış beklediği tiksinç bir kominite.