instagram

ticari hesap açana kadar kullanmama kararı aldığım uygulama derim

senede 3942834 kere dondurduğum hesabımın olduğu uygulama. dondurmadığımda da takipleştiğim insanların %85'inin hikaye ve gönderileri sessizde. çünkü gittikleri konserler, zıkkımlandıkları (bak bak öfkeye bak) gıdalar, o an izledikleri filmler/diziler umrumda değil. doğum günülerinin kutlanması, işyerlerine veya evlerine gönderilen hediyeler, özel anları da umrumda değil. neden takipleşiyorum o zaman? hepsiyle bir yaşanmışlığımız var çünkü. bazen dış görünüşünü, hayatının gidişatını merak edip bakıyorum veya iletişime geçiyorum. her an iletişime geçebilir halde oluyoruz birbirimizi takip ettiğimizde. onların takip ettiklerinden başka bir tanıdık buluyorum, hoşuma gidebilecek hesaplar takip ediyorlar ben de ediyorum, birbirimize video atıyoruz... öyle yani. ama depremden sonra kullanamadım. 2 ay olacak bir hafta sonra. hiçbir şey eskisi gibi değil ve olmayacak. evet hayatımıza devam ediyoruz, etmeliyiz ama eğlenceli etkinliklere ve bunları paylaşmaya dönmek için bana erken geliyor. görüp nefret etmek istemiyorum hiçbirinden. bu seferki dondurmamın sebebi bu.

bir müzedir adeta.


herkes sahip olduğu en güzel şeyleri oraya koyar. en güzel çocuk senin, en güzel ev senin, en güzel göz senin, en pahalı giyinen sensin, en zayıf, en zengin, en sarışın, her şeyin eni sensin..

sıkıyorsa hayatın gerçeklerini de koysana, çirkin olanı da paylaşacak yüreğe sahip olsana, mavi göz efekti koymadan gözlerini koyacak cesareti yok mudur kimsenin?

t/ bir sosyal mecrâ.

uzun süredir bakmaya bile yeltenmediğim instagram hesabımı bugün resmi olarak dondurdum. bugün, sizlere 10 yıla yakın süredir kullandığım instagramdan soğuma sürecimi aktarmak istiyorum. defalarca dile getirilmiş instagramın klasik zararlarını söyleyerek kafanızı ütülemeye niyetim yok. o yüzden kişisel deneyimimi aktararak bu entryi noktalamayı planlıyorum.

yıllarca süren bu instagram deneyimimde bana birkaç hesap eşlik etti. ''private'' hesap modasının revaçta olduğunda açtığım o hesap ve çizimleri paylaştığım sanat hesabım gibi. bu yüzden uygulamadaki çoğu şeyi yaşayıp tükettiğimi rahatlıkta söyleyebilirim. şimdiyse gelirsek madde madde bu uygulamadaki gözlemlerime;

-instagram, yeni gelen reels özelliğiyle beraber günde birkaç saatimi çalardı.
-paylaştığım gönderilere yapılan beğeniler ve yorumlar ergenliğimin başındaki ''beğenilme arzusunun etkisiyle'' bünyemde o dönemler gereksiz stres oluştururdu.
-gönderilere yazdığım alt metinleri bulma çabası ve fotolara uyguladığım filtreler kararsızlığımın da etkisiyle zamanımı boş yere eritirdi.
-ister istemez uygulamayı kullandığım her saniye bilinçaltımda kendimi, hayatımı, çevremi, arkadaşlarımı; dünyanın dört bir yanındaki insanlarınkiyle kıyaslardım.
-sabah kalktığımda ilk kontrol ettiğim bu uygulama, yatakta geçirdiğim o güne iyi başlamak için en verimli yarım saati felç ederdi.
-hiçbir zaman çözemediğim dev internet tüketimiyle, beni ufak paketlerle geçinmeye çalıştığım zamanlarda defalarca paket aşımına düşürdü.
-saçma sapan hesaplardan gelen yüzlerce takip isteği, garip garip ne diyeceğimi bile bilemediğim mesajlar ve son dönemde iyice rahatsız eden reklam sistemi gibi şeylerle uzar gider bu liste...

uzun lafın kısası, bugün itibariyle sosyal medya orucumun başlangıcından itibaren uzunca bir süre geçti. bu yeni dönemde, bilinçaltımın temizlenmesine ve beynimdeki bağımlılık hissiyatının yok olmasına an be an tanık olmak beni çok mutlu etti. ayrıca belirtmem gerekir ki, bu bağımlılığımdan kurtulma aşamasında normal sözlüğün bana sağladığı kafa rahatlığı desteği bana çok yardım etti. sürçü lisan ettiysem affola; kendi hayatınızda huzuru yakaladığnız bir dünya dileğiyle yazımı noktalıyorum.

