kadının aldatması vs erkeğin aldatması

aldatan erkeğin camdan atılması üzerine yazmak istedim. kadınların bir kısmının hayatının merkezinde evlilik var.

bu nedenle ikinci eş , kuma , metres (mistress) adına ne dersek diyelim ikinci bir kadının eş zamanlı olarak görülmesi demek sizin inşa ettiğiniz her şeyin temeline dinamit koyan bir risk faktörü.

bu nedenle kadın için aldatılmak çok daha yıkıcı oluyor özellikle ekonomik olarak.

islamda çok eşlilik olduğu için bu aldatmak değil diyenler olabilir ama orada kadınların birincisi kabul etmiyorum diyorsa ikincisini almazken millet suriye savaşından kaçıp bize sığınan kadınlardan müslümanlık adı altında harem kurmaya kalktı.

eskiden de savaşlarda ölenlerin çoluğunu çocuğunu ortada bırakmamak adına aynı haneye alıp kâğıt üstünde evlenmek vardı ama suriye savaşı sonrası fuhuş öyle bir patladı ki
camide suriyeli temizlikçi ile uygunsuz vaziyette cami cemaati tarafından polis marifetiyle basılan din görevlilerini bile gördük.

bu olayın kadını ya da erkeği yok. salın gitsin.

kadınlardan korkuyoruz masumane türk erkekleri olarak :(

bu ülkede yaşanmaz artık durulmaz buralarda.

kanada'ya kaçıyom hemen.

kadınlar duygusal olarak aldatilmaya, erkekler cinsel olarak aldatılmaya tahammül edemiyorlar. sistem aynı çalışmıyor, kıyaslamak ve anlamaya çalışmak hayli zor. fakat şu var ki insanın, en azından söz verdiği birine karşı sadakat gösterecek kadar kendine ve arzularına hakim olabilecek olgunluğa sahip olması gerekiyor. en azından o kadar evrimleşmiş olmamız gerekiyordu.

aldatmanın cinsiyeti, süresi, gerekçesi yoktur.
kadın da aldatınca aynı oranda ahlaksızlıktır, erkek de.

farksız. yanlışın cinsiyeti yok. aynı derecede kötüdür. erkeğin erkek olduğu için doğal olarak bir mazereti, hafifletici sebepleri varmış gibi davranmaktan ve ihanetin kadınlarda daha çirkin göründüğünü savunmaktan artık bir vazgeçelim.

bir suç, hata, yanlış cinsiyete göre ağırlaşamayacağı gibi hafifletilemez de.

oh babam. biz nasılsa erkeğiz. biz yapabiliriz. namusu hiçbir şekilde kendinde arama ihtiyacı duyma, erkektir yapar...
ama karşındaki kadından sadakat bekle.
sanki kendisi sözüne sadık kalmış gibi...
maalesef insanlar bu zihniyetteler.

namussuz toplumlara özgü kanaat, düşünce, davranışlar.

cinsiyetten bağımsız olan durum olduğu için kıyası mümkün olmayan şeydir.
bugün bu aldatılma meselelerinden can sıkkınlığım nirvanada. insan isen kardeşim sadakati biliyor olman lazım, karşındaki kişiden artık hoşlanmıyorsan cesur ol ve ayrılma kuvvetini kendinde bul! kimsenin hakkına girmeyin. bu normalleştirilecek bir durum değildir. ihanet, normal değildir. ders alınacak bir durum da değildir, olmaması gereken durumdur! olması gereken durum için ise sadece şeref sahibi olmanız gerekmektedir. şeref. eğer buna sahip değilseniz "şerefsiz" sıfatını samimiyetle kabul edip hayatınıza tek gecelik ilişkilerde devam edebilirsiniz. saygı duyarız.

ayrılalım sonra ne seksini yapıyorsan yap illaki aldatıp ağzını ortasına vurdurma...

erkek de kadın da hormonlarına ödül vermek için aldatır.
yok o sever bu sevmez falan, yanlış fikirler.
insan dediğin, sevişir. başka anlam yüklemeye ve kendimizi kandırmaya gerek yok.
bu kadar basit.

erkek yapıyorsa adamdır, kadın yapıyorsa ahlaksızdır.

aldatmanın erkeği kadınımı var allah aşkına aldatmak hangi cinsiyet olursa olsun karakter yoksunluğudur.

erkek başkasından çocuk yapıp kadının kucağına atamaz ama kadın başkasının dölünü getirebilir.

ekstradan hem ekşide hem burada kadınlar aldatırsa ruhunuz duymaz gibi düşük bir fikri benimsemiş dünya kadar saftirik var. bu çağın erkekleri zihnen çok zayıf. kadınlar öyle kendilerini sandıkları kadar zeki ve kompleks canlılar değiller.

gereksiz kıyas.

kadının hırsızlık yapması vs erkeğin hırsızlık yapması
kadının yalan söylemesi vs erkeğin yalan söylemesi
kadının cinayet işlemesi vs erkeğin cinayet işlemesi
falan filan... bunlar arasında nasıl bir fark yoksa, başlıktaki kıyaslamada da öyle fark yok.

aldatmayı, aldatılana hissettirdikleri üzerinden düşünmediğiniz için yanlış sonuçlara varıyorsunuz. aldatılan erkek ne hissediyorsa kadın da aynen onu hissediyor. dolayısıyla aralarında hiçbir fark yok. boş yere kadınınki daha fenaymış gibi triplere girmeyin. al birini vur ötekine!

oyunun tek bir kuralı var ve çok da basit bir kural: sana yapılmasını kaldıramayacağın şeyi başkasına yapmayacaksın.

kardeşim "alışmış gudurmuştan beterdir" sana sağlam gelmeyen kişi, senden sonra da sağlam durmayacaktır. zinaya alıştı mı bir kişi, artık bu iş kendi cinsine hallenmeye kadar gider. sonu yok yani. çünkü, belli bir süre sonra alışılmış şey tad vermez, değiştirmek lazım. gurup yap, esrar çdk, içki çek vs. luayiklik tadından yenilmez bir hayat verir insana. yaşasın belden aşağıyı serbest eden özgürlük. kahrolsun layikliği eleştirme özgürlüğü! evet.

ciddi bir ilişki icin konusuyorum erkek fiziksel bakar unutur gecer , kadın aldatmak icin duygusal olarak zedelenmis olmalidir.
bu arada her pskolojik hastaliga sahip insanin aldatma gudusu farklidir.
borderline bir insan ile narsist bir insan ayni sebeplerle aldatmazlar.

ısin ozunde kimse kimseyi aldatmasin yok kadin aldatirsa yakalanmazmismis, erkek aldatirsa farkedilmezmis kacamakmis. kendi evinizin , ailenizin , karmanizin , ruhunuzun icine , hayatinizdaki insanin gunahini ve gozyaslarini katip gozlerinin icine bakmayin utanmadan.

aldatma geçmişi olan bir kadın hiçbir kaliteli erkeğin saygısını kazanamaz.
kadın bunu bildiği için aldattığını (kendisine bile) itiraf edemez.

erkek için böyle bir durum yoktur.
gelecekteki kadın buna takılmaz.

toplumdan topluma değişir. bazı toplumlarda bu normal karşılanmaya başlanmış iki taraf için de. orta doğu zihniyetinin olduğu yerlerde ise erkeğin aldatması önemli olmaz. bunun en temel sebebi de bana göre kadınların verdiği tepkidir. eskiden bırakın aldatmayı kuma olayı bile kabul görülüyordu. şimdi böyle bir şeyi kadınlar kabul etmediği için toplumda görülme sıklığı azalıyor. erkeklerin aldatması da tepki almaya devam ettikçe kadın aldatmasıyla eşit derecede yanlış gelecektir insanlara.

iki taraf içinde elle tutulur bir yanı yok.

(bkz: kadının aldatması ile erkeğin aldatmasının aynı olmaması)

aldatmanın cinsiyeti yoktur kanımca. kadın da, erkek de olabilir; ama bunun bir önemi yoktur. aldatan, aldatmayı bir sorun olarak görüp görmeyen insan ya da kişilik vardır. etik yönü önemli görülmelidir. bir hırsız ya da dolandırıcının cinsiyeti, eylemi açısından neyi değiştirebilir ki.. olsa olsa savunma veya bahane malzemelerini etkiler.