ömür törpüsü ama yani baya eğlenceli.

onlyfans ve benzeri uygulamaların hanutçusu olmuştur. benim uygulamalarımda meme bile göremezsiniz diyen sağcı ve muhafazakar mark zukerberg, onlyfans'a içerik sağlayan hanf'ndilerin link verdikleri bir mekan halindedir şu an.

yayınladıkların güzelse beğenenler de güzel insanlardır.

rutin olarak sigma male mindset meme videoları izlediğim sosyal medya

ilgilenilen alanlara gore sekillenen teknolojinin diger nimetleri gibi muhtesem bir uygulama. kisiler ve hayatlarini bir kenara birakip gercek kullaniminin tadina ulastiginiz an zaten kim neyi/neyini/ ya da nasil paylastigini pek goremeyeceksiniz. zira panayirdan hallice kesfet ozelligi bile aslinda bir muddet sonra size sizi yansitacak.

instagram’dan gundemi cok rahat takip edebilirsiniz arkadaslar. yerli yabanci bircok haber sitesi 7/24 olani/olacagi paylasmakta.

oyle kolay kolay denk gelemeyeceginiz nice sarkiyi buradan kesfetmeniz olasi. spotify’imdaki en guzel sarkilara bir yerde denk dusmussem eger o bir yer kesin instagram’dir.

ımdb kadar iyi bir film analizcisi de bir uygulamadir bu arada. konunun erbabi hesaplardan oyle guzel fimlere denk gelirsiniz ki ohooo…

acayip guzel bibliyofil hesaplari mevcut. hem de fazlasiyla, oyle boyle degil. kutuphanemi sekillendirmede yine instagram’inda bir katkisi var demezsem allah beni kurbagaya cevirir.

kultur, bilim, sanat turevinde dergilerin, yayin organlarinin resmi hesaplarini takip edin derim, cok guzel iceriklerde paylasimlari mevcut.

akabinde spor, saglikli yasam, cilt bakimi gibi “isin yetkilisi” insanlara da insta’da rastlamaniz mumkun.

yani sozun ozu ilgi alaniniz; siirse siir, uzaysa uzay, edebiyatsa edebiyat… bunlarin disinda ilginiz odaginiz yenilen icilenden, pornografik goruntulerden, cibildak insanlardan olusmaktaysa ona gore icerikleri sunan, karsiniza denk getiren bir mecra. genel itibariyla sizin aynaniz, neyse’ni o’sunuz hesabi kisaca. dolayisiyla faydasi/zarari da sizdendir.

tam bir vakit kaybı olan lanetli uygulama, bugün itibariyle sildim.

neredeyse 10 yıldır, aynı keyifle içinde yer aldığım uygulama.
bu sözlüğe de ordan denk gelmiştim.
ordan rezil olunsa ben olurdum,
vezir olunsa ben olurdum.
ünlü olanlar ya da yer ile yeksan olanlarda başka bir numara var.

bu fotoğraf paylaşım uygulamasında epeydir dikkatimi çeken bir husus vardı, herkese açık olan hesabımda paylaştığım hikayeler her gün en az dört beş farklı bot hesap tarafından izleniyor gözüküyordu. hikayelerimde herhangi bir yeri etiketlemiyor, bir hashtag kullanmıyor ya da bir "sen de ekle" etkinliğine katılmıyor olsam da düzenli olarak her gün, paylaştığım her hikaye en az bir bot hesap tarafından izleniyordu.

bugün biraz araştırdım, bu, halka açık bir profiliniz varsa instagram hikayelerinin gizlice izlenebilmesi için sizin hikayenizi başkalarına gösterebilen sitelerin yaptığı bir hileymiş. bu sahte hesaplar ile sizin hikayenizi izlemek isteyen kişiye onun böylece anonim olarak kalacağı şekilde gösteriyorlarmış. hatta birkaç farklı hesabın gözükmesi de her seferinde farklı biri bakmasa, aynı gün içinde bir kişi birkaç defa baksa bile anonim kalsın diye her seferinde başka bir bot hesap atandığı içinmiş.

ben, benim profilimdeki hikayeleri her gün en az dörder beşer kez izleyen kişiyi tahmin ettim, kendisine içimden akıl fikir de diledim, ama benim gibi bu bot bot hesaplar beni nereden buluyor, engellemekle de bitmiyor, neden böyle bir şey yaşanıyor diye merak edenler varsa diye bir bilgi olsun diye paylaşayım dedim.

o da mı yasaklandı lannn yoksa diye girdim ama cok şükür öyle bi durum yok şu anlık ama şu anlık...

bana iyi gelmiyor bu mecra.

ne zaman girsem dünyada rezil bir yaşantısı ve ruh hali olan tek kişi benmişim gibi geliyor. herkes bir yerlere gitmiş geziyor tozuyor ben evde olduğum gün perde bile açmıyorum ya bazen, hapis yatsam yatarmışım valla.

sosyal platform garip bir yer. güzel kızlar için üye oldum.

kullanmayı çok seviyorum gemiden resimler videolar paylaşıyorum çoğunlukla.

ınsanlar surekli fotolari videolari yukari kaydirmaktan ne anliyor hic anlamiyorum.

takipci sayim artsin istiyorum ama herkesi kabul etmiyorum seciciyim .

sürekli vakit kaybıymış hissi veren uygulama. dondurdum gitti.